çok uzun zaman sonra sevdiğim bir insana yalan söyledim. ve bu ortaya çıktı. şu an kalbim o kadar acıyor ki. sonsuza kadar uyuma isteği var içimde. nefret ettiğim bir şeyi sevdiğim bir insana nasıl yaptım ben?
devamını gör...

yeterince çalışmıyor olmak.
devamını gör...

aziz şehitlerimizin hatırasıdır.
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
ruhları şâd olsun!
devamını gör...

doğum ve ölüm tarihi kesin olarak bilinmeyen; iran, hindistan, ispanya, kafkasya, suriye, mısır gibi yerleri gezmiş olan coğrafyacı bilim insanıdır.

en önemli eseri (bkz: altın çayırlar) bir diğer adıyla(bkz: al müruc al zekhb)dir.
devamını gör...

sevgili yazar arkadaşlarım sanırım artık kafa sözlük'e veda vaktim geldi.
bugüne kadar sözlükte çok güzel kafalar tanıdım. çok eğlenceli ve samimi muhabbetler ettiğim yazar arkadaşlarım oldu, sağolsunlar. kimse ile bir problem yaşamadım fakat egolarından arınamamış, yaşının insanı gibi davranmayan şımarık insanlar olduğunu farkettim. tanımlarımı silip gidecek yürek var mı yahuuu bende*. ben veda diyeyim, siz nick altıma ''benim ne kadar mükemmel bir insan olduğumla ilgili'' tanım girin, beni çok özlediğinizi yazın. bir kaç saat uyumaya gideceğim fakat rüyamda, benimle ilgili yazdığınız tanımlarınızı okuyabileceğime emin olabilirsiniz.
kendinize dikkat edin, sevgiyle kalın.
devamını gör...

somon.

güzel balık şimdi allah için.

bir de kuzey ışıkları. kesinlikle görmek istediğim bir şey.
devamını gör...

cesaret. küçükken her şeyi yapabileceğime olan inancım.
devamını gör...

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...


dünya arenasındaki siyasetçilerin- parlamenterlerin ve halkların ağzında ‘1915 olayları, türklerin hıristiyanlara yönelik haçlı seferidir, soykırımdır’ gibi laflar var. oysa soykırım ağır bir suçtur ve telaffuz edilmesi de öyle kolay değildir. dünyada en büyük soykırım yahudi soykırımdır, sonrasında çingenelere uygulanan soykırım gelir. naziler yahudilerle birlikte çingeneleri de toplayıp, günahsız insanları, konsantrasyon kamplarında sistematik şekilde yok etti. buna soykırım denir. şimdi dünya soykırım kavramını genişletme derdinde. yaşanan her karşılıklı katliam ‘soykırım’ değildir. bir imparatorluğun yıkılışında yaşanan, bu gibi çatışmaların hepsini ‘soykırım’ çatısı altında toplamaya çalışmak bu işi yapanların suçlarını örtbas etmek ve bu yolla suçlarını hafifletmek istemekten kaynaklıdır.

buradan
devamını gör...

"kaz otu" olarak da bilinen gülgiller familyasına ait yabani bir bitki çeşidi. bildiğimiz parklardaki çayırlık alanlarda sık görülen bir bitki aynı zamanda. yaprakları ve kökleri kurutularak kullanılıyor ve vücuda direnç verdiği ayrıca mideye iyi geldiği biliniyor.
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

sözlük butonlarına olduğundan çok daha fazla anlam yükleyip, gerçeklerle yüzleşince acı içinde feryat eden yazar beyanı.
zalım kızlar favlayıp kafa karıştırmayın işte üzülüyor çocuklar.
devamını gör...

kesinlikle desteklenmesi gerektiğini düşündüğüm bir projedir. her dikilen fidana yazarların isimleri verilirse tadından yenmez.
devamını gör...

benimdir.
teşekkürler sayın yazar. sayende ezik olduğumu öğrendim.
devamını gör...

fıtratının iki ev işi yapmayla bozulup kadınsı olacağına inananın ya kendine güveni yoktur, ya fıtratına.
devamını gör...

hıçkıra hıçkıra ağlamaktan daha hazini hıçkıramadan ağlamaktır. anlamazsınız nasıl olduğunu ama gözyaşınız akar, nasıl bu kadar çok aktığına şaşarsınız. böyle bir ağlama anımda dikkat ettim yıllar önce, bir göz damlası çene hizama varmadan 4. evet dördüncü göz damlası göz pınarımdan ayrılmıştı. öyle bir zamanda neden bunu saydığım hakkında hiç bir fikrim yok. zaten o zamanlar herhangi bir şey hakkında da fikrim yoktu, tek bildiğim ağlamaktı. sanıyorum ki en hızlı ağlama sınırım bu, bu konuda bir rekor deneme çalışmam olmadı.

edit: bu arada istanbul ağlamak için şahane bir şehir, metrobüste ağladım, avmde ağladım, kadıköyde bir bankta oturup ağladım da bir çingene çiçekçi genç kadından başka kimse dokunmadı bana. tabii tavsiye etmiyorum ağlamayın ama durum böyle, yani 5-6 sene önce böyleydi artık ağlamıyorum test edemedim.
devamını gör...

evet.. çifte standart sergilemeleri sebebi ile duyduğum rahatsızlıktan ötürü online oldukları zaman yazmama kararı aldığım iki moderatör birden şu an sitede yokken bir şeyler karalayabilirim.

neden özelden yazmıyorsundan başlayalım. yazdım arkadaşlar en tepe noktası kimse onunla konuştum, bir çözüm bulunamadı. derdimi anlatamıyorum. bu yüzden tıpkı askerde olduğu gibi silsile yoluyla yani yöneticiden de bir üst merci olan sözlüğün geneline yazıyorum.

öncelikle arkadaşlar bazı konuları netleştirelim, kimse kafanıza silah dayayıp 'moderatör' olacaksın kardeşim demiyor. kişi kendi rızası ile bu yola girmiş bulunuyorsa, kusura bakmasın kişisel görüşlerini, dini inancını, zevklerini, hobilerini cartına curtuna göre sözlükte yazmakta olan yazarlar arasında çifte standart uygulayamazsın. hiçbir forum yada sözlükte de bu türden bir moderasyon ekibi olmaz. olmamalı da. yazarlar arasında ayırım yapılıyor ve bu ayırım yapılırken 'ama onlar da insan karşimm' deniliyorsa burasıi zaten saçmalık. iş kolu bu arkadaşlar. sözlük kendi içinde ne kadar amatör ruha sahip olursa olsun, yönetim kademesinde kişisel görüşlerin önemi olmamalı. x moderatörü trolleri sevmez sansür uygular alkışlanılır. yarın y moderatörü gelir trolleri koruyup kollar. ee o zaman ne olacak? kmoderatörün anlık ruh haline göre mi format olacak, olmaz o iş öyle.

helios'un bu türden noktalarda, ne denli önemli olduğunu anlatmaya kalksam akşam olur. kadıncağız zaten reel hayatında da yönetici. bir yöneticinin nasıl olup nasıl olmaması hakkında ders niteliğindeydi. yeri hiçbir zaman doldurulamayacak ve kendisini cidden çok özlüyorum.

bir diğer husus. arkadaşlar ben kendime bir ayrımcılık talep etmiyorum. böyle bir isteğim yok. hatta 'yine anlamayacağım' sebeplerle uçurulduğum gibi tekrardan uçurulma pahasına yazıyorum bunları, farkındayım. benim lucifer profilinin kapatılıp, kapatılmaması ile bir derdim yok. gram umrumda bile değil. bu yaptığım şeyin bigün farkına varacaksınız hepiniz, öyle umuyorum en azından. her birinizin tek tek haklarınız için yazıyorum. lucifer profilini uçursalar, ertesi gün mehmet isimli biri gelir, benzer sorunlar yaşanılır, kaçınılmaz son. kısır bir döngü. bunu zaten biliyorsunuz.

bugün sabah siteye girip yazmaya başladım, başlık açıyordum. sözlükte y kadının bilmem ne olması gibi başlıklar sansürlenirken, y erkeğinin bilmem ne olması başlıkları sabit duruyor, ya diyorum kim acaba moderatör bugün. ve bingo. tahmin edilen iki kişi. aynı anda online'lar.

rahatsızlık duyduğum moderatörlerden birinin ruh halinden ve bana uyguladığı mobingten bahsedeyim, direkt ad vereyim hatta hay ı may ran. diğer rahatsızlık duyduğum moderatör hakkında yazmayacağım.

kendisinden gına geldi arkadaşlar. bir moderatörün siteden gitmesi sebebiyle beni suçluyor, bu suçlama üstünden de bana olan öfkesini moderasyon kimliğiyle çıkartıyor.

bir entryimi başka bir siteden kopyalayıp bu sitede kullanan bir moderatöre bu durum için yazı yazdım. sitem ettim. artık bunun için mi yoksa zaten gidecekti üstüne mi denk geldi bilmiyorum adamın da sözlüğü terk edesi tuttu ve gitti.

bende o ara kafa iznine ayrıldım, bir kaç gün sonra döndüğümde bir mesaj aldım sevgili hay may'dan 'keşke hiç dönmeseydin sözlüğe, ciddiyim' profeyşınıl bir moderatör 'hoş geldini' siteye ilk geldiğimde aldığım mesaj nerede bu mesaj ne sısısıs

karambol benim yüzümden gitmişmiş. ve bahsi geçen çalıntı yazının bana ait olduğunu ispatlamamı istiyor ısrarla, haklı dedim ve ona zaten 'kendisinin de yazarlığı bulunduğu bir x sitesinden' yazımı gösterdim. sene 2016 falan. o tarihlerde yazmışım, kendisi de beni o siteden tanıyor zaten.

herneyse bu yazıyı 2017 senesinde uludağ sözlükte de kullanmışım. ama farklı bir nick ile. sevgili hay may ayran o siteden tutturdu illa ispatlamamı isteyip duruyor. diyorum ki 2016? 2017 senesi ne alaka? yok tutturdu o siteden kendisine mesaj atacakmışım. kendisine o sitedeki yazarlığımın şifresini hatırlamıyorum diyorum kaç yıl geçmiş, yok illa atacaksın!! hatta uludağ yöneticilerine ulaşıp yazarlığımı açtıracakmışım. bak bak. bir moderatörün sevdiği bir diğer moderatörün düştüğü yanlış için kendisinin de peşine düştüğü olaylara bak.

bir moderatörün şahsi sebeplerden moderasyon kimliğiyle bir yazara böyle işler yaptırması normal mi? cevap sizin.

neyse dönelim. yok illa kendini haklı görmek için çırpınıyor. olayın saçmalığını anlatamıyorum. baktım olmayacak gerçekten de dediğini yaptım ve kendisine o siteden mesaj attım. evet dedim.. bir özür beklediğimi söyledim. cevap 'senden ne özür dileyeceğim sen önce sözlükten kaçırdığın yazarın hesabını ver'

bir profeyşınıl moderatörün gururuna gel.

bu olaya takriben yoldaşa ulaştım. anlattım meramımı. kendisi sağ olsun geçiştirdi gitti. hay may ile konuşucam dedi. bende tamam dedım. demek ki bir düzenleme gelecek dedim, anlaştık bitti. yazdıklarımı da sildim siteden.

gelinen noktada. tam olarak.

lucifer 'şu konuda yazma'
lucifer 'şu yazara nickaltı girme'
lucifer 'bu konuda konuşamazsın'
lucifer 'etik dışı oylama yaptın' (abi ne demek bu diye mail attım siteye sallayan olmadı) sözlükte de bir tanımı yok. hiçbir fikrimin olmadığı bir konuda 2 gün ceza yedik.
lucifer 'regl konularında konuşma'
lucifer 'kaos çıkarma'
lucifer ensendeyim
lucifer beğenmiyorsan yazma
lucifer bakınız verme
lucifer sözlüğe neden geri geldin.
lucifer açtığın başlıkların yarısını sansürlüyorum

lucifer'ın hiçbir önemi yok, banla geç. lucifer gider mehmet gelir. troll sınırlaması adı altında yapılan bu mobing bayıyor arkadaşlar.

yoldaş'a nacizane öneri. gündem konularını zaten siz belirliyorsunuz. madem bu hay may adlı moderatörün, mod yetkisini almak istemiyorsun. o vakit akış 2 oluşturabilirsin. neden olmasın? troll akışı olur yine küfürün yasak, belli sınırları olan bir akış yaratılabilir. adı önemsiz isterseniz bok çukuru deyin, böylelikle troll olan 'benim gibi' yazarlar o akışta takılır. edebiyat sanat şiir siyaset yapmak isteyen de kendi akışında yazar, herkes rahatlar. trollerin inine gelen de nereye geldiğini bilerek giriş yapar ya da yapmaz. ama dırdır etmez. akış 2'nin kendi içinde moderatörü dahi olabilir.

ben açıkçası sitede gram özgür olduğumu hissetmiyorum. ensemdeki nefeslerden bıktım. bir çözüm getirilinceye kadar sözlükten şutlanma pahasına moderatörlerle alakalı yazmaya devam edeceğim, rahatsız olduğum bahsi geçen iki moderatörün de online olduğu zaman aralıklarında protesto ederek yazmayacağım.

saygılarla.
devamını gör...

cahil olup bunun farkında bile olmayan yahut bunu kabullenmeyen kişilerin, başkalarına yüksekten baktığını ve kendini beğenmiş tavırlar eşliğinde boyunu aşan büyük laflar ettiğini ifade eden söz. nadiren "dolu başak eğik durur" şeklinde de kullanılır.

içi dolu dolu olan başak tanelerinin boyunlarını, ağırlıkları nedeniyle yere doğru bükmesinden esinlenerek söylenmiş bir atasözüdür.
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
(görsel, twimg. com'dan alıntıdır.)
devamını gör...

osmanlı da iyi ok atan kişilere verilen isim. aralarından sadrazamlığa kadar yükselenler olmuştur. 4.murad zamanında kemankeş kara mustafa paşa bir örnektir. yanlış politikalar ile ekonomiyi her ne kadar çarşamba pazarına çevirdiyse de okçulukta mahir biri olduğu için bu lakapla anılıyordu.
devamını gör...

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel

steve parkhouse ve peter hogan'ın grafik roman serisinden uyarlanan ve prömiyeri 27 ocak 2021'de syfy'de yapılan, amerikan bilim kurgu, gizem, komedi dizisi olup, henüz izlememiş olan komedi severlere (kara mizahtan hoşlanıyorsanız bilhassa) tavsiyemdir.

beni güldürdü efenim evet, bu dizi kaknem suratlı beni güldürmeyi başardı.
başrolü oynayan alan tudyk'ın bu rol için yaratıldığına yemin edebilirim, bir insan bu kadar mı yakışır uzaylı rolüne allaam deli çıkacağım.

dizinin konusundan bahsedeyim hemen:
gaddar, zalim bir uzaylımız var efenim ve galaksiler ötesinden dünyaya melun bir görev için gönderilen bu uzaylımız, tam da görevini icra edecek iken, kaza geçirerek uzay gemisiyle birlikte dünyaya, hemen hemen herkesin birbirini tanıdığı colorado’da küçük bir kasabaya düşer. uzaylı haliyle hemen yakalanıp deney masalarına meze olacağından, kılık değiştirerek, öldürdüğü patoloji doktoru harry'nin kimliğini alır ve onun hayatını yaşamaya başlar. sonrası curcuna, sonrası olaylar olaylar efenim...

"sen biraz daha anlat hele, öyle izlerim" diyenleriniz için:

ufosunda durduğu gibi durmayan uzaylı harry, ifşa olmamak için insanoğluna ayak uydurmak konusunda kararlıdır. bir yandan insanlarla sosyalleşerek istemsizce insani duygular edinen harry, bir yandan da uğruna geldiği görevini gerçekleştirebilmek için uzay gemisinden kalanları arayıp-toplamakla uğraşmaktadır. ayrıca başına bela olan, evlat olsa sevilir (ben severim ehehe) bir velet de vardır ki harry'yi uzaylı formunda görebiliyordur.

tüm bu süreçte, harry, artık o eski harry değildir.
dünyada tecrübe ettikleri ile ahlaki ikileme düşmüş, kendi içinde bir meydan muharebesi de çıkmıştır efenim.



izlemeyen kalmasın.
keyifli seyirler.
devamını gör...

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim