sokak hayvanları

size de oldu mu, bazı meslek sahiplerine "okulun yan kapısından mı mezun oldun" diye sorulur.
bu koray pehlivanoğlu (kp) istanbul üniversitesi mezunu bir makine mühendisiymiş. kendi firması varmış. muhtemelen mama ticareti yapıyordur asıl iş olarak. çünkü bir mühendisin yukarıdaki gibi saçmalama hakkı yok; ya da yan kapıdan mezundur. (gerçi bir de ayşem gerçeği var ülkemizde.)
ben kendisine yekten siz cidden mühendis misiniz diye sordum. sonra da bir flood halinde sorularımı ekledim.
sorularımdan bazıları:
- siz 30bin veterinerin tamamının her gün bir köpek kısırlaştırmak üzere alesta bekleyeceğini gerçekten düşünüyor musunuz. teknisyenler ameliyat yapamazlar bilmiyor musunuz?
- veterinerlerin izin günlerini hesaba neden katmadınız?
- her gün 30 bin köpeği nasıl yakalayacaksınız?hadi yakaladınız diyelim bunları kısırlaştırma merkezlerine götürmek için kaç araca ihtiyaç var? bunları kısırlaştırma öncesi ve sonrası bakım için kurulacak barınaklar ne büyüklükte? nasıl besleyeceksiniz.
- kısırlaşmaya gidecek ama henüz "toplanmamış bile" köpeklerin üremesini nasıl engelleyeceksiniz?
- tüm bu işlerin mali portresi ne kadar?
- kısırlaştırma sonrası köpeklerin saldırmasını nasıl engelleyeceksiniz?
sonuç: beni engelledi.

haber bugün yayımlandı. avrupa'nın yıllardır yaşadığı fare problemi artık kontrol edilemez noktaya gelmiş. hani o sokaklarında kedi köpek görülmeyen gelişmiş medeni ülkeler, fareler karşısında çaresizlik içinde... ülkemizde böyle bir problemin olmamasının nedeni ise, bir kısım zavallıların aşağılayıp , sokaklarda yeri yok dedikleri kediler köpekler.

çiçekçinin önüne kutu koymuşlar, bir kedi hep orada yatıyor. bugün baktığımda içine sigara izmariti ve sigara paketi atmışlar kedi de yanında yatıyor. ya arkadaşlar çöp diye bir şey var çöp. gidin oraya atın kedinin evinden ne istiyorsunuz?
ayrıca ben demir kapımın önüne kediler için karton kutu koymuştum,içinde havlu da var. içine mama ve su koyuyordum. bir gün belediye çalışanları ağaçları budamak için gelmiş, kediler için yaptığım kutuyu alıp içine çöp koymuşlar. yazık ya. çok üzüldüm. ama şimdi tekrardan kutu yapacağım.

konuşamayarak, aç kalarak, dövülerek, öldürülerek ve uğradığı hiçbir işkenceyi anlatamayarak, öyle çaresizce, başını sokacak bir ev olmadan yaşayarak, canımı epey yakan canlılardır.

bazen onları koruması gereken belediyeler tarafından kürekle veya zehirli et yedirilmek suretiyle öldürülürler.


hakkını arayabilecek durumda olmayıp, yaşam boyu haksızlığa uğrayan canlılardır. onlara zulüm edendir asıl hayvan!

sevmiyorsan bile saygı duymak zorundasın.
bir kap su bir kap mama lütfen.

şu fotoğraf çok üzücü deprem bölgesinde çekmişler.

konuşamadıkları için her zaman üzüleceğim hayvanlardır.

temel ihtiyaçlarını çöpten gidermeleri ise can yakıcı bir şey.

21. yılda, 2024 yılında hala elektriği, suyu, okulu, yolu olmayan yerler var. iç anadolu, akdeniz, doğu vs. üstelik şu güzelim ülke ekonomik krizden debelenirken hala bir kap mama bir kap su muhabbeti yapanlar var. mama lobisi denilen şey gerçekten var bu arada. uzun uzun anlatırım da uğraşamayacağım şimdi. gerçekten saplantılı yaratıklar bunların sokakta olmasını savunanlar.

millet kuş beyinli diye insanları aşağılarken güzelim şu hayvanların aslında en zeki hayvanlar olduğunu unuturlar. ama yok, kediden başka hayvan bilmeyen, sabah sabah ötüşleriyle huzur veren bu fotoğraftaki güzellikleri görmezden gelen, kendini hayvansever zanneden kokonalarla dolu ortalık. bir de şunların beslediği pire torbaları kuşları parçalayınca doğanın dengesi diye zırvalayıp, geyik yapan kaşar karılara ve onlara yaranmaya çalışan meriçlere iyice ayar oluyorum.

sokaktaki insan artıklarından çok daha sevdiğim ve "nedense" bugüne kadar hiç bana saldırmayan canlılar*

sokak hayvanlarinin elaleme saldirmasini insanlarin ona saldirmasina baglayan bazi enayileri gordugumuz baslik dhwjkwsjwv

he kardesim he, 10 yasinda cocuklar, 180 boyunda aslana benzeyen agzi salyali kopeklere saldirmis da ondan oldurulmusler

ayneeen ayneeeen biz kotuyuz ayneeeeen kardesim tamam.

"olmasalar da olur" diyebileceğim varlıklar.

avrupa 'yi gezdim,amerika' da bir dönem yaşadım.
sincap harici hayvan kent yaşamında görmedim.
sokak hayvanı diye birşey yoktur .
hayvanlar kendilerine özel,nezih barınaklarda barınmalıdır.
bunu sağlayacak olan ise devlet ve meşhur zengin hayvansever ,hayırsever vatandaşlarımızdır

yazar engelleme başlığı oh. en sevdiğim.