yabancı uyruklu biriyle evlenmek

bence o kültürü iyice bilmeden ve evleneceğiniz kişiyle 1-2 yıl geçirmeden evlenmeyin,kendi kültüründe yetişmiş ne olabileceğini az çok bildiğin insan bile yabancı geliyor elin memleketlisi tamamen ters kültüre sahip olabilir ve ortak payda da buluşamazsanız mutsuz olursunuz muhtemelende boşanırsınız;şöyle örnek vereyim en uzun kara sınırımıza sahip komşu dediğimiz din kardeşi dediğimiz suriyelilerle bile ne kadar farklı dünyaların insanı olduğumuzu yaşayarak öğrendik aynı şey diğer ülkeler için belkide daha çarpıcı olarak geçerli,kültür şoku yaşamayın sonra.

norveç isveç finlandiya tercih edilebilir.

eğer yurtdışına çıkış bileti olarak görülüp para karşılığı numaradan evlenilecekse, beş kere daha düşünmek gerekir. normal bir kadın böyle bir evliliği kabul etmez, ya yaşlıdır, ya bağımlıdır yada eski yollu'dur. o yüzden size karşı normal davranmasını beklemeyin. baştan yüklü bir peşin para alırlar, evlenirler ve gidersiniz o ülkeye ama o ülkenin vatandaşı olmanız için birkaç yıl evli kalmanız gerekir. eğer kötü birine denk gelirseniz sorunlar başlar. parayı peşin verdim kurtuldum diye düşünürken, kadın her ay gelip sizden para isteyebilir ve para vermezseniz sizi boşamakla yada başka şeylerle tehdit edebilir.

eğer sevgilimle ilişkim devam ederse sonunda ulaşacağımız nokta.
sanıldığı kadar güzel değildir uzuun bir uyum süreci geçirdik birlikte.
bazen hiç anlamadım şeylerde gözlerini belertiyor.

nerenin yabancısı önemli tabii. ama insana yararı çok ; dil gelişir, farklı kültürün ekstra katkıları, ülke değiştirme ve insanıda güzelse cazip gelir.onun içinde uygunsa olur derim.*

"kendi köyünün ellenmişini beğenmeyen komşu köyün sevilmişini(!) alır" derler bizim buralarda. dikkat edin o "sevilmiş" size denk gelmesin.

sevdikten sonra, kendi ellerimizle çizdiğimiz sınırların ötesindeki insanlara olan aşkımızı bazı gerekçelerle tamamlamamak saçmalıktır.
bazı şeyler, sanat, edebiyat, aşk ve müzik toplumlar ve ideolojiler üstüdür.

durun! tespit yapasım var :
hep söylerim, kadınlar evlendikleri erkekleri kendi kültürlerine 'adapte' ediyorlar diye. çok doğrudur. kızlar yabancı erkeklerle evlenin, onları bizden yapın. (eee, dolayısıyla erkekler de yabancı kadınlarla evlenince ne oluyor? karıları ne derse o oluyor. yine de kendileri bilir tabii. :))

büyük konuşmamak lazım ama türk kadınından vazgeçmem.

ne olursa olsun bence yeryüzüne ayak basmış en asil kadın.

çevremizde böyle aileler olduğu için öteden beri gıptayla baktığım olaydır. bir aile dostumuz var; eşlerden biri türk diğeri ise filipinli. hem türk tarafından hem de filipinli tarafından herkes farklı ülkelerden birileriyle evli. örneğin; filipinlinin kardeşlerinden biri isveçliyle ötekisi ise avusturyalıyla evli. türk olanın ise ağabeyi polonyalı biriyle evli. çocuklarının her biri ise üç dilli ve sadece bir dil herkes için ortak. eşlerden de türk olan hariç hepsi iki yabancı dilli. kozmopolitliği görüyorsunuz değil mi? her dini bayramda (ramazan, noel vb.) birinin ülkesine gidiyorlar veyahut da bambaşka bir ülkeye tatile gidiyorlar. müthiş bir şey bu. çocuklar büyüdüklerinde (gerçi büyüdüler sayılır da neyse) dünyayı ortalama bir insandan daha geniş perspektiften görebilecekler. ne güzel.

ucu açık bir başlık olmuş.güneydoğuda bazı aileler akrabası olmayınca yabancı der galiba başlık sahibi arkadaş yabancı uyruklu biriyle evlenmek demek istedi.

hepiniz türk kadınlarına türk erkeklerine kalacaksınız. burada fazla coşmayın, ileride yüzünüze çarpar.

y-z kuşaklarının evliliklerinin çoğu boşanmayla bitecektir. artık kimse bir tarafın isteklerinin daha “önemli” olarak görüldüğü bir hayatta yaşamak istemez. bu oran 49-51 olsa bile 49 olan taraf rahatsız olur ve bu ilişkiye yansır. eskidenmiş o kocandır karşı gelme tatavaları. kızların çoğu da artık babişkosunun piremsesi olarak yetiştiği için ilk anlaşmazlıkta babasının evine gider.

ben istiyorum lakin müslüman olmayan adamla da ne kadar anlaşırım o beni sever mi bilemem.

inşallah yapacağım şey!

bu konuya pek sıcak bakmıyorum. son birkaç haftadır azerbaycan'dan gelen bir kızla sohbet ediyordum. oturup konuşsan azerbaycanlı olduğunu anlamazsın ama iletişim kurarken sürekli sorun çıkıyor. imada bulunuyorsun, espri yapıyorsun anlamıyor. dildeki engel sağlıklı ve samimi bir iletişimin de yakınlığın da önüne geçiyor. yüzde yüz konuşup anlaşamadığın birisiyle ömür geçiremezsin herhalde. bir yabancıyla evlenmeyi tercih etmezdim açıkçası. üstelik farklı kültürler, farklı anlayışlar ve sürekli bir ortasını bulma çabası. aman aman uzak kalsın.

sen de onun için yabancı olmuyor musun?

artık yabancı değillerdir.

seviyorsan evlen ne olacak mutlu olmanın sırrı belli değilki.belki böyle mutlu olacaksın.

"cânı içün kim ki cânânın sever cânın sever,
cânı kim cânânı içün sevse cânânın sever."

beyitini (muhtemelen) anlayamayacağı için benim de sıcak bakmadığımdır. *