kadının her yerinden tahrik olan erkek
kaç göç olduğu sürece, tek cinsiyetli eğitim pohpohlandığı sürece, salak saçma fetvalarla eşeğin aklına karpuz kabuğu düşürüldüğü sürece devam eder. dolmuşta, asansörde kadın yanı denk geldi mi kadının solduğu oksijenden tahrik olur.
devamını gör...
lgbt bireylerin evlat edinme hakkı
hiçbir sorun yaratmayacak durumdur.
cinsel yönelim ve cinsel kimlik doğuştan gelir; sonradan dış etkenlerle ve herhangi bir şekilde değiştirilemez ve manipüle edilemez. bu sebeple, çocuklarda kimlik gelişimi bakımından herhangi sorun olmayacaktır. bu durumun çocuğun psikolojisini bozacağı argümanı ise homofobik düşünce tarzı kaynaklı bir çöpten başka bir şey değildir.
cinsel yönelim ve cinsel kimlik doğuştan gelir; sonradan dış etkenlerle ve herhangi bir şekilde değiştirilemez ve manipüle edilemez. bu sebeple, çocuklarda kimlik gelişimi bakımından herhangi sorun olmayacaktır. bu durumun çocuğun psikolojisini bozacağı argümanı ise homofobik düşünce tarzı kaynaklı bir çöpten başka bir şey değildir.
devamını gör...
kavgasız gürültüsüz ilişkiyi bitirmek
seviyeli,düzgün ve psikolojik olarak fazla yıpranmamış insanların gerçekleştirebileceği türden bir eylem,ayrıca doğrusuda bu zaten.olmuyorsa zorlamayacaksın bu kadar basit.
devamını gör...
başarısız yemek yapma anısı
internetten bir yemek tarifi bulmuştum. haydi deneyeyim dedim, değişik böyle kabaklı mabaklı bir şey...
yalnız tarifte bildiğimiz şeker falan var. bir taraftan düşünüyorum "yahu bu şeker ne ayak bu yemeğin içerisinde!" diye. bir yandan da "e, koyduklarına ve tarifi de burada paylaştıklarına göre, herhalde bir bildikleri vardır."
neyse, yemeği yaptım. nimete denmez ama bildiğin leş oldu çıktı. yenecek gibi değil, saçma sapan şekerli bir kabak... olduğu gibi çöpe döktüm. bir daha da öyle fantastik tariflerin yanına yaklaşmadım. aklı başında şeyler deniyorum. henüz pişman olmadım.
yalnız tarifte bildiğimiz şeker falan var. bir taraftan düşünüyorum "yahu bu şeker ne ayak bu yemeğin içerisinde!" diye. bir yandan da "e, koyduklarına ve tarifi de burada paylaştıklarına göre, herhalde bir bildikleri vardır."
neyse, yemeği yaptım. nimete denmez ama bildiğin leş oldu çıktı. yenecek gibi değil, saçma sapan şekerli bir kabak... olduğu gibi çöpe döktüm. bir daha da öyle fantastik tariflerin yanına yaklaşmadım. aklı başında şeyler deniyorum. henüz pişman olmadım.
devamını gör...
büyük britanya
başka bir deyişle uzerinde güneş batmayan imparatorluk.
sanayi devrimi ile birlikte artan ham madde ihtiyacı üzerine ebesinin bir tarafına kadar gidip orayı bir kene gibi sömüren, sadece sömürmekle kalmayıp kendi kültürünü de mükemmel bir profesyonellik ile empoze eden devlet. hükümdarı ise, commonwealth'in* başıdır.
sanayi devrimi ile birlikte artan ham madde ihtiyacı üzerine ebesinin bir tarafına kadar gidip orayı bir kene gibi sömüren, sadece sömürmekle kalmayıp kendi kültürünü de mükemmel bir profesyonellik ile empoze eden devlet. hükümdarı ise, commonwealth'in* başıdır.
devamını gör...
29 nisan 17 mayıs arası tam kapanma
kongrelerin hesabını yine bize kestiler. tebrik ederim bayram sonrası turizm için vakaları azaltma kararı aldılar, bizler için değil. sonra yine aynı, milletini düşünen mi var.
devamını gör...
jose raul capablanca
bana ruy lópez açılışı- eski steinitz savunmasını* sevdirmiş büyük usta. frank grant ile 1919 yılında yaptığı maçın etkisinden yarım saat çıkamayıp sonra gidip bütün maçlarını hatmetmişliğim vardır. aron nimzowitsch ile 1920'lerin sonunda yaptığı destansı maç yine capablanca'nın dehasının önünde tüm dünyaya diz çöktürür nitelikte bir maçtı ki sanıyorum o maçta capablanca'nın tercihi caro-kann* olmuştu ve bu biraz şaşırtıcıdır çünkü en fazla 20 veya 22 maçta tercih etmiştir. ruy lópez denildiği zaman akla gelecek ilk isim şüphesiz capablanca; oynadığı oyunların %23'ünde ispanyol açılışı tercih etmiştir -oturup gerçekten hesapladım evet- ve bu çoğu zaman galibiyeti de beraberinde getiriyor capablanca için. onun dışında orthodox savunması* yine oyunlarında vazgeçilmez bir rol oynar ki herman steiner ile yaptığı maçı put gibi izleme sebebidir ve yine 1914 yılında bernstein'ı capablanca karşısında hüsrana uğratan şey orthodox savunması oluyor aslında. sekiz sene önce notasyon kağıtlarını görmeme rağmen bugün ezberden hamleleri söyleyebilecek kadar hayran kalmıştım. fransız savunması -botvinnik ve vaganian'ı gücendirmek gibi olmasın*- ve four knights denilince akla gelen ilk isimlerden biridir bence. maçları bilenlerin çoğu muhtemelen ne saçmalıyorsun bunlar oldukça basit hamleler diyebilir ama capablanca basit taktiklerin ustasıydı ve zaten bu denli hayranlık uyandıran şey bir noktada bu. daha derini görmeye çalışıp gözünün önünde duran oldukça basit bir cevabı görmeme hatasına düşmüyordu oynarken. bazen kazandıran hamleler en basit olanlarıdır tam da bu yüzden lasker'in dediği gibi:
"ı have known many chess players, but only one chess genius; capablanca"
"ı have known many chess players, but only one chess genius; capablanca"
devamını gör...
insanı en sakin anında bile sinir eden şeyler
dinlemeyen insan. dur benim de bu evrende kapladığım bir hacmim var beni niye yok sayıyorsun arkadaşım?
devamını gör...
tanım beğenmek
güzel bir eylemdir. beğen butonu çökene kadar yüklenebilirsiniz.
devamını gör...
sürekli aynı yazarların tanım girmesi
tamam. yazmıyorum. aha sustum. bu nedir be kardeşim. belki ben buranın facebook dayısı olmak istiyorum ne var? olmuyorum aha.
devamını gör...
breaking bad
bir ömür sessiz, sakin yaşayan ve kendine yapılan bir yığın haksızlığa ve hatta saygısızlıklara, görmezden gelinmesine bile asla ses çıkarmadan, sırf ailesinin huzuru için kendini silik bir karakter yapıp yaşamını sürdüren walter white’ın hikayesi.
başta mecburiyetlerle girdiği bir yolun içinde zamanla önce değerlerini, sonra ise tamamen kendini kaybeden bir adam ve yanında yeni yetme heyecanlı ve dengesiz öğrencisinin yaşadıkları.
walter başta karısı ve çocuğu ile olan yaşamında kendini kaybetti ve kenara çekilde. sonrasında kendi yaptığı ve adeta kralı olduğu işte kendini tekrar keşfetmişken ve tam da kendini bulmuş ve ne istediğini, yaşama nasıl tutunmak istediğini farketmişken, aç gözlülüğü ile yeniden ve daha derinden bir kayboluşun içine girer. demek ki kendini bulmak mesele değil hayatta! duracağın yeri ve yanına alacağın kişiyi bilmekte mesele.
bizi tüketen insanlardan ve güzel görünse dahi, tüketen işlerden zamanında uzaklaşmanın önemini anlatıyor aslında. zira zamanında uzaklaşmazsak, çıkması zor olan derinliklere batma ihtimali nüksediyor.
eleştireni çok olsa da, son iki sezonu “acaba bu bataklığın içinden çıkabilecek mi?” diyerek, adeta sır kapısı izliyormuşcasına bitirdim. * ne boş, ne de overrated bir dizidir. hayatın içinde iyi niyetle çıkılan yollarda, insanın kendini nasıl kaybedebildiğini anlatan ve ciddi dersler veren bir dizidir.
başta mecburiyetlerle girdiği bir yolun içinde zamanla önce değerlerini, sonra ise tamamen kendini kaybeden bir adam ve yanında yeni yetme heyecanlı ve dengesiz öğrencisinin yaşadıkları.
walter başta karısı ve çocuğu ile olan yaşamında kendini kaybetti ve kenara çekilde. sonrasında kendi yaptığı ve adeta kralı olduğu işte kendini tekrar keşfetmişken ve tam da kendini bulmuş ve ne istediğini, yaşama nasıl tutunmak istediğini farketmişken, aç gözlülüğü ile yeniden ve daha derinden bir kayboluşun içine girer. demek ki kendini bulmak mesele değil hayatta! duracağın yeri ve yanına alacağın kişiyi bilmekte mesele.
bizi tüketen insanlardan ve güzel görünse dahi, tüketen işlerden zamanında uzaklaşmanın önemini anlatıyor aslında. zira zamanında uzaklaşmazsak, çıkması zor olan derinliklere batma ihtimali nüksediyor.
eleştireni çok olsa da, son iki sezonu “acaba bu bataklığın içinden çıkabilecek mi?” diyerek, adeta sır kapısı izliyormuşcasına bitirdim. * ne boş, ne de overrated bir dizidir. hayatın içinde iyi niyetle çıkılan yollarda, insanın kendini nasıl kaybedebildiğini anlatan ve ciddi dersler veren bir dizidir.
devamını gör...
kayseri'de kendini asarak intihar eden genç
insanların tahammülü kalmadı maalesef dayanacak güçleri kalmadı.
acaba nasıl bir çaresizlik içindeydi kaç gece avazı çıktığı kadar bağırdı içine içine haykırdı.
babasının yetişemedim feryadı.
diyecek söz çok ama ne desek boş olacak başlıklardan.
huzur içinde uyusun.
acaba nasıl bir çaresizlik içindeydi kaç gece avazı çıktığı kadar bağırdı içine içine haykırdı.
babasının yetişemedim feryadı.
diyecek söz çok ama ne desek boş olacak başlıklardan.
huzur içinde uyusun.
devamını gör...
kadınlara çekici gelen meslekler
biscolata erkeği.
devamını gör...
seks deyince hemen aklına cinsellik gelen insan
ayak diyince hemen aklına ayak gelen insanla aynı zekaya sahiptir. uzak durun ve 155 i arayın. evet.
devamını gör...
geceye bir şikayet bırak
kendimden şikayetçiyim sözlük. evde dura dura değişik bir şey oldum. neyse. bu kadardı..
devamını gör...
my morning jacket
amerikan rock müzik grubu. grup şu anda vokalist/gitarist jim james, basçı tom blankenship, davulcu patrick hallahan, gitarist carl broemel ve klavyeci bo koster'dan oluşmaktadır.
dinleyince müslüm gürses fanları gibi jilet atanlara dönüştürebilecek dondante ve touch me ı'm going to scream, pt. 2 gibi şaheserleri vardır.
dinleyince müslüm gürses fanları gibi jilet atanlara dönüştürebilecek dondante ve touch me ı'm going to scream, pt. 2 gibi şaheserleri vardır.
devamını gör...
taş çatlasa
en fazla anlamında da kullanılır.
-bu işin maliyeti taş çatlasa 500tldir.
-taş çatlasa 3 saat sürer..
-bu işin maliyeti taş çatlasa 500tldir.
-taş çatlasa 3 saat sürer..
devamını gör...