sözlüğü bırakmak

sabaha kadar düşündüğüm, bıraksam ne değişecek, bırakmasam ne, diye arafta kaldığımdır.
yazının raf ömrünün 1 gün olduğu bu zamanda, sen kalk makina gibi binlerce tanım gir, ne değişti?

hiçbir şey!

yuvarlak bir tekerde sonsuza dek koşan bir fare olarak görüyorum kendimi, yazarlığımı, başladığım yere geri dönmek iyi mi? değil...

bu bir ilgi veya veda yazısı da değil, dün birkaç sözlükte daha bakındım, birkaç nick, döne döne yazan, sabah akşam orada olan insanlar, yazıp duran eller, bu kadar yazmaya, yorulmaya değer mi diye sabahı zor ettim.

ama zaten kimsenin bir şeyi değiştirmek için değil rahatlamak, deşarj olmak için yazdığını unutmuşum, ve aslında 2 yıldır değil 16 yıldır yazarlık yapıyorum. 7 yaşından beri.*

16 yıldır bir gün bile izin almadan çalıştığınızı hayal edebiliyor musunuz?
zor...

dışarda hayat akıp gidiyor, biz yazarlar onu yaşamak yerine yazıyoruz. ne acı. o kadar yazdım ki yaşamaya vakit kalmadı.*
öyle yaşamalı ki, onu yazmaya vakit kalmamalı!

sözlüğü meşgul ettiğimin farkındayım, bencillik ettiğimin de, ama insan intihar ederken bile not bırakan, yazıdan kopamayan bir canlı, ben ki, yaşamaya başladığımı haber vermişim, çok mu? *

kısa lark yoksa ben de yokum diyerek yaptığım eylem. sözlük'ün çok da umrunda değil ama maksat kaos olsun.

geçen gün kardeşimin bana kurduğu cümle.

+ sen sözlüğe yazıyor musun?
- bayağıdır yazmıyorum ya, fırsat olmadı.
+ kocayı bulunca bıraktın tabi.*

an itibari ile sözlüğü bırakma kararı aldım. sözlüğe, kimseye kırgın değilim ilk başta bunu söylemek isterim.
bu sözlüğe girdiğim her tanım, başlık için mutluyum. sadece fotoğraflarımın olduğu tanımları silip gitmeyi planlıyorum. seri olarak tanım silinmemesi kötü, merak etme sözlük sana zarar vermeyi istemem. uyarı mesajı tatlıydı.
hantal hayatımdan sıkıldım, bir şeyleri değiştirmek istiyorum ama hiç harekete geçemiyorum.
artık başlamam lazım bir yerlerden..
sözlükteki herkes çok tatlı çok iyi insanlar. sizi tanımak çok hoştu. fotoğraflı tanımlarımı sildiğimde göçmüş olacağım.
kendinize iyi bakın yavrularım.

sözlükler artık tamamen amacından çıkmıştır. zaten bilgi entrysi okumak için insanlar sözlüklere giriş yapmıyor. google icaat edildikten sonra sözlükler ölmüştür. çok övülen ekşi de bile millet seks yapabilmek için başlık upluyor. tüm sözlüklerde moderasyon sorunu var kesinlikle adil değiller. x yazara farklı y yazara farklı işlem uygularlar. harbiden buralarda zaman öldürmek bir insanın kendisine yapabileceği en büyük kötülüklerden birisi olur. hayat sokakta yaşanıyor sanal aleme kendinizi kaptırmayın fazla. hadi eyvallah.

sözlüğe yazmanın havanda su dövmekten farksız hissettirdiği şu günlerde yapmayı düşündüğüm olay. bilgi içerikli girdilerimi daha çok insana ulaşabileceğim platformlara taşıyıp terk-i diyar eylemek istiyorum. keşke direkt hesap silme seçeneği getirilse.

tc insanıyla uğraşmaktan sıkılmaktır.

