zaman tüneli
sabah insanlarına söylemek istenilen şeyler
böyle devam doğru yoldasınız. müslüman olup bir de namaz kıldıktan sonra uyumazsanız sizi daha çok severim.
devamını gör...
aşık olunan kadın için ölmeye hazır ve nazır olma çılgınlığı
(bkz: sena)
devamını gör...
tas kafalı keleş dövmeli mahkumun annesi
70lerin 80ların dünyasında bu herif arka sokaklarda dolaşmaya kalksa, dövmesi olan kolunu kırarlardı, saçlarını teker teker yolup çöpe atarlardı. dünya nerden nereye...
devamını gör...
şiir denemeleri
hislerimi döküp arınırım sandım bu zamandan,
oysa suskunluğum çöktü, indi ömrümün solgun durağından.
öfkeme ağır bir çığ vurdu, ezildim kendi karanlığımdan,
hayatı kucaklamak gerek derler; oysa yorgunluk akar gözaltlarımdan.
cennetin ırmakları bile pas tutmuş bu çağda,
göğe seslenen çığlıklar yükselir insanın kuytu dağından.
ölümün solgun çiçekleri açar artık her bağda,
arsız bıçaklar deler bulutları; umut çöker kendi ağırlığından.
rüyalarım gölgelere dönmüş, kaybolur bu zamanda,
yollar yarılıp çöker insan konuşamadığı anda.
kendime kurduğum cümleler bile susar çağın duvarlarında,
içimdeki çocuk üşür hâlâ, yürür harap bir ovadan.
gecenin saklı sırları dökülür, dayanmaz artık bu çağda,
korkular çoğalır insanın en narin yanında.
ateş donmuş, küller titrer soğuk meydanda,
ruhumun kırıkları savrulur esen rüzgârdan.
her sabah biraz daha solar bedenim bu ıssız ovada,
güller bile çekilir kendi mevsimlerinden burada.
yalnızlık büyür, büyüdükçe içerimi yarar ortasından,
yönünü yitirmiş bir kuş gibi düşerim kendi kanadımdan.
yarına açılan kapılar kapanmış çoktan bu çağda,
saat dönse bile akmaz zaman insanın kurumuş yanında.
geceyi yaran bir ışık ararım suskun bir lambada,
belki yeniden filizlenen bir hayat çıkar karanlığından.
ve biliyorum, hiçbir çığlık duyulmaz evrenin soğuk odasında,
yine de içimde küçük bir kıvılcım taşırım her anında.
belki tanrıların bile yorulduğu bu çağın ortasında,
insan, kendi küllerinden doğmayı öğrenir yalnızlığından.
oysa suskunluğum çöktü, indi ömrümün solgun durağından.
öfkeme ağır bir çığ vurdu, ezildim kendi karanlığımdan,
hayatı kucaklamak gerek derler; oysa yorgunluk akar gözaltlarımdan.
cennetin ırmakları bile pas tutmuş bu çağda,
göğe seslenen çığlıklar yükselir insanın kuytu dağından.
ölümün solgun çiçekleri açar artık her bağda,
arsız bıçaklar deler bulutları; umut çöker kendi ağırlığından.
rüyalarım gölgelere dönmüş, kaybolur bu zamanda,
yollar yarılıp çöker insan konuşamadığı anda.
kendime kurduğum cümleler bile susar çağın duvarlarında,
içimdeki çocuk üşür hâlâ, yürür harap bir ovadan.
gecenin saklı sırları dökülür, dayanmaz artık bu çağda,
korkular çoğalır insanın en narin yanında.
ateş donmuş, küller titrer soğuk meydanda,
ruhumun kırıkları savrulur esen rüzgârdan.
her sabah biraz daha solar bedenim bu ıssız ovada,
güller bile çekilir kendi mevsimlerinden burada.
yalnızlık büyür, büyüdükçe içerimi yarar ortasından,
yönünü yitirmiş bir kuş gibi düşerim kendi kanadımdan.
yarına açılan kapılar kapanmış çoktan bu çağda,
saat dönse bile akmaz zaman insanın kurumuş yanında.
geceyi yaran bir ışık ararım suskun bir lambada,
belki yeniden filizlenen bir hayat çıkar karanlığından.
ve biliyorum, hiçbir çığlık duyulmaz evrenin soğuk odasında,
yine de içimde küçük bir kıvılcım taşırım her anında.
belki tanrıların bile yorulduğu bu çağın ortasında,
insan, kendi küllerinden doğmayı öğrenir yalnızlığından.
devamını gör...
tanga giyen kadın ile içlik giyen erkek ilişkisi
içlik yiyen erkek
o biraz patolojik bir vaka oluyor sanki...
devamını gör...
sena
motosiklet kask markası
devamını gör...
sena
bu isme sahip bir eşim olsa hanımcılıkta @dostlarımızla geleceğiz'e bile taş çıkartırım.
(bkz: senaların karşı konulamaz cazibesi)
(bkz: senaların karşı konulamaz cazibesi)
devamını gör...
dahlvier
#3811613 bazen o kadar inanarak boş yapıyor ki kendimi gülerken buluyorum. çok azaldı bu ırk. tespitleri cımbızlık. klavyesine kırıntı kaçmasın. kelime dağarcığı bol olsun.
devamını gör...
coup de grace (yazar)
doğum gününüz kutlu olsun sayın yazar, nice mutlu yıllar dilerim. *
devamını gör...
tas kafalı keleş dövmeli mahkumun annesi
üzülüyorum ileride bunların nüfusu bizim 2 katımız olacak. her yerde bunları göreceğiz.çok yazık.
devamını gör...
parayla satın alınamayacak lezzetler
anne eli değmiş her şey.
devamını gör...
tanga giyen kadın ile içlik giyen erkek ilişkisi
mümkün olmayan ilişkidir zira içlik yiyen erkek tanga giyen kadınla beraber olmaz.
paçalı don forever.
paçalı don forever.
devamını gör...
hep karıştırılan şeyler
çay.
devamını gör...
hep karıştırılan şeyler
gündem.
devamını gör...
tas kafalı keleş dövmeli mahkumun annesi
sokağa s*çılan çocuğu, sokağa s*çan vajinanın etrafındaki gereksiz et yığını.
devamını gör...
tutmaktan hoşlanılan şeyler
1-3 yaş arası çocuk.
devamını gör...
avrupa yakası vs anadolu yakası
avrupa yakası burhan ve gaffur'dan sonra çok bozdu. o yüzden anadolu yakası.
devamını gör...
karigurashi no arietti
bir hiromasa yonebayashi filmidir.

filmin senaryosunu efsane yönetmen hayao miyazaki ve keiko niwa birlikte yazmıştır. senaryo mary norton'ın the borrowers isimli kitabından uyarlanmıştır.
film birçok film festivalinden ödül ve adaylıklarla dönmüştür. ve bence stüdyo ghibli tarafından yapılan en güzel animelerden bir tanesidir.
ilk kez bir şeyler aşırmak için babası ile birlikte maceraya çıkacak olan arrietty ve ailesi başka insanların evlerinde, zeminin altında ya da duvarların içinde yaşayan küçük insanlardır. hayatlarını idame ettirmek için insanların evinden kaybolduğu fark edilmeyecek şeyler aşırırlar ya da ödünç alırlar. artık hangisi ise.
arrietty aynı evi paylaştıkları insanların evine hasta olduğu için dinlenmek için gelen genç adam tarafından görülünce işler biraz sarpa sarar. zira küçük insanların gizli kalmaları gerekmektedir.
bu genç adam ise dedesi ve annesi sayesinde küçük insanların varlığına inanan ve onlara karşı büyük bir sevgi besleyen biridir aslında ve zaman içinde işler artietty ve ailesi için kötüye gider gibi görünse de ikili arasında güzel bir arkadaşlık kurulur.
çok sevdiğim filmlerden bir tanesidir bu anime.

filmin senaryosunu efsane yönetmen hayao miyazaki ve keiko niwa birlikte yazmıştır. senaryo mary norton'ın the borrowers isimli kitabından uyarlanmıştır.
film birçok film festivalinden ödül ve adaylıklarla dönmüştür. ve bence stüdyo ghibli tarafından yapılan en güzel animelerden bir tanesidir.
ilk kez bir şeyler aşırmak için babası ile birlikte maceraya çıkacak olan arrietty ve ailesi başka insanların evlerinde, zeminin altında ya da duvarların içinde yaşayan küçük insanlardır. hayatlarını idame ettirmek için insanların evinden kaybolduğu fark edilmeyecek şeyler aşırırlar ya da ödünç alırlar. artık hangisi ise.
arrietty aynı evi paylaştıkları insanların evine hasta olduğu için dinlenmek için gelen genç adam tarafından görülünce işler biraz sarpa sarar. zira küçük insanların gizli kalmaları gerekmektedir.
bu genç adam ise dedesi ve annesi sayesinde küçük insanların varlığına inanan ve onlara karşı büyük bir sevgi besleyen biridir aslında ve zaman içinde işler artietty ve ailesi için kötüye gider gibi görünse de ikili arasında güzel bir arkadaşlık kurulur.
çok sevdiğim filmlerden bir tanesidir bu anime.
devamını gör...
bir üstteki yazar hakkında düşünülenler
(bkz: istanbul sefiri)
edit: kaydırma yapmışım… inca nickli yazarı ilk defa görüyorum. profilyasını duru çizimleriyle süslemiş. çok hoş.
edit: kaydırma yapmışım… inca nickli yazarı ilk defa görüyorum. profilyasını duru çizimleriyle süslemiş. çok hoş.
devamını gör...
