zaman tüneli

#3604583

lakabımın hakkını sonuna kadar veririm.

aslında düşününce, tüm ekonomi çökse, ortada para diye bir şey kalmasa, taş devrine bile dönsek, asla bozulmayacak ve sarsılmayacak, tek güvenli ticaret yöntemidir.

mal ya da hizmet olsun, herkesin sunacak bir şeyi, ve o şey karşılığında denk değerde bir şey verecek birileri daima vardır.

inatlaşmayı ve kavgayı seviyor..

ghost of tsushima'nın devamı ancak hikaye olarak bağlantısı olmayan oyun. ghost of tsushima'dan 300 yıl sonrası, 1600'lerin japonya'sını konu alan oyunun ana karakteri kadın, adı ise atsu. jin sakai sonrası benimseyebilecek miyiz bilmiyorum, kadın olduğundan değil jin sakai mükemmel bir karakterdi. öncelikle tabii playstation'a çıkacak oyun şu an ps store'da ön siparişle standart sürüm 2799 tl, digital deluxe sürüm 3149 tl olarak ön satışa sunuldu. 2 ekim 2025'te ise yayınlanacak. 1-2 yıla da pc için gelir. umarım ilk oyunun üzerine eklemişler ve woke saçmalıklarına bulaşmamışlardır.

asansör bozulduğu için 14'le 15 kat arasında mahsur kalmış.

nerenizden kan alsam bi le mi yo rum ben.

geçen gece çok uğraştık yükselenimi bulmak için. doğduğum saati anneciğim bile bilmiyor. geceydi kızım ne bilim sabaha karşı ezana yakındı herhalde dedi.

başkasıyla gelen mutluluk başkasıyla gider.

pideli paça, atom (kelle paça, beyin, dil, yanak, beyin ne arasan var), işkembe çorbası

mantar
brokoli
kremalı tavuk

olsa da içeydik ya.

yükselenim aslan ama içimde hep bir ayıp olmasın diyen terazi uyumu var.
nefretttt.

kimseyle tartışmamak.

sanki ıstanbuldu gözlerin ağlarken baktığında.

bir haftadır size günaydın dememişim. yazıklar olsun bana da. ne biçim bir insanım. e günaydın o zaman. güünnaayyyydınnnnn.

gece yine kötü bir rüya gördüm ama hiçbiri aklımda kalmamış. * sadece rahatsız bir his var geride. neyse. sakin oluyoruz ve güneşi selamlıyoruz. lanet olası güneş. sen de selam versene, yiyeceksin mermiyi. kaçışın yok. nerde kalmıştık? derin nefesler alıyoruz. sakinizzzz, çok sakiiiiinnn. hava ne güzel, kuşlar cıvıldıyor. buzluktan çıkarılan ve tezgaha koyulan etin kanları her yere akmış, ne güzel ne güzel. katil olmak için harika bir gün. sakin oluyoruz ve tüm dünyanın babasına bir tur daha küfür ediyoruz. ommmm.

ezogelin, domates, süzülmüş mercimek.

iki şehirde de yaşamış biri olarak kesinlikle ankara.

ıq turnusolu.

günaydın. tütünsüz uykusuz kaldım gece boyu. sigara içen biri olarak marketlerin açılmasını bekliyorum. evet kendime saygım yok. nedense bakkaldan ya da tekelden de alasım gelmiyor, çarla çakalla uğraşamam sabah sabah. neyse hepinizin sabahı güzel geçsin, tekrardan günaydın.

üzgünüm ama hata sizde, yani canım halkımda. özür dileyerek soruyorum arkadaşlar neden ücretli plajlara gidiyorsunuz? normal şartlarda, allah'ın yarattığı ücretsiz plajlara çöküp, buraları özelleştiriyorlar. siz bu haksızlığı normalleştirdiğiniz ve bu mekanlara giderek, bu insanlara para kazandırdığınız için bunu sektör haline getirip, her yeri parsellediler. eskiden sadece doğa'nın kendisine ait olan plajların hepsi şimdi mafyatik tiplerin çöktüğü ve parsellediği işletmelere ait oldu. denize girebilmek için para veriyorsunuz. bu delilik!

30 yaşımdayım, 1 kere paralı plaja gitmedim. ege'de büyüdüm. her gün minimum 12 saat yüzerdim. yani bildiğiniz kumsalda yaşadım. böylesine kumsal kültürüne aşık bir kadın olmama rağmen, bu işgüzarlara kapı açıp, bunların mekanlarına gitmedim. bunlar soyguncu. bunlar devletin malına çöken aç gözlü yağmacılar. allahın yarattığı koyu- herkese ait koyu/ plajı/ alanı kapatıp nasıl kendi malın gibi pazarlayabilirsin? açın gözünüzü dostlar. hırsızlar böyle zengin oluyor bu ülkede.

allahtan uluslararası hukuğu/ türkiye içi hukuğu / tüzükleri / hükümleri iyi biliyorum. bu yüzden böyle tipler benimle ağız dalaşına giremiyor. parselledikleri alanların yasal olarak herhangi bir dayanağı yok. binbir işgüzarlıkla kamusal alanlara çökerek, kişiselleştiriyorlar. gittiğinizde, yaptıkları hırsızlığı meşrulaştırmış oluyorsunuz. kabul etmeyip, bölge halkı olarak ya da toplum olarak şikayet edin bakın ne oluyor o "sevgili paralı kumsal işletmesine". kimse dava etmekle uğraşmadığı için ayaklar, baş oldu ülkede. herkes haksız kazanç üstünden köşeyi döndü. hep olan halka oluyor.

inanmayan vatandaşlarımız için, aşağıda paylaştığım link direkt bbc'de yayınlanmış bir haberin linkidir ve size söylediğim argümanı gayet açıklayıcı biçimde anlatıyor. arkadaşlar bu işletmeleri isimleri ve adresleri dahilinde şikayet edin. kapanırlar. parselledikleri alanlarda tekrar gerçek sahiplerine "halka" iade edilir. korkmayın, hakkınızı aramanız suç değildir. aksine, suç'a göz yummak suçtur unutmayın. ben acımadan, gerekli yerlere her zaman şikayet ediyorum.

bbc haber