düşünmemeyi düşünmek

bu da bir düşüncedir ve bushido felsefesine göre düşünce sizin düşmanınızdır. yani düşünmemeyi de düşünmemeniz gerekir. peki o kadar mühim şey varken nasıl düşünmeyelim diyorsunuz haklı olarak.

felsefeye göre etrafınızdaki olaylar, insanlar, yaşadıklarınız aslında o kadar önemli değil hatta siz bile o kadar önemli değilsiniz. çünkü önemli olan tek bir şey var o da yaşadığınız ân. diğer her şey sizi ândan uzaklaştırıyor dolayısıyla zaman kaybedip hata yapıyorsunuz.

düşünmek aynı zamanda zihninizi dolduruyor dolayısıyla yoruyor. kafanızda binlerce düşünce.. helak eder insanı.
nihayetinde her şey olacağına varıyor, sabahlara kadar düşünsen neyi değiştirebilirsin zaten? koca bir hiç. ha elinden bir şey geliyordur yaparsın. işte elinden geleni yaparken de sadece işine odaklanman lazım. bushidoca söylersek düşmanın kılıcını, düşmanı, kendi kılıcını, esen rüzgarı gibi gibi.. düşünmemen lazım.

insan zihni çok acayip, çok şaşırtıcı ve çok güçlü. tanım kümesine neyi koyarsanız görüntü kümesinde de ona göre bir şey çıkartıyor.

düşünmeyi düşünmemek ile benzer ama zıt.

düşünmemeyi düşünmek zaten bir düşüncedir.

suya düşen bir eylemdir.

paradoksu genişletelim. kendi düşünme yetisini düşünerek farkedebilen hatta düşüncelerinin nasıl düşünceler olduğunu kendi düşünceleri içerisinde düşünüp tartışabilen hatta ve hatta başkalarının kendi hakkındaki düşüncelerini kendi düşünceleri içinde düşünerek düşünce sistemini tekrar düşünüp yeni bir düşünceye sevk olabilen bir şeye sahibiz; insan beyni.

(bkz: kırk eder)

varoluşsal sancılar çekmenin işaretidir. izole bir hayat, tatminsiz sohbetler ve anlaşılmamanın yalnızlık eşiğidir. yalnızlığa hoş geldiniz.

(bkz: yemin ediyorum manyak olursun bak yapma)

daha çok düşündüren düşünmemeyiş düşüncesi.

bir fili düşünme deyince tam olarak bir fili düşünmek gibi, bir şey yapmayacaksanız kendinize bile çaktırmayacaksınız.

şş. çok sessiz.

bir yöntem vardı bir yerde izlemiştim şöyle diyordu:" düşünme saati olusturun" gunun belli bir saatine atın ve o saatte düşünün diye. deneyin bakalim oluyorsa ben de deneyeceğim.

dusunmemeyi dusunmek bile düşünmeyi gerektirir.

bunu yapabilene helal olsun derim. ben bu döngüden çıkamıyorum asla. düşünmeden duramıyorum. düşünceler beynimi yiyip bitiriyor resmen.

benim yapmaya çalıştığım; düşünmemeyi düşünmekten ziyade düşünmeyi düşünmemek.

kafamın içinde sürekli düşünce dehlizlerinde* kaybolduğum zamanlarda, bu durumdan kurtulmak için ilk başta hiçbir şey düşünmemem gerektiğini düşünüyorum, zihnimin boşaltmaya çalışıyorum ama hiçbir şey düşünmem gerektiğini düşündüğümde bile bir şey düşünüyorum aslında.

yani bir şey düşünmemeliyim düşüncesi bile bir düşünce.

işte ne zaman düşünmeyi düşünmemeyi becerebilirsem o zaman kafam rahata erecek galiba.

son olarak entry'mi bana düşünmeyi düşünmemem gerektiğini ilk fark ettiren şehinşah'ın bu efsane şarkısıyla bitireyim.*

delirmeye son bir.

insanların sizin zihninizi okumasını önleyecek bir yöntemdir.

(bkz: zihinbend)

düşünmemeyi becerebiliyorsanız cinsiniz siz. ama anksiyetenizi tetikleyen, melankolinizi dürtükleyen, depresyonunuzu mart kedisi gibi azdıran bir düşünceyi düşünmemeyi becerebilirsiniz. e ben yapabiliyorsam hepiniz hayli hayli yaparsınız, elmas gibi yakut gibi çocuklarsınız siz.
baktın engzaytini tetikleyen bir düşünce zuhur ediyor o minnak beyninin yapışkan kıvrımlarına; hemen etrafındaki nesneleri tanımlamaya başlıyorsun fiziksel özellikleriyle. işe zevk katmak istersen manevi değerlerini de tahayyül edebilirsin orası sana kalmış çiçeğim.

ulan ne komik ha!* ağlayan bebe nasıl; aa bak kuş, aa bak orada ne varmış, denilerek avutuluyorsa, yetişkin beynimiz de - hemde bizatihi bizim elimizle- o şekil avutulabiliyor.

t: imkansız eylem.

düşünmemeyi düşünmeyi düşünmemeyi düşünüyorum

teori ve pratik arasında oluşan farkı en net açıklayan eylem.

düşünmeyi düşünmemeye çalıştıkça düşünecek şeylerin üst üste yığılması...