30 mart 2021 askeri okullardan atatürk devrimleri bölümünün kaldırılması
başlık "heady" tarafından 30.03.2021 11:39 tarihinde açılmıştır.
21.
gören, tam da bu politikalar yüzünden ordunun içine sızılan ve darbe yapılan ülkenin başka bir yer olduğunu sanır.
gerçekten kara mizah gibi ülke fakat burada suç halkın değil. kanıyla canıyla muhalefet edip savaşmayan ünlülerin, subayların, siyasetçilerin, iş adamlarının.
çağlar keyder osmanlı'nın çöküşünü ve daire-i adalet'in bozulmasını, günü kurtarmak vizyonundan öteye gidemeyen pragmatist osmanlı bürokrasisinde görür. türk orta sınıfı genelde konfor alanından çıkmaya özellikle de öne atılmaya alerji geliştirmiştir her zaman.
bu uğurda bedel ödeyenlere hürmetle ama sinik kalan ve adım atmayan herkese hakkım helal değil. makam ve mevkilerinizle size mutluluklar.
siyasetçiler ise şu vaziyette bile hala ezber muhalefet yapıyor, gelişen olaylardan mizah üreterek saldırıyor, twit atıyor. bu ülkede birden fazla reşit galip olsa muhalefet nasıl yapılır görürdük. reşit galip pozisyonunun imkansızlığına rağmen sınıf intiharı denilebilecek bir eyleme imza attı.
gerçekten kara mizah gibi ülke fakat burada suç halkın değil. kanıyla canıyla muhalefet edip savaşmayan ünlülerin, subayların, siyasetçilerin, iş adamlarının.
çağlar keyder osmanlı'nın çöküşünü ve daire-i adalet'in bozulmasını, günü kurtarmak vizyonundan öteye gidemeyen pragmatist osmanlı bürokrasisinde görür. türk orta sınıfı genelde konfor alanından çıkmaya özellikle de öne atılmaya alerji geliştirmiştir her zaman.
bu uğurda bedel ödeyenlere hürmetle ama sinik kalan ve adım atmayan herkese hakkım helal değil. makam ve mevkilerinizle size mutluluklar.
siyasetçiler ise şu vaziyette bile hala ezber muhalefet yapıyor, gelişen olaylardan mizah üreterek saldırıyor, twit atıyor. bu ülkede birden fazla reşit galip olsa muhalefet nasıl yapılır görürdük. reşit galip pozisyonunun imkansızlığına rağmen sınıf intiharı denilebilecek bir eyleme imza attı.
devamını gör...
22.
atatürk inkılapları kavramını kullanmak yerine devrim olarak adlandırmaları elbette bilerek tercih ediliyor. bu, bugün ilk defa olmadı, uzun zamandır bu hükümetin eğitim alanında istediklerini başardığının bir göstergesidir. haberin bu şekilde çıkması öncelikle rezalettir.
devrim köktenci ve radikal bir değişimdir, inkılap ise devrim yapıldıktan sonra toplumu geliştirmek adına yapılan yeniliklerdir. yani inkılap yapmak tek başına devrimin gerçekleştirildiği anlamına gelmez.
gerçi bugün bir çok tarih hocası veya profesörü dahi bu farkı kesinlikle bilmiyordur. google’da aratınca bile inkılap, devrim olarak tanımlanıyor, skandal.
bu ak partinin başarısıdır. eğitim konusunda yaptığı yozlaşmanın geldiği son nokta, artık şaşıranlara bile şaşırıyorum.
bu konuda türkiye’nin önde gelen iki kurum vardır, türk inkılap tarihi enstitüsü ve boğaziçi üniversitesi atatürk enstitüsü umarım bir açıklama yapılacaktır.
askeri okullar yeniden açılınca eski kalite olacak mıydı ki? tabi ki hayır!
askeri okullar kapatıldığında bu ülkede bir kültürü yok ettiler. modern türk cumhuriyeti dediğimiz olay sadece atatürk’ten ibaret değildir. mektebi tıbbiyelilerle anılsa da türkiye cumhuriyetinin temelleri askeri okullarda atılmıştır. eğitimin en kalitelisi ve rafine olanı yalnızca askeri okullarda veriliyordu. bu durum osmanlı döneminde de böyleydi, cumhuriyet dönemi boyunca da böyleydi.
bugün pilotlara bakıyoruz, basit bir kaç sınavla hemen hemen herkes pilot olabiliyor. askeri okullardan mezun olmuş pilotlar ile türk hava kurumundan veya daha yeni kurumlardan mezun olan pilotlar arasında muazzam bir kültür, eğitim farkı vardır.
doktorlara bakalım, bu ülkede bir gata gerçeği vardı. o okulda eğitim almış bir doktor üzgünüm ama ne çapa ne de hacettepe mezunu doktorlar ile kıyaslanmazdı. amacım okul kötülemek değil, doktorların başarılı operasyonlar ve teşhisleri incelendiğinde gata her zaman en öndeydi.
bu kaliteyi askeri okulların, eğitime verdikleri önem ve değer belirliyordu.
siyasi kişilerin tarihine ve savaş tarihine elbette herkes ilgi duymaz fakat askeri okul denilen kurumlarda verilen eğitim türkiye’de en kaliteli eğitimin merkeziydi.
yüzyıllık bir kültürü, türkiye’nin belki de son kalan değerini, darbe ardından apar topar kapattılar, nice parlak gencin hayatını söndürdüler. ardından milli savunma üniversitesi açıldı. başına da dünyanın en yobaz tarihçisini rektör olarak atadılar. evet biz bu gelişmeleri takip ederken, o okullarda verilen atatürk devrimleri *dersinin çok yüzeysel ve saçma bir şekilde verildiğine emindik.
bu gelişmeler, bana nedense 1909 karşı devrimini anımsatıyor. yine yobaz dinciler, 1908 devriminin getirdiği, anayasa ve kadın hakları konusunda yaptığı yenilikleri ve dinci sınıfın askerlikten muaf tutulamayacağı ve abdülhamit e yakın bugünün bankamatik memurlarımisali askerlerin erken yaşta emekliliği yani liyakat esasına dayandırılması gereken bazı durumlara karşı çıkmışlardır. zamansız ve aniden yükselen bu karşı devrim başarıya ne yazık ki ulaşmıştı. fakat uzun vadede en çok kendilerine zarar vermiştir.
atatürk inkılaplarından , eğitim alanında yapılan 3 mart 1925 tevhid-i tedrisat kanunu ile bir sene geç bile olsa 2 eylül 1925 tarihinde bakanlar kurulu kararı ile 773 tekke ve 905 türbe kapatılarak milli eğitim bakanlığına devredilmiştir.
bugün korkunç aşamalardan geçiyoruz, telafisi mümkün olmayan devrimler yapılıyor bu ülkede, fakat elbet bir gün devran dönecektir. bağnaz ve yobazların teker teker bedel ödeyeceği günler illa ki gelecektir.
devrim köktenci ve radikal bir değişimdir, inkılap ise devrim yapıldıktan sonra toplumu geliştirmek adına yapılan yeniliklerdir. yani inkılap yapmak tek başına devrimin gerçekleştirildiği anlamına gelmez.
gerçi bugün bir çok tarih hocası veya profesörü dahi bu farkı kesinlikle bilmiyordur. google’da aratınca bile inkılap, devrim olarak tanımlanıyor, skandal.
bu ak partinin başarısıdır. eğitim konusunda yaptığı yozlaşmanın geldiği son nokta, artık şaşıranlara bile şaşırıyorum.
bu konuda türkiye’nin önde gelen iki kurum vardır, türk inkılap tarihi enstitüsü ve boğaziçi üniversitesi atatürk enstitüsü umarım bir açıklama yapılacaktır.
askeri okullar yeniden açılınca eski kalite olacak mıydı ki? tabi ki hayır!
askeri okullar kapatıldığında bu ülkede bir kültürü yok ettiler. modern türk cumhuriyeti dediğimiz olay sadece atatürk’ten ibaret değildir. mektebi tıbbiyelilerle anılsa da türkiye cumhuriyetinin temelleri askeri okullarda atılmıştır. eğitimin en kalitelisi ve rafine olanı yalnızca askeri okullarda veriliyordu. bu durum osmanlı döneminde de böyleydi, cumhuriyet dönemi boyunca da böyleydi.
bugün pilotlara bakıyoruz, basit bir kaç sınavla hemen hemen herkes pilot olabiliyor. askeri okullardan mezun olmuş pilotlar ile türk hava kurumundan veya daha yeni kurumlardan mezun olan pilotlar arasında muazzam bir kültür, eğitim farkı vardır.
doktorlara bakalım, bu ülkede bir gata gerçeği vardı. o okulda eğitim almış bir doktor üzgünüm ama ne çapa ne de hacettepe mezunu doktorlar ile kıyaslanmazdı. amacım okul kötülemek değil, doktorların başarılı operasyonlar ve teşhisleri incelendiğinde gata her zaman en öndeydi.
bu kaliteyi askeri okulların, eğitime verdikleri önem ve değer belirliyordu.
siyasi kişilerin tarihine ve savaş tarihine elbette herkes ilgi duymaz fakat askeri okul denilen kurumlarda verilen eğitim türkiye’de en kaliteli eğitimin merkeziydi.
yüzyıllık bir kültürü, türkiye’nin belki de son kalan değerini, darbe ardından apar topar kapattılar, nice parlak gencin hayatını söndürdüler. ardından milli savunma üniversitesi açıldı. başına da dünyanın en yobaz tarihçisini rektör olarak atadılar. evet biz bu gelişmeleri takip ederken, o okullarda verilen atatürk devrimleri *dersinin çok yüzeysel ve saçma bir şekilde verildiğine emindik.
bu gelişmeler, bana nedense 1909 karşı devrimini anımsatıyor. yine yobaz dinciler, 1908 devriminin getirdiği, anayasa ve kadın hakları konusunda yaptığı yenilikleri ve dinci sınıfın askerlikten muaf tutulamayacağı ve abdülhamit e yakın bugünün bankamatik memurlarımisali askerlerin erken yaşta emekliliği yani liyakat esasına dayandırılması gereken bazı durumlara karşı çıkmışlardır. zamansız ve aniden yükselen bu karşı devrim başarıya ne yazık ki ulaşmıştı. fakat uzun vadede en çok kendilerine zarar vermiştir.
atatürk inkılaplarından , eğitim alanında yapılan 3 mart 1925 tevhid-i tedrisat kanunu ile bir sene geç bile olsa 2 eylül 1925 tarihinde bakanlar kurulu kararı ile 773 tekke ve 905 türbe kapatılarak milli eğitim bakanlığına devredilmiştir.
bugün korkunç aşamalardan geçiyoruz, telafisi mümkün olmayan devrimler yapılıyor bu ülkede, fakat elbet bir gün devran dönecektir. bağnaz ve yobazların teker teker bedel ödeyeceği günler illa ki gelecektir.
devamını gör...
23.
sabah sabah can sıkan haber.
canımı sıkanlardan biri de şu; bugüne dek "bu yapılırsa ortalık ayağa kalkar" dediğimiz her şey yapıldı, kimsenin de sesi çıkmadı. halk arasında yapılan protestolar ve 3-5 cılız ses... gerisi yok. o nedenle şimdi bu gidişat çok ama çok tehlikeli çünkü yine kimse bir şey yapmıyor, yapmayacak. büyük büyük konuşup asıp kesiyor herkes ama isteyen, istediğini elde etmeye devam ediyor.
merak ediyorum, iran'da, afganistan'da ya da mesela venezuela'da da "işler bu noktaya gelirse şöyle karşı çıkarız, böyle yaparız" diyenler var mıydı, varsa şimdi ne haldeler...
kimse kusura bakmasın ama, halkın büyük bir kısmı bu olanlardan şikayetçi değilse, biz artık kaynayan sudaki kurbağayız demektir.
canımı sıkanlardan biri de şu; bugüne dek "bu yapılırsa ortalık ayağa kalkar" dediğimiz her şey yapıldı, kimsenin de sesi çıkmadı. halk arasında yapılan protestolar ve 3-5 cılız ses... gerisi yok. o nedenle şimdi bu gidişat çok ama çok tehlikeli çünkü yine kimse bir şey yapmıyor, yapmayacak. büyük büyük konuşup asıp kesiyor herkes ama isteyen, istediğini elde etmeye devam ediyor.
merak ediyorum, iran'da, afganistan'da ya da mesela venezuela'da da "işler bu noktaya gelirse şöyle karşı çıkarız, böyle yaparız" diyenler var mıydı, varsa şimdi ne haldeler...
kimse kusura bakmasın ama, halkın büyük bir kısmı bu olanlardan şikayetçi değilse, biz artık kaynayan sudaki kurbağayız demektir.
devamını gör...
24.
ben zaten gidiyorum. gelirlerse gelsin. bu halk ve ülke için mücadele etmeye değmez.
devamını gör...
25.
tsk 'nın içinde dini yapılanmalar allah korusun ülkenin bile sonunu getirir... zamanında fetö veya diğer tarikatlar ile yapılan uyarılar aynı güruh tarafından hep demokrasi adı altında geçiştirildi sonrası malum...
aynı hataları şimdi aynı güruh, benzer insanlar yandaş medyada ha bire güzellemeler yaparak savunuyorlar...
bu tarz yanlışlar ileride kandırıldım ile geçiştirilemeyecek kadar ciddi olaylara gebe olur.
aynı hataları şimdi aynı güruh, benzer insanlar yandaş medyada ha bire güzellemeler yaparak savunuyorlar...
bu tarz yanlışlar ileride kandırıldım ile geçiştirilemeyecek kadar ciddi olaylara gebe olur.
devamını gör...
26.
chaos is coming...
devamını gör...
27.
attan düşüp gazi oldum diyenlerin yönettiği ülkede şaşırtmaması gerekirdi ama şaşırttı, hala umudunun olması da zor. vallahi bunaldım artık
devamını gör...
28.
yalnızca atatürk'ün adı ve icraatları silinmemiş, aynı zamanda birkaç önemli ifade* ve "cumhuriyetin temel nitelikleri"nin sıralandığı bölüm de kaldırılmış. ilgili bölüm türkiye cumhuriyeti'nin temel niteliklerini şöyle sıralıyormuş: "demokratik, laik ve sosyal hukuk devleti niteliği."
oysaki, 15 temmuz 2016 darbe girişimi konusunda, (atatürk'ün adı kullanılarak da olsa) bizzat atatürk'e ve ilke ve inkılaplarına karşı yapılan, askeri darbe niteliğiyle antidemokratik ve gerçekleştiren kesimin dünya görüşü dolayısıyla antilaik kimliği ayan beyan ortada olan bir girişimi bertaraf ettiğimiz için övünmüyor muyduk? ordunun içerisindeki bu ve bunlar gibi olası grupların devletimiz için en büyük iç tehdidi teşkil ettiğini anlamamız gerekmez miydi? ordunun siyasetten ve dinden bağımsız olması gerektiğini, zira içerisinde bulunabilecek mevzubahis iki kuruma sapkınlık derecesinde bağlı kişiler tarafından gücünün kötüye kullanılabileceğini düşünemez miydik?
olaya bu boyutuyla bakıldığında, işbu düzenleme kocaman bir ikiyüzlülükten başka bir şey değil. düşünen ve uygulamaya koyanları teker teker tebrik etmek gerek, zira herhâlde bu kadar akılsızca davranılabilirdi: "15 temmuz'u bütün benliğimizle lanetliyoruz ama yenilerini yapmak isteyenlere karşı kapıları ardına kadar açıyoruz."
ama yine de bütün bunlara şaşırmıyor, yadırgamıyorum. iktidar partisinin, başındaki zatın ve diğer mensuplarının atatürk'e karşı güttüğü aşağılık kompleksi de, yıllardır yürüttükleri asılsız kara propaganda, itibarsızlaştırma ve önemsizleştirme faaliyetleri de zaten bilindik şeyler. ben asıl daha birkaç yıl önceye kadar milliyetçiliğiyle, atatürkçülüğüyle ve cumhuriyetin temel değerlerine duyduğu saygıyla övünen milliyetçi hareket partisi ve başındaki bozkurt bozuntusunun tavrını çok merak ediyorum. acaba azcık bile olsa dövünüyorlar mıdır?
oysaki, 15 temmuz 2016 darbe girişimi konusunda, (atatürk'ün adı kullanılarak da olsa) bizzat atatürk'e ve ilke ve inkılaplarına karşı yapılan, askeri darbe niteliğiyle antidemokratik ve gerçekleştiren kesimin dünya görüşü dolayısıyla antilaik kimliği ayan beyan ortada olan bir girişimi bertaraf ettiğimiz için övünmüyor muyduk? ordunun içerisindeki bu ve bunlar gibi olası grupların devletimiz için en büyük iç tehdidi teşkil ettiğini anlamamız gerekmez miydi? ordunun siyasetten ve dinden bağımsız olması gerektiğini, zira içerisinde bulunabilecek mevzubahis iki kuruma sapkınlık derecesinde bağlı kişiler tarafından gücünün kötüye kullanılabileceğini düşünemez miydik?
olaya bu boyutuyla bakıldığında, işbu düzenleme kocaman bir ikiyüzlülükten başka bir şey değil. düşünen ve uygulamaya koyanları teker teker tebrik etmek gerek, zira herhâlde bu kadar akılsızca davranılabilirdi: "15 temmuz'u bütün benliğimizle lanetliyoruz ama yenilerini yapmak isteyenlere karşı kapıları ardına kadar açıyoruz."
ama yine de bütün bunlara şaşırmıyor, yadırgamıyorum. iktidar partisinin, başındaki zatın ve diğer mensuplarının atatürk'e karşı güttüğü aşağılık kompleksi de, yıllardır yürüttükleri asılsız kara propaganda, itibarsızlaştırma ve önemsizleştirme faaliyetleri de zaten bilindik şeyler. ben asıl daha birkaç yıl önceye kadar milliyetçiliğiyle, atatürkçülüğüyle ve cumhuriyetin temel değerlerine duyduğu saygıyla övünen milliyetçi hareket partisi ve başındaki bozkurt bozuntusunun tavrını çok merak ediyorum. acaba azcık bile olsa dövünüyorlar mıdır?
devamını gör...
29.
son 2-3 haftadır yavaş yavaş silmeye devletten adını silmeye çalışmalarıdir. ne yaparsıniz yapın zihinlerden silemeyeceksiniz.
devamını gör...
30.
daha ne olabilir ki dediğimiz anda çok daha fazlası oluyor maalesef. önce andımız şimdi de bu, ne yaparlarsa yapsınlar atatürk'ü unutmayacağız. diploması bile şaibeli birini atatürk'ün yerine koymayacağız. bunu bir an önce muhteşem(!) ortadoğu zekalarıyla anlamaları gerekiyor.
devamını gör...
31.
türkiye cumhuriyeti olan devletimizin adı ;" cumhuriyet" kelimesini havadan değil bu devrimler sayesinde aldı.o devrimleri de askerlerle birlikte yaptı.devleti korumak sınırları müdaafadan,terörle mücadeleden ibaret değil bağlı bulunduğu temelleri korumaktan da ileri gelir,içeriyi de korumak gerekir.o kadar sıkıntı varken bide bu sarsıntıyı vermeye gerek yoktu.ordunun atatürk'ten uzaklaştıkça düştüğü durumu az çok hepimiz gördük.
devamını gör...
32.
öyle garip bir durum ki bu yaşananlar.
atatürk'ün yürürlüğe koyduğu montrö'yü savundular diye demansa koşan generalleri sürüm sürüm süründürürsün, gün olur devran döner, montrö' ye uygun hareket edeceğiz diye halka seslenirsin.
demem o ki, mustafa kemal atatürk belki de efsunludur, ne zaman yok etmeye kalksan 'anka kuşu' gibi kaf dağı'ndan çıkıp kanatlarının gölgesine alır ülkeyi.
uğraşmayın, nafile çaba.
atatürk'ün yürürlüğe koyduğu montrö'yü savundular diye demansa koşan generalleri sürüm sürüm süründürürsün, gün olur devran döner, montrö' ye uygun hareket edeceğiz diye halka seslenirsin.
demem o ki, mustafa kemal atatürk belki de efsunludur, ne zaman yok etmeye kalksan 'anka kuşu' gibi kaf dağı'ndan çıkıp kanatlarının gölgesine alır ülkeyi.
uğraşmayın, nafile çaba.
devamını gör...