türkiye'nin genel sorunları

fazla nüfus.

aklı başında olan herhangi bir kimse türkiye'nin genel sorunlarını kendi algılayabilir. zaten bu başlıkta pek çok kişinin sorunlar hakkında yanlış ya da doğru birtakım cevapları olduğunu ispatlıyor. en büyük sorun zaten bu sorunların tam anlamıyla bir çözümü olmaması. örneğin eğitimde bir anda dünyanın en iyi eğitim modelini uygulamaya çalışsak bile yeterli bilgi ve beceriye sahip öğretmenlerimiz yok ve var olan sistemin yakın bir tarihte yeterli öğretmen ortaya çıkarmasıda pek mümkün görünmüyor. belkide en iyi çözüm var olan koşulların analiz edilip en iyi şekilde max verimlilik ilkesiyle kullanıp alınan verimliliğin yeterli görülmeyip devamlı yenilenmeye gitmek ve bir adım ilerlemeye toplum olarak hazır olduğumuzda bu adımı atmaktan çekinmemek.

pek çok sorun vardır ama duygusal sömürü ve algı yönetimi hat safhada.

silivri soğuktur evlat

herkesin armut piş ağzıma düş şeklinde bilgi alması. müritliğe meyilli halk (her organizasyonda, sadece dini değil) ve para için milli değerlerinden vazgeçen vatandaşlar.
tabi burada büyük bir genelleme var yoksa ülke sorunları bununla bitmiyor, cumhuriyetin gelişme döneminden beri alınan kararlar, atatürk'ün ölümünden sonraki tercihler, darbeler ve gazneliler gibi çok ulus barındırma hayalleri vesaire vesaire.

ağzı iyi laf yapan herkes siyasetçi oluyor.

müfredatın kalıcılığı yok, 12 sene ingilizce eğitimi alıp may neym iz'den öte gitmiyor.

kadın ve çocuk cinayetleri ise büyük puntolarla hâlâ çözülemiyor ve durdurulamıyor.

ola ki gece dışarı çıktın, canın noodle istedi, birisi takip etti ve öldürdü, anayasa veya hakimler senin ölümünle değil o saatte orada ne işin olduğuyla ilgileniyor.

işsizlik rakamları gerçeği yansıtmıyor. tüik'e sorsan herkes iş sahibi.

yoldan geçerken biri arabasından peynir ekmek gibi silah sıkar ve ölürsün, öylesine ölürsün.

daha sayayım mı?

islam ve hümanizm.
türkiyenin acilen milliyetçi militarist yönetim şekline geçmesi lazım.

türkiye'nin temel sorunu, insanlar arasındaki iletişim ve anlama bozukluğudur.
ne zaman ki karşımızdaki insanı anlamaya ve onun ile iletişimi sağlam bir şekilde kurmaya başladığımızda düzelmeler kaçınılmaz olacaktır.
ikincil olarak halkımız ''kraldan çok kralcı'' düşüncesinden çıkarmak için; insanlığa kendilerinin de bir birey, düşünce , özne ve değer olduklarını hatırlatmamız gerek.

çok doğru bir denk geliş oldu. bakılırsa sevdiğin bölümü okumakla bitmiyor. sınavı, ataması gibi bitmeyen sorunlar var. böylece ne ile mutlu olabilirim kısmı maalesef işlemiyor, öncelik olamıyor.

maalesef dini, ideolojik inançlara sıkı sıkı sarılan bir toplum olmamız.

inandığı değerleri sarsar korkusu ile bilimsel verileri ret etme halindeler. sorgulamadan, merak etmeden yaşıyorlarmış gibi yapıyorlar.

o kadar çok ki hangi birini yazsam bilemedim.

bir türlü oturamamış müfredat.
8 sene ingilizce görüp tek kelime konuşamamak.

rant.
iltimas.
siyasi partiler.

siyasal islam...

aaa çok ayıp. ne sorunu.hemen ahaber 10 dk tek sefer tok karına alıyorsunuz. birseyciğin kalmaz kuzum.

ülkeyi 65 yaşın üzerindekiler yönetiyor.
daha sayayım mı?

temel ihtiyaçları karşılamak için gerekli olan asgari gelir düzeyinde olmayan geniş toplumsal kesimlerin varlığı ve bu kesimlerin yoksulluk nedeniyle zihinsel gelişimlerine yatırım yapmak için ekonomik imkan bulamaması.

insan kalitesi

suçluların cezasız kalması.
insanların elini kolunu sallaya sallaya vandallık yapabilmeleri.

sorun olan türklerin olması

halay başını iltimas çeker.

birkaç ana başlığa bölelim

demokrasi
liyakat
eğitim
refah ve alım gücü
cahillik
mülteciler
ve çok daha fazlası

bizi yönetecek insanları dini inançlarına göre seçmek.