remote çalışmak

uzaktan çalışmak anlamında, çalışma şekli.
uzaktan kumanda gibi düşünün.
bu aralar yaptığım şekil.
mesaisi hem esnek hem değil, hafta sonu hem tatil hem değil.
evden çıkmadan tüm dünyaya vakıf olmak, güzel.
her an aranabilecek olmak değişik.
tüm gün eşofmanla çalışmak hem rahat hem garip.
araç kullanmamak falan...
pandemi sonrası iş hayatı türlerinden biri.
bilgi odaklı işler için yapılabilir şekil.
bir bilgisayar bir telefon ve intenet ile ister cafeyi ister karşı komşuyu ister evin bir masasını ofis yap ve çalış.

(bkz: home office)

bebeim seni çok özledim. oysa özlememek için de çok sebebim var. remote çalışmak verimliliğimi %45 artırıyordu bence. ofisten calışmanın çok fazla parametresi var. yalnız remote çalışıyorum diye işe girip bilgisayar kucağında uyumak da pek sağlıklı değil.

şartların karşılıklı olarak baştan konuşulması gerekiyor. ofisten çalışırken net bir şekilde ne zaman ek mesaiye giriyor ne zaman mola ne zaman yemek tabi daha net oluyor. bazı şirketlere göre ise remote çalışmanın anlamı zamansız çalışmak. o kadar da değil.

mobbing dediğimiz bezdiri, gruplaşma, kişiselleştirme gibi olumsuz durumların ortaya çıkma durumu bence daha az oluyor. odak nokta iş, iletişim kurmak için daha çok çaba lazım. günlük iş hedefleri belli. görev yönetimi stratejisi de ona göreyse değmeyin çalışma aşkına. yoksa siz agile sevmeyenlerden misiniz?

başlangıçta çok konforlu. sonra diyorsun ki ofise giderken bir düzenim vardı, evi ne zaman toplayacağım hangi ara yemek yapacağım? ofisten çalışsam böyle olmazdı. e sonra da ofisten calışmanın artılarını eksilerini değerlendiriyorsun. bitmez anacım bitmez.

altta pijama üstte şık bir gömlek ile yaptığım iş türü dmsls

zannedildiği kadar rahat olmayan çalışma şekli.
ben de inanılmaz özenirdim ama içine girince öğrendim ki pek de öyle minnoş değilmiş.

evet, istediğin kıyafetle istediğin yerde çalışma rahatlığın var. başka da hiçbir artısı yok zaten.
mesela ofiste mesain bittiği anda bilgisayarını kapatıp sana özel zamanını istediğin gibi değerlendirme imkanın varken, bunda işler pek de öyle olmuyor. mesain bitse bile her yere sırtında o laptopla gidip iş geldiği zaman mecbur o bilgisayarı açıp ilgileniyorsun. hele acil bir işse markette ol, yemek yapmaya çalış veya dışarıda planın olsun, arkadaşlarınla ol fark etmiyor; sürekli arayıp darlıyorlar. duşta bile olsan yana yakıla aranıyorsun, yetmiyor bunun için patronundan trip yiyorsun.
çok özenilen o pijamayla çalışma konusu da öyle tatlı değil. bilgisayar başından kalkamadan neredeyse akşama kadar oturup çalıştığın, üzerini değiştirme fırsatı bile bulamadığın zamanlar oluyor. böyle zamanlarda da yatağından nasıl kalkıyorsan akşama kadar öyle çalışıyorsun hâliyle. o zaman lanet ediyorsun işte o pijamaya falan.
kahvaltı, yemek olaylarına hiç girmiyorum çünkü ancak fırsat bulup akşamüstü kahvaltı yaptığım veya akşama kadar hiçbir şey yiyecek vakit bulamadığım zamanlar çok oldu.

gerçi şimdi ben ne desem her gün işe gidip gelenler ikna olmayacaklar ama umrumda mı? değil sanırım. çok özenip rahat olduğunu düşünüp böyle çalışanları küçümseyenler de umarım günün birinde bu harika çalışma şekline kavuşurlar.* *

hem uzaktan çalışmış biri olarak hem de ofisten * çalışmış biri olarak en güzelinin hibrit çalışma sistemi olacağını düşünüyorum. öyle ki sadece haftanın bir günü * bile yeter.

aslinda sozlukte yazarak da yaptigimiz. burda da maas karsiliginda yaziyoruz ya.

evden mr çekebilmeyi çok isterdim ya

hayalini kurdugum ve ilerde insallah kavusacagim calisma bicimi

benim için insanlara hayatı yeniden yaşanabilir kılan çalışma stili. okuduğum bölümü de sırf remote çalışma imkanı çok iyi diye seçmiştim o derece. bizim gibi evcimen insanlar için dünyanın en güzel çalışma stili.

boktan bir şey. türkiye'de yaşıyorsanız daha da boktan. eğer tek başınıza yaşamıyorsanız kişisel alanınız olmuyor, işiniz sürekli bölünebiliyor. daha da kötüsü, insanlar sizin işinize saygı duymuyor. herkes pijamayla çalıştığınız için "oh ne rahat, bize de böyle iş lazım" gibi şeyler söylüyor.

yakın dönemde bir akademi için sınava ve olumlu olması halinde de mülakatlara gireceğim. benim için hayal etmesi bile zor ve şansım çok düşük ama o ufacık şans gerçekleşmiş bile olsa hiçbir zaman evden çalışmayan ve daima üniforma giyen birisi olacağım.

evet bir erkek üniformayla çalışmayı hep ister, hayal eder. yada en azından forma.

standartlarını tamamen kendinizin belirlediği çalışma modeli. özellikle, istanbul gibi trafiğin hayat standartlarını ciddi şekilde etkilediği bir şehirde, doğru şartları sağlayabilirseniz hayat standartlarınızı birkaç kat yükseltebilir. sesinizi çıkartmaz dediklerini yaparsanız da hayatınızla cima eylerler. üstüne para da vermezler.(u:swh)

bildiğiniz gibi patronlar bit yavrusu olma eğilimindedir. "zaten evde çalışıyor, iki dakikada bunu da yapsın eline mi yapışır" dediği zaman o işi yaparsanız, hayatınız kayar. ben mesai saatleri dışında çalışmıyorum diyebildiğiniz zaman da paşalar gibi yaşarsınız.

diyeceksiniz ki, her iş böyle olmuyor ki. haklısınız ama bu uzaktan çalışmanın değil, sizin çalıştığınız işin sorunu.

pandemi sırasında, herkes gibi biz de uzaktan çalıştık. küçüklü büyüklü online eğitimler verdik, sunumlar yaptık. kimi 5 kişilikti, kimi 1000 kişilikti. ben günde 8 saatten fazla çalışmadım. gece işim varsa sabah çalışmadım, kendimi denkledim bir şekilde. birçok arkadaşım hem sabah hem akşam çalıştı, toplamda 10-12 saatleri buldular.

yani, uzaktan çalışmak sorunlu değil, çalıştığınız kurum ve buna karşı tavrınız da sorun olabilir. oraları bir kontrol etmek lazım.