sahaflardan alınan sarı yapraklı kitaplardaki altı çizili cümlelerin vuruculuğundan gelir. gizemli sayfada işaret edilen adrese gitmek istersin, bir merak güdüsü iter seni buna. neresi olabilir ki bu adres? neresi lan? hayatımın aşkıyla mı karşılaşıcam acaba? saçma. ama hayallerin de sonu yok.

gün gelir merak duyguna yenilip bahsi geçen adrese gidersin. 'haydar emlak' gibi hayal bükücü bir illet dükkan çıkar. pos bıyığıyla bir dayıyla göz göze gelirsin. yıkılırsın oracıkta.

tükenmezle çiziyor gençler. hoyrat gençler. allahsız gençler. bir damla yaş konar haliyle sayfalara.
devamını gör...
kadıköy sahafları ya da beyoğlu sahaflar çarşısı...
o zamanlar adı nt olan kitapçıda part time çalışan öğrenci elma kurdu maaşını alır almaz soluğu oralarda alırdı.
beni en çok üzen ise; notlar genelde hediye eden kişiden olup, kitabı alan kişilerin o kitapların yaprağını bile çevirmeden sahafa satmasıydı.

o kitapları içindeki notlarla birleştirince:

ıslağım çırılçıplak düşmüşüm tezgahlara
satan çok alan olmaz günah bana da günah

satılmışım gönlümün ta orta yerinden
pazar kurmuşlar ucuza satmışlar.
devamını gör...
müthiş bir duygudur, elbette sahaf seven için. hele kitabı alırken fark etmemiş ve okumaya başladığında karşılaşırsan bu durumla tadından yenmez. bir sürü anlam yüklersin o minik kağıda. kocaman bir öykü oluşmuştur kafanda. gülümsersin, kitabı koklarsin, dalarsin sayfaların arasına...
devamını gör...
hayalim oldu şuan, çok özendim
devamını gör...
(bkz: şarbon)
devamını gör...
montaigne'denemeler kitabıydı, biri seksenli yıllarda bir arkadaşına yılbaşı hediyesi olarak vermiş kitabı, nasıl da inci gibi işlemişti kelimeleri bir de el yazısı, yaşanmışlık kokusunu tatmıştım o gün
devamını gör...
günlerce gülümsetir. hatta kütüphanelerde de başıma gelmişti birkaç defa yine hoşuma gitmişti*
devamını gör...
attilâ ilhan kitabında öyle bir not çıkmıştı karşıma. 35 yıllık falan. facebooktan sahibini bulayım, geri ulaştırayım o kitabı diye heyecanla ekledim mesaj attım, 3 mesaj sonra bana yavşamasıyla sonuçlanmıştı....... hele bir de 40 yıllık mektup çıkanlar var ki... ailesine çocuğunun doğumunu mektupla haber veren birisinin yazdığı satırlar. her gördüğümde duygulanıyorum.
devamını gör...
(bkz: mutluluk veren küçük şeyler)
devamını gör...
kitabın içinde yazılı olan telefon numarasının sahibiyle sevişmişliğim vardır. bu milletin fantezi dünyasını hafife almayınız.
devamını gör...
bana çıkmıyor hiç öyle notlar. ne yazık.
devamını gör...
yıllar önce aldığım kitabın ilk sayfasında
"şiir tadında sabahlara uyanmak isterim senin koynunda ey sevgili" yazıyordu.
tesadüf değil hiçbir şey..
devamını gör...
insanı çok farklı duygulara savunabilecek bir tesadüftür.

bununla ilgili yaşadığım iki özel anım ve bir de hayalim var aslında.

anılarımdan biri şöyle; mabedim gibi gördüğüm gerçek sahaflardan birinden çok eski bir kitap satın almıştım. hala var mı bilmiyorum ama galatasaray lisesinin hemen yan duvarının önüne konmuş iskemlelerden oluşan bir yerde bir çay söyleyip bu kitabı ve tabii ki aldığım diğer kitapları incelerken kitabın içinden bir mektup düştü. uzun bir dikdörtgen kağıda yazılmıştı mektup. kötü bir el yazısı ile ama tamamen iyi niyetlerle yazılmıştı.

bir adam asker arkadaşına yazmıştı bu yazıyı. çok duygu dolu bir yazıydı. eşiyle ilgili sorunları anlatıyor, arkadaşının kardeşini soruyordu. sonunda da bir telefon numarası vardı ama telefon numaraları tamamen değiştiği için numarayı bir türlü bulamadım. bulsam da ne yapacaktım bilmiyorum tabii. çünkü mektup 1965 tarihli idi. hala aklımdadır o ama ve asker arkadaşı.

ikinci anım ise şöyle; nasıl oldu bilmiyorum ama kütüphanemde olması gereken kitaplarımdan birinin fotoğrafını hiç tanımadığım biri bana o zamanlar kullandığım instagram üzerinde yollayıp “ bu siz misiniz?” diye sordu. huyumdur, kitapların ilk sayfasına adımı soyadımı ve kitabı aldığım yeri ve tarihi yazarım her zaman. bir süre konuştuk bana ulaşan kişi ile ama sonra sosyal medyada her zaman olduğu gibi sönüp gitti arkadaşlığımız.

hayalim ise şöyle; bir gün ön yüzünde bahsettiğim bilgilerin yazılı olduğu altı binden fazla kitabımı türkiye’nin her yerindeki sahaflara dağıtmak istiyorum ve bir gün birinin o kitaplar aracılığıyla benim izimi sürüp bulmasını bekleyeceğim. sonunda bir kahve içerek bu saçma anı kutlamak için. kitaplar 10 bini bulunca yapacağım sanırım bunu.
devamını gör...
şöyle bir şey olsa nasıl tırsarım.

bu notu okuyorsan lanet sana geçti demektir.


(bkz: the ring)
devamını gör...
başıma gelmesini istediğim bir olay.
devamını gör...
şiir icabı bunlar hep, gerçek hayatta olmuyor..

#didemmadak
devamını gör...
ya ben sizin ıssız adam romantizminizi seveyim
filmerde falan görüyorsunuz bide bu lucifer'e uyuyorsunuz cok garip oluyor adam seri taş taş geciyor sizinle.
devamını gör...
ahhhh... necip fazıl kısakürek'in çile kitabını aldım ve komşu olan iki çiftin şiirler yolu ile şifreli konuşmaları var kitapta... o akadar hoş ki. çocuk teyzesine geliyor kız teyzesi ile aynı bina da oturuyor. ve şiirleri birbirlerine hediye edip yanında şifreli konuşma yapmışlar. bayıldımmmmmmm çok nahifler...
devamını gör...
çok tatlı geliyor bana..
o el yazısı, yazarken düşündüğü şey..
kim bilir ne düşündü?
hoş..
devamını gör...
eskiden telefon numarası yazarlardı arasına. hey gidi eski günler. tabi ben yoktum o zamanlar
devamını gör...

bu başlığa tanım girmek için olabilirsiniz.

zaten üye iseniz giriş yapabilirsiniz.

"sahaftan alınan 2. el kitaba eski sahibinin not iliştirmiş olması" ile benzer başlıklar

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim