21.
aşırı sağ ile birbirlerini çok güzel besleyen, bir nevi danışıklı dövüş yapan kültür. nasıl bir ırkı aşağılamak ırkçılıksa, bir afrikalı ya da siyahiye, asyalıya, hintliye durduk yere, sebepsiz sempati beslemek de ırkçılıktır. woke kültürünün anlamadığı nokta bu. üstüne bir de mabatlarından cinsel yönelim uydurmalarıyla meşhurdurlar. kısaca amerikan emperyalizminin dayatmasıdır zamanında netflix'in, disney plus'ın ne amaçla çalıştığını, castin biberlerin, selena gomezlerin, demi lovatoların nasıl çocuklara yanlış yunluş rol model gösterildiğini hep entrylerimizde yazdık. ha ama şu var yarın batı ülkelerinden birine giderseniz bizim gibi kanakelerin, kara kafaların haklarını savunacak adamlar bunlar maalesef ki. bir şeyin nalına da mıhına da vurmak lazım.
devamını gör...
22.
inşallah eğlence sektöründen özellikle sinema, bilgisayar oyunu, çizgi roman vs. popüler kültür ikonlarını zorla zenci, lgbt, hispanik vs. olarak görmek zorunda kalmayız.
superman'ı bile homoseksüel yaptı orrrrrman çocukları, batman’in yardımcısı robin'i bile biseksüel yaptı. trump inşallah bunların kültürel hegemonyasını kırar diye umut ediyorum.
burası goygoy kısmı da acep ortadoğudan amerikan askerini çekip asya-pasifik'e kaydırır mı? ypg'ye demokratlar düşkündü trump abd'nin afganistan'dan çekildiği gibi çekilirse suriyeden acep bizin 35.000 senelik devlet aklına sahipler nasıl aksiyon alacak görelim.
superman'ı bile homoseksüel yaptı orrrrrman çocukları, batman’in yardımcısı robin'i bile biseksüel yaptı. trump inşallah bunların kültürel hegemonyasını kırar diye umut ediyorum.
burası goygoy kısmı da acep ortadoğudan amerikan askerini çekip asya-pasifik'e kaydırır mı? ypg'ye demokratlar düşkündü trump abd'nin afganistan'dan çekildiği gibi çekilirse suriyeden acep bizin 35.000 senelik devlet aklına sahipler nasıl aksiyon alacak görelim.
devamını gör...
23.
türkiye'deki versiyonları batı'dakiler gibi eşcinseller, feministler, çevreciler, veganlar ve benzerleri değildir. türkiye sınırları içinde her kim ki "beyaz türkler" diye zırvalıyorsa yerli-milli sjw'dir.
abd üniversitelerini ele geçirmek isteyen sjw'lerin namazında orucunda olanları türkiye'de akademiyi çoktan fethetti mesela. batılı sjw'ler kendi yaşam tarzlarına uygun şekilde televizyon ve sinema alanlarında söz sahibi haldeler. yerli ve milli sjw'ler de kendi tarzlarına uygun dini-milli yapımlarla boy gösteriyorlar. yeni-osmanlıcı yapımlar, teröre karşı vatan millet sakarya temalı dizi ve filmler, her kesimden insanın kendini dini söylemlerde bulunmak zorunda hissetmesi...
türkiye'deki utandırma yoluyla bezdirme politikası da kentli seküler kesime karşı uygulanıyor. her felaketin sorumlusu olarak onlar ve eski türkiye gösteriliyor.
mağdur edebiyatı: #3199513
social justice warrior: #2953795 #3075832
(bkz: woke culture/@çürümüş şeyler var danimarka krallığında)
kan davası: #2881042
abd üniversitelerini ele geçirmek isteyen sjw'lerin namazında orucunda olanları türkiye'de akademiyi çoktan fethetti mesela. batılı sjw'ler kendi yaşam tarzlarına uygun şekilde televizyon ve sinema alanlarında söz sahibi haldeler. yerli ve milli sjw'ler de kendi tarzlarına uygun dini-milli yapımlarla boy gösteriyorlar. yeni-osmanlıcı yapımlar, teröre karşı vatan millet sakarya temalı dizi ve filmler, her kesimden insanın kendini dini söylemlerde bulunmak zorunda hissetmesi...
türkiye'deki utandırma yoluyla bezdirme politikası da kentli seküler kesime karşı uygulanıyor. her felaketin sorumlusu olarak onlar ve eski türkiye gösteriliyor.
mağdur edebiyatı: #3199513
social justice warrior: #2953795 #3075832
(bkz: woke culture/@çürümüş şeyler var danimarka krallığında)
kan davası: #2881042
devamını gör...
24.
dünyayı yavaşça etkisi altına alan saçma, gereksiz ve itici bir sözde "kültür"dür. siyahiler, yahudiler, eşcinseller gibi gereksiz varlıkların bizim gibi normal insanlar tarafından ezildiklerini düşünürler. "aşırı feminist" düşünceyi savunurlar. kadınların haklarını savunduklarını söyleyip aslında o hak koruyuculuğunu manipülasyon için ve kendi çıkarları için kullanırlar. sözlük küfürsüz olmasaydı söverdim ama yapacak bir şey yok.
devamını gör...
25.
bot/npc'leri gutmek icin ortaya surulmus yeni bir silah. ımani ve fikriyati zayif olanlari da zamanla ele gecirip insanliktan cikartabilecek tehlikeli bir tuzak.
devamını gör...
26.
toplumsal adalet, cinsiyet eşitliği, ırkçılık karşıtlığı ve lgbti hakları vs diye başlayıp pozitif ayrımcılık isteyen oluşum
devamını gör...
27.
woke culture eleştirisi yapacağım derken fütürsuzca nefret propagandası yapan bazı kişilerin doluştuğu başlığa dönüşmüştür.
devamını gör...
28.
saçma, gereksiz ve itici örneklerinin kasıtlı olarak sürekli sosyal medyada paylaşılması ile aslında doğru argümanlarla ortaya çıkıp, sabote edilmiş felsefedir.
lgbt ile ilgili olarak da sadece 10-15 örneği olan erkekler kadın sporu yapıyor abartısının sürekli çevirilip çevirilip sosyal medyada tartışılması da benzer bir örnektir.
lgbt ile ilgili olarak da sadece 10-15 örneği olan erkekler kadın sporu yapıyor abartısının sürekli çevirilip çevirilip sosyal medyada tartışılması da benzer bir örnektir.
devamını gör...
29.
woke kültürü ne siyah bir renktir ne de beyaz bir renktir. şöyle ki ;
iyi yanları:
woke kültür, toplumsal adaletin ve eşitliğin sağlanması adına önemli bir bilinçlenme sürecini temsil eder. ırkçılık, cinsiyetçilik ve ayrımcılıkla mücadele ederek, marjinalleşmiş grupların haklarını savunur ve daha kapsayıcı bir kamusal alan yaratmayı hedefler. dil ve davranışın etik boyutuna dair farkındalık geliştirirken, tarihsel adaletsizliklerin tanınmasını ve kurumsal yapıların daha duyarlı hale gelmesini teşvik eder.
kötü yanları:
ancak, aşırı duyarlılık ve iptal kültürü ifade özgürlüğünü tehdit edebilir; geçmiş hataları mutlak yargılama nesnesine dönüştürerek bireyleri ve kurumları toplumsal af dışına itebilir. aşırı politik doğruculuk eleştirel düşünceyi zayıflatabilir, zira farklı görüşlerin dışlanması ve dogmatik bir ahlaki üstünlük anlayışının hâkim olması, woke hareketini kendi içinde otoriterleştirebilir. öte yandan, bu söylemin ticarileşmesi, samimiyetsiz kurumsal sahiplenme yoluyla içini boşaltarak bir pazarlama stratejisine dönüşme riskini taşır.
iyi yanları:
woke kültür, toplumsal adaletin ve eşitliğin sağlanması adına önemli bir bilinçlenme sürecini temsil eder. ırkçılık, cinsiyetçilik ve ayrımcılıkla mücadele ederek, marjinalleşmiş grupların haklarını savunur ve daha kapsayıcı bir kamusal alan yaratmayı hedefler. dil ve davranışın etik boyutuna dair farkındalık geliştirirken, tarihsel adaletsizliklerin tanınmasını ve kurumsal yapıların daha duyarlı hale gelmesini teşvik eder.
kötü yanları:
ancak, aşırı duyarlılık ve iptal kültürü ifade özgürlüğünü tehdit edebilir; geçmiş hataları mutlak yargılama nesnesine dönüştürerek bireyleri ve kurumları toplumsal af dışına itebilir. aşırı politik doğruculuk eleştirel düşünceyi zayıflatabilir, zira farklı görüşlerin dışlanması ve dogmatik bir ahlaki üstünlük anlayışının hâkim olması, woke hareketini kendi içinde otoriterleştirebilir. öte yandan, bu söylemin ticarileşmesi, samimiyetsiz kurumsal sahiplenme yoluyla içini boşaltarak bir pazarlama stratejisine dönüşme riskini taşır.
devamını gör...
30.
kendilerinin herhangi bir marjinal grubun hakkını savunmak gibi bir dertleri yoktur, bilakis, marjinal olarak tanımlanan grupların sırtına binerek her türlü sapkınlığı ve pedofiliyi meşrulaştırmak gibi bir amaçları vardır.
herhangi bir gruba dahil olmayı beyana indirgemelerinin asli amacı da tam olarak budur.
lgbt’nin kadın hareketini zehirleyip sonunda neredeyse tamamen ele geçirmesi ve hatta karşı çıkan kadınları terf diye yaftalaması da bu kültürün eseridir.
buna karşı her söylemi saldırgan bir tutumla hedef göstermeye ve cancellamaya kalkıyorlar. yani pratikleri de en kör göze parmak faşizan yöntemlerden ibaret.
en iğrenci ise, çocukları hedeflediklerini saklamıyorlar bile.
haklı özgürlük ve eşitlik söylemleri bunların iğrençliklerine kalkan ve ağızlarına meze olmayı hak etmiyor. bunlara müsade eden herhangi bir toplumda ne kadınların, ne haksızlığa uğramış grupların ne de çocukların güvenliği olmayacak. ona göre pozisyon almak şart.
herhangi bir gruba dahil olmayı beyana indirgemelerinin asli amacı da tam olarak budur.
lgbt’nin kadın hareketini zehirleyip sonunda neredeyse tamamen ele geçirmesi ve hatta karşı çıkan kadınları terf diye yaftalaması da bu kültürün eseridir.
buna karşı her söylemi saldırgan bir tutumla hedef göstermeye ve cancellamaya kalkıyorlar. yani pratikleri de en kör göze parmak faşizan yöntemlerden ibaret.
en iğrenci ise, çocukları hedeflediklerini saklamıyorlar bile.
haklı özgürlük ve eşitlik söylemleri bunların iğrençliklerine kalkan ve ağızlarına meze olmayı hak etmiyor. bunlara müsade eden herhangi bir toplumda ne kadınların, ne haksızlığa uğramış grupların ne de çocukların güvenliği olmayacak. ona göre pozisyon almak şart.
devamını gör...
31.
sol, mağduriyeti romantikleştirir. ancak israel bu kalıplaşmış yargıyı kırdı.
tarih boyunca katledilen, sürülen ve zulme uğrayan bir halk kurban olmakla kalmadı. bir ulus inşa ettiler. kendilerini savundular. güçlendiler.
bu, solun paradigmasını rahatsız ediyor.
çünkü eğer yahudiler tarihin üstesinden gelip başarılı olabiliyorlarsa, o zaman belki de baskıya maruz kalmak kader değildir. belki güç her zaman kötü değildir. belki de mağduriyet bir erdem değildir.
ve eğer bu doğruysa, solcu aktivizmin tüm ahlaki mimarisi paramparça olur.
bu yüzden israel'in başarısına hayranlık duymak yerine onu kınıyorlar. yahudilerin hayatta kalmasını sömürgeci saldırganlık olarak yeniden tanımlıyorlar, çünkü yahudi gücünü kurban anlatılarına olan takıntılarıyla nasıl bağdaştıracaklarını bilmiyorlar.
dan burmawi
woke solun, sjw'lerin, islamcıların o çok sevdiği mağduriyet:
öz-küçümseme, onun hem öznelliğini nasıl şekillendirdiğini, hem de dünyayı nasıl algıladığını gösterir. içinde bulunulan çaresizlik ve teslimiyet belli bir toplumsal, tarihsel gerçekliğe denk düşer. mazlum bir yakarış biçiminde şunu tekrarlar: “beni sevmeli, korumalı, bağışlamalısın, beni terketmemelisin, bana iyi davranmalısın, çünkü öylesine zayıf ve çaresizim ki”.
horney bu yolu, benliğini ezilmiş ve horlanmış öznenin, dünyaya “sevgi yoluyla kendini kabul ettirme yolu” olarak görür. mazlumluğun bağrında barındırdığı “sevimlilik” de böyle bir ereğe hizmet eder. roland barthes, benzeri bir betimlemeyi “acı çeken aşık özne” için yapar: meşruiyeti ve karşı konulamazlığı çektiği acıdan ve acısını sevişinden menkul olan: ezik özne, dışarıdan bakan birinde sempati duygularını harekete geçirir. mahzundur. ve acısını sürekli meşrulaştırma ihtiyacı içindedir. çelişkili olarak, bir yandan şiddetli bir biçimde sevgiyi gereksinir, diğer taraftan da acı çeken halini devam ettirme eğilimindedir. onu mahzun bir güzelliğe ulaştırdığını düşündüğü çilesini sever. yoksunluk, onu “süslemiş”, “saflaştırmış” ve “güzelleştirmiştir”. biraz da bu nedenden ötürü çileli durumundan kurtulmayı istemez. sevgiyi gereksinir ve bunu edilgenliğini koruyarak almaya çalışır. mazlum öznenin, bedenini acı çeker bir halde bulmaktan duyduğu hoşnutluk onun narsizan eğiliminin bir başka açıdan daha ispatı olarak karşımıza çıkıyor. türk-islam sentezinin “mazlum öznelerinin” acıyı ve bedenlerini metaforik olarak dillendirmelerinden, “tarihsel haksızlığa uğramış olma” ideasına olan bağımlılıklarından bu narsizan ögeyi çıkarsayabiliriz. “acı çeken bedenin estetizasyonu” hemen hemen bütün mazlumluk söylemlerinin önemli bir ögesi olarak çıkıyor karşımıza. ve “öznenin kendi çileli serüvenini”, “acı çeken bedenini sevişindeki” mazoşizan-narsizan ögeyi daha açıkça gözler önüne seriyor (horney, 1939:236).
kutsal mazlumluğun psikopatlojisi - fethi açıkel
mağdur edebiyatı: #3199513
devamını gör...
32.
sol ve islam, bu iki hareketi bir araya getiren nedir?
solun sömürgecilik/kolonyalizm dediğine islam cahiliye, islam öncesi cehalet adını veriyor. her ikisi de batı tarihinin özünde kötü olduğu ve yıkılması gerektiği konusunda ısrarcı.
sol yumuşak tiranlığı, zamirleri, konuşma kodları, “mikro saldırganlıklar” kullanıyor. islam ise sert mutlakiyetçiliği, takiyyeyi, küfür yasalarını ve islamofobiyi kullanıyor.
her ikisi de kelimeleri kontrol edebilirseniz, düşünceyi de kontrol edebileceğinizi biliyor. bu sayede gerçek öznelleşir ve hakikatler bağnazlığa dönüşür.
sol, aileyi çözerek, cinsiyet karmaşası, babasızlık, devlet ebeveynliği, sorumluluk yerine kişiselliğin putlaştırılması yoluyla silmeye çalışır.
islam aileyi ele geçirir. onu silah haline getirir. aileyi dini-politik yapının içine çeker. baba dini bir uygulayıcı haline gelir. çocuk halifelik için bir araçtır. anne davanın üreme aracıdır.
her iki sistem de bağımsız bir ahlaki otorite kaynağı olarak aileyi ortadan kaldırır.
sol, inancı etkisiz hale getirmeye, hıristiyanlığı sosyal bir kulübe dönüştürmeye, omurgasından soymaya ve ahlaki iddialarıyla “nefret” diye alay etmeye çalışır.
islam ise onu ezmek istiyor.
ancak her iki durumda da hedef aynıdır: batı hukukunun, özgürlüğünün ve vicdanının temelini oluşturan yahudi-hıristiyan temelini ortadan kaldırmak.
sol, batı'ya suçluluk, utanç ve ideolojik ele geçirme yoluyla içeriden saldırır. islam ise demografik baskı, yasal uyum ve boyun eğmeyi talep etmek için mağduriyetin kullanılması yoluyla dışarıdan saldırır.
iki yöntem. tek bir görev: batı'nın temellerini yıkmak.
dan burmawi
devamını gör...
33.
kolonicilik ne kadar gerçekse batının kötü olduğu da o kadar gerçektir. bunu woke söylem olarak yumuşatmak isteyenler ya batı denilen medeniyetin bugünkü manada temellerinin nasıl atıldığından bihaberdir ya da gerçeklere gözünü kapatmayı tercih ediyordur. bugün batının refahı yüksekse, bunun dün öldürdüğü onca masum sivil yüzünden olduğunu unutmamak gerekir.
devamını gör...
34.
anti-maksist liberal akımlardan güncel olanına 'woke' denir
siyah hareketinin farkındalığına sahip insanlar için kullanılmıştır
şimdi savundukları doğruların tamamı 'sosyolojik bağlamından azade' saçmadan aykırıya dağılan bir yelpazede nihilist ve anarşist doğrultudadır
sınıfsal hiç bir argüman yürütmedikleri için, siyasallaşamayacakları için 'sosyal elle doyum' kabul edilmeleri gerekir
siyah hareketinin farkındalığına sahip insanlar için kullanılmıştır
şimdi savundukları doğruların tamamı 'sosyolojik bağlamından azade' saçmadan aykırıya dağılan bir yelpazede nihilist ve anarşist doğrultudadır
sınıfsal hiç bir argüman yürütmedikleri için, siyasallaşamayacakları için 'sosyal elle doyum' kabul edilmeleri gerekir
devamını gör...