feminist

şu dönemde feministliği yalnızca, feministliğin ne anlama geldiğini bilmeyen kafalar “bayan değil kadın” cümlesini kurabilen ben feministim diye ortalıkta dolanıyorlar

tanım gereği iyi bir amaca sahip olsa da artık çok zehirli bir güruhun tekelinde olan etiket.
herkes feminizm hakkında kendi varsaydığı tanıma göre yorum yapıyor ve birbirine saldırıyor halbuki aynı kişiden bile bahsetmiyorlar.

cinsiyet faşistleri.
tek amaçları erkeklere, kadının üstün olduğunu kabul ettirip ekmek elden su gölden yaşamaya çalışmaktır. eşitlik falan umurlarında değildir.

erkekten, kendisinden önce kaç kadınla seviştiğini dinlemek, hatunların genlerinde olan bişi.

feminişler hiç boşa zırlamasın. çay eşliğinde diğerinin vücut tadını dinlerler.

kaburga yüzünden hep.

insan enzimlere yeniliyor be dostlar.

low ayku.

kime göre, neye göre? yaşama hakkımı savunuyorum diye feminist oluyorum. oysa sadece insanca yaşamak istiyorum.

bir döl israfıdır.

tamamen ön yargısız bir şekilde girdiğim bir sohbet odasında, erkeklere doğrudan genelleme yaparak hakaret ediyorlardı, diğer meriçler de evet biz gerizekalıyız diyordu resmen. ruh hastaları lan bunlar.

(bkz: feminist faşizmi)

ezik bir canlı türü.

desteklemediğim kişilerdir. hepsini radikal feminist olmaya ve özellikle üstteki tipte erkeklerin yaşamsal döngülerine son vermeye davet ediyorum.

feminist olduğunu iddia eden bazı kesimler aslında tam bir feminazi olduğu için hiçbir zaman anlaşılmayacak bir konudur. feminizm, kadınların haklarını tanıyarak bu hakların korunması amacıyla eşitsizliklerin ortadan kaldırılmasına yönelik muhtelif ideolojilerdir ve herhangi bir ideoloji nefret içeren bir şekilde aşılanmaya çalışılmamalı. zarafetimizi ve asilliğimizi kullandığımız anda bu başlıkta, herhangi bir yerde, sosyal medyada vb. yerlerde sallayan herkese bir ders olur. sadece nefreti içimizden sökmeliyiz.

esitçilik değil kadın üstünlükçüleridirler.

kalbi olan herkesin kadın-erkek feminist olması gerektigine inanıyorum.
ilkokulu dusunun. kızlı erkekli oyunlar oynardık. futbol oynardık. atarı oynardık. birbirimizi kovalardık. kızlar o kadar cesur, kendine ozguvenli, atik idiler ki.. agaclara cıkıp dut toplarlardı. tarlada motosiklet surerlerdi.
sonra liseye geldik. aile bir tugla koydu. erkekler bir tugla koydu. toplum bir tugla koydu. hic yakısır mı sana? onu oyle yapma. sesini kıs. edepli yuru. onune bak. erkeklere gulme. onu giyme. oraya gitme. kadın basınla erkek isine karısma.
bu tuglalar yavas yavas genc kızlarımızın altında ezildigi tuglalar oldu. ozguvenleri ezildi. durusları ezildi. konusmaları ezildi. secebileceklerine inandıkları meslekler bile ezildi.

iste benim gozumde tum bunların otesinde feminizm kadının sesinin gur cıkmasının, ben buradayım demesinin, istedigi meslekte muktedir olmasının kotu bir sey olmadıgını savunan bir akımdır. kadına ozguven asılar. yuzyılllardır bu kadar ezildigi gecmisten onu cıkartan bir umuttur. bu yuzden kalbi olan her erkek ve her kadın feminist olmalı.

feminist olmayan kadını

lezbiyen olmayan erkeği

anlamamı bekleme...

feminazicidirler genelde.

kedinin götünden sallanan bok damlalarını siler bok kutusu temizler de şikayet etmez. ama erkeğine, evine sadık bir şekilde temizlik, ütü, sarma dolma yapacak olsa "ben hizmetçi miyim" der. çocuk doğurup bütün gün çocuk bakması gerekince "ben bakıcı mıyım" der.

esasen kadın ile erkeğin eşitliğini savunabilmek için ortaya çıkmış bir şeydir fakat günümüz feministlerinin çoğu kendinden tiksindirtmeyi büyük oranda başarabilmiştir.

bir nazi kadın ile herhangi bir konuda tartıştığınızı görsün, sadece erkek olduğunuz için nazi kadının tarafını tutar.

ben de mesela patriyarka ile arası iyi olan birisinin feministleri nazilere benzettiğini göreyim, hemen feministlerin tarafını tutarım.