41.
çocukken elimize alır “uç uç uğur böceği, bize pabuç/ çorap getir.” diye dilek dileyip uçmasını istediğimiz böcüktü. bir de getireceğine inanır, getirmesini beklerdik.
devamını gör...
42.
en sevdigim bocek.
devamını gör...
43.
44.
istanbul'da artık soyu tükenmekte olan böcek . çocukluğumuz da en sevdiğimiz böcekti .
kapitalizm öldürür...
kapitalizm öldürür...
devamını gör...
45.
46.
eline aldığın anda sıçar sonra uçar gider, uğurunu göremedik şimdiye dek :d
devamını gör...
47.
özleştigim bi hayvandır. böcektir böcek. ama kral bi böcektir kendini bozmaz. hiç yamuğunu görmedim ama artık görmüyorum zaten. çocukluğuma selam burdan, kıpır kıpır olurdum tutarken sağa sola gider diye.
devamını gör...
48.
dünkü otobüs yolculuğumda bana hayatımı sorgulatan ve tatlış olmayı başarabilmiş olan tek böcük türü.
minicik ve incecik bacaklarıyla ilerliyordu kafamı koyduğum camın orada. ilerliyor ama bir süre sonra geri düşüyor. sonra kalkıyor, tekrar ilerlemeye devam ediyor. garip bir şekilde bir noktadan sonra hep yere düşüyor, yılmıyor, her seferinde tekrardan ilerlemeye devam ediyor.
o an küçücük böcük kadar bile ilerleme katedemediğimi ve o böcükün yüksek ihtimalle nereye gittiğini bilmemesine rağmen yine de bir şekilde çaba göstermek zorunda olduğunu fark ettim.
küçücük böceksin, iett otobüsünde camın oradan kaçıp nereye gidebilirsin ki? camdan çıksan bile yine ölüp gideceksin zaten yüksek ihtimalle.
yine de yaklaşık 40 dakika boyunca o çabayı göstermiş olması bile benim için görülmeye değerdi.
bu 40 dakikanın sonunda ise yanımdaki yaşlı teyze tarafından vahşice katledildi.
hem de tam o hep geldiği noktanın birazcık daha yukarısına çıkmışken.
yanımdaki teyze oflayıp puflayarak aramızda duygusal bir bağ kurduğumuz uğur böceğini parmağıyla ezerek katletti.
o an mal gibi kaldım öyle, bir şey de diyemedim ama ruhumu büyük bir hüzün kapladı.
ki normalde böceklerin hiçbir türünü seven biri de değilim, uğur böceği de dahil.
fakat dünkü vahşi katliamdan sonra uğur böceklerinin sandığımdan daha önemli canlılar olduğu öğrendim.
hiç değilse benim için önemliler.
onlara yanlış yapan bana da yanlış yapar bu saatten sonra.
neyse işte regl olunca bulaşık süngeriyle bile duygusal bağ kurabilecek kıvama geliyorum, iyi bir ruh hali mi kötü mü pek çözemedim ama her neyse.
o teyzeye de hâlâ çok sinirliyim.
benim tarafımda olan böcekten ben bile rahatsız olmazken neden kolunu uzatıp parmağını böceğe bastırıp öldüremeye gerek duyarsın?
bizim onunla daha konuşacağımız şeyler vardı belki?
minicik ve incecik bacaklarıyla ilerliyordu kafamı koyduğum camın orada. ilerliyor ama bir süre sonra geri düşüyor. sonra kalkıyor, tekrar ilerlemeye devam ediyor. garip bir şekilde bir noktadan sonra hep yere düşüyor, yılmıyor, her seferinde tekrardan ilerlemeye devam ediyor.
o an küçücük böcük kadar bile ilerleme katedemediğimi ve o böcükün yüksek ihtimalle nereye gittiğini bilmemesine rağmen yine de bir şekilde çaba göstermek zorunda olduğunu fark ettim.
küçücük böceksin, iett otobüsünde camın oradan kaçıp nereye gidebilirsin ki? camdan çıksan bile yine ölüp gideceksin zaten yüksek ihtimalle.
yine de yaklaşık 40 dakika boyunca o çabayı göstermiş olması bile benim için görülmeye değerdi.
bu 40 dakikanın sonunda ise yanımdaki yaşlı teyze tarafından vahşice katledildi.
hem de tam o hep geldiği noktanın birazcık daha yukarısına çıkmışken.
yanımdaki teyze oflayıp puflayarak aramızda duygusal bir bağ kurduğumuz uğur böceğini parmağıyla ezerek katletti.
o an mal gibi kaldım öyle, bir şey de diyemedim ama ruhumu büyük bir hüzün kapladı.
ki normalde böceklerin hiçbir türünü seven biri de değilim, uğur böceği de dahil.
fakat dünkü vahşi katliamdan sonra uğur böceklerinin sandığımdan daha önemli canlılar olduğu öğrendim.
hiç değilse benim için önemliler.
onlara yanlış yapan bana da yanlış yapar bu saatten sonra.
neyse işte regl olunca bulaşık süngeriyle bile duygusal bağ kurabilecek kıvama geliyorum, iyi bir ruh hali mi kötü mü pek çözemedim ama her neyse.
o teyzeye de hâlâ çok sinirliyim.
benim tarafımda olan böcekten ben bile rahatsız olmazken neden kolunu uzatıp parmağını böceğe bastırıp öldüremeye gerek duyarsın?
bizim onunla daha konuşacağımız şeyler vardı belki?
devamını gör...