gülüşü güzel insanlar

bazı yüzlerde cennet tasviridir.
değmişti öyle biri ömrüme.

(bkz: güzide kasacı) bir tarihte birisi buna söylediği bir şarkı yüzünden (bkz: https://www.youtube.com/wat...)
ne gaden de güzel gülüyorsuniz siz güzüde hanım demiş. o tarihten sonra susturabilen olmamış.

kimse de tutup sevdiceğini yazmamış, şaşırdım.
bence diş telli insanşar gülünce çok tatlı oluyor.

tamam sevdiceğimde de diş teli olduğu için aynı kapıya çıkıyor olabilir, kızmayın:((

(bkz: sezai yanlız)*

mutsuzken bile gülümsemesi içinizi ısıtan ve ruhunuzu aydınlatan insanlardır.
kalbinin güzelliği gülümsemesine kadar yansımış gibi gelir. bazen fotoğraflarına bakar, birkaç dk izlerim. gözleri çok anlamlı bakar ve de ışıl ışıl. gülünce çok tatlı oluyordu. çok kez yanaklarını sıkmak istedim. gülüşünü kendime biraz saklamak gibi.
hafif tombik yanaklı veya etli elmacık kemikli insanların gülümsemesini seviyorum. en çok sevdiğim gülümsemesi gözlerine ulaşmış ve tam içten gülenilenlerin ki. (ifade ve mimiklere çok dikkat ederim nedense.)
dişe takılanlar olmuş ama her parlak/beyaz ve ip gibi dizilmiş dişlilerin gülüşü güzel değil ki. sıradan ve genel bir güzellik anlayışınız yoksa tabi.
annemin ön dişlerinden biri çocukken kopmuş ve dişlerinin dökülüp yeniden çıktığı zamanlarda boşluk kapanmış ama tek ön dişi var. ve ben bunu sonralarda fark etmiştim ama annem, çoğu zaman pek haz etmesem de çok güzel gülebilen bir kadın. basit kusurlara odaklanmak çoğu güzel şeyi görmeyi engelleyebiliyor.
ayrıca farkına varınca tepkim" anneee, senin iki ön dişin birleşmiş gibi duruyor ama durmuyor da çünkü boyutu bir'i kadar. herkesin ön iki dişi var, küçükken sen de çıkmadı mı, nasıl bir tane olabilir?" demiştim. ve annem kahkaha basmıştı. 7-8'e gidiyordum sanırım. o şaşkınlıkla direkt konuşunca öyle şeyler demiştim. o kadar zamandır gözüme çarpmamışsa o gerçek bir kusur değildir. çünkü ben kusurları genelde bakar bakmaz görürüm. ama sanırım anneme görmek için bakmamışım, bilemiyorum.
normalde gözlerim her şeyin altın oranını o kişi üzerinde çiziyormuş gibi olur. bunu haz etmediğim ve ortama yeni biri getirilen insanlara yaparım, düşmanı ve yabancıyı tanıyalım değil mi o amaçlı. yoksa insanlarla göz göze gelmeyi bile sevmem o kadar yüzeysel geçerim. bakma zahmeti vermiyorum kendime. (:

yüreğinizin yumuşaklığı bakışlarınızda, içinizin sıcaklığı gülüşünüzdedir.

gülümsemek ise bundan kasıt güzel olduğunu söylerler. ama kahkaham için aynı şeyi diyemeyeceğim xjxj

(bkz: mauro icardi)

o ben değilim.

ben. benim gülüşümü övenlerin yalancısıyım.