ömürden gidiyor beee
devamını gör...
bir insanı belli başlı hatlar ile tanıdığımızı, tamamen tanıyamayacağımızı düşünüyorum. çok klişe olacak belki, aynaya bakarken bile sanki her gün başka bir ben görüyorken nasıl bir başkasını kendimden daha iyi tanıyabilirim ki? ben bile her gün bir başka huyum olduğunu fark ediyorum, kendime şaşırıyorum. bir başkası benim gözümde hata sayacağım bir şeyi yaptığında ona nasıl “sen böyle bir hata yapamazsın” veya “sen nasıl böyle bir hata yaparsın” diye sorabilirim ki?
toparlayacak olursam, bir insanı tanımaya önce kendimden başlarım. bu cümlenin öznesi benim. bende kendimi her gün yavaş yavaş tanıyorum.
devamını gör...
tüm ilişkilerde güven vericidir.
bakışından ne hissettiğini, aslında o cümleyi neden kurduğunu, neye güldüğünü, neye sinirlendiğini bilmek tanıdık bir evde, herşey yerli yerindeymiş gibi hissettiriyor bana.
devamını gör...
yaş almakla birlikte tahammülünüz azaldığı için genel de geçiştirirsiniz, tanımak da sıkıcı gelir. tanıdığınızı zannettiğiniz, zamanların yorgunluğu sinmiştir üzerinize.
devamını gör...
kendini bile tanıyamamışken bir insanı tanımak demek büyük laf.
devamını gör...
insanlar her türlü kendilerini belli ederler de onları görecek ferasetli göz , tanımak için doğru zaman falan gerekiyor. yoksa kimse sonradan değişmiyor
devamını gör...
geçinmek için ne yaptığın beni ilgilendirmiyor. neyi özlediğini, kalbinin arzuladığı şeye kavuşmanın hayalini kurmaya cesaret edip edemediğini bilmek istiyorum.

kaç yaşında olduğun beni ilgilendirmiyor. aşk için, hayallerin için, yaşıyor olma serüveni için, bir aptal gibi görünme riskini göze alıp almayacağını bilmek istiyorum.

ay´ının etrafında hangi gezegenlerin döndüğü beni ilgilendirmiyor.

kederinin merkezine dokunup dokunmadığını, hayatın ihanetlerince açılıp açılmadığını, daha fazla acı korkusundan kapanıp kapanmadığını bilmek istiyorum.

saklamaya, azaltmaya ya da düzeltmeye çalışmadan benim ya da kendi acınla oturup oturamayacağını bilmek istiyorum.

benim ya da kendi neşenle olup olamayacağını, insan olmanın sınırlılığını hatırlamadan, bizi dikkatli ve gerçekçi olmamız için uyarmadan çılgınca dans edip coşkunun seni parmak uçlarına kadar doldurmasına izin verip vermeyeceğini bilmek istiyorum.

bana anlattığın hikayenin doğru olup olmaması beni ilgilendirmiyor. kendi kendine dürüst olmak için bir başkasını hayal kırıklığına uğratıp uğratamayacağını; ihanetin suçlamasına dayanıp, kendi ruhuna ihanet edip etmeyeceğini bilmek istiyorum.

güvenebilir ve güvenilebilir olup olamayacağını bilmek istiyorum. her gün sevimli olmasa da güzelliği görüp göremeyeceğini bilmek istiyorum. benim ve kendi hatalarınla yaşayıp yaşayamayacağını; bir gölün kenarında durup gümüş ay´a ´evet!´ diye bağırıp bağırmayacağını bilmek istiyorum.

nerede yaşadığın ya da ne kadar paran olduğu beni ilgilendirmiyor. keder ve umutsuzlukla geçen bir gecenin ardından, yorgun, bitap da olsan, çocuklar için yapılması gerekenleri yapıp yapmayacağını bilmek istiyorum.

kim olduğun, buraya nasıl geldiğin beni ilgilendirmiyor. çekinmeden benimle ateşin ortasında durup durmayacağını bilmek istiyorum.

nerede, kiminle, ne olduğun beni ilgilendirmiyor. diğer her şey bittiğinde seni ayakta tutan şeyin ne olduğunu bilmek istiyorum.

kendinle yalnız kalıp kalamadığını ve o boş anlarda sana arkadaşlık eden kendini gerçekten sevip sevmediğini bilmek istiyorum.
oriah mountain dreamer (kanadalı bir kızılderili)
devamını gör...
o insanda sizi tanımak istiyorsa mükemmel olaydır. benim en sevdiğim kısım bilmediğim yeni şeyler öğrenmek ve o insanın yardımı ile tecrübe etmektir.
devamını gör...
insanlar icin; simdiye kadar tanidigim kadariyla diyerek yorum yapmalı. kendimiz de her gecen gun degisiyoruz ve bu olmalı da.
devamını gör...
çok zor olan eylemdir. tanıdığını sanabilirsin, birazını tanıyabilirsin ya da sana gösterdiği şekilde tanıyabilirsin. bunların hiçbiri de "gerçekten" tanımak olmaz bence. mesela çok neşeli, sıcakkanlı dediğiniz birisinin içinde neşe kırıntısı olmayabilir. çok soğuk, kibirli dediğiniz kişi de gayet samimi ve sıcakkanlı birisidir belki de. yani bir insanı anca onun istediği kadar tanıyabilirsiniz. zarf başka, mazruf başka.
devamını gör...
zordur.
yıllar gerekir. ve hiç bir insanı tam olarak taniyamayiz maalesef. herkesin duvarları vardır o duvarlar çerçevesinde ve karşıdaki insan izin verdigi kadar taniyabiliriz.
devamını gör...
bazen tek bir an yeterli olabilir.
devamını gör...
hepimiz kendimizi benzersiz, kusursuz, mükemmel vb. hissediyoruz ve herkesin bize karşı tamamen şeffaf olmasını beklerken, biz karşılığında gizemlerle dolu boşluklar verip üzerine de bu anlamsız gizemlerden bizi tanımasını, anlamasını bekliyoruz.
dahası kendimiz ile ilgili tahminlerimiz bile tutmuyor bazen! mümkün mü başka bir insanı gerçekten tanımak şu hayatta?
o insanın izin verdiği kadar tanırsınız sadece...

çok nadir karşılacağınız "içi-dışı bir" dediğimiz insanlar vardır hayatta; hasbelkader onlardan birisine rastladıysanız ömür boyu kaybetmemeye çalışın onu. *

içimi açtım sana.
içini açmak için.

birhan keskin *
devamını gör...
sahiden tanımaktan bahsediyorsak, o kişiyle kurduğunuz ilişkide potansiyel sorunların engelleyicisidir. neyi neden söylediğini bilirsiniz, bir sözün altını doldurmak tahminlerinize kalmaz. hangi duyguları iyi yönetebildiğini/yönetemediğini de bilirsiniz. davranışlarınıza yön vermek adına oldukça faydalı.

gerçekten tanıdığımı düşündüğüm insanlara hediye almakta hiç zorlanmam mesela. tanıyor olmanın en büyük göstergesi değil elbet. ama birini tanımanın önemi böyle küçük detaylarla karşımıza çıkabiliyor.

tanımak, anlamanın ve anlamlandırmanın ilk adımıdır.
devamını gör...
küçük nüanslarla tanırım insanları. bazen sinirli iken verdiği tepkiye bakarım.
devamını gör...
tercihlerine bakmaktır.
devamını gör...
artık mümkün olduğunu düşünmüyorum. çünkü başta ben kendimi hiç tam tanıtmıyorum. tanıtamıyorum. çünkü ben de kendimi %100 tanıyamıyorum. insan kendini nasıl tamamen tanımış hisseder bilmiyorum. keşşşke bilsem
devamını gör...
kavga etmeyi oneririm. nasilda maskeler dusuveriyor kavga aninda.
devamını gör...
bir insanı tamamen tanımanız imkansızdır. hep böyle düşünüyorum. çünkü bize gösterdiği kadar tanırız onu. "onu tanıyorum." dediğim insanlar bile tanımadığımı tokat gibi çarptı suratıma defalarca.
evlilikler bile bitiyor bu yüzden, ne tanımasından bahsediyorsun?
devamını gör...
"her bir evin her bir odasında ayrı bir sır vardır ve bunların içlerinde çarpan her bir yürek de hemen yanı başındaki yüreğin bile bilmediği ayrı bir sır taşır içinde." der charles dickens.

insan bazen kendini bile tanıyamazken ne kadar yakını olursa olsun başka bir insanı tamamen tanıyamaz. tanıdığını sanır belki ancak gün gelir bir sözü, bir hareketi sizi şaşırtmaya yeter.
devamını gör...

bu başlığa tanım girmek için olabilirsiniz.

zaten üye iseniz giriş yapabilirsiniz.

"bir insanı tanımak" ile benzer başlıklar

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim