301.
revolversiz ittihatçı kendini o denli güzel anlatmış ki imrenip ben de denemek istedim.*

bir yerlerde çok sık duyduğum repliklere hayatımda yer veririm. mesela ortam sessizken "çünkü zor, lanet olası bir zorluğu var, hadi gidelim osman" deyip kalkarım. osman da çoğu zaman kuzenim olur, dilimden bir o anlıyor. geceleri çok sık uyanırım. her uyandığımda da sıkıntıdan gezeler geri gelirim yatağa. uyandığım anları fark eden ablam "sen yine mi uyanıksın?" diye sorduğunda "sen benim geceleri uyuduğu mu sanıyorsun memati?" diye cevap veririm. çünkü neden vermeyeyim?
uykumda konuşurum. özel hayatımın gizliliğini ihlal eden bir şeydir bu. birinden gıcık mı aldım? gece uykumda sorun patır patır dökülürüm bütün düşüncelerimi. uykumdan uyandığım anlarda gözüme bir şeyler görünüyor. mesela geçenlerde ablama arkasından sarılan siyah bir el görmüştüm. insanlık yapıp uyardım, şimdi benimle baş başa kalmaya korkuyor. insanlık yapmak bile suç olmuş.*
temas kurmayı hiç sevmezken sevdiklerimle beraber uyumayı çok severim. bu insanların başında da hiçlik makamındaki uzay mekiği gelir. insanların vücudunda ayaklarına istemli bir çaba ile bakmam. kendi ayağımı da sevmem. yine de beni ordan oraya götürdüğü için büyük bir minnet duyuyorum. çorap ve pijamaya özel bir ilgim var. girdiğim her mağazada özellikle bu ürünleri incelerim. her dönem favori çorabımı belirlerim, şu sıralar sahanda yumurta desenli çorabım favorim. kışları pijamamı çorabımın içine koyarım. psikolojik mi bilmiyorum, o aradan kutup rüzgarları esiyormuş gibime geliyor.
dar giyinemem. vücudum kıyafetten belli olsun evin içinde yalnız bile olsam gezemem. gece uyurken dişlerimi sıkarım, iki tona kadar çıktığını söylüyor doktor. çenemdeki bu ayarsız güce rağmen dişlerimle bir şeyi kıramam. sakız çiğneyemem, yanımda birisi sakız çiğnediği zaman çok canım çeker. sakız çiğnemek gibi basit bir eylemin bile insanda bu kadar imrenme yaratmasına şaşar kalırım.
mutfaktaki sarı beze dokunamam. bulaşık süngerinin üzerinde herhangi bir cisim varsa ona da dokunamam. bulaşık yıkayabilmem için tertemiz bir şekilde duruyor olması lazım. herkesi doyurmak isterim. yeter ki yanımda şu olsa da yesek densin, hemen onu yapmaya çalışırım. bu isteğime rağmen hiç iyi bir aşçı değilim.
dalgınım. bir yere uzun süreli bakayım bir anda dalıp giderim, ne kadar süre geçtiğini bilmem. art arda bir sürü otobüs kaçırmışımdır bu huyum yüzünden. içimde bir keko var ve sevdiklerine "gülüm" demeyi çok seviyor. bir ara "tamamdır gülüm" ü o kadar çok kullanmıştım ki üniversite hocam ödevi anlatırken "tamamdır gülüm" diye yapıştırmıştım hemen. sonra o hocanın gülü olarak kaldım muhtemelen.*
bulunduğum ortamda birinin kusurları ile dalga geçildiğini fark ettiğimde bütün vücudum uyuşur. şu dünyada en hazzetmediğim insan tipi bunlardır. bazen aldıkları nefesin bile israf olduğunu düşünürüm.
"sesini duydum iyi oldum, sen bunu seversin, bunu duyunca aklıma sen geldin" gibi cümlelere aşşşırı mutlu olurum. 100 kilo altın mı daha değerlidir yoksa bu cümlerden birinin sende hissettirdiği güzel duygular mı diye sorsanız bu cümlelerden biri açık ara farkla kazanır.
kirpik takıntım var. lisede "kirpiklerini ne ile kesiyorsun" diye dalga geçildiğinden, uzatmak için çok çabaladım. ne ettimse uzamadı cülükler. yavaş yavaş kabullenmeye çalışıyorum. saçlarımı kurutamam, fön makinesi çalışırken yüreğim bulanıyor. kendi kendine kurumalarını beklerim. yaz günü hasta olmuşluğum çoktur bu yüzden.

daha devam edecek bir sürü özelliğim var ama gözünüzde az da olsa normal kalmak istediğimden burada bırakıyorum yazıyı.* napcağnız, allah da beni böyle yaratmış.*
devamını gör...
302.
sistemli bir hüzün, düşünceli hal.
devamını gör...
303.
revolversiz ittihatçı'den etkilenip kendini ifade ifade etmek için yazan özözünedanışır
da kendini bu kadar güzel anlatınca dedim bana da bu zincir bulaşır da acaba kendimi güzelce dökebilir miyim buralara?
ben muhteşemim ay hep iyi niyetimden oluyor bunlar. başıma gelenler hep temiz kalbimden .

e değil tabi ki, hepsi benim kendi hatalarım, günahlarım filan. çünkü deneme yanılma yöntemiyle yaşayan bir insanım. bakın mesela normal hayattan ve buradan anlata anlata bitiremediğim bir yemek tarifim var . ama yapmayın.
galeteye bulanmış tavuk yaptım. pişmedi.

e baksana internete. öğrenip yapsana. yok. illa kendi keşfedecek.

sakin biriyim mesela bir de...ama kızdığım zaman gözümle kaşımla cehennemin dibine sokup çıkarıyormuşum. konuşmadığım için güç mimiklerimde olsun misali artık nasıl yansıtıyorsam...

üşengecim. ama bunu yeniyorum. çünkü şu an inadım bir üşengeçliğim sıfır.

bir şeye gerçekten karar verdiysem onu gerçekleştirene dek durmam mesela. ama bunu şu kırk senelik hayatımda, tamaaam 42 ...en fazla iki üç defa yaptım.

gereksiz bir merhamet sahibiyim. gereksiz merhamet olur mu olur neden olmasın. bu konuda örnek vermek kendimi övmek gibi olacak . veremiyorum.

barışçıl bir insanım ama işte o sakinlik bozulunca, o sinir sadece mimiklerde kalmıyor. bir panter emel bir sinirlenmiş bülent ersoy çıkıyor içimden. geçtiği zaman da okan bayülgen'in programında havuza giren banu alkan gibi yumuşacık oluyorum.

kıskanç bir insanım. ama malını filan kıskanmam he. hatta bazen anlatılır ya ortamda şöyle parası var böyle arabası var .her gece buzlu badem diye. umrumda olmaz. ama birini seviyorsam eyvah eyvah. evet evet insan kıskanıyorum.

değersizlik duygusu çok pis koyar bana. öyle böyle değil. hani bir anda şangır diye kırılır ya cam. bütün vücudumun ruhumla beraber şangır diye kırılıp olduğum yere döküldüğünü fiziken hissederim neredeyse.

yeter bu kadar.

bu arada iki yazar arkadaşımı da tanımıyorum çok. öyle hoşuma gitti üçüncü bir tanım olsun istedim.
devamını gör...
304.
az biraz kafam çalışıyor. yukarıdaki yazarlar gibi değilim mesela yazmaya üşeniyorum.(bkz: swh)
devamını gör...
305.
bana değil de en yakın çevreme sorulması gereken özelliklerdir.
çünkü insan kendini bilemez.

geçenlerde birisi bana sordu. dedi ki kendini 3 kelimeyle anlatmak istersen nasıl anlatırsın.
sakin biriyim dedim, garantici biriyim dedim.
başka da yok sanki. bilemedim.
devamını gör...
306.
enayiliğim... teşekkürler
devamını gör...
307.
oldukça resmi biriyimdir kimseyle yakınlık kurmam ama hoşgörülüyümdür.
devamını gör...
308.
seni sen yapan benliğin aslında...
ama insanoğlu farklılığı sevmez,bu yüzden hep bir topluma uyma telaşı içinde gezer durur benliğin...
sonunda ise seni sen yapan her ne varsa topluma karışır ve sonunda bir bulut gibi kaybolur gider...
benliğine,içindekine sahip çık insanoğlu...
devamını gör...
309.
aklına koyduğunu yapmak zorunda olmak.
devamını gör...
310.
en sevdiklerimle hiç küs kalmamak en ufak bir sorun yaşamamak istiyorum hep çözerim bu beni ben yapan en belirgin özellik
devamını gör...
311.
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
erkekleri anlamamakta direnmek.
çünkü sığlar.
devamını gör...
312.
değişkenlik, sorgusal analiz, dengeli olma çabası, yoruculuktan kaçınma..
devamını gör...
313.
şiir ve yazı.

ikisini de benden alırsanız boş bir çuval gibi yere yığılırım.

bunlar benim omurgam çünkü.


t/ bizi biz yapan şeyler.
devamını gör...
314.
şöyledirler;


- saflık.
- kademeli gelişim. *
- diğer insanların yarattığı durumlara karşı olan stratejilerim.
- devrimcilik.
devamını gör...
315.
edebiyat sevgim ve her koşulda ortaya çıkan enerjim.
devamını gör...
316.
gözümün şiirden başka bir şey görmemesi.

hayatı şiirle anlamaya çalışmak.

şiir.
devamını gör...
317.
m*llığım..
devamını gör...
318.
bir şeye hayır dediysem bitmiştir.beni tanıyan kimse ısrar etmez.
devamını gör...
319.
yazmak.

her şey değişiyor, bu değişmiyor.
devamını gör...
320.
depresyon.
devamını gör...

bu başlığa tanım girmek için olabilirsiniz.

zaten üye iseniz giriş yapabilirsiniz.

"seni sen yapan özelliklerin" ile benzer başlıklar

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim