güne bir başkent bırak

kanada - ottava
değişik bir şekilde aklımdan asla çıkmayan başkenttir.

benim için istanbul her yerin başkentidir. sonuçta bu şehri fatih sultan mehmet fethetti ve ben bu şehirde yaşadığım için çok mutluyum.

oslo-norveç çok aşığım çok

üsttekine cevabım: nairobi, kenya

bir tane de ben bırakayım
(bkz: cristiana)
(bkz: saint lucia)

gezilmesine gerek olmayan bir başkent olarak bratislava'yı bırakalım. bir gün içerisinde bütün landmarklarını ziyaret edebilir, üstüne de bol bol zaman arttırabilirsiniz. para birimi euro'dur. şehir merkezinde ilginç insan heykelcikleri vardır. bir tanesi kanalizasyondan milleti dikizler. * birkaç foto çekilip sonraki şehre doğru yolculuğa çıkabilirsiniz. amacınız bol bol eğlenmek falan ise gece hayatı için the club bratislava falan var, orada takılabilirsiniz.

tokyo gezip görülesi bir şehirdir.

derin dondurucu modunda olan ankara'yı bırakıyorum.
ortamın sıcaklığından dolayı çözülür belki.
bırrrrr.

tayland -bangkok

güne bir saçmalık bırakmak ile aynıdır. ayrıca güne böyle başlamak kadar da saçma birşey yoktur. hangi insan yataktan herhangi bir başkent ile uyanır. benim zeka seviyem bu noktalara ulaşamıyor.

meksika

aklıma cebeci kampüsünün karşısındaki başkent simiti getirerek gönlüme minik bir gözyaşı düşmesine neden olan başlıktır.

öyleyse ankara

lizbon.

roma - italya

her türlü lizbon'dur. gidin, gezin, görün.
rua agusta'da kurutulmuş balık yiyin, şarap için. estoril denilen sayfiye yerinde denize girin.
lizbon çok klas bir şehir. tramvay ile her yeri gezme imkanınız var neredeyse.
ortalama yaz sıcaklığı 24-25 dereceyi geçmez ve tr'deki gibi ağustos ayında deniz suyu sıcaktır diye düşünmeyin ,
atlantik okyanusu çivi gibidir, kıçınız donar.

rejkjavik

(bkz: izlanda)

brazzaville - kongo

edinburgh - iskoçya

oslo-norveç

fransa-paris

bolivya-la paz.

ilginç bir şehir ve dünyanın en yüksek rakima sahip başkenti.sehir 3000 kusur metre üzerine kurulmuş. sebebine gelince sadece coğrafi nedenler. deniz seviyesinde o bölge bildiğin hayvanlar alemi. vahşi yaşam o kadar ön planda ki bizdeki starlardan daha starlar. çünkü onları tüm dünya tanıyor.

ayrıca o koşullar insan yaşamı için özellikle üretim için normalin dışında haliyle de insanlar yükseklere çıkıp hem yavrularını maymunların kacirmasindan korumuş hem de üretim yapabilecekleri normal koşullara ulaşmışlar.

teknik olarak ise şöyle açıklanabilir bir durum; yer kabuğu yerden ısınır ve bu nedenle yapılan hesaplamalara göre her 200 m artış sıcaklığın 1°c azalmasına neden olur. bu durumda deniz seviyesinden uzaklaştıkça yükselti olarak sıcaklık azalır. bizdeki karşılıkları yazın karadenizlilerin deniz yerine yaylalara kaçmasıdır.

ekvatoral bölge iklim olarak tropikal olduğu için bu şu demek oluyor en soğuk zaman da bile 20°c üzerinde sıcaklık oldugu için hep yağışlı olduğu için insan yaşamına uygun değil. bu yüzden canım bolivyalilar tirmanmislar keçi gibi ve la paz şehrini cook yükseklere kurmuşlar.

alın bu bilgiyi naparsaniz yapın bakalım, çok lazım.