diyanet işleri başkanlığı

"diyanet işleri başkanlığı'nın avusturya örgütünün, gelirinin önemli bir bölümünü eğlence mekânlarında ve “eskort hizmetlerinde” kullandığı iddiası var.

dün birgün'ün girdiği haberi bugün sözcü devam ettirmiş: "diyanet’in cuma ve dini bayramlarda toplanan bağışları eskort kadınlara gitmiş."

link

tarihin gördüğü en büyük asalaklar ordusu. tüm insanlık tarihinde bu kadar işe yaramaz boş bir güruh yoktur. anadolu'nun ete kemiğe bürünmüş hali.

milyar milyon bütçe ile dronlar sayesinde yağmur yağdırabileceklerken 2025in ortasında camilerden yağmur duası yapan ve klasik her cuma cami hocalarına dilencilik yaptıran kurum. yaptıkları dua da meteorolojiden aldıkları bilgiler ile tam yağmur havalarına denk getirilmiş olması ayrı bir komedi, işin sonunda "dua ettik yağdı" derlerse iyi söverim.

-eskort işleriyle ne ilgisi var kardeşim, diyanet işleri burası yahu. koca tabelayı da mı okumuyorsunuz. basında yer alanları ben nerden bileyim mübarek.
(bak yahu halâ eskort caiz mi diye soruyo münafık.. yav sadaka madaka verin bişeyler susturun uzaklaştırın şunu yahu. -sakın fazla da vermeyin ha. bu ara sadaka harcamaları biraz baş ağrıtır durumda malum.- yav şurada para sayıyoruz. tillahi bu dördüncü oldu yeniden başlıyorum, eskort vs aklımı karıştırıyo azizim. dur ben bi abdest tazeleyeyim.)

bacasız fabrika. para basıyorlar. ne kadar çok paraları varsa artık karıya kıza yediriyorlar. yakında mey gruptan aldıkları içkilerin faturasıda çıkar piyasaya. okuruz gazetelerde.

3 mart 1924 tarihinde devletin yeni dini olarak kurulmuş kurum. 5 şart dindarlığına riayet edinmiş; alevilik, caferilik, şafilik gibi görüşler ele alınmamış, sadece hanefi mezhebinin bazı yerleri esas alınmıştır..

kur'an dinine göre

"sonra sizler birbirinizi öldürüyorsunuz; içinizden bir kesimi yurtlarından sürüyor, onlara karşı kötülük ve düşmanlıkta birbirinize arka çıkıyorsunuz. esirler olarak size geldiklerinde de fidye verip kendilerini kurtarıyorsunuz. hâlbuki onları sürgün etmek size haram kılınmıştı. yoksa siz kitabın bir kısmına inanıp bir kısmını inkâr mı ediyorsunuz? içinizden bu şekilde davranan birinin dünya hayatındaki cezası ancak rezil rüsvâ olmaktır; kıyamet gününde ise onlar azabın en şiddetlisine itilirler. allah sizin yapmakta olduğunuzdan habersiz değildir.

bakara 85.

şu ayette, tek hükmün uygulamaması yüzünden allah'ın verdiği tepkiyi gören kişi neye göre luayikçi kemalist oluyor, anlaması mı kıt, yoksa kitabın hükümleri işine mi gelmiyor? gardaş, atayisti ve deyisti anladık, adamlar inanmıyor. inanıyorum deyip bir de allah'a din öğretenler var.

de ki: "siz allah'a dininizi mi öğretiyorsunuz? oysa allah, göklerdeki ve yerdeki her şeyi bilir. allah, her şeyi hakkıyla bilendir."

hucurat 16.

luayiklik dinden çıkmak değildir diye allah'a ,kendi heva ve hevesleri için uydurduğu dini öğretiyor bu kurum.

siz bir de vatikan'ı düşünün

bizim cibiliyetsizler x 100

1 sayılı cumhurbaşkanlığı kararnamesi'nin (10/7/2018 resmi gazete tarih ve 30474 sayılı) 37. maddesi c fıkrasında belirtildiği üzere türkiye cumhuriyeti cumhurbaşkanlığı'na bağlı kurum ve kuruluşlardandır.

avusturyada diyanet çatısı altında islam adına çalışmaya gidip eğlence mekanlarında ve eskortlarla paraları yemek, sonra da haberin en üst makamlar tarafından örtbas edilmeye çalışılması islamın ve müslümanların durumunu gayet güzel özetliyor. hiçbir müslüman bizim diyaneti eleştirimize katılmaz. ait oldukları grubun yüz karalarının yüzüne tükürmek yerine, eleştirenlere öfke duyarlar. pisliklerini kapatmaya çalışırlar. e allahınızın gördüğünü kuldan niye saklamaya çalışıyorsunuz. bırakın insanoğlu fani dünyanın adaletini uygulasın, gerisi de allaha kalsın, değil mi?

diyanettekiler gerçekten inansalar samimiyetle ve hakkaniyetle işlerini yapıp öteki dünyada hurilerle ödüllendirilmeyi ve sonsuza kadar keyif sürmeyi beklerlerdi. ama bu ve daha önceki pek çok olay gösterdi ki en dindar görünümlüler, en çok ahkam kesenler ve dinden en çok para kazananlar aslında sapına kadar inançsızlar. ağızlarından köpükler saçarak verdikleri vaazlara zerre inanmıyorlar, bulundukları konumu ve devletten aldıkları bütçeyi hak etmiyorlar.

bunları ört bas etmeye çalışan ve laf kondurmayan bütün müslümanlar da günahlarına ortak oluyor, vatandaşın vergisinin çarçur edilmesini destekleyip kul hakkını savunmuş oluyor. bir zamanlar bilim adamları çıkardığı, altın çağıyla dünyaya yön verdiği söylenen dinin ve mensuplarının kendilerini düşürdükleri hal bu işte. ama sorsanız onlar hariç herkes kafir, kötü ve cehennemde yanacak vs. engellediğiniz adaletin kılıcıyla umarım en yakın zamanda tanışırsınız.