1.
özellikle son aylarda gittikçe artan intihar olayları ile ilgili yazmak istedim bu yazıyı. enes kara'nın intiharında fark ettiğim bazı şeyler oldu. yayınladığı videoda buram buram bir ümitsizlik kokuyordu doktor olsam ne olacak sağlıkçılara yapılan şiddeti görüyoruz, işte bu hayatı bıraksam başka bir işe girsem belki (üstüne basa basa belki) hayatım daha güzel olabilir diyordu ama gözle görülen bir şey vardı ki medyadan dibine kadar etkilenmiş her anında vücuduna ümitsizlik depolanmış gencecik bir çocuk. daha doğru düzgün bir hayat dahi yaşamadan sanki yapmış da olmamış gibi davranması gençlerimizin en büyük hatalarından biri. medyada öyle bir anlatıyor ki sanki türkiye'deki bütün doktorlar her gün sopa yiyor dayağa maruz kalıyormuş gibi (tabii ben buna hiç olmuyor demiyorum ama tamirci de dayak yiyor market sahibi de kafe işleten abi de dayak yiyor ama sadece doktorlar gösteriliyor bunun abartı ve manipülasyon olduğunu sadece ben mi düşünüyorum ). hepimiz biliyoruz ki doktorluk türkiye'de saygınlığın zirvede olduğu nadide mesleklerdendir (bunu kabul etmeyen olmaz herhalde küçük şehirlerde özellikle bir belediye başkanını bir de iyi bir dahiliyeci bilinir o adam kulaktan kulağa yayılır) iyi bir doktorsanız ve hastalarınıza gereken önemi gösteriyorsanız ileride bir hastane sahibi de olabilirsiniz bir ilin milletvekili de belediye başkanı da çünkü halk o kadar sever bu insanları. özellikle medyanın her gün yaptığı haberlerden etkilenen gençler olaylara sadece bir açıdan yaklaşıyor ve hem geleneksel medyadan hem de sosyal medyadan aldığı tek şey ümitsizlik. kurtulun artık bu bakış açısından lütfen. o çocuk hiçbir şeyi denemedi belki müthiş bir doktor olacaktı yoksul öğrencilere yardım edecek onlara burs verecekti belki kendi gibi tarikat yurtlarında sürünmesinin önüne geçecekti. oysa ki hiçbir şey yapmadan vazgeçmeyi seçti. biliyorum ki hepiniz duygusal olarak o çocuğa üzülüyorsunuz ve haklısınız da ama sürekli intihar haberlerinin önümüze düşmesinden ve gençleri henüz hiçbir şey yapmadan sanki yapmış da olmamış gibi ümitsizliğe düşürmesinden rahatsız oluyorsanız lütfen artık bu bilinci oturtun. bu haberler hiç de masum haberler değil. birileri senin hakkın olan parayı alıp yan gelip yatıyorsa sana düşen ümitsizlik, korku ve intihar mıdır? yoksa bunun için mücadele etmek midir? görüyorum sokakta herkes siyaset konuşuyor ve bir fikri var ve çoğunluğunun fikri siyasetçiyim diye geçinen dinozorlardan çok daha kaliteli. peki kaçının bir siyasi partiye üyeliği var? kaçı sandık başında beklemiş (avrupa'da insanlar seçime katılmıyor bile dediğinizi tahmin edebiliyorum oysa orada onların bu sorumsuzluğu için bedeller ödemiş kaç nesil var. bizde sadece demokrasi için bedel ödemiş kaç nesil var ?) kaçı gerçekten bir şeylerin değişmesi için mücadele etmiş ki ? ama bakarsanız hepsi ümitsiz sanki gece gündüz insanlara fikirlerini anlatmış da kimse onu anlamamış gibi davranıyor. sonra buraya geliyor yine aynı yaptık da olmadı kafası oysa ki hiçbir şeyi denemediniz henüz. en ufak bir şey bile yapmadınız. biraz siyasi tweet okudunuz iki üç tane de yazdınız biraz da netfliksden dizi izlediniz bu kadar. yaptığınızın tümü bu. ortada olmayan bir çabanın başarısızlığı varmış gibi davranıyorsunuz. kurtulun bu ümitsizlikten ve sadece insanların hayatını nasıl daha kolaylaştırır onlara nasıl daha iyi imkanlar sunarım üzerine düşünün. (ya da şöyle düşünün bu daha çok hoşunuza gider biliyorum. hayata bir sefer geldim ve onu hakkıyla emeğimle çabamla yaşayıp ilik gibi kızları (-lar ama bir tane değil )tavlayıp mis gibi bir hayat yaşayacağım yok öyle hemen bir bok yapmadan pes etmek benim hikayem daha yeni başlıyor)
devamını gör...
2.
ülkede herkes narsist manyak olduğu için kendini öldürüyorsun "psikolocisi bozulmuş intihar etti" diyorlar arkandan. sorun da bu zaten! bütün iletişim kanalları kapatılmış. biraz samimi bulup birine derdini anlatıyorsun senin hakkında "salak bu lan" diye düşünüyor.
enes kara ve onun gibi aydın beyinler aslında sizin gibilerin dert edinmesi gereken şeyleri dert edindiği için intihar ediyorlar. şu tarikat yurtları, çocuk tecavüzleri konusunda hangi yetkili makam işlem yapmış.
somada maden işçisini tekmeleyen yusuf yerkel'i frankfurt başkonsolosluğu'na 'ticaret ateşesi' olarak atayan bu rezil herifleri onaylayan %25 seçmen kitlesi var hala. ülkeyi rize mafyası yönetiyor kimse mayışından olmamak için sesini çıkartamıyor.
reza sarraf abd'de yakalanınca bir umut doğdu içimize. ulan türkiye'de yargı yok ama abd'de vardır. insan hakları, demokrasi diye her yere girip çıkıyor. hadi bakalım dedik, gözümüz kulağımız abd'deki reza sarraf davasındaydı. herifi itirafçı olarak koruma altına aldılar, yeni kimlik verdiler, miami'de zevk sefa içinde yaşıyor. ulan bu nasıl düzen?
asıl soru şu: siz hala nasıl hayatta kalmayı başarıyorsunuz? asıl sizin gibilerin sinir uçlarını nasıl uyuşturduğunu araştırmak lazım.
eskiden 'limon sat onurlu yaşa' derlerdi adama be! şimdi devletin malını yemiyorsan enayi oluyorsun. herkesin hırsız, yolsuz, uğursuz olduğu bir ülkede nasıl hayata tutunabilirsin ki? nasıl çalışıp emeğinin karşılığını almayı hayal edebilirsin ki?
enes kara ve onun gibi aydın beyinler aslında sizin gibilerin dert edinmesi gereken şeyleri dert edindiği için intihar ediyorlar. şu tarikat yurtları, çocuk tecavüzleri konusunda hangi yetkili makam işlem yapmış.
somada maden işçisini tekmeleyen yusuf yerkel'i frankfurt başkonsolosluğu'na 'ticaret ateşesi' olarak atayan bu rezil herifleri onaylayan %25 seçmen kitlesi var hala. ülkeyi rize mafyası yönetiyor kimse mayışından olmamak için sesini çıkartamıyor.
reza sarraf abd'de yakalanınca bir umut doğdu içimize. ulan türkiye'de yargı yok ama abd'de vardır. insan hakları, demokrasi diye her yere girip çıkıyor. hadi bakalım dedik, gözümüz kulağımız abd'deki reza sarraf davasındaydı. herifi itirafçı olarak koruma altına aldılar, yeni kimlik verdiler, miami'de zevk sefa içinde yaşıyor. ulan bu nasıl düzen?
asıl soru şu: siz hala nasıl hayatta kalmayı başarıyorsunuz? asıl sizin gibilerin sinir uçlarını nasıl uyuşturduğunu araştırmak lazım.
eskiden 'limon sat onurlu yaşa' derlerdi adama be! şimdi devletin malını yemiyorsan enayi oluyorsun. herkesin hırsız, yolsuz, uğursuz olduğu bir ülkede nasıl hayata tutunabilirsin ki? nasıl çalışıp emeğinin karşılığını almayı hayal edebilirsin ki?
devamını gör...
3.
birbirinden çok da farklı olmayan iki durum.
ümidiniz kalmadığında zaten ölmüşsünüz demektir. intiharla ise geriye kalan biyolojik atık temizlenir.
ümidiniz kalmadığında zaten ölmüşsünüz demektir. intiharla ise geriye kalan biyolojik atık temizlenir.
devamını gör...
"ümitsizlik ve intihar" ile benzer başlıklar
intihar etmek
492
intihar
256