doğru insanı bulmak

doğru insanı bulunca mutlaka anlarsınız :) yormadan, yorulmadan her şey kendiliğinden olur. kendinizi anlatmanız gerekmez, o sizi zaten anlamıştır.

hiçbirimizin karşısına tam paket ruh eşimiz çıkmayacak. karşımıza çıkan en iyi insanla birbirimizi şekillendirecek ve o şekilde birbirimizin doğru insanı, “the one” dediğimiz ruh eşi olacağız. ruh eşi zaten birbirinizin aynısı demek değil, ruhlarınızın ve kalplerinizin birbirine yoldaş olması demek.

o yüzden umudunuzu yitirmeyin dostlarım. mücadeleye devam her zaman.*)

hangi konuda doğru insanı bulacagımız konusu bir den fazla konuya aksettiriyor.
etrafta kullanacağınız insanı kolay bulursunuz.
aksi halde sizi kullanmak isteyen insanında.
diğer doğru insan tabirleri suanki yaşam şartlarında avunma diye geçer

işin doğrusu şudur ki, denk gelebildiğiniz en doğru insanla birlikte olursunuz. o da şanslıysanız.

işin daha doğrusu ise şudur ki, dünya üzerinde hem sizi hem de eşinizi çok daha mutlu edecek binlerce insan vardır. ama siz ya da eşiniz denk gelmemiş ya da fark etmemişsinizdir.

yani evlilik ya da uzun süreli birliktelik, mevcut imkanlar içinde ve belli bir zaman limiti dahilinde en uygun adayı seçme sanatıdır.

ruh eşiymiş vs geçiniz. yani bence :)

dogru insani buldun sanirsin da ya sen onun icin dogru insan degilsen ? bir de yanlis zamanda birbirine denk gelmek var ki iste onun acisi unutulmuyor.

aranan olanakların bulunması olarak algıladığım durum. şahsen de doğru insan diye bir şey olduğuna inanmıyorum. (bilimsel görüşüm böyle)
olanak sağlayıcı kişinin aranan karakteristik özelliklere tesadüf ediyor oluşu doğru insan tabirini kullanışlı yapıyor.
insanlar kendi doğru insan anlayışlarını tartışıp savunurken hepimize karşı toplumu ajite etme hakkını kendilerinde görebilirken, yalnız kalan bireyler insanların kendilerine güvenli bir yuva bulma stratejilerinin kapitalist yapısını eleştirdiğinde ezik kaybeden ajitasyonu linç gerekçesi olabiliyor.

bu yalana bu yaşıma gelene kadar inandım öyle biri var beni bulacak sanıyordum artık inanmıyorum böyle biri yok sadece kafamızda tasarladığımız ona benzer kişiler olacak ve sanmaya devam edeceğiz doğru olduğuna

olmayan şeyin nesini bulalım?

google'da çıkıyor mu bilmiyorum. ben bi ara bulmaya çalıştım da hata verdi. acaba nerede şuan? belki de doğru insan benimdir.

neremiz doğru ki?
yanlışlarımızla buluşalım.

şöyle bir ikilemde kalıyorum bunu düşününce; doğru insanı bulmalı mı yoksa doğru insan spontane bir şekilde mi ortaya mı çıkıyor? elbette ben de artık doğru insanı bulayım, düzenli bir ilişkim olsun ve evleneyim istiyorum ama nereden çıkacak bu doğru insan? doğru insan olduğunu nasıl anlayacağım?

bu doğu insan ne ya
anlam veremiyorum çoğu kişide bir doğru insan bulma çabası
biz doğru insan olmadıktan sonra peki o doğru insanı bulmanın anlamı var mı?
yada neden birini arıyarak günlerimizi feda ediyoruz?
bence insan birini aramadan önce kendini bulmalı...

doğru insan bir çok farklı parametrenin birleşmesiyle oluşuyor. her şeyden önce iki taraf da ilişkiye başlamadan önce kendi çıkış noktalarını belirliyor . bunu belki kendi de fark etmiyor ama karakteri ve o süreçte eyleme geçerken ihtiyaç duyduğu beklentileri ile yapıyor.

tek gecelik ilişki arayan bir kadın ve bir erkek biraraya gelirse karşılıklı beklentileri çakışıyor ama birinin beklentisi sabah uyanıp evine gitmek diğerinin beklentisi uyumlu bir gecenin sonunda kahvaltı yapıp daha romantik bir ilişkiye devam etmekse doğru insanı bulamamış olabiliyor .

insanlar zihinsel olgunluğa ulaşıp hayata dair beklentilerini daha belirgin olarak kendi iç dünyalarında ortaya koyduklarında, önce kendilerine sonra diğerlerine karşı dürüst olduğunda minimal başlangıç ilkeleri saplanmış oluyor .

bu süreçten sonra karşılıklı çekim devam ediyorsa , karakterlerin uyumu varsa, sosyal statüler aynı ya da yakınsa süreç olumluya evriliyor.

testimden geçerse tamamdır. çok doğruluğu olan bir testtir bu.



diyorum,

daha ilk muhabbetten buna kikirdeyen, onaylayanla al başına belayı...

bazıları hemen halvet-i bam bam istiyor, hızını alamıyor, diyor ki, hediye pakedi yapayım, hunharca aç o pakedi, yırt.

sizi diğerlerinden farklı sanmıştım. hanımefendi, melek yüzünün altında bir cowgirl yatıyormuş, beni dıgıdık eylemenize müsaade etmem.

yine doğru insanı bulamadık. yine muhteşemliğimden faide çıkarmak isteyenle karşılaştık...

doğru insan önemli hayatınızı mahvedecek kişi sadece sizin hayatınızı mahvetmiş olmuyor tüm aileniz etkileniyor.

yaşlarımız uymuyor efenim. hep mature denk geliyor. olmuyor.

şansınıza kalmış, karşınızdaki doğru mu eğri mi nereden bileceksiniz? sadece bazı var sayımlardan yola çıkmaktan başka çare yok. gerisi de kader, kısmet işte.

yorulduğum için artık aramıyorum
az o yorulsun, o arasın
eminim bulacaktır beni.

doğru insan yoktur çünkü her şey gibi insan karakteri de değişkendir.

doğru insani bulmak bir insanın öyküsünü beğenmektir. biriyle hayatınızın kalanını paylaşmaya karar verdiyseniz eğer yeni bir hayat öyküsü edinirsiniz. üzüntüleri üzüntünüz, sevinci sevinciniz, arzuları arzunuz, ilgileri ilginiz olur. dolayısıyla bu iki öyküyü birleştirmek demek. nasıl gerçekçi bir romanla lovecraftian bir korku romanını birlestiremiyorsak bazı insanlar bazı insanlarla olmaz, uyumsuzdur. kendinize uyan bir öykü seçin, sonra üzülmeyin.