biyoloji

çok büyük bir yüzdesi ezberden ibaret olan, sayısal bölümde tıp okuyacaklar hariç herkese işkence olan ders.

biyolojiyi seviniz, merak ediniz, anlamaya çalışınız. sayısalcıların sözel, sözelcilerin sayısal olarak gördüğü; biyologların ise sadece biyoloji olmadığını bildiği bilim dalıdır. medikal doktorluk ne kadar sözel alansa biyoloji de o kadar sözeldir. abd ve avrupa’da bir fakültenin bölümü olarak değil, tek başına fakülte olarak işler. zooloji, genetik, botanik gibi bölümler fakültenin içerisindedir.

mezun olmak türkiye’de oldukça kolay olsada gelişmiş ülkelerde oldukça zordur. biyoistatistik kanımca en kazık alanıdır ki türkiye’de hakkıyla bilen/yapan 10 kişiden fazla bilim insanı yoktur. bu nedenle biyologlar istatistik bölümlerinden destek alırlar. her çalışmada neredeyse bir istatistikçinin adının görünmesi bundandır.

sayısal alan olmadığını iddia edenleri organik kimya, biyoistatistik, evrim konularına davet edelim.

türkiye’de verilen değeri hes projeleri, kaz dağları altın araması, atık su arıtma sorunu, gdo’ların yaygınlığı, tohumların heba edilmesi, her görülen bataklığın kurutulmaya çalışılması, ötofikasyona uğrayan tatlısu kaynaklarının sayısı gibi başlıklara bakarak değerlendirebilirsiniz.

her ne kadar zooloji, genetik gibi gibi bir sürü alt kolu var gibi görünsede temelde saha-laboratuvar-masabaşı çalışmaları döngüsünde alt kolların kombinasyonu ile çalışır. yani tek bir alanda yetkin olmak yine türkiye’ye özgü bir durumdur. sitoloji çalışan bir biyoloğun, genetikten nasibini almaması bankamatik memuru olduğu anlamına gelir. ekolojik alan değerlendirmesi yapan birisi limnoloji, organik kimya (bkz: fosfat döngüsü) bilmiyor olması düşünülemez. (bkz: multidisipliner bilim)

biyoloji candır. bezelye çaprazlamak çok ilkel kaldı.

yaşam bilimi.

belirli bir organizmanın veya organizma sınıfının fizyolojisi, davranışı ve diğer nitelikleridir.

canlılar üzerine çalışmalar yapan ve benim de öğrencisi olduğum bir bilim dalı.

kelime anlamı canlı bilimi olan temel bir bilimdir. hayatımın kaynağı, hayallerimi süsleyen koca bir evrendir. yaşamı, kendimizi, çiçeği, böceği hatta uzaydaki yaşamı (bkz: astrobiyoloji) anlamak ve öğrenmek bu bilimle mümkündür. bilimle kalın.

aslında hayattır, insandır. önce doğayı keşfedersin. sonra bedenini. uçsuz bucaksız bir bilimdir aslında. her öğrendiğin bilgi yeni öğrenmen gerekecek bir bilgi doğurur ve araştırma yapmayı bilgi içinde yüzmeyi seviyorsan muhteşem bir daldır. her şeyi en ince ayrıntısına kadar görüp ilmek ilmek bir bütün oluşturan daldır. anlamak ve anlamlamdırmayı başarmak biraz zor olsa da biyoloji keyif vericidir.

canlıları inceleyen bilim dalıdır.
yaşam bilimi olarak adlandırılır.
insanlar, hayvanlar, bitkiler başlıca ilgi alanıdır.

türk dil kurumu'na göre "bitki ve hayvanların köken, dağılım, yapı, gelişim, büyüme ve üremelerini inceleyen bilim dalı; dirim bilimi" tanımlanmış olan kelime.

dünden beridir beynime terimleri sokmaya çalışıyorum ama yok. bir minicik metinde 15 tane bilmediğim kelime. kodlama yapsam bir yere kadar. saçma sapan hikayeler uydurup aklımda kalmasını sağlasam yine bir yere kadar. latince kelimelere benzeyen terimler de bir yere kadar. bugün tüm bölümü okuyup bitirdim içimden söve söve...

dedim ki, şimdi soru zamanı. soruları çözüyorum. ilk başta bazıları yanlış çıksa da az önceki testimde tüm cevaplarım doğru çıktı.*

121. sayfaya geldik artık, yarıladık.

annemin eski 1 arkadasinin adi. kadindi, adi biyoloji'ydi.

ezber gerektiren ezberledikçe unuttuğunuz derstir.

1 bilim dali. en sevdigim hocalarim hep biyoloji ogretmenlerinden cikti.

lisede ezberlenip unutulan sayısal derstir.

sayısallıkla alakası olmayan ama sayısal sınıfında okutulan derstir.

okul hayatimda sevdigim 1 dersti. evet.