kadın kadındır çiçek babandır
biraz sinirli ve de abartılı feminist çıkışı.
tatlım inan bana çiçek kötü bir şey değil.
tatlım inan bana çiçek kötü bir şey değil.
devamını gör...
geceye bir kemal sunal repliği bırak
mesela yani.
devamını gör...
aceleci sinek çorbaya düşermiş
süresine uyulmadan acele ile yapılan iş yanlış, bozuk ve kalitesiz olur. istenilen sonuç elde edilemez.
devamını gör...
live at pompeii
pink floyd'un 1972 yılında italya pompei'de verdiği, belgesel haline de getirilen ünlü konseri. konser bir antik tiyatroda seyircisiz olarak gerçekleştirilmiş, adrian maben tarafından da filme alınmıştır. bir efsanenin efsane olmuş kayıtlarından biridir. (bkz: echoes)
devamını gör...
günaydın sözlük
poğaça yiyeceğim birazdan hepinizi seviyorum candan. günaydıın sevgili portakallarım. yine diyetin d sinin gözükmediği bir sabah. hava güzel ben güzelim e o zaman ye babam ye. sizi de güzel gördüm haydi sizde!
devamını gör...
normal sözlük
troll başlıkları hep birbirine benzeyen sözlük. biri bir başlık açınca hurraaaa! herkes benzer konulu başlıkları evirip çevirip farklı bir şeymiş gibi yine açıyor. sol frame de böylece 3-5 yorum yazılmış tonla başlık tarafından işgal ediliyor.
ne bu la
ne la bu
bu ne la
la ne bu
yok mu bunun bir çaresi artık?!
ne bu la
ne la bu
bu ne la
la ne bu
yok mu bunun bir çaresi artık?!
devamını gör...
tonya harding
1970 doğumlu artistik buz patencisi. 1991'de triple axel dönüşünü tamamlayan dünyada ikinci, amerika'da ilk kadın sporcu. izlemek için buradan
buzda kaymaya 3 yaşında başlamış. annesinden her zaman psikolojik ve fiziksel şiddet görmüş, sevgisiz bir ortamda büyümüş.
kadın buz patencilerden beklenen zarif, hanım hanımcık, kadınsı tavırlar tonya'da yok. fakir bir aileden geliyor, avcılıktan, arabalardan hoşlanıyor ve atletik bir vücuda sahip (ki vücut yapısı ve dönüş hareketlerinde daha yükseğe zıplayabilmesi, triple axel hareketini tamamlaması açısından avantaj olmuş). katıldığı müsabakalardaki jüri tonya'dan hoşlanmıyor sonuç olarak. onlar kuğu gibi süzülen, amerika'nın yüzü olacak buz patenciler istiyor. ama tonya sigara da içiyor mesela. uymuyor yani.
annesinden kaçmak için evlendiği jeff gillooly de ona şiddet uygulamaya devam ediyor bu arada. kariyerini de o mahvediyor zaten. hemen anlatıyorum.
az önce anlattığım amerika'nın yüzü olabilecek birisi var: nancy kerrigan. ikisi birbirlerinin en önemli rakibi.

ikisinin de katılacağı 1994'teki olimpiyatlar öncesinde, nancy'e kimliği belirsiz biri saldırıyor ve dizine demir bir çubukla vurup kaçıyor. nancy olimpiyatta buna rağmen gümüş madalya alıyor.
planı yapan tonya'nın koruma görevlisi ve artık eski olan kocası jeff. bu saldırıdan haberi olduğu iddia edildiği için tonya da suçlu bulunuyor ve buz pateni müsabakalarından ömür boyu men ediliyor.
zor şartlarda büyümesine ve hayatının her döneminde şiddet görmesine, annesinin bile ona başaramayacağını söylemesine (sözde onu motive etmek için) rağmen dünya tarihine geçen tonya'nın kariyeri 24 yaşında son buluyor böylece.
hala buz pateni yapmaya devam ediyor, annesiyle iletişimi tamamen kesmiş ve başka birisiyle evlenmiş.
hayatı hakkında 2018'de bir film de yapıldı. (bkz: ben tonya (film))
buzda kaymaya 3 yaşında başlamış. annesinden her zaman psikolojik ve fiziksel şiddet görmüş, sevgisiz bir ortamda büyümüş.
kadın buz patencilerden beklenen zarif, hanım hanımcık, kadınsı tavırlar tonya'da yok. fakir bir aileden geliyor, avcılıktan, arabalardan hoşlanıyor ve atletik bir vücuda sahip (ki vücut yapısı ve dönüş hareketlerinde daha yükseğe zıplayabilmesi, triple axel hareketini tamamlaması açısından avantaj olmuş). katıldığı müsabakalardaki jüri tonya'dan hoşlanmıyor sonuç olarak. onlar kuğu gibi süzülen, amerika'nın yüzü olacak buz patenciler istiyor. ama tonya sigara da içiyor mesela. uymuyor yani.
annesinden kaçmak için evlendiği jeff gillooly de ona şiddet uygulamaya devam ediyor bu arada. kariyerini de o mahvediyor zaten. hemen anlatıyorum.
az önce anlattığım amerika'nın yüzü olabilecek birisi var: nancy kerrigan. ikisi birbirlerinin en önemli rakibi.

ikisinin de katılacağı 1994'teki olimpiyatlar öncesinde, nancy'e kimliği belirsiz biri saldırıyor ve dizine demir bir çubukla vurup kaçıyor. nancy olimpiyatta buna rağmen gümüş madalya alıyor.
planı yapan tonya'nın koruma görevlisi ve artık eski olan kocası jeff. bu saldırıdan haberi olduğu iddia edildiği için tonya da suçlu bulunuyor ve buz pateni müsabakalarından ömür boyu men ediliyor.
zor şartlarda büyümesine ve hayatının her döneminde şiddet görmesine, annesinin bile ona başaramayacağını söylemesine (sözde onu motive etmek için) rağmen dünya tarihine geçen tonya'nın kariyeri 24 yaşında son buluyor böylece.
hala buz pateni yapmaya devam ediyor, annesiyle iletişimi tamamen kesmiş ve başka birisiyle evlenmiş.
hayatı hakkında 2018'de bir film de yapıldı. (bkz: ben tonya (film))

devamını gör...
jean piaget
çağdaş psikolojinin en önemli adamlarından biridir. piaget'nin bilişsel gelişim kuramı hala bi araştırma konusu olarak güncelliğini korumakta. piaget'nin en büyük farkı, felsefi kaygılarla yaptığı psikolojik çalışmalardır. epistemoloji başlığı altında bilginin kökleri, mantık, matematik ve bilim felsefesi ilgilendiği başlıca alanlar. genetik epistemolojinin babası olarak bilinir piaget. psikolojide deneysel çalışmalardan elde edilen verilerin epistemolojik soruşturmalardan ayrılamayacağını ileri sürerek 'genetik epistemoloji' adıyla yeni bir yaklaşım belirlemiştir. özellikle, ''mantık ve matematiğin kökeni dildedir'' diyen viyana çevresinin tutumunu eleştirir ve bu sığ yaklaşımdan kurtulmak için yeni bir yaklaşım önerir. piaget'nin genetik epistemoloji yaklaşımındaki en önemli bahis bilimsel bilgiyi oluşturan kavram ve işlemlerin psikolojik kökenidir. kısaca g.e anlayışı, insanın bilgiyi oluştururkenki bilişsel süreçlerinin veya işlemlerinin(piaget'de ''işlem'' kavramının özel bi yeri vardır) psikogenetik analizi yapılmadan, bilgi fenomeninin anlaşılamayacağını açıklamaya çalışır. psikogenetik analiz epistemolojinin her şeyden evvel ilk yöntemidir de denebilir.
devamını gör...
sabah soğuğu
günaydın kafadar lar, kış mevsiminde yaz sabahı beklemeyin, kış kişlığını yapsın ki, bereket olsun,su olsun,toprak daha verimli olsun.
tekrar hepinize hayırlı bir gün diliyorum.
tekrar hepinize hayırlı bir gün diliyorum.
devamını gör...
cahilim ama sözlüğe üyeliğim var başlıkları
bu başlıktır.
çünkü adamın yazdığı tanımı okusan yanlış anlaşıldığını anlarsın.
ne bu insanların birbirini taşlama sevdası.
çünkü adamın yazdığı tanımı okusan yanlış anlaşıldığını anlarsın.
ne bu insanların birbirini taşlama sevdası.
devamını gör...
barney stinson
how i met your mother dizisinde, the bro code'un koruyucusu, takım elbise aşığı, çapkın, yakışıklı, en iyi arkadaşının ted mosby olduğunu sürekli dile getiren, mesleği kimse tarafından bilinmeyen ama parasız asla kalmayan kurgusal erkek karakterdir.
her ırktan, her farklı görünüşe sahip kadınla yatmayı hedeflemiş ve skorlarını defterine kaydeden kişidir ayrıca.
her ırktan, her farklı görünüşe sahip kadınla yatmayı hedeflemiş ve skorlarını defterine kaydeden kişidir ayrıca.
devamını gör...
harbiye
taksime yürüyüş mesafesinde olan istanbul'un şişli ilçesine bağlı bir semt.
devamını gör...
erkek yazarlardan gay yazarlara sorular
şeyi de söyleyelim atlamayalım. gay dediğinizde kadın veya erkek eşcinsel anlamına gelir. ben erkek bir eşcinselim. kadın değilim. yani erkek yazarlar ayrı çirkin, gay ayrı bir çirkin olmuş başlıkta. duyarımızı kasalım, bilgimizi ekleyelim. cahilseniz de bilmediklerinizi bize sormanıza gerek yok, oturun araştırın.
biz bayrak olarak kullanıyoruz. ancak bizim malımız değil. kullanıyorsan, kullan. sana kullanma diyen mi var?
biz bayrak olarak kullanıyoruz. ancak bizim malımız değil. kullanıyorsan, kullan. sana kullanma diyen mi var?
devamını gör...
merhaba poğaçacı (yazar)
yıllar sonra hatırlamak istediğim bir anıyı buraya bırakmaya geldim.
kendisi bir discord grubu tanışmasında beş dakika önce ''evimi karınca bastı onu süpürüyorum'' diyen adama atanmış cinsiyetin ne diye sordu. adamın tepkisi ''benimle dalga geçmeyin'' diyerek çıkmak oldu. ahdhahdahad. ya minnoş adam ''evimi karınca bastı'' diyor ya. yani çok ilkel bir problemle uğraşıyor. iki bin yıl önce de insanlar mağarasından karıca süpürüyordu, şimdide süpürüyor. ya sen bu adama daha beş dakika önce bulunmuş kavramı sunuyorsun *mk ahdhadhah. lan daha kadıköy'de iki tane fularlı biliyor bu kavramı. kavramı bulan lavuk bile kullanmadı daha dur bismillah.
kafamda yer eden bu tanımı dızo arkadaşlarıma soruyorum. ''ne diyon lan sen ya**********m'' dan daha hafif bir cevap duymadım. tam damar nokta galiba. tebrik ediyorum seni.
kadıköy gerçekten yasaklanmalı.
(bkz: atanmış cinsiyet)
kendisi bir discord grubu tanışmasında beş dakika önce ''evimi karınca bastı onu süpürüyorum'' diyen adama atanmış cinsiyetin ne diye sordu. adamın tepkisi ''benimle dalga geçmeyin'' diyerek çıkmak oldu. ahdhahdahad. ya minnoş adam ''evimi karınca bastı'' diyor ya. yani çok ilkel bir problemle uğraşıyor. iki bin yıl önce de insanlar mağarasından karıca süpürüyordu, şimdide süpürüyor. ya sen bu adama daha beş dakika önce bulunmuş kavramı sunuyorsun *mk ahdhadhah. lan daha kadıköy'de iki tane fularlı biliyor bu kavramı. kavramı bulan lavuk bile kullanmadı daha dur bismillah.
kafamda yer eden bu tanımı dızo arkadaşlarıma soruyorum. ''ne diyon lan sen ya**********m'' dan daha hafif bir cevap duymadım. tam damar nokta galiba. tebrik ediyorum seni.
kadıköy gerçekten yasaklanmalı.
(bkz: atanmış cinsiyet)
devamını gör...
seni seviyorum demenin farklı şekilleri
bazen seni seviyorum diyemez insan.
onun yerine;
"dikkat et kendine" der,
"fazla yorma kendini"der,
"hava soğuk, sıkı giyin" der,
"hız yapma dikkatli git" der,
"gidince beni ara" der,
"geç yatma erken kalkacaksın" der,
der der durur…”
dip not: can yücel'e aitmiş gibi duruyor bazı kaynaklarda ama emin olmama yetecek bilgiye erişemedim o yüzden affınıza sığınarak kime ait olduğundan emin olmadığım bir şey paylaşmış bulunuyorum.
paylaşmayabilirdim de ama paylaşmalıymışım gibi de geldi.
katılıyorum çünkü burada yazanlara. insan sevdiklerini merak eder, hep onlar iyi olsun ister.
