alzheimer

kafa yaralanmaları alzheimera neden olabiliyormuş. beni küçükken at tepmişti ve kafam taşa vurup yarılmıştı. umarım alzheimer olmam :'(.

1995 yılında 73 yaşındayken alzheimer teşhisi koyulan, teşhisten itibaren 2000 yılına kadar kendi portrelerini de yapan abd’li ressam william utermohlen hastalığın insan üzerindeki etkilerini fırçası ile ortaya sermiştir.

philadelphia üniversitesi uzmanlarından rhonda l. soricelli, ressamın son yaptığı eser için "tablo insan beyninde neler olduğunun göstergesidir.insanın bakarken içi parçalanıyor" demiştir.

william utermohlen

fotoğraf kaynağı
bilgi kaynağı

lilly, alzheimer ilacı (donanemab) fda onayı aldı..
başvuru
onay

(bkz: gantenerumab)(bkz: solanezumab)

beyin hücrelerinin ölmesine neden olan hastalık, bozukluk. yaş ilerledikçe bu hastalık yavaş-yavaş ortaya çıkar.

bilmeyenler için (bkz: aduhelm) beyin şişmesine neden olduğu için eleştiriliyordu..zaten onaylanması saçmalıktı.

fda şimdi de ilacın sadece hafif semptomları olanlara verilmesini öneriyor.buradan

beyni harap eden hastalık: alzheimer o kadar sık görülen bir hastalık ki ilerleyen zaman da kalp hastalığından daha sık görülen hastalık olacağı düşünülüyor. en basitinden unutmak.. üzücü aslında. bizi biz yapan yaşadıklarımız, anılarımızdır. bunlardan ibaretiz.






alzheimer üç aşamadan oluşur. belirtiler ortaya çıkmadan önceki preklinik aşama, alzheimer hastalığı nedeniyle hafif bilişsel bozulmanın başladığı hafif kognitif bozukluk ve alzheimer hastalığı nedeniyle bunama.

beyni alzheimerdan koruyan faktörler: diyet, egzersiz, uyku, zihinsel aktivite, sosyalleşme. lütfen hayatımızda bunları eksiksiz sürdürelim sevgili yazarlar. sağlık her şey gerçekten.

alzheimer risk faktörleri ise: 65 yaş üstü, ailede alzheimer olması, apoe genini taşıyor olmak, hafif bilişsel bozukluk, sağlıksız yaşam tarzı, sosyal hayattan uzaklaşma.

alzheimer hakkında hala yapılması gereken bir ton araştırma var. elde edilen de bir sürü bilgi var gerçi. ikinci alzheimer yazısında görüşmek üzere sağlıklı kalınnn. *



kaynak: bilim ve teknik dergisi, tubitak yayınları.

bu hastalığın bir kısmına yakalanıp son 10 yılı unutsam ne güzel olur.

b12 yoksunluğunun ileri safhası.

şu anki verilere göre ülkemizde altı yüz bin alzheimer vakası varmış ve bunların da üçte ikisi de kadınmış.

bu hastalardan birini de eypio’nun klibinde görüyoruz. #974797

veriler için şurdan

anneannemin 2006 yılından, vefat ettiği 2012 yılına kadar yaşadığı, yakınında olanlar olarak bizim de ailece şahitlik ettiğimiz zor hastalık.

söyleyeceklerim hastalığın aşamaları hakkında bilimsel bir tarif değil tabi ki, ama ben kendi yaşadıklarımız üzerinden üç evre olarak değerlendiriyorum alzheimerı.

başlangıçta küçük unutkanlıklar, hasta ile vakit geçirirken onunla güzel sohbetlere, neşeli vakitler geçirmenize sebep oluyor. yakın zamanda yaşananlar hakkında kopukluklar yaşasalar da geçmişi o kadar detaylı anlatıyorlar ki saatlerce konustururp dinlemek istiyorsunuz onları.

ardından unutkanlıkların artması, yakın çevresini bile tanımama, kendi bildiğine evden kaçmalar uzaklaşmalar, aşırı yeme isteği, doyduğunu bilememek dönemi geliyor. bu da kısmen çekilebilir bir durum ama zarar görmemesi için çok yakın takip etmeniz gerekiyor hastayı.

son dönemlerinde de kendi ihtiyaçları dahi karşılayamayacak kadar hareket kabiliyetlerinin kısıtlanması şeklinde yaşanıyor ki en zor halı bu ve ne kadar süreceği belirsiz bir dönem sizi bekliyor artık... bu dönemi hastamızın vefatına kadar yatalak kalma durumu şeklinde yaşadık biz. çevresindekileri çaresiz bırakan zor bir hastalık.

babaannemin muzdarip olduğu rahatsızlık. çok kötü ve kimsenin başına gelmesini istemediğim bir durumdur.

bu hastalığı tanımlayan ve ismine de "alzheimer" denilmesine sebep olan kişi,alman sinir hastalıkları uzmanı ve nöropatolog "(bkz: alois alzheimer) " 'dır.

anneannem oğlu mustafa'yı kaybettikten sonra üzüntüden basına gelen hastalıktır. dayımın ölümünden öncesindeki bazı olayları ve kişileri hatırlıyordu, daha sonrasındaki torunları veya olaylar hakkında hiç birşey hatırlamıyordu. gündelik köy yaşamını çok güzel sürdürüyordu. ne zaman köye gitsem sen kimin oğlusun, sen kimin kızısın diye her defasında bu soruları sorardı. ben derdim cennet'in oğlu diye, sevinirdi, hemde çok. aynı sevinci defalarca yaşamak, sanki tekrar tekrar torun sahibi olmuş gibi birşey herhalde.

alzheimer bana hep şahsiyet dizisini hatırlarır unutanın unutana hatırlatması.

ilk kez alois alzaimer tarafından keşfedilmiş hastalık.
dayılarımı bu hastalık neticesinde kaybettikten sonra iyce düşünmeye başlamıştım bu rahasızlığı, düşünün ki birbirinin cenazesinde kardeşlerden sadece annem ağlıyordu ve artık o da nerede olduğunu ne yapıldığını anlamayacak. şimdilik literatürde geçen orta seviye de olduğu.

durumun vahametini bir konuyu defalarca tekrar etmesinden ve tuvalet ihtiyacını aksatmasından sonra anlayabildim.
köyde kocasından yediği dayakları sık sık hatırlıyor.
şimdi aynı koca neredeyse bakıcısı gibi
ve en acısı da şu bilimsel 2 açıklama
henüz tedavisi olan bir hastalık değil
10 yıl a kadar yaşadıkları gözlenmiştir.
sevgili annemin bana anne olarak baktığı son zamanları, zaman ilerledikçe yabancılaşacak bize
yine zamanla yutkunmayı dahil her şeyi unutup bir bebek olarak ayrılacak aramızdan ama bu kez bedenen.
kafası karma karışık bunu örneklemek gerekirse;
sifonu çekmeyi hatırlıyor fakat elini de orada yıkamaya çalışıyor.

ben seni hatırladığım sürece hep yanında olacağım...

seni seviyorum anne...

alzaimer değil; alzheimer ' dir.
(bkz: alois alzheimer)

seni değiştiremem, birlikte hiç bir şey yaşamamışız gibi davranamam, sen beni unutabilirsin, yüzüme bakarken sanki hiç tanışmamışız gibi, ben seni unutamam, sana sarıldığım anları, biricik torunum diyip beni kollarına almanı. değişmen için, iyileşmen için bir şey yapamıyorum. sevgin benim için her zaman yeterliydi, sana gösterdiğim, sürekli unuttuğun sevgiyi keşke her seferinde sonuna kadar yaşatabilsem sana. seni değiştiremem, onca yaşadığın ve yaşadığımız anılardan sonra yalnızmışsın gibi hissetmeni kabul edemiyorum, her ne de olsa, sen benim bir parçamsın.
hiç yaşanmamış gibi olsa da.

alzheimer hastalığı

nöron kaybı sonucu yaşanan, demansın en sık görülen türüdür. genellikle 65 yaşından sonra görülür.
yaşamsal etkilerde azalma, bilişsel davranış bozukluğu ile kendini gösterir.

ilk olarak alman nörolog alois alzheimer tarafından tanımlanmıştır.
en belirgin belirtilerinden biri hafıza kaybı ve küçük unutkanlıklardır.

alzheimer'ın şu an bir tedavisi bulunmamaktadır.

belirtileri

alzheimer günümüzde uzmanlar tarafından tip 3 diyabet olarak değerlendiriliyor. alzheimer hastalarının tamamı aynı zamanda diyabet hastası zaten. muhtemelen vücuttaki şeker denge mekanizmasında bir sorun beyni etkiliyor.