cardi-b gibi bir sanatçının (!) müziğinde (!) gereksiz olabilir.

her sözlükte bire bir aynı kelimelerle açılan bu başlık için sadece şunu dşyeyim, barış manço' nun gülpembe ve dönence şarkılarından bas gitarı çıkartın bakalım ne olacak?
devamını gör...

ölmeden önceki son sözleri şunlar olmuştur:
''plaudite amici,comedia finita est''
(alkışlayın dostlarım,komedi sona erdi)
devamını gör...

iskemik hipoksi olarak da bilinen oksijen basıncı ve hemoglobin seviyesin normal iken kan akımının yetersiz olmasına bağlı dokulara oksijen ulaşamaması ile karakterize hipoksi türüdür.
devamını gör...


"6 yaşında iseniz ve aşıksanız hayat gerçekten çok zor"


repliğine bayıldığım çizgi filmdir. yakın bir arkadaşım çok seviyorum diye 20 li yaşlarımda bana kitabını bile hediye etmişti.

denk geldikçe hala izler ve severim cedric'i
devamını gör...

lan italya'nın şarkı ne öyle? dinlediğim en güzel 5 eurovision şarkısından biri. buradan fransa da çok iyiymiş.
ayrıca el diablo ablaya da sevgiler ve saygılar.
devamını gör...

#1112297

hem ever, hem never, hem green!
ha bunlar yetmiyormuş gibi, sözlüğün editörlüğü de kendisini kesmemiş, üstüne de illa bir ünvan isterim diyor. el insaf ya!

şakası bir yana madem geldik nick altına, bir meddah olarak diyeceklerim var elbet.

sözlüğe geldiğim ilk günlerden beri takip ettiğim, okuduğum, öğrendiğim “demek sözlük böyle kullanılıyormuş” dediğim ender yazarlardandır. ayrıca benim kılavuz kaptanımdır. her sorduğum soruya “bak ozgur1ey” diyerek bıkmadan usanmadan cevap vermiştir. pusulası bana hep doğru yönü göstermiş ve sayesinde fırtınalara yakalanmadan, sözlük içerisinde gemimi yürütmeme destek olmuştur.

kitap tanımı yazsa, kitabı yazan yazar “bu kitap okunur valla, çok merak ettim” der. film tanımı yazsa; filmin yönetmeni “güzel filme benziyor, mutlaka izlemeliyim” der. güncel konulara tanım girse, hakkını vermeden yazısına son noktayı koymaz.

ben daha ne diyeyim? yolu açık olsun.

efendim olur da bir gün, gemisi fırtınaya yakalanırsa, açarız fenerimizi yolunu aydınlatırız. kapımız sonuna kadar açıktır.
devamını gör...


cumhurbaşkanı tayyip erdoğan, covid-19 salgınına karşı aşılama çalışmasının mayıs-haziran ayları gibi tamamlanmasının amaçlandığını bildirdi.


buradan
devamını gör...

gökyan bey, bizler çok tweetler attık, yazılar yazık, yürüyüşlere katıldık. inan olun ki, sadece ama sadece benzin alıp kendimizi yakmadığımız kaldı..
gökyan bey bilmez, o sırf muhaliflik çığırtkanlığı yapmakta, arap baharı nın son iki ayağının türkiye ve iran olacağı, ortadoğu alanında çalışan uzmanlar tarafından dile getirilmekte ve hatta literatüre bile girmiş bulunmakta...
şimdi ben maç yorumu yapmayayım, dolar nasıl olur da bu kadar hızlı yükselir? türk lirası, dolar'a nude mu atmış ve dolar bu çılgın yükselişi sergilemiş? lütfen bir şeyler yapalım tweeti atayım.... beni kesmez bunlar, gökyan bey.
yaşım genç, heyecanım yüksek, kanım deli aküyürrr...
benzin alıp kendimi yakarsam; ''akademiyi seçen insanın fıtratında yanarak ölmek var'' söyleminde bulunacaklarına eminim.
dolarla mı maaş alıyordu söyleminde bile bulunurlar...
eeee o zaman ben maç izlemeyi tercih ederim, heyecanımı dile getirebileceğim bir mecra takip ederim, üzgünüm.
gökyan bey'in şarkılarını ve tarzını çok beğenirim fakat bazen gök-han ismini gökyan şeklinde telaffuz etme sorunsalı kafamda döner durur.
devamını gör...

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel

-sen o musun?
+ evet, hoş geldin..
- anlat hadi!
+..............
devamını gör...

eğer çok samimi olduğum yoksa hiç yaşamadığım sorunsaldır.

ha eğer samimi olduğun insanların bulunduğu ancak muhabbet de olmayan gruplardan çıkmak oldukça zordur.
devamını gör...

dünyaya göndermek.
devamını gör...

(bkz: ekşi sözlüğü anımsatan başlıklar)

kim neyi, neden tercih ediyorsa ediyor. bunu bu kadar takmanın lüzumu yok. zira sizi doğrudan ilgilendiren bir durum değil. herkes kendi tercihlerinin sonuçlarına katlanır. bu mevzuyu bu kadar uylamanın, kıymeti harbiyesi nedir inanın anlamlandıramıyorum.

ha işin şu kısmı var tabi; kendinizi iyi insan olarak görüyor ve bu kötü seçimleri yapan insanların neden sizi tercih etmediğini merak ediyorsanız, sizi anlarım demeyeceğim. yine anlamam. zira bu seferde, bu kötü tercihi yapmış insanların sizi tercih etmemesi mevzusuna takılıyorsunuz ki, bu da çok sağlıklı değil.

kanımca derin bir nefes alın, herkesi doğru ve yanlış tercihleri ile baş başa bırakın. tercih edilmeyen olmak takıntısından kurtulun. herkes önünde sonunda hak ettiği değeri, hak ettiği bir insan evladından görür. ama erken ama geç...

neyse işte böyle, şurada tatlı tatlı konuşalım. ortamı ekşitmenin kanımca lüzumu yok. bu tarz konulara yıllardır kafa yoran bir güruh zaten var. onları arkamızda bıraktığımızı hissetmemize yardımcı olun rica ederim. * * *
devamını gör...

muz alabilmek. hatta benim dönemimde o kadar lüks sayılırdı ki, diğer arkadaşlarımızın canı çekmesin diye sınıfta beslenme saatinde muz yemek yasaktı.
devamını gör...

telifi düştüğü için ileriki günlerde kitaplarını a-101de görebileceğimiz yazar.
devamını gör...

dünyada bu zamana kadar sadece tek bir konuda kusursuz eşitlik sağlanmıştır. o da demokrasi. toplumun, her kesimin: cahili alimi, enteli danteli hepsi sadece tek bir yerde eşittir. hepsinin oyu bir ve değeri birdir. ve biz o tek konuda sağlamış olduğumuz eşitliğin ceremesini onlarca yıldır, nesillerdir, tüm canlılar olarak çekiyoruz.
"katıksız demokrasi ayak takımının despotizmidir" - voltaire
devamını gör...

2017 ilkbaharından beri vücudumda konaklayan yorgunluktur. misafirliğe diye gelip “ya çok iyi muhabbetin varmış, az daha durayım” diyerek nisan ikibinyirmibir itibariyle dördüncü yaşına girmiştir. kaldı ki doğum günü kutlamasını şöyle bir onüç saat uyku ile gerçekleştirmiş, ofise gitmeyerek kendisini iyice şımartmıştır. hoş bu konaklamanın uzun soluklu olacağını birinci hafta dolduğu gün sabah iki yumurta kırıp kahvaltı hazırladığında anlamıştım da yine de gider diye umudum var idi. konaklamasının ilk ayında bir kez laf arasında “sen bir arkadaşa gidecektin ya naptı o geçmedi mi daha yeni evine, yanlış anlama rahatsız değilim senden, istediğin kadar kalabilirsin de arkadaşı merak ettim.” diye sorunca “daha dün konuştuk ya bikaç güne tamamdır, ben de zaten yük olmaktan çekiniyorum size, bikaç güne geçerim” cevabını almıştım. bu muhabbeti bi on defa falan yaptıktan sonra bana kiraya ortak olma teklifiyle geldiğinde, sifonu çekerek sinirden ağladığımı kendisinden gizlemiş olduğumu umuyorum. duyarlılığına nasıl minnettarım bilemezsiniz. bu sıralar halen ne zaman gidecek diye dört gözle bekliyorum. gittiği gün onüç saatlik derin bir uyku ile kutlama planlarım var.*
devamını gör...

bazen yaptığım eylemdir. üç kuruşluk insanlar için başıma iş açılır korkusuyla yapılır.
devamını gör...

gözümde canlanır koskoca mazi.hey gidi hey..yumurtadan çıkan oyuncağı çoğu zaman beğenmez ikinciyi aldırmaya çalışırdım.
devamını gör...

veteriner veya beden eğitimi öğretmeni olmayı isterdim. çember takla atmayı çok severdim. zamanla düşünceler ya da şartlar değişiyor. insan kendini bambaşka bir yerde buluveriyor.
devamını gör...

hayaletlerden oluşan bir sözlüğün kitlesini test etme mücadelesidir.

artı oy merakı veya artı oy vermeyen yazarlara serzeniş midir bilmiyorum.
ben bu tanıma 1 artı oy gelirse hiç bir şey yapmam akışta dolaşmaya devam ederim.
devamını gör...

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim