zaman tüneli

filmi izlediğim süreç boyunca olumlu olabilecek tüm duygularımın içinden geçen, etkisinden çıkmakta her seferinde daha da zorlandığım film.
daha önce izlediğimde de aynı şeyleri hissetmiştim fakat zamanla film daha da anlamlı bir hâl alıyor benim için.

iyi de arkadaşlar.. parasını veren o, siparişi veren o, neresini ne kadar yiyeceğine karar verecek olan o, işletme de, usta da sorun etmeyip karışmadığı halde... diyoruz..
o size karışmadığına da göre.. diyoruz..
hani acaba.. diyoruz.
hani bunun sözlükle.. diyoruz..
(diyoruz da.. kime diyoruz.. dimi. :)

#3819473

kocaman iyikilerden iyiki beeee.. <3

proje gibi proje yaaa... herkes mutlu ben mutlu...

nice mutlu ve güzel yılların olsun.*

avkadaşlaaarrr, bugün şöyle bir şey yaşandıı;

benim cimcime paranoyakdeli'm minnoş bir sürprizle günümü güzelleştirdi. taaa nerelerden nerelere yetişebildiğini varın siz hesap edin. iyi ki dedim be iyi ki böyle güzel dostluklarla devam ediyorum yoluma. daha bir sürü duygular paylaşalım, kahkahaların kulaklarımdan eksin olmasın canımcımmm.
love youuuu

çok ansızın ve beklenmedik biçimde olmamışsa, ve önceden tanışılmıyorsa, gözlerle belli belirsiz bir nezaket tebessümü bile yeterlidir zaten. hani yok illa da "ve esselaaa.." melodili bir folklörik bedevi reverans beklenti eksiği var ise, onun insanlık, nezaket, sosyallikle ilgisi yok ki.. :)

10 aralık çarşamba günü ankara'dan istanbul sabiha'ya 4 saatte gelmemi sebep oldular. 22.20 uçağı, önce 23.45'e, sonra 00.25'e ertelendi. en son 01:00'de kalkabildi. demek ki, bu ara bir şeyler var.

iddia ediyorum ki, bu haftaki çaba ve dileklerinize rağmen de, öncekilerden farklı ve pekte hayırlı bir cuma olmayacak. olmadı.. olmaz da.. "inanmazsanız yarın görüşürüz bak".. bile derdim ama, binlerce yıllık inat ve umudunuz içimi burkuyor..

kesinlikle ve kesinlikle airfry.
hem yagsiz hemde cok cabuk, ustune ustlukte lezzetli pisiriyor.
once bir tane aldim, cok hosuma gitti.
yapacagim seyleri sirayla yapip vakit kaybetmemek icin 2 tane daha aldim, mutfakta 3 tane, ordu gibi duruyorlar. ve bence son zamanlarda aldigim en dogru seydi bunlar.
son 1 aydir airfry de yaptiklarim disinda neredeyse hicbirsey yemedim. herkese tavsiye ederim.

expedition 33 hak ettiği ödülleri almıştır kojima nın kargo simülasyonu ile en iyi hikaye ödülünü bekleyip g.t olduğu sahne efsaneydi.

kişisel olarak audio/ses oynatıcı olarak xmplay'ı yakın zamanda keşfettim ve biraz da tanıttım gece şu başlığında [xmplay]. bundan önce çooooooooook senelerdir foobar2000 kullanmaktaydım. bu ikisini de kullanabilirim aslında dönüşümlü olarak ama xmplay'in aynı ses kalitesini sisteme 0'dan hallice yük bindirerek yani adeta hiç bindirmeyerek sağladığını düşünüyorum ve birincil tercihim bu olur gibi görünüyor şu anda. ek olarak, enhancer v0.17 adındaki plug-in'i de kurdum sonra. çok övmüşler zira. ses kalitesini artırıyormuş, bozmadan. yalnız kurduktan sonra ayar yapmak gerekiyor mu yoksa kurar kurmaz etkinleşti mi, orasını hiç bilmiyorum. bir ara bakıp kurcalarım belki. bir süre sonra gelen bir edit: etkinleştirmek gerekiyormuş. biraz kurcaladım da equalizer ayarları falan gibi bir şeyler... hiç işim olmaz ve hemen deaktive ettim. bu arada her an foobar2000'e de dönebilirim ve kendisini birincil ses oynatıcım yapabilirim gene. sanki xmplay'i daha fazla benimseyecek gibiyim ama şimdilik. bakalım...

şöyle bir ekran görüntüsü aldım xmplay'deki olayımla ilgili. evet, basit bir arayüz ama fazlasına ihtiyacım yok, ki zaten sadelik severim normalde. bir de ayarladığım mavi renk tonu da tam benlik oldu. bu default skin'inin dark mode'u işte, bir de renk ayarı yaptım. fazlasını arayanlar şuraya göz atabilir: support.xmplay.com/files.ph...



foobar2000'de kullandığım columns ui 3.2.0-rc.1 adlı arayüzün dark mode'unu da seviyorum. gri tema da candır.



video/medya oynatıcı olaraksa mpv'yi kullanıyorum. bu da sisteme ultra-minimal yük bindiren, yani neredeyse hiç bindirmeyen bir şey. bunu keşfedeli seneler oldu ve çok çok nadiren başka medya oynatıcısına ihtiyaç duydum o zamandan beri. öyle bir durumda da laptopuma kurulu olan vlc media player, gom player gibi bir alternatife yönleniyorum. ama dediğim gibi, kırk yılın başında böyle bir şeye ihtiyaç duyuyorum.

eşimi üye yaptım ben. gizlim saklım yok ne diye saklayayım ki.

tesettürlü bir kadına “açılmayı denemek ister misiniz” diye soruluyor ve ortaya güzel manzara çıkıyor.
sizce açık hali mi yoksa kapalı hali mi daha güzel?
alttan da şu çalsın
buradan

varsın yazsınlar ve yazalım.
sıcak bir ortam. çayını içerken okumak eğlenceli.

alarm kurma özelliği olsa yapacağı işleri bile sözlüğe yazacak olan insandır.

doğru bir cast seçimi harika bir gişe yaptırır. sinemaya gideceksen yazan, yöneten ve oyuncuları seçip değerlendirmen gerekir. bu seçim filtresi sana doğru seçim verecektir. yorumlar üzerinden gitmen seni hayal kırıklığına uğratır. hala gitmemiş olanlar bu haftasonu telafi edebilirler.

gerçekten çok çirkinsin ve bu fiziksel değil.

erkek kizdan 5 ay buyuk olmali

ben sevgilimi uye yapmadim buraya, o sebep oldu benim buraya gelmeme. onun sayesinde gordum, hosuma da gitti. kendi halinde, kimseye caktirmadan takilmak istiyorum. iliskide gizli hesap pesinde kosan biri degilim, burada da ajanlik yapmiyorum :) sadece sevdigim insanin kelimelerine denk gelmek guzel bir hismis. seni burada kesfetmek, kelimelerinle karsilasma hissi tuhaf bicimde samimiymis, iyi ki varsın. ask mektubu gibi oldu ama olsundu.

sözlükler (isteseler de) sözlüğü kişisel günlük gibi, forum gibi, kendince aforizma, nasihat sözüm ona tahlil/tespit gibi, hatta partner arama amacıyla kullananlardan ideal ölçüde kendini arıtıp yalıtamazlar. çünkü onlar toplumda da varlar, sözlükler de -eninde sonunda- toplumsal gerçekliği yansıtan bir platform olacaklardır.
sorun, sürdürülüp yaşatılabilen bir sözlüğün "olabildiğince" bu sözlükdışı kullanma eğilimde olanlarca işgal ve kontrolünden kaçınma duyarlığı olanlarca kullanılıp yönetilmesindedir.
kendi adıma düşüncem, normal sözlüğün (en azından henüz) kullanılamaz sayılacak bir olumsuz çizgide olmadığı yönünde. çünkü benzeri platformlar da ortada.
bu anlamda, başlıkla dikkat çekilen eleştiriye katılmakla birlikte, bunun sözlüğe (ve yönetimi için emek veren ekibe) dair bir defo olmadığını düşünüyorum.