orucu uykuya tutturan insandan pek bir farkı yoktur.
devamını gör...
para hayalleri kurarak kapatıcam artık gözümü. uyandığımda param olmazsa da olana kadar açmayacağım. bu ne ya.
devamını gör...
beklentisi olan insandır. beklentisi olan insana geleceği şey gelmez. akışına bırak.
devamını gör...
daha o güzel günlere çok vardır .
devamını gör...
zamanın her şeyi iyileştireceğine inanan insandır.
devamını gör...
(bkz: hibernasyon)
devamını gör...
gelince uyandırın ama benim uykum ağırdır
devamını gör...
uyuyabildiği için ne şanslı insandır.
devamını gör...
bak bak... hoppaa.
devamını gör...
güzel günleri de rüyasında görür artık.
devamını gör...
daha çok uyur o zaman. açık ve net.
devamını gör...
keşke kötü günlerin kendini daha sert ve güçlü bir hırsla devam ettirmeye uygun olduğunu bilseydi. bugün yarının temelini atarız. bugün neysek yarın da o olacağız. her şey iyice iç içe geçecek. karışacak. sınırlar belirsizleşecek. mutlak doğruyu sıkıntılarla tanımlayarak büyütecinizi sıkıntının kalbine tuttuğunuzda tabii ki de hiçbir iyi şeyi göremezsiniz. hayat çok bereketlidir. ne isterseniz onu verir. istediğiniz şey bugünkü sıkıntının devamıysa onu iyileştirmeye dair bir şey yapmıyorsanız, hayat o sıkıntıyı sizden almaz. ihtimal bile vermez. siz o sıkıntıya öyle bağlı, öyle sadıksınız ki hayat bunu şey sanıyor; "ha bu mal sıkıntısını çok seviyor öyleyse bırakayım da onunla uzun yıllar yaşasın hatta biraz daha sıkıntı vereyim güvenli alanında korunaklı odasında öylece kalsın."

hayat bizi duyar. ne istersek onu verir. istemekten vazgeçtiğiniz an savaşı kaybedeceksiniz. istemek değiştirmeye yönelik bir eylemde bulunma potansiyelini yaratır. sanmak dışında bir eyleminiz yoksa bilin ki ziyandasınız.

herkes bir şeyler yapıyor. herkes yarını örgütlüyor. eylem planları inşa ediyor. ihtimalleri sınıyor. şansını deniyor. bir koca yılı bitirmek üzereyiz. nedir hasat? ne yaptın?

allah bize pandemi gibi bir şans verdi. pandemi. bir daha asla tecrübe edemeyeceğiz. asla. öyle bir şanstı ki bu dev bir kasırga gibi gerçekliği örten tozu toprağı dağıttı. gerçekliği iyice belirginleştirdi. gücü yeniden tanımlattı bize. kimin ayakta kalacağını gördük. kim sürüklenip gitti. elması pürüzlerinden arındırdı bu süreç. onu iyice parlattı. çer çöpü iyice yerin dibine batırdı. durulmamız, daha iyi düşünmemiz, bir kere daha denememiz ve vaktimizin çok kısıtlı olduğunu anlamamız için bir şanstı bu. allaha şükürler olsun ki bazıları bunu devrimsel amaçlar için kullandı. kendini yeniden inşa etti. temizlendi. arındı. bazılarıysa sadece instagramda yeni avlar peşine düştü. bi çift meme için en değerli zamanlarını vakfetti. günün sonunda öylece kaldı. zaman azaldı. nesil kırılma yaşayacak ve yeni patronlar, yeni sanatçılar, yeni önderler belirecek birazdan. herkes yerini aldı. o sayfayı yeniledi... sabahlara kadar birileriyle yazıştı. günlerini saatlerini kaybetti. milleti eğlendirmek için ucubeleşti. yaş geçti. enerji bitti. fırsat kaçtı. pandemi bizim yüz yılımızın temelini atacak kadar büyük bir başlangıç anıydı. aklını kullananlar bu kargaşayla, bu tedirginlikle, bu belirsizlikle baş ettiler. geçeceğine inandılar. direndiler. şimdi nesil değişiyor. sınıflar tekrardan belirleniyor.

insan sadece kendi hayatından sorumludur. hakikaten neyi istersen o verilecek sana. dert mi istiyorsun? o verilecek. sıkıntı, kargaşa, dedikodu, aynılık, yalnızlık, eziklik, kaybetme konforu? verilecek evet. üstelik nasıl bir bahaneyle, nasıl güçlü bir sebeple verilecek şaşıracaksın buna. başka hiçbir ihtimal yokmuş gibi davranacaksın. öyle inanacaksın bu yaşadıklarının başka ihtimali olmadığına. körleşeceksin. gün geçtikçe kaybedeceksin. iyi bütün tarafların paslanacak. o pasla sağlamlaşacak. köklenecek. ağzınla kalbin arasındaki bağlantı kopacak. kötü kendini devam ettirmek ister. bugün nasılsa yarın da öyle olacak. bugün yarına aşıktır.

değişimin zor olduğunu biliyor ve gülümsüyorum. insanların tümü aynı seviyede doğarlar. sıfırda. sıfırda eşittik sonra birileri bir şeyleri değiştirmek istediler. ataları gibi dağın arkasını merak ettiler. yürüdüler. denediler. inşa ettiler. kaybettiler ve öğrendiler ve kazandılar ve öğrendiler.

hayatınızı önce bi güzel yıkın. paramparça edin. çökün. dibe batın. orada bi süre dolanın. dip çok besleyicidir. sonra hafiften başlayın işe. her geçen gün bir küçük eylemle iyileşmeye çalışın. kimse başınızı okşamayacak. kimse sizi sandığınız kadar önemsemiyor. ölsen bi gün konuşulursun. sonra mevzular değişir. kimsenin merkezi değilsin. kimsenin unutulmaz aşkı değilsin. bikaç dost ve aile. başka hiçbir şey kalıcı değil. olabildiğince net olarak, olabildiğince akılla hareket ederek yarını inşa etmek gerekiyor. pandemi büyük bir şanstı. sen yapmazsan başkası yapacak. kimsenin heykeli; "ah bu adam çok iyi bir çiçek sulayıcısıydı" denerek dikilmiyor. eylem fikri her zaman yenmiştir. mükemmel olmayı bekleme. ben bu hatayı yaptım. senelerce çalıştığım meselelerde bile; "durayım biraz daha düşüneyim" diyordum. hataymış. hamle yap. bir küçük adım at. hayat çok bereketlidir. zirveler var. kuyular da var. kuyulardaysan ya çıkmak için çabala, hayata henüz senin üzerini çizemeyeceğini göster, ya da orada kal. inan yokluğun bile hissedilmeyecek.

şunu asla unutmamak lazım; bugün nesnel sonuç vermeyecek bir iş için ayırdığın zaman, sadece hevesle giriştiğin bir iş, bir yıl sonra eğer aynı hevesi barındırmıyorsa ziyandasın. bir gün bir seneni alır. bir sene on yılını nasıl kurtarabiliyor, bir küçük gün yaptığın saçma eylem de senden bir seneni alabilir.

bize rezil bir nihilizm pompalanıyor. bu propagandayı maalesef işin doğrusunu bilen ve kendi gücünü paylaşmak istemeyen güçlü insanlar yapıyor. kim ister ki başarmanı? kim uzatır sana elini? "bak kardeşim bu hatadır bunu yapma" diyebilmek için neler gerekli biliyo musun? sen hiç yaptın mı? yapmadın. yapamazsın. sende o testis yok. sen bencil bir salaksın muhtemelen. hayatı yanlış anlamışsın. birinin başarısının senden bir şeyler eksilteceğini sanıyorsun. sanarak yaşıyorsun. öyle değil. hepimize yetecek kadar kaynak var.

nihilizm hastalıktır. çözmemek, öylece bırakmak, sadece kötüye odaklanmak hastalıktır. anlamsızlığı gerekli kılmak hastalıktır. direnmemek, düzeltmemek, paylaşmamak, sevmemek, dinlememek hastalıktır. taşın üzerine bir taş koyarsın ve sonra biri gelir o da bir taş koyar. büyük insanlık ailesinin bir parçası olduğunu kanıtlarsın böylece. şunu unutmamak gerekiyor şekerim; sahip olduğun biçok şey büyük fedakarlıklarda bulunan adamların eseridir. o kitapları para için yazmadılar. o filmler para için çekilmedi. o mühendislik harikaları para için değildi. seni iyileştiren o dev makineler, ilaçlar, hastaneler senin için yapıldı. sen yaşa diye. sen üret diye. sen de gel diye. sen de bizden biri ol, nasıl yapılır gör diye. karanlık odanda eline aldığın on santimlik penisin güya ürettiği "içgüdüsel" doğrular ve o penisin gireceği deliği seçmek için ayırdığın vakit ziyandır. izlediğin porno, öylesine saatlerini ayırdığın saçma arkadaşlıklar, "yeni dünya" denerek sana kakalanan zırvalara gösterdiğin sadakat ziyandır. bir eşya işe yaramadığı halde orada dursa, ya ayağın çarpar, ya yer işgal eder ya tozlanır ya da daha iyisinin hakkını yer. onu at. boşal. rahatla. temizlen. arın. biriktirme, yığma, intikam alma, iftira atma, karalama, ayak kaydırma, bencillik etme, hissetmediğin bir şeyi söyleme, gizleme, sır verme, alma, tertemiz yaşa. hayat görsün seni. ışığımız var. kimininki güçlü kiminki zayıf. ama var. hepimizin bir meziyeti var. hepimizin bir doğrusu, yapıp etme pratiği var. geliştirilmesi gereken özelliklerimiz, yok etmemiz gereken kusurlarımız var. insanlığını tümden kabullenip bir şeyler yapmaya başlamak lazım.

güzel günler ancak hak ederseniz gelecek. bir koca yılı bitirmek üzereyiz. bikaç gün kaldı. bu bikaç gün sana yeni yılda bir şans daha vermek için gerekli olan zamanı sunuyor. lütfen ve lütfen program yapın. küçük işlerden başlayın, fikirlerinize değil eyleme biçiminize güvenin, herkes yeterince zekidir ama eyleme biçimini geliştirebilen insan sayısı çok azdır. bir program dahilinde ay ay yılı bölün. yapılacakları yazın, küçük küçük, bebek adımlarıyla başlayın. bir yılın sonunda bambaşka şeylere sahip olacaksınız. ama 1 ocakta başlayıp 2 ocakta vazgeçerseniz yıl yılları yiyecek. geleceksiniz otuzunuza, ne kariyer, ne şöhret, ne saygınlık ne güç, ne yaptırabilme becerisi ne nitelikli muhabbet ne yaşanmışlık ne de hatıralarınız olacak. mal gibi oradan oraya sürüklenmiş, lafı sözü ciddiye alınamayan, ortalama engeline takılmış, beceriksiz, mutsuz, hayalperest, ezik biri olacaksınız.

bakın şekerim size böyle açık açık kimse konuşmaz. herbiriniz birbirini eyleyen saçma bir kurgunun içindesiniz. derdiniz kendinizle değil. büyüteç hep ötekinin üzerinde. ruh sağlığınızı koruyamıyorsunuz. muhakeme yeteneğiniz yok. doğru yerde duramıyor, doğru olanı seçemiyorsunuz. kirlettiler sizi. hasta ettiler. ama başaran adamlara bi bakın. ne kadar akışkan olduklarına bi bakın. ne kadar rahatsız ediciler. ne kadar eminler. ne kadar gerçekler. ne kadar gür çıkıyor sesleri. otuzuna geldiğinde bir hiç olmak istiyorsan işin çok kolay. uyu. gözlerini kapat. seni sevmediğini bildiğin, sana saygı duymadığını bildiğin, seni önemsemediğini bildiğin o insanlarla arkadaşlığa devam et. birbirinizi yiyin bütün gün. eğlenin güya. ah çok derin sizin aranızdaki bağ vs. hepsi gider. her şey bitimlidir. nesnel sonuçlar alamadığın hiçbir işe yeltenme. net ol. işe yarar mı yaramaz mı? bunu düşün.

güzel günler hak edene gelecek. bu yıl biterken birileri yine programlar yapacak. yine çalışacak. yine direnecek. yine deneyecek. yine umutla ama hasta edecek bir sabırla yeni günü karşılayacak. diğerleri de sayfayı yenileyecek. yukarı kaydıracak. dedikodu yapacak. nihilist sapkınlıklara inanacak. romantizme kapılacak. hiçbir şey değişmeyecek inan. sen yine sen olacaksın. ama o, o olmayacak. o bir adım daha ilerlemiş olacak. bir defa daha kazanmış. bir adım daha atmış. bir kez daha büyümüş. beslemiş. öğrenmiş. onun ağzından çıkan şeyin tecrübede karşılığı olacak, sense sadece ihtimal uyduracaksın. o; "ben bunu yaşadım" diyecek sen; "olsaydı iyi olurdu" diyeceksin. sen bilecek sen tahmin edeceksin. o görecek sen onun gösterdiğini göreceksin. o başaracak sen iki üç afilli cümleyle yıkabileceğini sanacaksın. "babası zengin" diyeceksin, "onun şartlarında doğsaydım ohooo."

