dünya

bir seri katil veya terörist olmakla , hümanist, uyumlu , ideal vatandaş profiline sahip olmak arasında gitgeller yaşatan soluk mavi nokta.

herkes fakir olursa kurtulur da herkes zengin olursa yıkılır.

güneş etrafındaki bir turunu daha tamamlamış kendisi tebrik ederiz.

dünya yı anne karnından izleyeceğmiz bir pencere olsadyı keşke doğmamak için çok direnirdim

"bu dünya sevenlere bir tuzaktır nukrettin."

suyun üstünde kalan ufak bir iki parçası var diye kendimizi hakimi olduğumuzu sandığımız gezegen. bu gezegenin hakimi olsa olsa balıklardır.

beni sığdırmayan gezegen.

dünya(world/yerküre), güneş sistemi'nin güneş'e uzaklık bakımından üçüncü sırada olan, içinde yaşadığımız gezegendir. dünya, arapça kökenli bir sözcük olup dünya'nın öz türkçe karşılığı acun'dur. dünya yüzeyinin %71'i su, %29'u kara ile kaplı olduğu için dünya'ya "mavi gezegen" denilir.
dünya, güneş sistemi içinde putperest ilahların adını taşımayan tek gezegendir ama gel gör ki antik tanrıların da çıkış yeridir. insanoğlu, çeşitli bahanelerle dünya'nın içine etti. insan, bu dünya'nın virüsüdür.
insanlık olarak içinde yaşadığımız dünya gezegeni

baska bi dunyanin cehennemi.

ayrica gunes sisteminin en iyi gezegeni

tadini cikarabilene mukemmeldir aslinda da eccuk para lazim

saat geç olmasa şu an köpek gibi bağırıp söylemek istediğim aslı gökyokuş şarkısı. link

kızlar bu şarkı tam özlem tekin- hep yek, dağları deldim, şebnem ferah-daha iyi olmaz mıydı dan sonra dinlenecek şarkı. söyliyim.

sözleri:

ateştim, söndüm
dünyaya döndüm
tufanlar şahit
tufanlar gördüm

sonra adem'le havva
sonra bitmeyen kavga
insanlar gelince
anladım kim kimden yana

dünya
dünya
adımı siz verdiniz ya
benim bi' de canım var

dünya
dünya
her şeye can verdim ama
benim de bir canım var

yalnızdım, çözdüm
kabuktum, közdüm
yıldızlar şahit
yıldızlar gömdüm

sonra adem'le havva
sonra bitmeyen kavga
insanlar gelince
anladım kim benden yana

dünya, dünya
adımı siz verdiniz ya
benim bi' de canım var

whisky'nin türk rock müzik piyasasını salladığı dönemden, doksanlardan, aşırı enerjik bir şarkı. hem de klipli!

yavuz çetin ve erkan oğur birlikteliği ile yavuz çetin'in ilk albümünden muhteşem bir enstrümantal parça. muhtemelen bu topraklarda bundan daha iyi bir enstrümantal beste çıkmayacak.



blue (belgesel) için erkan oğur ile de röportaj yapılmak istenmiş. fakat kendisi anlatmaya dayanamamış!

1 gezegen

5'ten buyuktur.

4.5 milyar yasında olan zattir,,, bize kızacaktir ve 1 gun elbet yok olacagizdir.

çok da önemsenmemesi gereken bir mecra. az çok eskisi gibi..

sevgili gezegenimiz.

sayin, saygideger gezegenimiz. gozlemlenebilir gezegenler arasinda yasama elverisli olan tek yer.

içeriğinde sevgi bulunan galaksi cismi.

(bkz: carl sagan)

“şu noktaya tekrar bakın. orası evimiz. o biziz. sevdiğiniz ve tanıdığınız, adını duyduğunuz, yaşayan ve ölmüş olan herkes onun üzerinde bulunuyor. tüm neşemizin ve kederimizin toplamı, binlerce birbirini yalanlayan din, ideoloji ve iktisat öğretisi; insanlık tarihi boyunca yaşayan her avcı ve toplayıcı, her kahraman ve korkak, her medeniyet kurucusu ve yıkıcısı, her kral ve çiftçi, her aşık çift, her anne ve baba, umut dolu çocuk, mucit, kâşif, ahlak hocası, yoz siyasetçi, her süperstar, her “yüce önder”, her aziz ve günahkâr onun üzerinde – bir günışığı huzmesinin üzerinde asılı duran o toz zerresinde.

carl sagan
evrenin sonsuzluğu karşısında dünya çok küçük bir sahne. bütün o generaller ve imparatorlar tarafından akıtılan kan nehirlerini düşünün, kazandıkları zaferle bir toz tanesinin bir anlık efendisi oldular. o zerrenin bir köşesinde oturanların başka bir köşesinden gelen ve kendilerine benzeyen başkaları tarafından uğradığı bitmez tükenmez eziyetleri düşünün, ne çok yanılgıya düştüler, birbirlerini öldürmek için ne kadar hevesliydiler, birbirlerinden ne kadar çok nefret ediyorlardı.

böbürlenmelerimiz, kendimize atfettiğimiz önem, evrende ayrıcalıklı bir konumumuz olduğu hakkındaki hezeyanımız, hepsi bu soluk ışık noktası tarafından yıkılıyor. gezegenimiz, onu saran uzayın karanlığı içinde yalnız bir toz zerresi. bu muazzam boşluk içindeki kaybolmuşluğumuzda, bizi bizden kurtarmak için yardım etmeye gelecek kimse yok.

dünya, üzerinde hayat barındırdığını bildiğimiz tek gezegen. en azından yakın gelecekte, gidebileceğimiz başka yer yok. ziyaret edebiliriz, ama henüz yerleşemeyiz. beğenin veya beğenmeyin, şu anda dünya sığınabileceğimiz tek yer.

gökbilimin alçak gönüllü ve kişilik kazandıran bir deneyim olduğu söylenir. belki de insanın kibrinin ne kadar aptalca olduğunu bundan daha iyi gösteren bir fotoğraf yoktur. bence, birbirimize daha iyi davranma sorumluluğumuzun altını çiziyor, ve bu mavi noktaya, biricik yuvamıza.”

“bu sahip olduğumuz tek şey”.