gecenin üçü mü sabahın üçü mü sorunsalı

işte feraset.. işte isabet.. "bu kadar" yahu..!
sorunsal'da çıtayı arşa çıkarmış, noktalamış vatandaş.. yok tasarruf tedbirleriymiş, dolarmış, borçmuş, işsizlikmiş, mülakatmış, yargıya güvensizlikmiş vs vs.. bir yığın gereksiz! tatsız mesele.. sanki herkes bilmiyor, yaşamıyor.. ama tabii konuşunca da şey oluyor.. dimi..
aha buyur sana nurtopu gibi 'sorunsal'.. gevele dur..
sorunsal dediğin 'beyle' olur yav... adı üstünde sorun "muş gibi olacak", hafif dökümlü, zengin durup göze kulağa hoş gelip, seni entel 'gösdertecek'.. efendi efendi, ciddi ciddi aslında kesin bir anı anlatan şeyi, insanlığı kurtarma ciddiyetinde aforizmalarla geveleyeceksin kardeşim.. " la nolacak bu memleketin hali alüminium.." diye nazik beyinlere eziyet etmenin ne manası var..!!

kızılok noktayı koymuş...

kişinin zaman algısına göre değişebilecek göreceli sorunsal.

elinin körü..

gözler açık olduktan sonra önemi yok

gece 3'tur. 3, gecedir.

gecenin üçü şeklinde bilinir.

bu soru basit ama bir de hissedilene bakmak lazım.

aynı saatlerdir amma,

gecenin üçü, daha sabaha çok var gibi gelir adama
sabahın üçü, makber yavrum makber.

benim için zıkkımın kökü saat, yalnızlığın dibinde...

bence bizim sarhoşluğumuz.

sorunsal olmasına gerek yok, gecedir.