compingleri ile ünlenmiş efsane caz gitaristlerinden.

django diye de nefis bir parçası vardır.
devamını gör...

(bkz: mustafa denizli) futboldan ilk kazandığınız parayla ne yaptınız? sorusuna cevap verirken şu cümleyi kullanmıştı :
o yıllarda bir laf vardı. kamyoncuyla futbolcuya kız verilmez, gelirleri düşük diye.
- 1960 ve 70'li yıllarda favori ve özenilen meslekler doktorluk ve mühendislik.
- 1980 ve 90'lı yıllarda da topçuluk ve popçuluk.
-2000'li yıllarda zamane gençleri de dizi oyuncusu ve sosyal medya fenomeni olmanın peşindeler.
devamını gör...

gerçek hayatta da birçok şeyin çabucak olmasını istemelerine neden olabilecek bir durumdur. kolay ulaşılabilirlik kavramını sorgulatır insana. az emek verilen şey insanı az yorar, evet iyidir ama bazen beklemenin o dayanılmaz heyecanını yaşamak daha keyifli olabilmektedir.

bilgiye kolay ulaşabilmenin olumlu ve olumsuz yönleri de olacaktır elbet, artık niyete bakacağız.
devamını gör...

suyduk, kıyıya soyunuyorduk
hiçbir şeye benzemiyordu gelişimizin ayak izleri
ve hiç’liği gidişimizin

militan bir duruşla küllenirken taze gece
yorgunduk
ölüyorduk hiç durmadan
ne kötü bir alışkanlıkla

her saç telimizde ihtiyar bir bayrak
beyaza sürüyorduk ellerimizi

secdeye duran esmer kentin
bitli kaldırımlarında çoğalırken sular
mutluyduk
ıslanıyorduk hiç durmadan
her çukurda biraz daha

akşamları arşınlayan sancılarla
kaygılı
kaygan düşlerde yıkılıyordu köprülerimiz

tüm sesleri elerken
hasta
sarhoş suskunluğumuzdan
sürgündük
ölüyorduk mütemadiyen
devamını gör...

peki te bunu biliyor mu?
devamını gör...

çocuklarının annesini mutsuz etmesi
devamını gör...

bazen gökyüzü parıldarken de yalnız hissederiz. ve evet bu bir özlü söz değil. sadece hava güzel, benim kafam güzel ve dünya bu yüzden daha da güzel. yeap * biraz da sen.*
devamını gör...

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
denk gelen başlık ile belirtmek istediğimdir.
devamını gör...

onları kıskanmaktır.
devamını gör...

hayattan soğutan eylemlerden biridir. yabancı diliniz yoksa ve aradığınız yabancı bir şarkıysa iş arap saçına döner.

mesela şahsım hâlâ bez bebek dizisinde nana ve hakan'ın dans ettiği gece çalan fransızca şarkıyı arıyor.

şöyle bırakayım, inşallah bilen çıkar.


edit: imla.
devamını gör...

lev tolstoy'un anna karenina kitabından bir alıntıyla yanıtlamak istiyorum bu soruyu:
'ben yüreğimin sesine göre yaşıyorum, başka türlü yaşayamam. siz ise kurallara göre yaşıyorsunuz.'
zor olan bana göre yüreğinin sesine kulak vermek. ona göre şekillenmek, haritanı ona göre çizmek.
devamını gör...

uzaya gitme hayali kuran adamların cümlesi "bayanlardan bile".
sizden hiçbir halt olmaz. önce dünya üzerindeki vatandaşlarının dertlerine çare ol sonra beraber çıkarız fezaya.
devamını gör...

aşşırı sevimliyim daha ne olayım. *
devamını gör...

delisiyimdir. evimde 3 radyo, 4 kulaklık*, 2 hoparlör ve 1 pikap olması yapmayı ne kadar sevdiğimin ispatıdır.

tanım: kendisini dinlemek isteyen insan davranışıdır.
devamını gör...

yasemin göksu'nun yaptığı şarkı söylemek değil, ayıptır.
devamını gör...

akışta dolaşıyorum.
yani sözlükteyim evet.
canım sıkılmaya başladı.
malum kaç gündür koşuyordum araya bu hastalık girdi ve bırakın koşmayı yataktan zor kalkmaya başladım.
kendimi çok halsiz ve yorgun hissediyorum.
gerçi bugün biraz iyiyim ama olsun yine evdeyim ve canım sıkılıyor.

merhaba adım bla bla başlıkları bana malum sözlüğü hatırlattı. orada yapılıyordu bu etkinlik değil mi? tek farklı soru sorulanlar ünlü oluyordu.

neyse efendim akışla normalde pek ilgilenmiyordum ama bu ara yine düştüm akışa. hahah kötü yola düştüm gibi oldu. gerçi bazen başlıkları gördüğümde yav ne oluyor burada diyorum ama çok sorun değil. herkesin kendi tarzı diyelim. bu konu beni pek ilgilendirmiyor. akışı hızlıca tarayıp daha sonra beğendiğim başlığı başlıyorum okumaya.

burayı seviyorum. yani kendi içimi döküyor olmam bir yana bazen bir anda hiç beklemediğim bir başlıkla karşılaşıp hiç merak etmeyeceğim ya da özel tercihlerim nedeniyle hiç öğrenemeyeceğim konular hakkında bilgi ediniyorum. hatta bazen bir başlık hakkında araştırıp kendimde tanım giriyorum. tanım girmesem bile uzantıda başka fikirleri alabilmek için yine araştırıyorum. bazen tanım giren kişiye yazıyor detaylı bilgi alıyor ya da kendi fikrimi bildiriyorum.

ben pek haber, tv vs izlemem bazen güncel haberleri bile takip ediyorum buradan.

ya arkadaşlar bile ediniyorum. buraya bazen hiç olmayacak sırlarımı bırakmıyor muyum? ya da içimden geçenleri yazmıyor muyum? ee onu okuyanlarla bir bağ kurmam pek normal gibi görünüyor. yani arkadaşlık kurmaktan (burada kanka deniyor hah) bazı arkadaşlar korkuyor. tanımlardan öyle anlıyorum. buradan arkadaşlık mı kurulur, burada yakınlaşma mı olur vs vs bahsettiğimiz durum iletişim kurmak ve belli ölçüde onunla bir bağ kurmak buna arkadaş demiyelimde ne diyelim? kayınço mu? her bağ reelde kurulmuyor. ya da burada kurulan bağlar da reeldeki kadar yakın olmak zorunda değil. belli bir ölçüde, seviyede kurulan bağları ben arkadaşlık olarak değerlendiriyorum.

neyse efem konu buraya nasıl geldi hah? sözlükte takılmaca style modu. herkeslere çok selamlar öpüyorum canlar.
devamını gör...

bu başlıkla farkettigim durum . neredeyse annem babam yaşında sayılırlar ama kafa yapılarımız aynı. onların ruhumu genç ben mi yaşlıyım bilemiyorum .ama burda sırıtmıyorlar kesinlikle .
devamını gör...

telefonu kapattıktan sonra hala kulağımda tutarak yaptığım şeylere devam etmem...
devamını gör...

seçilen kişiler genellikle ordunun en yetkili isimlerinden olurlardı.


tanım: arapların bir savaş geleneği.
devamını gör...

boya kaleminde ten rengi olmayanlar, açılması muhtemel başlık
devamını gör...

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim