zaman tüneli

şerafettin teksoy / zokkarım.

asker arkadaşlarını feyste bulan emekliler gibi ben de ilkokul arkadaşlarımı buldum. itiraf etmek gerekirse onlar beni bulmuştu ki pekala cogunu da sevmezdim. benim için öyle bir faydası oldu seneler sonra hesap açmamın.

kişisel gonderiden daha çok yaptığım işleri uzun zamandır cizmesem de karakalem çalışmalarımı drone çekimlerini falan paylaşıyorum.
ben zararlı bir yanı kullanım amacına bağlıyorum. zaten boşta kalıp canım sikilmadikca da girmiyorum.

milli piyango bileti alman matematik açısından daha çok hukuk adalet ve güven konusunda mantıksız.

söylememem daha iyi, başkalarına kaptırmak istemiyorum.

bir akşam arkadaşımın baldızı beni çağırdı.
eşinin ablası oluyor yani. dolayısıyla benim de abla diyeceğim bir insan.
kendisiyle kızına dövme yapmamı istedi.
gittim, eve girdim iki laflama setup'ı kurdum vs.
sadece ikisi var. evli bir kadın. tabi ben eşiyle de arası bozuk olduğunu bildiğim için gerginim. yanlış anlaşılmaya göt altına gitmek de istemiyorum.
abi yaptım dövmesini sıra kıza geldi. çok da güzel kız yalan yok. böyle bakıyorum en kötü 19 en fazla 21 bu diyorum içimden. hiç de sormadım sözlük. neyse onla da işimi bitirdim kadın ee ne içeriz diye sordu. nasıl yani dedim evde şarap olduğunu söyledi. çeşit çeşit meyveli şarap varmış. en başta zaten şarap sevmediğim ve ırz düşmanı olmadığım için teklifi nazikçe reddedip paramı aldım ve eve döndüm.

ertesi gün arkadaşla kafede kahve içiyoruz. (kahveyi onu kitledim) konusu açıldı bilader dedim bu kız kaç yaşında. 15 deyince başımdan aşağı kaynar sular döküldü. reşit olmayan birine dövme yaptım diye kendi kendimi yiyorum.
yeni neslin harbiden a..k.. hormonlu musunuz lan siz ? sulak yerde mi buyudunuz a.k. ?

bu da böyle bir itirafımdır.

bu ülke insanının nefret, fanatizm boyutu acayip bir durumda. aklı selim terk etmiş bu toprakları. körlemesine her şey. empati sıfırın altında.

yahu bu insanlar kendilerince mücadele ettiklerini düşünüyorlar bir şeylerle. ve orada ölen insanlar birilerinin sevdikleri, oğlu, kızı, sevgilisi falan. ne olursa olsun ölülere bile bu kadar kindar yaklaşmak bana aşırı çirkin geliyor. ölülerin yakasını bırakın bari. siyasetiniz batsın. dünyada bu kadar politize olan insanlarla dolu başka ülke var mıdır acaba?

yobazlık bu topraklara kök salmış. müslümanı, seküleri, kürtçüsü, türkçüsü aşırı anlayışsız ve acayip yobaz.

askerde fenerbahçeliler ayrılsın diyip, diğerlerine mıntıka temizliği yaptıran komutanlar vardı mesela. kusmalık bir fanatizm.

siyaseti bıraktığı iddiaları dönen silk kırığı. 70 milyon silktir git ile uğurluyoruz kendisini.
kaynak

3 yaşında konuşmayı 40 dan sonra da susmayı öğretti.

ben bir iş yaparken falan youtuber gibi anlatarak yapıyorum
sanırım bir gün sadece tek takipçili bir youtuber olacağım
eşim de dinleyecek! isterse tabii(zorunda)

büyük ikramiye çıkması ihtimali bir milyonda bir, ikinci büyük ikramiye çıkması ihtimali 500binde bir.
şuradan dağıtılan ikramiyeleri görün:
www.millipiyangoonline.com/...
çıkması ihtimali ikramiye adedi/bir milyon.
şanslımıyım diye düşünüp karar verin.

teröristlere sıkılan kurşunlardan bullet flower yapabiliriz.



edit: aşağıdaki bir tanesi demiş ki barışa karşınız, fanatiksiniz falan karşıyım kardeşim;

affetmeyeceğiz,unutmayacağız, hesaplaşacağız!

bu kadar,

sen mi ilk şehit cenazene beş yaşında gittin?
sen mi 20 yaşında çocukların öldürüldüğünü gördün?
bu adamlar çoluk,çocuk,kadın, öğretmen katletmiş gencecik erlere işkence etmiş/öldürmüş.
sivil otobüse bile insanlar yansın diye molotof kokteyli atmış yaratıklar.

tek hak ettikleri de kafalarına sıkılıp dağda bırakılmak. bu kadar.

çoğunda önemli konu konuşulmuyor. bunun için mi bu girizgah yapıldı, bu gerilime gerek var mıydı soruları sorduruyor.
elbette önemli olanları var ama soru aynı olunca önem ayrımı yapamıyorum.

bir kardeşim hariç diğerleriyle aynı şekilde düşünür ve yaşarız.
o bir kardeşim profesör doktor. paraya tapıyor. bencil. o nedenle konuşmuyorum. defterimden sildim.

adını ilk defa duyduğum, bu başlık altında okuduklarımla adını kafamda imam hatip liseliler sözlük olarak kodladığım internet oluşumu.

keşke tekrar açılsa.

bir dönem dünya sözlük olan sözlük. her ne kadar oradan güzel insanlar tanısam da içeride bolca irticacı vardı. yine de içlerinde çok iyi fotoğraf çekenler, iyi şiir yazanlar vardı. belki tekrar canlanır ama ismi ihl olmamalı. cogito da fena değildi mesela, olabilir.

(bkz: kendisini arama çalışmalarına katılan kayıp türk)

sanırım ben papatya sever misin sorusunu bir 150 defa almış olabilirim
sonrasında gelen o
"gülüşü güzel kadınlar, papatyaları severmiş" cümlesi
ay kusucam.

oha çok kral hareket değil mi ya.
gazeteci barış terkoğlu, tutuklanarak cezaevine gönderilen habertürk eski genel yayın yönetmeni mehmet akif ersoy'un dosyasına giren tanık ifadelerini paylaştı. ersoy hakkında ifade veren tanık, "mehmet akif’in, kızlara hava atmak için gecenin bir yarısında süleyman soylu’yu görüntülü arayıp konuştuğu çok oldu" ifadelerini kullandı. soylu, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda iddiaları yalanlayarak, görüşmenin nedenini açıkladı.

haha, olm şöyle arkadaş çevresi istiyorum ya kendime.

veya olmamak.

zorbalık yapınca ezilenin yanında olanları da eziklerdim. zorbalığı görürsem zorbanın yanında olurdum. artık güce taptığımdan mı kalabalığı arkama alma konforu mu yoksa safi kahpe evlatlığı mı nedir derdim anlamış değildim. böyle böyle ezilenlere iyice kuruldum. azınlıklara empatimi yitirdim. hatta ezilen filistin ve azınlık yahudi halklarını aynı anda yok edecek genetik bi soykırım mümkün müdür diye toplanan bi gruba girdim. hiç de demedim benim burada ne işim var?

ait olduğum yerdeydim. çingeneler, solcular, engelliler, ruh hastaları, pkklılar, fenerbahçe düşmanları falan derken ırkçılığa doğru yaldır şaldır gidiyorduk. bir tane alevi dedesi de vardı. dede dedim, bi yerde bizim ideoloji tümüyle senin içinde bulunduğun unsurları hedefliyor gibi ama benden duyma dedim. dede hiç oralı olmadı. en son oralı olmayan adamı hatırlıyorsunuz mu? serdar ortaç'la kıbrıs'ta bankta beraber oturmuştuk. abi kader ağlarını örmüş, ikimiz de zirvedeydik şimdi borç buramıza, alacaklılar şuramıza geldi demiştim. hiç oralı olmamıştı. parlak çocuktum aslında. bi yeltense yok demezdim. ardımı dövdürmekle ilgili hiç endişem yok. sallamadı beni.

nasyonal sosyalizmin sosyalist tarafını da ret edince anladım ki ben kapitale ruhunu hibe etmiş fındık beyinli neonazi olmuşum. ulaaaa dedim kumpir diye bir patatese bu kadar para verdiğimi anam duysa çakar bana roma kazığını. yaklaşık 3-4 yılımı aldı bu ucubelik. bi anda oluyor kuzum hemen toparlandım.

bi yerden başlamam lazım. mikail'i aradım, veli'nin kuzeni. o da tekerlekli sandalye kullanıyor. geçen sene kar topu oynuyoruz ayağına kafasında buz kırıp zevkten bayılmıştım. mikail dedim hakkını helal et. etmem dedi.

bazı çiçekler bazı topraklarda olmuyor.