yazmaya kodlanmış gibi yazmaktan ben cidden yoruldum ya, yazılan her şeyin yarın geride kalmasından bayâ sıkıldım, sözlüğün başından beri hiç uzun süreli kafa izni alamamaktan yoruldum, ne yazarsam yazayım beş para etmemekten yoruldum, sözlüğü çok ciddiye alıyor, her gün nickaltıma yazılan bi s...ir git artık nidalarından yoruldum, gözüme bakarak söylemeyecek insanların klavyeden yardırmasından yoruldum.

her şeye bir kulp bulanlardan yoruldum, çok yazmayı işsizlik sananlardan yoruldum.

sözlükten çok yoruldum.

bugünlerde bunu çok iyi anlıyorum, ve bu yüzden gitmek en doğru karar.

sol frame'e yetişeyim derken kendi hayatını kaçırıyor insan.

haklısın melting, haklısın dostum, çıkış at bitti gitti. ben burayı çok ciddiye alıyorum. benim bu hayatta ciddiye almadığım ne var ki?*

bir yazarı yazar yapan şeyin kalışı değil gidişi olduğuna inanıyorum bazen. yazmayı bırakmış, üzerinden seneler geçmiş ve orada duruyor... işte asıl hikaye o... her gün yazmak değill...

benim yirmi bin şey yazacak gücüm vardı ama otuz bin şey yazacak gücüm yok bir süredir, tanım diyemem. gerçek yazarlara haksızlık olur.

yazacak bir şey bırakmadım sözlük.swh


(bkz: gidiyorum yolcu et sözlük)

yaaa hee heee.
en fazla 1 ay veriyorum.
geri geleceksin.

böyle giderse yakın zamanda yapacağım.. yok birileri kötülüyor. yok birileri arkamızdan konuşuyor ne iş ? yazman gereken bir tanım var... kimsenin arkasından konuşmayın.. insanları üzmeyin... sözlük burası.. siz istemediğiniz sürece insanlar size ait birşey bilmez... bu kadar basit..

sözlük bırakılmaz, ara verilir.

üstteki entryde de bahsedildiği üzere sözlük gerçekten bırakılmıyor . ara veriliyor . verilen aralar uzun olur kısa olur değişmekler birlikte kökten bırakılması cidden zor. uzun zamandır girmemiştim bugün bakayım dedim de baya bildirim gelmiş. şimdi ben nasıl bırakayım burayı.

niye bırakılmaz ki herkes sizin gibi sabah akşam evde oturan asosyal bir insan değil ki. nasıl bu kadar hayatsızsınız olum anlamıyorum ya. sözlük olmadan önce nasıl yaşıyordunuz.

kafam dağılsın isteğimin var olmasından sonra buranın bağımlısı oldum. çok güzel şeyler yaşasam da insan bazen içindekileri bitiremiyor yazınca da bitmiyor. o yüzden bırakmak gerekiyor galiba

sözlüğün bana artık iyi gelmediğini fark ediyorum.

insanlar her yerde insan sonuçta, zombilerden farkı yok. herkes birbirinin etini kemirme peşinde.
yavaş yavaş bu fikir yeşillenmeye başladı aklımda ve büyük ihtimalle gideceğim.

ha dostlarımla arkadaşlarımla istedikleri taktirde her zaman sohbete açığım.
belki buraya sadece arada bir mesaj kutusuna bakmaya girerim bilemiyorum fakat artık aktif olmama kararı almak üzereyim.

hakkımda yapılan suçlamalara cevap hakkı doğduğu için, sözlükte birkaç tanım girdim. bundan sonra hakkımda yeni suçlamalar yapilmadikca buralarda yokum.

çok ünlü bir sözü akıllara getiren.

ne demiş atalarımız
this isn't the airport, you don't have to announce your departure

sonra rbf neden yenileri sevmiyor.

dur daha sevişecektik.