şu ana kadar bu başlık ile ilgili 26 sayfa tanım okudum ben fakat anlıyorum ki "seni seviyorum" sadece karşı cinse, sevgiliye, eşe söyleyebileceğimiz bir şeymiş gibi düşünülüp ona göre yazılmış hepsi, değil ki aslında!
arkadaşımı da çok seviyorum ben, ailemi de... ve düşünüyorum, dua ediyorum onlar için (duada daha çemberi geniş tutuyorum -tüm dünya- merak etmeyin iyi kalpli herkes benim dualarımdan faydalanabilir) ve merak ediyorum, özlüyorum.
ama evet bazen bizim için çok değerli olup da direkt diyemediklerimiz oluyor. işte onlara yukarıdakileri söylüyoruz.
veya;
"günaydın" diyoruz, "nasılsın" ya da "günün nasıl geçiyor?"
"doktora gittin mi? aman ihmal etme" diyoruz.
"sesin pek iyi gelmiyor, keyfin mi yok?" diyoruz.
anlayan beri geliyor, anlamayan kırk kat yabancı...
bu ara benim tanımlarım bir garip bitirmek istiyor bitiremiyorum. sonra kendi kendine bir yol bulup uzadıkça uzuyor. pofff vallahi.
adettendir bir şarkı ile son vereyim bitiremediğim tanımıma...
çıkmaz sokaklar... * *
ne karanlık odalardan,
ne masallardaki cadılardan korktum,
sensizlikten korktuğum kadar...
*
onun yerine;
"dikkat et kendine" der,
"fazla yorma kendini"der,
"hava soğuk, sıkı giyin" der,
"hız yapma dikkatli git" der,
"gidince beni ara" der,
"geç yatma erken kalkacaksın" der,
der der durur…”
dip not: can yücel'e aitmiş gibi duruyor bazı kaynaklarda ama emin olmama yetecek bilgiye erişemedim o yüzden affınıza sığınarak kime ait olduğundan emin olmadığım bir şey paylaşmış bulunuyorum.
paylaşmayabilirdim de ama paylaşmalıymışım gibi de geldi.
katılıyorum çünkü burada yazanlara. insan sevdiklerini merak eder, hep onlar iyi olsun ister.
şu ana kadar bu başlık ile ilgili 26 sayfa tanım okudum ben fakat anlıyorum ki "seni seviyorum" sadece karşı cinse, sevgiliye, eşe söyleyebileceğimiz bir şeymiş gibi düşünülüp ona göre yazılmış hepsi, değil ki aslında!
arkadaşımı da çok seviyorum ben, ailemi de... ve düşünüyorum, dua ediyorum onlar için (duada daha çemberi geniş tutuyorum -tüm dünya- merak etmeyin iyi kalpli herkes benim dualarımdan faydalanabilir) ve merak ediyorum, özlüyorum.
ama evet bazen bizim için çok değerli olup da direkt diyemediklerimiz oluyor. işte onlara yukarıdakileri söylüyoruz.
veya;
"günaydın" diyoruz, "nasılsın" ya da "günün nasıl geçiyor?"
"doktora gittin mi? aman ihmal etme" diyoruz.
"sesin pek iyi gelmiyor, keyfin mi yok?" diyoruz.
anlayan beri geliyor, anlamayan kırk kat yabancı...
bu ara benim tanımlarım bir garip bitirmek istiyor bitiremiyorum. sonra kendi kendine bir yol bulup uzadıkça uzuyor. pofff vallahi.
adettendir bir şarkı ile son vereyim bitiremediğim tanımıma...
çıkmaz sokaklar... * *
ne karanlık odalardan,
ne masallardaki cadılardan korktum,
sensizlikten korktuğum kadar...
*
devamını gör...
1 milyon euro verseler sevgilini terk eder misin
etmem guzum..
yiğidim aslanımı dünyalara değişmem..
yiğidim aslanımı dünyalara değişmem..
devamını gör...
ayağını kaydırmak
bireysel yetenek veya çalışmalarla önüne geçilemeyen bireylerin çakallık vasıtasıyla ekarte edilmesini ifade eden ve bir kere başlandıktan sonra kişilik halini alan davranış bozukluğu.
devamını gör...
altın harflerle yaz mahlasımı
millet renkli mahlas icin puan biriktirirken, altın harflerle mahlas istemek pek bi havalı...
devamını gör...
kürtajın yasaklanması gerekliliği
kürtaja bebeği taşıyan, büyütecek olan kadın karar verir. başka kimseye bu kararı vermek düşmez. haddinizi bilin biraz.
t:evlilik içi tecavüz kavramını halen idrak edemeyenlerin savunduğu düşünce.
t:evlilik içi tecavüz kavramını halen idrak edemeyenlerin savunduğu düşünce.
devamını gör...