çevreme baktığımda y ve z kuşağının evliliklerde (yüksek oranda)başarısız olduğu yadsınamaz gerçektir. bakıyorum x kuşağına çiftler kavga ediyor hemen akşamında barıştıklarını görüyoruz. peki nedir bunun sebepleri y ve z kuşağının şımarık olması mı, doyumsuz olmaları mı yada sosyal medyanın ve teknolojinin hayatımızı şekillendirmesine kadar olan etkisi mi ?
dipnot; buraya destan olacak şekilde nedenleri sıralayabilirim ama siz yazarların fikirlerini görmek isterim.
devamını gör...
elbette y ve z kuşağındaki şımarıklığı, tüketim çılgınlığı da nedenler arasında sayılabilir ama ben x kuşağının çoğunun çok şikayet etmeyen kişiler ve baskıcı anne babaya sahip bir kuşak olmasından ileri geldiğini düşünüyorum. belki de yeni bir hayat kurmak zor geliyordur onlara yaşları nedeniyle. ayrıca boşanmanın normalleşmesi gerektiğine inanıyorum. evet tabi bir çocuğun bunu yaşaması hoş değil ama mutsuz bir ailede büyümesinden iyidir bence. bir de boşanma oranının az olması evlilikte başarılı olunduğu anlamına gelmiyor. beki de sadece mutsuzluğa alışmışlardır. yada oturmuş düzeni bozmaktan korkuyorlardır.
devamını gör...
çünkü o kuşağın yetiştiği dönemde şimdiki kadar basit değildi her şey. şu an biriyle ayrılıp yeni bir ilişkiye başlamak 10 saniye falan sürer. hoş olmayan bir şey yaşandığında çözmeye çalışmaz kimse çünkü herhangi bir platformda biriyle tanışabilir her an, çünkü dünya kocaman ve herkese erişim sağlamak çok kolay. bu iyi bişey gibi durabilir ama ben olaya şöyle bakıyorum, bi ürün satın alacağınız zaman seçenek ne kadar çoksa o kadar kafa karışıklığı oluşur. o seçeneklerden belki zaten bir tanesi size uygundur ama fazla oluşu kafanızı kurcalayıp hepsinin artısını eksisini ölçmenize böylece eyleme geçmenin zorlaşmasına neden olur. pazarlama takdiğidir bu, satın alacak müşteriye çok fazla seçenek sunulmaz. ne alakası var diyeceksiniz. haklısınız. ürün değiliz bişey de satın almıyoruz. ama bu taktikler insan psikolojisini genel olarak baz alıyor. konuyla da alakası var aslında bir noktada. hızlı tüketim çağımızın modası. ama tüketilen tek şey giyim kuşam vs değil, duygular da hızlı tüketiliyor, sindirmeden. bugün tek bir hareketle instagram gibi pek çok platformda yüzlerce güzel kız ve yakışıklı erkek bulursunuz. burada şu devreye giriyor, zaten çok sevseniz bırakmazsınız. öyle değil işte artık. bu durumlar çok sevmenin içeriğini de bozuyor. x kuşağı ürün alma konusunda da böyle. kaliteli olanı alıp uzun yıllar kullanıp gerekirse onarma eğiliminde oluyorlar dikkat ederseniz. hızlı tüketmiyorlar ne ürünü ne duygularını. tabi tüm bu bahsettiklerim kişisel çıkarımım. mutlu olmasanız da idare edin demek değil bu. ama birine bişeyler hissetmek hem de karşılıklı, artık epey zor. anlaşmazlığı boyutuna göre çözmeye çalışmak daha doğru sanıyorum, sezon modası ürün alıp öbür sezona çöpe atar gibi vazgeçmektense.
devamını gör...
aşk bitiyor, ondan.
devamını gör...
bana göre birbirilerine duydukları mecburiyet hissidir. artık evlilikte dahi kimsenin kimseye eyvallah etmediği bir hayat tarzına geçiş yapıldığı için x kuşağı evlilikleri başarılı sanılmaktadır.
devamını gör...
katlanmaya başarılı diyemeyiz ki. bir evlilik uzun sürüyor diye başarılı sayılmamalı. o evde şiddetin yaşanmaması, birbirine saygı ve güven duyulması başarıdır. olmayan bir şeye katlanmak sadece evliliği uzun sürdürmeye yarar. başarılı olmasına değil.
devamını gör...
arkadaş, y ve z kuşağının ne kadarı evlenebiliyor ki bunu test edebilelim? evet, x kuşağı genellikle mutluydu. çünkü o zamanlar şimdiki gibi kapitalist sistemin esiri değildi ve şimdiki gibi teknoloji yoktu. teknoloji de olmayınca bazı şeylere bağımlılık yoktu. insan azdı, ihtiyaç azdı! şimdi, bir banka işini veya bir şeyi halletmen için bile akıllı telefon lazım. o da en kötüsü 2 bin lira. ama sokağa çıktın mı da, ''baksana herkesin elinde telefon'' diyen andavalları görme talihsizliğini yaşarsın. eskiden doğalgaz yoktu, elektriğe suya, internete bu kadar ihtiyaç yoktu. şimdi evlensem elin kızı hemen bir daire, kira 1500, hemen çamaşırdı, bulaşığıydı, her bir nanenin makinesini alıyorsun. doğalgaz açtırıyorsun. bir gün ödemezsen ananı ağlatırlar. çocuğun okula mı gidemedi pandemide, alacaksın ona bir bilgisayar ve internet. hadi bakalım? anladın mı? eskiden bu kadar bir ağır maliyet yoktu. şimdi var ve bunları mecbur da kullanacaksın. bunlar maliyet boyutu. bir de manevi boyutu var. aşk bitti, güven bitti, vicdan o da bitti. kimseye güvenip ne bir yardım yapabiliyorsun, ne de yardım alabiliyorsun. e, böyle olunca gençler haklı olarak evlenmek istemiyor veya evlense de ağır şartlar altında boşanmak zorunda kalıyor. ve bunun çok nedenleri, girdileri, çıktıları var. senin dediğin gibi yazarsan destan olur ve anlatsam burası dolar, taşar. yani son olarak ne x kuşağı öyle süper güçlere sahipti, ne de y ve z kuşağı çok kötüler.
devamını gör...
x kuşağı çocukluğundan beri bir şeyleri onararak,tamir ederek büyüdü.yetinmenin ne demek olduğunu bu süreçte öğrenen bir nesil oldu. ihtiyacı olmasa bile aileleri tarafından belki hayatın içine çok erken yaşta sokularak belki idare etmenin ne demek olduğu aşılanarak hayat yoluna devam etti.sonuç olarak bu kuşak hem anne baba'ya hürmet eden hem de belki bir çok insana göre katı yetiştirilmiş bir çocukluk yaşandığı için çocuklarını el üstünde tutarak hep idare etmiş taraf oldu.şimdi gelelim y kuşağına belki el bebek gül bebek yetiştirildi fakat hayat umduğu gibi olmadı biraz isyankar oldu, z kuşağı belki çok istedi yetinmeyi bilemedi. x kuşağı istediği hayatı yaşamadı ama hayatın içine daldı ve kontrol ve uyum yeteneğinden dolayı evliliklerde başarılı oldu. y ve z kuşağı biraz daha istediği kişi ve istediği hayat serüvenini yaşamak adına daha güçlü duygular besledi ve özgürlükçü oldu. bireyselliğe daha çok önem verildiğinden evlilik uyumunu yakalayamaz oldu. aslında bakarsınız kimse suçlu değil.
devamını gör...
üst edit: konuyu anladığım şekilde yorum yapacağım, yanlış anlamışsam affola. *

x kuşağı diğer kuşaklara nazaran daha fazla sorgulayan bir kitleyi barındırıyor. tabii bu dediğim hepsi için geçerli değil, hâlâ olanı olduğu gibi kabullenenler var.

biriyle evlenmeden önce yapılması gereken en önemli şey; kalbi bir kenara koyup beyinle iletişime geçmektir. artılar, eksiler, olması veya olmaması gerekenler iyice düşünülmeli. kişilerin birbirine uyumu gözlemlenmeli. basit gibi görünüyor fakat sonuçta adı evlilik. iki ailenin birleşmesi, iki kişinin ayrılana/ölene kadar birlikte yaşaması. yabana atılacak şeyler mi bunlar? işte x kuşağı tüm bunları su yüzeyine çıkardı. birbirinize uygun değilseniz evlenmenin manası ne?

düşünüyorum mesela çocuklar duymasın (dizi) dizisindeki haluk gibi bir eşim olmasını asla istemezdim. mız mız, her şeye hayır, her şeye olmaz diyen bir tiple geçinemezdim muhtemelen. hal böyleyken neden sırf sevdiğim için böyle biriyle evleneyim ki? neden onu kendimle, kendimi onunla yorayım? x kuşağı olması gerekenin bu olduğunu gösterdi. eğer uygun değilseniz, kafalarınız uyuşmuyorsa evlenmeyin mesajını verdiler alttan alttan. bu yüzden de evliliklerde başarılılar.
devamını gör...
(bkz: birtakım genellemeler)
devamını gör...
alışkanlık, duruma alternatif görmemek.
en kötü koca en iyi evlattan iyidir diye sözü bile var.
devamını gör...
evlilik bir işletme deyince kızıyorsunuz ama evlilikte başarı diyorsunuz!?!? başarı arandığına göre demek ki bu gerçekten de bir işletmeymiş. çocuk ve ekonomi üretmesi gereken bir işletme. x kuşağı o kültürün içinde büyüdü, başka seçenekleri yoktu. boşanmak diye bir seçenek yoktu. gelinlikle giden kefenle dönebilirdi ancak. çoğu ailede bu kadar ileri gidilmese de dönen kız evlatlar asla kabul edilmezdi. kadının gelir de üretemediği bu aile yapısında evliliğini sürdürmekten başka hiçbir seçeneği yoktu. buna başarı perspektifinden bakılırsa hatalı analiz yapılır.
devamını gör...
x kuşağında evliliklerde boşanmaya gidebilecek kavgalarda frenleyenlerin kadınlar olduğunu düşünüyorum. çünkü çoğunluk olarak erkeklerin çalışıp kadınların ev hanımı olduğu bir yaşam tarzı hakim x kuşağında. gerek maddi durum gerek baba evine dönsem oluşacak söylentiler vs. kadınlar erkeğin sebep olduğu sorunlara bile ılımlı yaklaşıyor.
devamını gör...
kuşaklar veya zaman ile alakası olmayan sebepler bütünüdür.

insan ilişkilerini yürütebilmek için; toleranslı, saygılı ve gerçekten karşı tarafı anlamak için "sevgi"li olmak şahsen gerekli ve yeterlidir.
devamını gör...
bunun en önemli sebebinin toplum baskısı olduğunu düşünmekteyim. y ve z kuşağına göre iletişim olanakları daha kısıtlı olan x kuşağının büyük bir çoğunluğunun tek bir kişiyi sevip onunla evlenmek gayesinde olduğu apaçık ortada. bunun yanı sıra dinin de etkisiyle 'ömrünün sonuna kadar eşine bağlı kalma' sözü verildiğinden sebep insanlar evlilikleri ruhen bitse bile fiziki olarak sürdürmeye devam ediyorlar. onların kafa yapılarında bizim kuşaklardaki gibi 'olmazsa zorlamayalım, zorla güzellik olmaz.' anlayışı yok çünkü. bu konuda oldukça ketum ve kararlı bir yapıya sahipler. sebebi budur.
devamını gör...
bana göre y ve z kuşağının x kuşağına göre evlilikte daha başarısız olmalarının sebebinin günümüzde giderek artan tüketim çılgınlığı ve özellikle bu çılgınlığın içine doğmuş olan z kuşağının aynı şekilde insan ilişkilerinde de kullan-at , bir başka seçenek var nasılsa tarzında yaklaştıkları için olduğunu düşünüyorum.

insanların birbirlerine tahammül etme düzeyleri, birbirini tolere etme istekleri gittikçe azalıyor. bunda sosyal medya platformalarının hayatımızda hızla , büyük oranda yer etmelerinin de payı yüksek bence.

insanlar hep başkalarıyla kıyaslama, doyumsuzluk gibi nedenlerden dolayı ne kendisini mutlu edebiliyor ne de karşısındaki insanı. özellikle z kuşağı için durumun bu şekilde olduğunu düşünüyorum.
devamını gör...
y ve z kuşağı, boşanmanın başarısızlık olmadığının farkında. iki insan evlenebilir, boşanabilir, bunu artık normal karşılamamızın vakti gelmedi mi gerçekten? x kuşağının evliliğe yüklediği anlamla bizimki bir değil. onlar ne olursa olsun sineye çekmiş ve bu yüzden yaşlandıkça dertten sıkıntıdan çöken insanlar. bir de o insanların çoğunun başka bir seçeneği yoktu. annemle babam boşanacakmış mesela, dedem anneme "çocuğunu bırak gel o adama, ben seni başkasına satarım nasılsa" demiş. bu kadın nasıl dönsün? benimse şu an aileme bile ihtiyacım yok, istersem kendime ev tutar oraya çıkarım. artık herkes en önemli şeyin kendi mutluluğu olduğunun farkında. söylediklerim şöyle anlaşılmasın; hemen ilk zorlukta bırakalım, tahammül etmeyelim falan. bu değil. evliliğin çok büyük bir kısmı zaten saygıya bağlı. biriyle aynı evde yaşamak, hayatını paylaşmak zor olduğu kadar da güzel. ama gerçekten doğru insanla olursa güzel. malesef ki her yer doğru insan kaynamıyor. mutsuz olduğum bir evliliği neden yürüteyim yahu? kanser hücrelerim mi artsın?
devamını gör...
-mecburiyet *
-görücü usulü sisteminin daha yaygın olması*
-toplum baskısı *
- merhamet *
- idare ermeyi bilmek *
devamını gör...
evlilik için kriterler daha katı idi. iletişim araçlarının azlığı ilişkiye değer katıyordu. özleyebilme lüksüne sahiptik. her istediğine her an ulaşabil ek değil, onun için çaba göstermek etmeni vardı. nüfus azdı bu yüzden aptallar daha da az idi. kültürel olarak aileler genel bir paralellik gösteriyordu. iki insan evlendiğinde aslında aileleri evlenir, az nüfus daha iyi bir eğitim, empati, görgü ve adab kurallarının verilmesini sağlıyordu. bu sayede aileler çatışmalarını sakin konuşmalar ile çözebiliyordu.

burada o kadar çok sebep sayabilirim ki, bu yukarıdakiler sadece çekirdeğin 1/100 ü sayılır.

bu arada, çok değerli insanlardan eğitim alma şansına sahip bir nesil idi x.

bu arada genç arkadaşlara tavsiyem, ilişkilerinizi yüzyüze kurup sağlamlaştırın. dostlarınızı harcamayın, saklayın ve yatırım yapın. bu sayede değerini ilerde çok daha iyi anlarsınız.

not: yaş 42-evli-çocuklu.
devamını gör...
gençler, covid 19 bize bir şey yapmıyor deyip maskesiz, sokaklarda fink atıyor. kolektif iyilik diye bir bilinçten yoksunlar. nerede kaldı hayat arkadaşı olan kişiyle sevgi ve saygı çerçevesinde geçinmek. egoistler.
devamını gör...

bu başlığa tanım girmek için olabilirsiniz.

zaten üye iseniz giriş yapabilirsiniz.

"x kuşağının evliliklerde başarılı olmasının sebepleri" ile benzer başlıklar

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim