17 mart 2021 hdp'nin kapatılması için aym'de dava açılması

adam "fetö ülkede parti kurabiliyor mu? " yazmış, şaka gibi... boğazına kadar fetö ile ilişki kuran insan hem cumhurbaşkanı hem de iktidar partisinin başkanı...

bu olay ile akp kendi ayağına sıktı hakikaten, hdp kapatılır mı bilemem ama önce akp sonra da mhp'nin kapatılmasına hepimiz şahit olacağız...

yılanoğluuuu,ben kapandıkça gelirim. tekrar geliyorum.
tesadüfe bak andımızla aynı zamanda.

valla ne yalan söyleyeyim sevindim. hatta siyasi yasak da getirilmeli. özgürlüğün bu kadarı fazla.

baştan yazayım bu başlık altında hukuktan bahsedenin kalbini kırarım.
bu hamle cumhur ittifakının hdp seçmeninden umudu kestiğinin göstergesidir.
çok yakında yapılacağını tahmin ettiğim erken seçim öncesi hem bir kısım milliyetçi seçmeni cumhur ittifakına çekmek hem de kızan ve kafası karışan hdp seçmenini sandıktan uzaklaştırıp millet ittifakına olan desteği azaltmak için yapılmaktadır.
kemerlerinizi bağlayın 90'ların sonundakine benzer bir türbülansa giriyoruz.

terörle arasına bağlantı koyamadığı için kapatılacak olan bir parti olursa hemen seviniriz, buna. fakat zamanında o parti ile iş birliği yapıp birçok şehidin verilmesine sebep olan partininde kapatılması şartıyla.

pkk savunucuları olmasalar tamam diyeceğim de, terörist cenazesine gitmek falan olmuyor be ya.

benim vergimle aldığın maaşla, terörist cenazesine gideceksin, sayın apo falan diyeceksin. demokrasi ayrı, bölücülük ayrı.

o zaman biri de çıksın izmir antalya falan chp tarafı ayrı ülke kursun. şartlar eşit değil, özgürlük istiyoruz, yok halkların demorkrasisi zart zurt. harita çizelim böyle ege, akdeniz falan.

konyalılar, rizeliler çıksın o zaman ayrı bi ülke hayal etsin. cehape zihniyetinden bıktık, ayrı ülke istiyoruz desin. almanya gısgansın bu ülkeyi.
.

demokrasi mi bu şimdi? bildiğin bölücülük.

keşke hdp'yi kapatarak amerikancı terör örgütünü yok edebilecek olsak. bunlar ya komedi olsun diye bu girişimde bulunuyorlar ya da çok ciddi oy kaybettiklerini ve bunu nasıl değiştireceklerini bilmiyorlar. yapay gündem arayışı yine ülke demokrasisine çok şey kaybettirecek gibi. daha dün halbuki avrupa birliği falan diyorduk.

neyse, akp ve mhp tarafından engellenir bu girişim. olan yine perinçek'e olur.

o kadar kutlu ve yıllardır beklenilen bir haberdi ki bu, gerçekten bir anda günüm değişti sevinçten...bu bölücü yavşaklar yüzünden yıllardır sinirlerim gerim gerim gerilip duruyordu. bakın buraya açıkça ve tekraran yazıyorum, bunlar tam bir bölücü yavşaktır, bunların her türlü kaydı kuydu zaten devletimizin arşivlerinde mevcuttu...demekki zamanlama olarak bu an uygun görüldü ama umarım kapatıldıktan sonra bir daha türetilmeyecek kanunlarda çıkarılır.

yıllardır yok demokratikleşme yok ifade özgürlüğü yok şu yok bu...noldu? bunlara bu kadar tolarans gösterildi de noldu? bir söz vardır, oldukça kaba ve küfürlü ama hafifletilmiş bir şekilde özür dileyerek yazmak istiyorum...denir ki.."o....punun tövbesi yaprağı görene kadardır." bunlarınki de o misal...bunlar hainlik ihanet şerefsizlık soysuzluk ne görürlerse hemen balıklama atlarlar...bu partinin bizim ülkemizle, devletimizle, değerlerimizle alakası bile yoktur. bunu herkes bilir zaten. aldıkları oyu nasıl aldılar? doğuda zorla baskıyla, batıda kandırıp demokrasi çığırtkanlığı yaparak...kazandıkları belediyelerdeki tüm parayı teröre peşkeş çektiler...bunlar bu kadar oyu çözüm süreci denilen zillet sürecinden destekle alabildiler...o zamanlar bunun yanlış olduğunu söyledik, bu süreci samimiyetle savunanlar da hep demokrasi ve 90'lardaki hukuksuzlukları öne koyarak farklı bir yol diyordu..sonuç? demekki 90'larda yapılanlar doğruymuş...

siz tilkiye merhamet ederseniz, bu merhametiniz size tüm tavuklarınızın katledilmesi olarak geri döner. bunlar tilki, bunlara merhamet asıl güçsüse ve mazluma zulümdür....kapatılırsa da hiçbir şey olmaz..bunlar başladı 3 buçuk atmaya, tepinip duruyorlar, inanın hiçbir şey de olmayacak, yaprak gibi kalıp öylece savrulacaklar..arkalarında da kimseler kalmayacak, kandırdıkları 3-5 çakal marjinalden başka..it gibi sinip kalacaklar...bunlar çözüm sürecinde semirmişti, o oyları bu sayede alabildiler...herkes bunların gerçek yüzünü de gördü..bunların soyu sopu inanın yok, bunların soyu kırık...bunların derdi türklükle, türk devletiyle ve türk milletiyle...

insan kürt olabilir, zaza olabilir, laz olabilir, arap olabilir, şu olabilir bu olabilir...bu bizim elimizde değil, bu bir kader...ama ihanet içinde bulunmak ve hain olmak işte o bir seçimdir... hiçbir türk devletinde hiçbir tebaaya ayrımcılık yapılmamıştır bilakis herkese şanslar tanınmıştır. bu ülkede sen kürtsün diye memur olamayan var mı? şehit polis memuru fethi sekin kürttü mesela, turgut özal da kürttü, daha birçok örnek var...hain amaçlarla bizim birliğimizi bozmak ve asırlardır kurdukları planları hayata geçirmek için sözde demokrasi adı altında kaşıyorlar kürtleri...suriye, ırak...işte durum ortada..binlerce insan katledildi, şehirler harap, nerede batı? oraya yardım eden yine biz türkleriz ve bizim devletimiz...

özetle; haine, şerefsize, çakala, sırtlana, soysuza yaşam alanı yoktur ve hiçbir devlette buna izin vermez....türklük asırlardır var olan bir milletin öz adıdır...türk sadece türk'ü değil, kendini bu devlete ve millete bağlı hisseden herkesi kapsar....zaten salt ırkcılık bizim kültürümüzde de yoktur.. terörizmin yolunda hainlikle soysuzlukla ve kalleşlikle yürüyen ve bunu demokrasi kisvesi altında yapan herkesin ta ........... ingiliz pasaportu alsalar anında ingilizim, ben zaten ingilizdim hep diyecek olanların mesele türklüğe gelince faşizm bu, zorbalık ikiyüzlülüğü ve ihanetini de hep bileceğiz.. böyle haince hareket eden hiçbir parti kurum şu bu barınamaz ve barınamayacak artık bu ülkede.

türkiyede gizli bir gücün çözüm sürecini kafasına göre kapat aç yapması beni korkutuyor. o kadar saçma bir hale geldi ki ülkem , türküm diyene faşist damgası diğer kimlikler gururla söylenildiğinde özgürlük savaşçısı deniliyor . bu ülkenin bu duruma gelmesinde hepimizin bir parmağının olduğunu düşünüyorum. "kafamda yapacak bir şey var mı ? "diye düşündüğümde kendi dertlerimin arasında ülkeme fırsat bulamıyorum. geçim derdi , gelecek kaygısı... sanırım diğer vatandaşlarda benim gibi olduğu için ülkenin soruna bir çözüm bulmak için birleşemiyor. ama emin olun bu cennet vatan birilerine fütursuzca peşkeş çekilirken böyle durursak ve vatanımızı kaybedersek önce bu vatan için kan dökmüş şehitler ve atamın kemikleri sızlar .

hdp denilen siyası nereye çalıştığı bilinmez (biliniyor ) partisinin kapatılma davasına gelince , çok geç kalınmış bir davaydı. şovenizm yanlısı partinin kim tarafından kurulduğu ve neden açıldığını hepimiz biliyoruz. bu zamana kadar çözüm süreci sayesinde içlerindeki tüm pislikleri türk halkının gözünün içine baka baka kustular. şimdi bir de densizlik yapıp " biz özgürlükçüyüz, adalet istiyoruz. " diye meclisten çıkmama gibi bir olayında içine girmişler. şimdi diyebilirsiniz : bu adamları halk seçti. halkın iradesi yok sayılıyor. efendim biz bu gibi durumları ilk defa yaşayan bir ülke değiliz. bizim ilk kuruluş partimiz olan cumhuriyet halk fırkası için muhalif bir parti kurulmuştu. hatırlayın . (bkz: terakkiperver cumhuriyet fırkası).kurulan bu partinin amacı sadece muhalefet yapıp ülkeyi tek parti sisteminden çıkartmaktı . ama ne yazık ki bu iş saçma sapan bir şekilde sonlanmıştır. sebebine gelince , yine bu malum partinin yaptığı gibi cumhuriyete zarar veren bir çoğunluğun parti içine doluşması ve zarar vermeye teşebbüs etmesi sebebi olabilir.

kapatılma nedeni detaylı olarak :
şubat 1925'te baş gösteren şeyh said isyanı dolayısıyla terakkiperver cumhuriyet fırkası iktidar tarafından eleştirilere maruz kalmıştır. dönemin başbakanı ali fethi okyar istifa etmiş ve güvenoyu alarak başbakan olan ismet paşa takrir-i sükun kanununu yürürlüğe koyarak basına ciddi cezalar kesilmesinin yolunu açmıştır. bu arada tcf'nin kapatılması süreci hızlanır ve fırka 5 haziran 1925'te kapatılır. 14 haziran 1926'da izmir suikastı sonrasında bazı paşalar tutuklanır ve idam hükmüyle yargılanır. fakat içlerinde kâzım karabekir ve ali fuat paşa gibi istiklal savaşı'na katılanların da bulunduğu bu komutanlar, türk ordusu subaylarının protesto gösterileri sonucu,[kaynak belirtilmeli] gazi mustafa kemal paşa'nın "özel affı" ile idamdan kurtulmuşlardır .

bu gibi olaylar her zaman yaşanacaktır. ama bu ülke baki kalacaktır. o yüzden geç kalınmış bir şeye sevinmek yerine üzülmek gerekiyor. o kadar para bu adamlara hazineden boşu boşuna aktarıldı. para nereye gitti meçhul , ama ben bize gül olarak döndüğünü asla düşünmüyorum. çünkü amacı belli bir zihniyet size gül vermez aksine gülle atar.

dtp'nin başına gelenleri hatırlayacak kadar siyasi hafızamızı yokladığımız takdirde, karl marx'ın 18. brumaire'deki meşhur tespitini hatırlatan durum: "hegel, dünyadaki tüm tarihsel gerçeklerin ve kişiliklerin iki kez ortaya çıkacağını belirtmiş ancak bunların ilkinin bir trajedi, ikincisinin ise komedi olduğunu eklemeyi unutmuştur."

klasik kaosu başka bir kaos ile perdeleme çabası.

damat nerede? 128 milyar dolar nerede?

boş işler daha öncede kapandı tekrar başka isimle geldiler gene aynısı olacak .

son 1 yıldır akapenin neredeyse hiçbir planı tutmuyor. bildik söylemleri tekrara gerek yok.. fakat böyle bir kapatma ihtimalini çok zayıf görüyorum. putin’e katil dendiği bir düzlemde rejimin sığınağı olsa olsa samimiyetten uzak şirinlik eylemleri ile abd ve ab olacaktır. kapatma davasında mehaşpeyi aman biraz hoş edip gazını alalımdan başka kurnazca bir akıl göremiyorum.

şöyle bir düşünce aklıma geldi: "kapatılmasından ziyade hazine yardımından kesilmesi". daha önce bu yapılmıştı. böylelikle hem parti kapatılmamış olacak ki demokrasiden taviz verilmedi mesajı verilecek hem de hdp'nin mali açıdan etkinliği azaltılacak. bir taşla iki kuş.
tahminim bu yönde. gerçekleşirse editlerim.

imralı görüşmeleri kapatma iddianamesinde yer almış.

şunu da bir hatırlayalım:
23 şubat 2021 pervin buldan'ın açıklamaları iktidar tarafından ne yalanlandı ne de tekzip edildi.

bu iki konu cepteyken devam edelim:


buldan, çözüm sürecini 3 ayak üzerinden kurguladıklarını belirtip devam etmişti:

1 ayak imralı, 2. ayak kandil, 3. ayak da hükümet ve devlet kanalı.
o süreçte imralı’da sayın öcalan’la yaptığımız her görüşme devletin ve hükümetin bilgisi ve onayı dahilinde yapılmıştır.
imralı ziyaretinden sonra devlet ve hükümetin onayıyla kandil’e gidiyorduk. görüşmenin sonucu devlet ve hükümete aktarıyorduk. devlet heyeti ise bu bilgileri biz imralı’ya gitmeden önce kendisi gidiyor, bu bilgileri götürüyor, sayın öcalan’la görüşmeleri gerçekleştiriyor, arkasından bizi imralı’ya gönderiyordu. sonra çözüm heyeti imralı’ya gidiyordu, sayın öcalan devlet heyetiyle görüşmenin çerçevesini bize aktarıyor, devlet heyetiyle görüşme yaptıktan sonra devletin bilgisi ve onayı dahilinde oradaki pkk yetkililerine anlatıyorduk.
...
senin genel başkanın erdoğan da heyecanla bu mektubun türkiye'ye nasıl döneceğini heyecanla umutla bizlerden bekliyordu. biz o mektupları getirdik ilgililere de teslim ettik .

şimdi soru şu:
iddianamede kapatmaya ve siyaset yasağına delil olarak gösterilen bu görüşmelerin diğer bacağı olan akpliler de kapatma davasında yargılanacak ve siyaset yasağı gelecek mi.

yerinde ve doğru bir karardır