zaman tüneli
filmi varken gidip sayfalarca roman okuyan tip
iki saatlik hazır paket içeriği tüketip, yüzlerce sayfalık hayal gücüne “boş iş” demek, fast food yerken ev yemeğine burun kıvırmak gibi bir şey.
önce kipatını okuyup, sonra filmini izlemek daha zevkli benim için.
önce kipatını okuyup, sonra filmini izlemek daha zevkli benim için.
devamını gör...
mecnun
mecnun leylâ'nın evlendiğini duyar. durumu gözleriyle görmek için dilenci kılığına girip leylâ'nın yaşadığı yere gider. leylâ'nın kocası mecnun'u tanır ve çadıra davet eder. adam sorar, leylâ için niçin çöllere düştün? -bunu anlaman için mecnun olman gerekir, sen mecnun değilsin der. adam, leylâ'yı bende seviyorum der. o an bir rüzgâr eser çadırın kapısını kaldırır ve leylâ kapının önünde geçiyordur mecnun leylâ'sını görür. mecnun o an önünde duran ocaktan elleriyle köz alıp bağrına basar ve bayılır. adam anlar ki, bu başka bir sevgidir, leylâ'dan ayrılır.
fuzuli mecnun'un ağzından şahane bir murabba yazar. ilk kısmı;
gayr ile her dem nedir seyr-i gülistân ettiğin;
bezm edip halvet kılıp yüz lütf-u ihsân ettiğin?
ahd bünyadın mürüvvetdir mi virân ettiğin!
hani ey zalim bizimle ahd-u peymân ettiğin?
* *
nedendir ellerle her daim gülistan seyredişin / ne bu baş başa sohbetler, cömertlik edişin
yakışıyor mu, sözünden dönmek midir işin / zalim, bu muydu verdiğin söz, yemin edişin?
fuzuli mecnun'un ağzından şahane bir murabba yazar. ilk kısmı;
gayr ile her dem nedir seyr-i gülistân ettiğin;
bezm edip halvet kılıp yüz lütf-u ihsân ettiğin?
ahd bünyadın mürüvvetdir mi virân ettiğin!
hani ey zalim bizimle ahd-u peymân ettiğin?
* *
nedendir ellerle her daim gülistan seyredişin / ne bu baş başa sohbetler, cömertlik edişin
yakışıyor mu, sözünden dönmek midir işin / zalim, bu muydu verdiğin söz, yemin edişin?
devamını gör...
kendini cinsel gücüyle ıspatlamaya çalışan erkek
benim gözlemlediğim kadarıyla herhangi bir konuda kendini ispat çabası varsa, gerçeklik yoktur.
kabız erkektir arkadaşlar, insana bir sohbet zevki vermezler ve muhtemelen bu gibi kimselerle seks de zorlu ve keyifsiz geçecektir. ne zaman ki bir erkeğin üstü kapalı bir şekilde dikini övdüğünü veyahut boşalma süresini varlığına referans olarak cümle aralarına sıkıştırdığını görüyorum, o zaman işte diyorum ki "sisi kızım, bira miktarını düşür ki bu gece eskaza bu herifin evinde bitmesin..." ve de öyle yapıyorum. bu insanlarla zaten iletişim halinde kalabilmek için alkol ve/ veya madde kullanımı şart. her türlü korteks aktivitesi azalmalı ve salt amigdala ile hareket edebilmelisin. ben hemen bu durumun önüne geçiyorum tercihen.
kabız erkektir arkadaşlar, insana bir sohbet zevki vermezler ve muhtemelen bu gibi kimselerle seks de zorlu ve keyifsiz geçecektir. ne zaman ki bir erkeğin üstü kapalı bir şekilde dikini övdüğünü veyahut boşalma süresini varlığına referans olarak cümle aralarına sıkıştırdığını görüyorum, o zaman işte diyorum ki "sisi kızım, bira miktarını düşür ki bu gece eskaza bu herifin evinde bitmesin..." ve de öyle yapıyorum. bu insanlarla zaten iletişim halinde kalabilmek için alkol ve/ veya madde kullanımı şart. her türlü korteks aktivitesi azalmalı ve salt amigdala ile hareket edebilmelisin. ben hemen bu durumun önüne geçiyorum tercihen.
devamını gör...
belediyenin halkın parasını bitcoinde batırması
şaşırtmayan haber. en tepedeki de soyuyor, onun minyonları da...
buradan
buradan
akp’li gümüşhane belediye başkanı ercan çimen, 2020 yılında gümsaş yaşam evleri adı altında şehirde konut ve ticari alanların yer aldığı projeyi “şehrin vizyonu” diye tanıttı. proje, 729 konut ve 13 bin metre kare ticari alanı kapsıyordu. projeye dahil olan vatandaşlara 36 ay içinde evleri tamamlanıp verilecekti. 5 yıl geçti, 15 bloktan sadece 2’sinin kaba inşaatı yapıldı. geçen yıl da belediye akp’den mhp’ye geçti.
iki ev parası bitcoinde batırıldı, yine istiyorlar
mağdurlar her yerde çözüm arıyor
ne eski ne de mevcut başkan yüzlerce mağdura çözüm bulabildi. toplanan paraların belediye şirketi yöneticileri tarafından bitcoin ve bahiste kaybedildiği belirtiliyor. projeyi belediye şirketi gümsaş’ın yetkilisi e.ö yürüttü. mağdur yüksel cemil ülker, “önceki dönemde şirket yöneticisi olan bir kişinin toplanan paralarla bitcoin aldığı söylendi. güya paraları bitcoin üzerinden katlayacaktı, ortada ne para var ne de proje” dedi.
güya katlayacaktı
ülker 2022’de pandemi bahanesiyle yüzde 80 fark alındığını, “bu fark ödenirse proje hızla tamamlanacak” algısı yürütüldüğünü söyleyerek “böylece daireler ikinci kez satıldı. şimdi toki üzerinden yeni ihaleye çıkılacağı için üçüncü kez para istiyorlar. gitmedik kapı, görüşmedik yetkili kalmadı. yeter bir daire için 3 kez para ödenir mi?” diye isyan etti.
iki ev parası bitcoinde batırıldı, yine istiyorlar
erdoğanlı poster de işe yaramadı
umudunu kaybeden mağdurlar, cumhurbaşkanı erdoğan’ın gümüşhane ziyareti sırasında pankart açtı. erdoğan otobüsü durdurup dinledi ancak akp’li başkan seçimi kaybedince umutlar suya düştü.
buradan
buradan
akp’li gümüşhane belediye başkanı ercan çimen, 2020 yılında gümsaş yaşam evleri adı altında şehirde konut ve ticari alanların yer aldığı projeyi “şehrin vizyonu” diye tanıttı. proje, 729 konut ve 13 bin metre kare ticari alanı kapsıyordu. projeye dahil olan vatandaşlara 36 ay içinde evleri tamamlanıp verilecekti. 5 yıl geçti, 15 bloktan sadece 2’sinin kaba inşaatı yapıldı. geçen yıl da belediye akp’den mhp’ye geçti.
iki ev parası bitcoinde batırıldı, yine istiyorlar
mağdurlar her yerde çözüm arıyor
ne eski ne de mevcut başkan yüzlerce mağdura çözüm bulabildi. toplanan paraların belediye şirketi yöneticileri tarafından bitcoin ve bahiste kaybedildiği belirtiliyor. projeyi belediye şirketi gümsaş’ın yetkilisi e.ö yürüttü. mağdur yüksel cemil ülker, “önceki dönemde şirket yöneticisi olan bir kişinin toplanan paralarla bitcoin aldığı söylendi. güya paraları bitcoin üzerinden katlayacaktı, ortada ne para var ne de proje” dedi.
güya katlayacaktı
ülker 2022’de pandemi bahanesiyle yüzde 80 fark alındığını, “bu fark ödenirse proje hızla tamamlanacak” algısı yürütüldüğünü söyleyerek “böylece daireler ikinci kez satıldı. şimdi toki üzerinden yeni ihaleye çıkılacağı için üçüncü kez para istiyorlar. gitmedik kapı, görüşmedik yetkili kalmadı. yeter bir daire için 3 kez para ödenir mi?” diye isyan etti.
iki ev parası bitcoinde batırıldı, yine istiyorlar
erdoğanlı poster de işe yaramadı
umudunu kaybeden mağdurlar, cumhurbaşkanı erdoğan’ın gümüşhane ziyareti sırasında pankart açtı. erdoğan otobüsü durdurup dinledi ancak akp’li başkan seçimi kaybedince umutlar suya düştü.
devamını gör...
filmi varken gidip sayfalarca roman okuyan tip
film biraz yavan kalmakta gibi gelmekte. roman betimlemeleriyle, tiplemeleriyle hayal gücüne daha çok hitap etmekte sanki. romanın da cazibesi bu olsa gerek.
devamını gör...
fenerbahçe
bir dönem mecburen bu adam istemese bile kendisine görev düşecek gibi bir durum var ortada. doğrusu da bu olur. fenerbahçe'nin zarar görmemesi adına acilen görev değişimi gerekiyor.
devamını gör...
sadettin saran
devamını gör...
doğru din islam mı sorunsalı
devamını gör...
onları da getir hepinize yeterim
verdiği ifadede özellikle ela rümeysa cebeci mesajları gündeme gelmiş başkan saran'ın mesajların filmlerden esinlenen şakalar olduğunu belirterek, kendisinin uyuşturucu ile hiçbir ilgisi olmadığını savunmuştu
kimse kimsenin hayatına karışmaz,karışamaz da zenginin şakası da farklı oluyormuş dedirtmedi değil.
bunlar da unutulur. burası tc.
kimse kimsenin hayatına karışmaz,karışamaz da zenginin şakası da farklı oluyormuş dedirtmedi değil.
bunlar da unutulur. burası tc.
devamını gör...
marmaray
birgün işten eve dönerken marmaray bekliyordum herkes sabit birşekilde beklerken çarprazımda olan lise ya da üniversite çağlarında olan kız vardı sarı çizgiyi geçmek üzere bir şekilde atletlerin çıkış yapar gibi kendini sanki trenin önüne atacak gibi yapıyordu bu dikkatimi çekti çünkü herkes normal şekilde sarı çizginin gerisinde bekliyordu ama o sarı çizgiyi geçmeye çalışır şekilde atletlerin çıkış hareketini yapmaya çalışıyordu ben korktum ve kalbim atmaya başladı neyse 2 kez göze göze geldik nedense birden normal davranmaya başladı sonra tren gelince gidip taa en uç vagona bindi acaba kafasında neyi düşünüyordu allah bilir
devamını gör...
doğru din islam mı sorunsalı
ıslamin dogru olabilmesi icin ilk once temel diregi olan kuranin dogru olmasi gerekir.
defalarca yokedilip, sonra tekrar yazilmis bir kitabin gunumuzde ne derece ilk haliyle ayni oldugu, ne derece degistirilip " yoldan ciktigi" herkesin mantigina ve gormek istedigine gore degisir.
defalarca yokedilip, sonra tekrar yazilmis bir kitabin gunumuzde ne derece ilk haliyle ayni oldugu, ne derece degistirilip " yoldan ciktigi" herkesin mantigina ve gormek istedigine gore degisir.
devamını gör...
memleketi soyanlara hesap sorulmaması
sorgulayanlarla sorgulananların konum bilgilerinde ufak bi yanlışlık var mış da, düzeltilene kadar böyle olacaamış.. diyollaa..
devamını gör...
sadettin saran
başkana bak sen, resmen darbeli matkap çıktı.. soyadının da hakkını veriyormuş ekselanslari
devamını gör...
kendini cinsel gücüyle ıspatlamaya çalışan erkek
onları da getir, hepinize yeterim!
tarzı cümleler kurması muhtemel erkektir. sanırsın cinsel kuvvet bir tek bu abilere armağan edilmiş. adamın gururlandığı şeye bak.. ben şahsen bunlar gibi 60 yaşına geldiğimde cinselliğim tamamen bitmiş olsa hiç de kafaya takmam. zaten gelmişim 60 yaşıma cinsel arzudan arınmış olmaktan memnun bile olurum lan.
bunlar neyin kafasını yaşıyor.. işine gücüne baksana ne işin var senin varoş karılarla?
tarzı cümleler kurması muhtemel erkektir. sanırsın cinsel kuvvet bir tek bu abilere armağan edilmiş. adamın gururlandığı şeye bak.. ben şahsen bunlar gibi 60 yaşına geldiğimde cinselliğim tamamen bitmiş olsa hiç de kafaya takmam. zaten gelmişim 60 yaşıma cinsel arzudan arınmış olmaktan memnun bile olurum lan.
bunlar neyin kafasını yaşıyor.. işine gücüne baksana ne işin var senin varoş karılarla?
devamını gör...
