zaman tüneli

hızır motifinin bulunduğu dede korkut hikayesi. boğaç han babası dirse han tarafından okla vurulmasının ardından hızır, boğaç han'a yardıma gelir yarasını ovar iyileşmesi için formülü verir.

" seni anlıyorum,
duvarın çöküşünü durduramayışını da.. "

1954 doğumlu türk şair, yazar ve mimar ali cengizkan imzalı eser; şiir türünde yer almakta iken 1982 yılında yayınlanmıştır.

şairin adını duymuş olsam da kitaplarıyla merhaba'laşmamıştım, dolayısıyla kendisinden okuduğum ilk kitap bu oldu, daha önce okumamış olmak da benim ayıbım olsun.

şimdi ise kitabımıza geçelim;

çocuk ömrümüz kavramıyla örtüşen şiirlerdi sıklıkla, çocukluğun ne zaman bittiğini anlamadığımız gibi ömrümüzün de ne zaman bu safhasına geldiğimizi bilemeyiz, sanki ömrünün de çocukluğun bitişi gibi bir anda bu raddeye geldiğine şaşıran bir bakış açısıyla yazıyor bana kalırsa bu kitabındaki şiirlerinde şair.

aşka, aşkın yitimine, ölümün özgürlükle ilgisine, sonları, kendini anlatmanın imkânsızlığını, hâlâ bir umut bekliyor olmayı, anılarla yaşamayı yansıtan şiirlerdi benim için.

hayatı farklı bir yerden yakalayan, bazı imgelerin düşündürücü olduğu, tesirli, keskin şiirler olduğunu kendi adıma söylemem mümkün olacaktır.

şiirlerde en düşündürücü bulduğum dize ise; "gül yapıyorlar eski anılardan " dizesi oldu, anıları durup durup koklar gibi hatırladığını ve anıların da dikenlerinin olabileceğini düşündüren bir yapıdaydı.

şairin iç dünyasını yansıtma biçimi oldukça iyiydi.

seçtiğim bazı dizeleri bırakarak burada bir son veriyorum.

41 yaşına girdi iki gözümün çiçeği. 41 kere maşallah.
derin bir iç çekiş.
theo enişteniz.

#3831089 tam olarak şöyleli bir gerçek

ben bu yazıyı yolda yürürken yazıyorum. kim derdi
nick vermeden yazara seslenince söz sahibini bulacak, kaptım hemen, dedim beni çağırıyor…

yaaa nasıl anlatayım ne söyleyeyim bilemedim..

ne güzel oldu çok da güzel oldu… gün güzelliği akşam güzelliği, güne puan yükselten güzel insan..

çok memnun oldum çok, dinlemeye doyamadım, gülmeye doyamadım, anlatmaya doyamadım..

veeee o mesajı atmama vesile olan gecenin mimarı sevgili (bkz: vişneizm)’e teşekkürlerimi sunuyorum. birlikte başardık. .d

#3831913

fahrettin abimiz, yani nam-ı değer cüneyt babamız, çok kaliteli, janti, klas ve inanılmaz hoş bir adamdı. aynı zamanda inanılmaz kaliteli bir türk adamıydı. konuşması, diksiyonu, mesleğine duyduğu saygısı..

bıraktığı evlatları ile de bunu kanıtlıyor kendisi. hayranıyım. ancak yaşıyor olsaydı ve kendisine bunu sorsaydık, o daz gazi paşa derdi.

-burnunu hangi doktora yaptırdın?
+ annemle babam yapmış
varolsunlar, burun geni müko

kimse kimsenin farklı olduğunu kabul etmeyecek herhalde.
her iki taraf da genelleme yapmayı çok seviyor. (bende dahil) yoksa kimse aynı değil.
hepimiz birbirimizden farklıyız. farklılıklarımızla var olmaya çalışıyoruz.
hem hepimiz aynıysa bu kaosun sebebi benzerliklerimiz mi?

bir aralar dusko tosic'ti bu.
tam da prime dönemleri (prime dediğim de derbide gol attığı, topla 70 metre deli gibi koştuğu kısa dönem) bir mekanda denk geldik.
yanında meşhur eski yengemiz de var.
bak ortamdaki kadınların ilgisinden yanına gidip fotoğraf çektirebilir miyiz diye soramadım bile.
bu da böyle bir anı.
çok yakışıklıydı namussuz.

bi umudumuz var onu da almayın be

ben kalın kalın şeyler giydiğim halde üşürken , crop giyen hem cinslerimi gördüğümde “bunlar üşümüyor mu” diye kendime sormaktan alıkoyamıyorum

lan oğlum ben şunlarla* aynı olsam bu tadı verir miyim ya hiç mi kafanız çalışmıyor sizin?*

kadınlar için bütün erkekler aynı, erkekler için de bütün kadınlar aynı.

farklı olanlar kim ve bu döngüyü kim kıracak?

herkes işine baksın.

hayır bütün erkekler aynı değil. arada dürüst, fedakar, sadık erkekler de var ama siz onların kıymetini bilmiyorsunuz.

evet arkadaşlar hepimizin çükü var. bu yüzden erkeğiz ve bu noktada da aynıyız. bak istisna yok bu konuda yüzde yüz emin olabilirsiniz erkeğim diyen birinin çükünün olduğuna. böyle kesin ve net bilgiyi de başka kimse vermez size, hadi yine iyisiniz.

ancak ford mondeo'nun lastiklerini taşır.

(bkz: sözlük bitmiş)

zamandan ve mekandan münezzeh bir başlık.

ansızın gelen sevgi dolu mesajlar.
özledim, seviyorum, iyi ki varsın vs. vs.
ansızın gelen sesini duymak istedim araması
ansızın gelen içimden geldi hediyesi
vardın mı diye gelen mesaj
gidince haber ver
ya yol ıssız tek başına nasıl gideceksin (düşünülmek)
offf bayılıyorum böyle küçük şeylere

bu yıl noele denk gelen islami özel gün. tv'de imamların papazlara kandil simidi ikram ettiğini falan görsek güzel olabilirdi.