ansızın kendinizi idam sehpasında bulsanız son isteğiniz ne olur sorunsalı
başlık "başımıza icat çıkarma denilen çocuk" tarafından 30.03.2021 16:43 tarihinde açılmıştır.
1.
idam mahkumlarının arkasından helva dağıtılıyor mu? arkamdan helva dağıtırlarsa kağıt helva dağıtsınlar tadı güzel en azından...
devamını gör...
2.
pudra şekeri.
devamını gör...
3.
devamını gör...
4.
onu son kez görmek
devamını gör...
5.
hayatta kalmak.
o yoksa künefe ya da mantı yemek isterdim.
o yoksa künefe ya da mantı yemek isterdim.
devamını gör...
6.
ona son bir kez sarılmak
devamını gör...
7.
bi' dal mentollü sigara.
devamını gör...
8.
aslında şiddete karşıyım ama sanırım * silah isterdim.*
devamını gör...
9.
son kez uçak yolculuğu yapmak isterim. izin verirlerse ve uçağa benle birlikte binmişlerse, sıkı gözetim altındaysam ve indiysek uçaktan, beyaz kuşaklı vasıfsız karateci hareketlerimle bi cebelleşme yaşarız. bir ihtimal kaçabilirim.
diğer ihtimalde: “gereksiz bekletmeyin, hızlıca sonuca varalım” derim.
diğer ihtimalde: “gereksiz bekletmeyin, hızlıca sonuca varalım” derim.
devamını gör...
10.
kedimi görmek.
devamını gör...
11.
ismail abinin taktiğini denerim. burun havada baş dik tüm asaletinle son isteğiniz var mı sorusuna
-var! salın beni. derim.
-var! salın beni. derim.
devamını gör...
12.
tarih asanları değil asılanları hatırlar , onları yazar.
asarsanız asın, yaşam hakkımı elimden almışsınız bunun yanında diğer isteklerimin zerre önemi var mı? bir tabak yemek su falan filan. rakibini şaşırtarak ölmek daha iyisi. belki o zaman hatasının farkına varır sizi asanlar.
asarsanız asın, yaşam hakkımı elimden almışsınız bunun yanında diğer isteklerimin zerre önemi var mı? bir tabak yemek su falan filan. rakibini şaşırtarak ölmek daha iyisi. belki o zaman hatasının farkına varır sizi asanlar.
devamını gör...
13.
yeteri kadar istedik olmadı , son istekte sizde kalsın deyip , vurun tabureye efendim derdim.
devamını gör...
14.
bir çay sigara yapmak isterdim.
uzun marlboro tercihimdir. bir de şu şarkıyı açarlarsa tabureyi kendim tekmeleyebilirim.
uzun marlboro tercihimdir. bir de şu şarkıyı açarlarsa tabureyi kendim tekmeleyebilirim.
devamını gör...
15.
ismet özel bunun şiirini yazmış. o idam anından, kainatın ve sonrasında insanlığın yaratılışına geri dönüp hayatı başlattığı, yani var olmayı anlattığı "celladıma gülümserken çektirdiğim son resmin arkasındaki satırlar" şiirini yapıştırıyorum. iyi okumalar:
- celladıma gülümserken çektirdiğim son resmin arkasındaki satırlar-
ben ismet özel, şair, kırk yaşında.
her şey ben yaşarken oldu, bunu bilsin insanlar
ben yaşarken koptu tufan
ben yaşarken yeni baştan yaratıldı kainat
her şeyi gördüm içim rahat
gök yarıldı, çamura can verildi
linç edilmem için artık bütün deliller elde
kazandım nefretini fahişelerin
lanet ediyor bana bakireler de.
sözlerim var köprüleri geçirmez
kimseyi ateşten korumaz kelimelerim
kılıçsızım, saygım kalmadı buğday saplarına
uçtum ama uçuşum
radarlarla izlendi
gayret ettim ve sövdüm
bu da geçti polis kayıtlarına.
haytanın biriyim ben, bunu bilsin insanlar
ruhumun peşindedir zaptiyeler ve maliye
kara ruhlu der bana görevini aksatmayan kim varsa
laboratuvarda çalışanlara sorarsanız
ruhum sahte
evi nepal'de kalmış
slovakyalı salyangozdur ruhum
sınıfları doğrudan geçip
gerçekleri gören gençlerin gözünde.
acaba kim bilen doğrusunu? hatta ben
kıyı bucak kaçıran ben ruhumu
sanki ne anlıyorum?
ola ki
şeytana satacak kadar bile bende ondan yok.
telaş içinde kendime bir devlet sırrı beğeniyorum
çünkü bu, ruhum olmasa da saklanacak bir şeydir
devlet sırrıyla birlikte insanın
sinematografik bir hayatı olabilir
o kibar çevrelerden gizli batakhanelere
yolculuklar, lokantalar, kır gezmeleri
ve sonunda estetik bir
idam belki!
evet, evet ruhu olmak
bütün bunları sağlayamaz insana.
doğruysa bu yargı
bu sonuç
bu çıkarsama
neden peki her şeyi bulandırıyor
ertelenen bir konferans
geç kalkan bir otobüs?
milli şefin treni niçin beyaz?
ruslar neden yürüyorlar berlin'e?
ne saçma! ne budalaca!
dört incil'den yuhanna'yı
tercih edişim niye?
ben oysa
herkes gibi
herkesin ortasında
burada, bu istasyonda, bu siyah
paltolu casusun eşliğinde
en okunaklı çehremle bekliyorum
oyundan çıkmıyorum
korkuyorum sıram geçer
biletim yanar diye
önümde bir yığın açalya
bir sürü çarkıfelek
gergin çenekli cesetleriyle
önümde binlerce çiçek
korkuyorum sıra sende
sen de başla ve bitir diyecek.
yo, hayır
yapamaz bunu, yapmasın bana dünya
söyleyin
aynada iskeletini
görmeye kadar varan kaç
kaç kişi var şunun şurasında?
gelin
bir pazarlık yapalım sizinle ey insanlar!
bana kötü
bana terkettiğiniz düşünceleri verin
o vazgeçtiğiniz günler, eski yanlışlarınız
ah, ne aptalmışım dediğiniz zamanlar
onları verin, yakınmalarınızı
artık gülmeye değer bulmadığınız şakalar
ben aştım onları dediğiniz ne varsa
bunda üzülecek ne var dediğiniz neyse onlar
boşa çıkmış çabalar, bozuk niyetleriniz
içinizde kırık dökük, yoksul, yabansı
verin bana
verin taammüden işlediğiniz suçları da.
bedelinde biliyorum size çek
yazmam yakışık almaz
bunca kaybolmuş talan
parayla ölçülür mü ya?
bakın ben, bir çok tuhaf
marifetimin yanısıra
ilginç ödeme yolları bulabilen biriyim
üstüme yoktur ödeme hususunda
sözün gelişi
üyesi olduğunuz dernek toplantısında
bir söyleve ne dersiniz?
bir söylev: büyük insanlık ideali hakkında!
yahut adınıza bir çekiliş düzenleyebilirim
kazanana vertigolar, nostaljiler
karasevdalar çıkar.
yapılsın adil pazarlık
yapılsın yapılacaksa
işte koydum işlemeyi düşündüğüm suçları
sizin geçmiş hatalarınız karşısına.
ne yapsam
döl saçan her rüzgarın
vebası bende kalacak
varsın bende biriksin
durgun suyun sayhası
yumuşatmayı bilen ateş
öğüt sahibi toprak
nasıl olsa geri verecek
benim kılıcımı.
(1984)
- celladıma gülümserken çektirdiğim son resmin arkasındaki satırlar-
ben ismet özel, şair, kırk yaşında.
her şey ben yaşarken oldu, bunu bilsin insanlar
ben yaşarken koptu tufan
ben yaşarken yeni baştan yaratıldı kainat
her şeyi gördüm içim rahat
gök yarıldı, çamura can verildi
linç edilmem için artık bütün deliller elde
kazandım nefretini fahişelerin
lanet ediyor bana bakireler de.
sözlerim var köprüleri geçirmez
kimseyi ateşten korumaz kelimelerim
kılıçsızım, saygım kalmadı buğday saplarına
uçtum ama uçuşum
radarlarla izlendi
gayret ettim ve sövdüm
bu da geçti polis kayıtlarına.
haytanın biriyim ben, bunu bilsin insanlar
ruhumun peşindedir zaptiyeler ve maliye
kara ruhlu der bana görevini aksatmayan kim varsa
laboratuvarda çalışanlara sorarsanız
ruhum sahte
evi nepal'de kalmış
slovakyalı salyangozdur ruhum
sınıfları doğrudan geçip
gerçekleri gören gençlerin gözünde.
acaba kim bilen doğrusunu? hatta ben
kıyı bucak kaçıran ben ruhumu
sanki ne anlıyorum?
ola ki
şeytana satacak kadar bile bende ondan yok.
telaş içinde kendime bir devlet sırrı beğeniyorum
çünkü bu, ruhum olmasa da saklanacak bir şeydir
devlet sırrıyla birlikte insanın
sinematografik bir hayatı olabilir
o kibar çevrelerden gizli batakhanelere
yolculuklar, lokantalar, kır gezmeleri
ve sonunda estetik bir
idam belki!
evet, evet ruhu olmak
bütün bunları sağlayamaz insana.
doğruysa bu yargı
bu sonuç
bu çıkarsama
neden peki her şeyi bulandırıyor
ertelenen bir konferans
geç kalkan bir otobüs?
milli şefin treni niçin beyaz?
ruslar neden yürüyorlar berlin'e?
ne saçma! ne budalaca!
dört incil'den yuhanna'yı
tercih edişim niye?
ben oysa
herkes gibi
herkesin ortasında
burada, bu istasyonda, bu siyah
paltolu casusun eşliğinde
en okunaklı çehremle bekliyorum
oyundan çıkmıyorum
korkuyorum sıram geçer
biletim yanar diye
önümde bir yığın açalya
bir sürü çarkıfelek
gergin çenekli cesetleriyle
önümde binlerce çiçek
korkuyorum sıra sende
sen de başla ve bitir diyecek.
yo, hayır
yapamaz bunu, yapmasın bana dünya
söyleyin
aynada iskeletini
görmeye kadar varan kaç
kaç kişi var şunun şurasında?
gelin
bir pazarlık yapalım sizinle ey insanlar!
bana kötü
bana terkettiğiniz düşünceleri verin
o vazgeçtiğiniz günler, eski yanlışlarınız
ah, ne aptalmışım dediğiniz zamanlar
onları verin, yakınmalarınızı
artık gülmeye değer bulmadığınız şakalar
ben aştım onları dediğiniz ne varsa
bunda üzülecek ne var dediğiniz neyse onlar
boşa çıkmış çabalar, bozuk niyetleriniz
içinizde kırık dökük, yoksul, yabansı
verin bana
verin taammüden işlediğiniz suçları da.
bedelinde biliyorum size çek
yazmam yakışık almaz
bunca kaybolmuş talan
parayla ölçülür mü ya?
bakın ben, bir çok tuhaf
marifetimin yanısıra
ilginç ödeme yolları bulabilen biriyim
üstüme yoktur ödeme hususunda
sözün gelişi
üyesi olduğunuz dernek toplantısında
bir söyleve ne dersiniz?
bir söylev: büyük insanlık ideali hakkında!
yahut adınıza bir çekiliş düzenleyebilirim
kazanana vertigolar, nostaljiler
karasevdalar çıkar.
yapılsın adil pazarlık
yapılsın yapılacaksa
işte koydum işlemeyi düşündüğüm suçları
sizin geçmiş hatalarınız karşısına.
ne yapsam
döl saçan her rüzgarın
vebası bende kalacak
varsın bende biriksin
durgun suyun sayhası
yumuşatmayı bilen ateş
öğüt sahibi toprak
nasıl olsa geri verecek
benim kılıcımı.
(1984)
devamını gör...
16.
neden ansızın kendimi idam sehpasında bulduğumu öğrenmek için kimlik kontrolü yaptırmak zira yanlış kişiyi almış olabilirler.
idam edilecek olsam kesinlikle sebebini bilirim ben.
(bkz: su testisi su yolunda kırılır)
idam edilecek olsam kesinlikle sebebini bilirim ben.
(bkz: su testisi su yolunda kırılır)
devamını gör...
17.
bir tepsi baklava ve bir kilo dondurma onlar asamadan şeker komasına *girip ölürüm. sultan filminde türkan soraykendi evini yıkıyordu onun gibi kimse öldüremez beni, ben öldürürüm.
devamını gör...
18.
bırakın beni...özgürlük....
devamını gör...
19.
aslırak ölmek istemiyorum, suyuma zehir katmanlarını isterdim.
devamını gör...
20.
asılarak değil yanarak ölmek isterdim. cehennem için alıştırma yapmak lazım.
devamını gör...