şu an dinlenen şarkıdan bir cümle
when we were made
ıt was no accident
we were tangled up like branches in a flood
ı come as a blade
a sacred guardian
so you keep me sharp and test my worth in blood
ıt was no accident
we were tangled up like branches in a flood
ı come as a blade
a sacred guardian
so you keep me sharp and test my worth in blood
devamını gör...
yazarların çektiği havuz fotoğrafları
tünelin ucu bombok bir yere çıkacak hissediyorum.
devamını gör...
sadettin saran
şu tutuklama ve gözaltı standartlarında verdiği ifadeyi herhangi biri verse çoktan tutuklanmıştı.
olması gereken, tutuklama aşamasında da, mahkemede olduğu gibi şüpheden sanığın/ifadesine başvurulanın yararlanmasıdır.
söylemlerinin yahut ortaya koyduğu gerekçelerin bilimsel yöntemlerle doğrulanması yahut yanlışlanması mümkünse o yola başvurulur, değilse yapacak bir şey yok, dedikoduyla veya salt şahıs iddiasıyla idari veya adli tedbir alınmamalı, işlem tesis edilmemeli vs.
ancak bizde genellikle “önce bir alalım, duruma göre salarız” mantığı işliyor ve o da kişiden kişiye değişkenlik arz ediyor gibi gözüküyor.
fenerbahçe için gerçekten kötü bir tablo.
ali koç’un, yarattığı yapay krizleri yönetemeyişinden, komplo teorisini andıran söylemlerinden falan artık paranoyak bir ruh haline bürünen taraftar; bunca yıl sonra, aklı başında söylem geliştiren, kriz yönetebilen, hatta olası krizleri öngörüp müdahale eden, konuşması ve susması gereken yeri tayin edebilen, kolektif duruşa önem veren makul bir başkan seçiyor; bu sefer de başkan böylesi suç içerikli magazinel bir gündemin konusu oluyor. nereden baksan can sıkıcı.
bu konu ne kadar sünerse, ne kadar gündem işgal ederse o kadar kötü. ki, bir galatasaraylı olarak (hem de fener antipatisi yüksek biri olarak) şu durum beni dahi rahatsız ediyor.
yani hakikaten “herkes yer içer, hesabı fener öder” söylemi makus bir talih haline geldi.
şöyle nefesi kuvvetli bir hocaya mı gidiyorlar, muarızlarından helallik mi alıyorlar, sadaka mı dağıtıyorlar, büyü mü bozduruyorlar; birileri bir şeyler yapsın. artık bu kadar talihsizliği, bu denli bahtsızlığı rasyonel bir zeminde ele almak mümkün değil.
düşünsene; kendi halinde bir taraftarsın ve sürekli “hadi bakalım bir de buradan yak” nevinden şeyler görüp duruyorsun.
ben şahsen 2011 sezonunun lanetine bağlıyorum. onur kıvrak çok gönülden serzenişte bulunmuştu, gidin bir gönlünü alın bence.
olması gereken, tutuklama aşamasında da, mahkemede olduğu gibi şüpheden sanığın/ifadesine başvurulanın yararlanmasıdır.
söylemlerinin yahut ortaya koyduğu gerekçelerin bilimsel yöntemlerle doğrulanması yahut yanlışlanması mümkünse o yola başvurulur, değilse yapacak bir şey yok, dedikoduyla veya salt şahıs iddiasıyla idari veya adli tedbir alınmamalı, işlem tesis edilmemeli vs.
ancak bizde genellikle “önce bir alalım, duruma göre salarız” mantığı işliyor ve o da kişiden kişiye değişkenlik arz ediyor gibi gözüküyor.
fenerbahçe için gerçekten kötü bir tablo.
ali koç’un, yarattığı yapay krizleri yönetemeyişinden, komplo teorisini andıran söylemlerinden falan artık paranoyak bir ruh haline bürünen taraftar; bunca yıl sonra, aklı başında söylem geliştiren, kriz yönetebilen, hatta olası krizleri öngörüp müdahale eden, konuşması ve susması gereken yeri tayin edebilen, kolektif duruşa önem veren makul bir başkan seçiyor; bu sefer de başkan böylesi suç içerikli magazinel bir gündemin konusu oluyor. nereden baksan can sıkıcı.
bu konu ne kadar sünerse, ne kadar gündem işgal ederse o kadar kötü. ki, bir galatasaraylı olarak (hem de fener antipatisi yüksek biri olarak) şu durum beni dahi rahatsız ediyor.
yani hakikaten “herkes yer içer, hesabı fener öder” söylemi makus bir talih haline geldi.
şöyle nefesi kuvvetli bir hocaya mı gidiyorlar, muarızlarından helallik mi alıyorlar, sadaka mı dağıtıyorlar, büyü mü bozduruyorlar; birileri bir şeyler yapsın. artık bu kadar talihsizliği, bu denli bahtsızlığı rasyonel bir zeminde ele almak mümkün değil.
düşünsene; kendi halinde bir taraftarsın ve sürekli “hadi bakalım bir de buradan yak” nevinden şeyler görüp duruyorsun.
ben şahsen 2011 sezonunun lanetine bağlıyorum. onur kıvrak çok gönülden serzenişte bulunmuştu, gidin bir gönlünü alın bence.
devamını gör...
ağlayan erkek
normal bir insandır.
herhangi bir sebeple ağlayan erkeği eleştirenden, ağlayan erkekle dalga geçenden uzak durun. onlar insan değil, en iyi ihtimalle ruhsuz et parçalarıdır.
erkeklerden duygularını saklamaları beklenir. öfke, nefret, sinir gibi duygular hariç. sizce bu sağlıklı mı? medyada erkekler hep göstere göstere vurup kıran ama ağlayacaksa yada üzülecekse bunu kıyıda köşede saklanarak yapan karakterler olarak gösterilir. medyayla onlarca yıldır toplumların bilinçaltına kazınmış bu bakış açısı erkeklerin üzüntü, yas, mutsuzluk gibi duyguları sağlıklı biçimde yaşamalarının imkansızlaşmasını normalleştirmiş. sert görünümlü, duygularını göstermeyen erkeklerin şiddete meyilli hale gelebileceği yada psikopatiye varan mental sorunları olabileceği hiç düşünülmüyor. şimdilerde kadınlar hem ağlayarak duygularını gösterebilen bu tür erkekleri aşağılıyorlar, erkek dediğin masaya yumruğunu vuracak diyorlar, hem de erkek şiddetine karşı eylemler yapıyorlar. halbuki toplumlar bile isteye sağlıksız hale getirildi. ve sağlıksız insanlar hala bunu normalmiş gibi dayatmaya çalışıyor. toplumda tamamen yıkıldığında bile ağlayan erkeğe zayıf gözüyle bakıldığından bahsediliyor. o yüzden lütfen yıkanmış beyinlerinizle erkeklere duygularını saklamayı tavsiye etmeye devam edin. en doğrusunu yapıyorsunuz. buradan
herhangi bir sebeple ağlayan erkeği eleştirenden, ağlayan erkekle dalga geçenden uzak durun. onlar insan değil, en iyi ihtimalle ruhsuz et parçalarıdır.
erkeklerden duygularını saklamaları beklenir. öfke, nefret, sinir gibi duygular hariç. sizce bu sağlıklı mı? medyada erkekler hep göstere göstere vurup kıran ama ağlayacaksa yada üzülecekse bunu kıyıda köşede saklanarak yapan karakterler olarak gösterilir. medyayla onlarca yıldır toplumların bilinçaltına kazınmış bu bakış açısı erkeklerin üzüntü, yas, mutsuzluk gibi duyguları sağlıklı biçimde yaşamalarının imkansızlaşmasını normalleştirmiş. sert görünümlü, duygularını göstermeyen erkeklerin şiddete meyilli hale gelebileceği yada psikopatiye varan mental sorunları olabileceği hiç düşünülmüyor. şimdilerde kadınlar hem ağlayarak duygularını gösterebilen bu tür erkekleri aşağılıyorlar, erkek dediğin masaya yumruğunu vuracak diyorlar, hem de erkek şiddetine karşı eylemler yapıyorlar. halbuki toplumlar bile isteye sağlıksız hale getirildi. ve sağlıksız insanlar hala bunu normalmiş gibi dayatmaya çalışıyor. toplumda tamamen yıkıldığında bile ağlayan erkeğe zayıf gözüyle bakıldığından bahsediliyor. o yüzden lütfen yıkanmış beyinlerinizle erkeklere duygularını saklamayı tavsiye etmeye devam edin. en doğrusunu yapıyorsunuz. buradan
devamını gör...
şu an dinlenen şarkıdan bir cümle
evlerinin önü yonca
yonca kalkmış dam boyunca, dam boyunca
boyu uzun beli ince
ninne yavrum ninne
esmer yavrum ninne
ninne, ninne
boyu uzun beli ince
ninne yavrum ninne
esmer yavrum ninne
ninne, ninne
yonca kalkmış dam boyunca, dam boyunca
boyu uzun beli ince
ninne yavrum ninne
esmer yavrum ninne
ninne, ninne
boyu uzun beli ince
ninne yavrum ninne
esmer yavrum ninne
ninne, ninne
devamını gör...