geçin bunları. siz uykudayken neler olup bitiyor bi bilseniz. her şeyin en iyisi zirvededir muhtemelen. bilmiyorum. ama orada bir şeyler var. birileri var orada. bizim gibi değiller onlar. bizim kadar hassas değiller. hayal kurmuyorlar. keşke meşke demiyorlar. pişman değiller. mahalle karılarına, bakkal çıraklarına yanık değiller. arkadaşları yok. dostları var. zırvaları yok bilgileri var. hayalleri yok planları var. savrulmaya tahammüleri yok, kaybedeceklerse bile tertemiz kaybetmeyi kaldırabilecek kadar güçlü testisleri var. kaçmıyor, adam toplamıyor, kuyu kazmıyorlar. zirvede birileri var. onlar gibi olmak lazım. buralar çok sığ. her şeyin taklidi var buralarda. dehanın taklidi, erkeğin taklidi, aşkın taklidi, seksin taklidi, hazzın taklidi, sadakatin taklidi, dostluğun taklidi. orada öyle değil. çalışın, üretin. üreten adamın sırtı yere gelmez. üreten adama hiçbir şey olmaz. umudunuzu kaybetmeyin. kötü günler eğer daha kötülerini hak etmiyorsanız geçecek. ediyorsanız sizin için derin kuyuları var hayatın. döngüleri var. allah neyseniz onu artırsın. neyseniz sizi onunla karşılaştırsın. ne yapıyorsanız mislini versin size. besliyor musunuz? sizi de beslesin hayat. yok ediyor, kırıyor, incitiyor musunuz? size de yapılsın. neyseniz misliyle karşılaşın. iyiyseniz daha iyilerle, kötüyseniz daha kötülerle.
devamını gör...
benimdir. 3 saat falan uyumuşum. öyle tatlı gelmişti ki tavanda mavi ışık görsem tamam derdim sanki. hafif üşüyordum bir de tam sevdiğinin yanında uyumalık bi andı işte o 3 saat. sonra kalktım işte o da bitti gitti. güzel günleri bence gece uykuları değil de öğle uykuları getirecek.
devamını gör...
güzel günlerin ne zaman geleceği belli değil en iyisini yapıyor
devamını gör...
güzel günler kendi kendine gelmez, ya sen çekeceksin, ya da arkadan ittireceksin.
devamını gör...
en güzelini yapmaktır. zaten uyanıkken de gelen güzel gün falan yok en azından uykusunu almış olur.
devamını gör...
hayatın kavramını anlamamış olan insandır. çünkü insan yayarak hiç bir hedefe ulaşamaz ki. ve haddim yok diyen insan zaten ileride pişman olacağı şeyleri biriktiriyor demektir.
bu başlık etmeyelim kendimize yazık dediğim başlıktır.
devamını gör...
(bkz: depresyona girmiş insandır) hiç enerjisi yoktur. her şey o kadar kötüdür ki tek kaçış yolu uyumaktir. uyuyarak güzel günlerin gelmesini bekler. bir iki haftaya bir tık toparlayıp yoluna devam eder. bir arkadaşımdan biliyorum. evet.
devamını gör...
7/24 uyanık bekleyecek hali yoktu güzel günleri, tabii ki de uyuması gereken ve güzel günleri beklerken bu beklemenin bir kısmını da uyuyarak geçirmesi gereken insandır. bazen abartabilir; ama ona kalmış, biz bir şey diyemeyiz ve yargılayamayız; çünkü onun yaşadıklarını yaşadık mı ki böyle aptalca bir yargılama yoluna gidelim onu? belki onun yükü size verilse verdiğiniz nefesi geri alamadan ölür gidersiniz, saygı duyun. her insan bu hayatta (ne yapacağımı bilemiyorum dediği anlarda bile) ne yapacağını biliyordur, kimsenin haddine değil.
devamını gör...
(bkz: belki prens öper diye zehirli elma yemek)
devamını gör...

bu başlığa tanım girmek için olabilirsiniz.

zaten üye iseniz giriş yapabilirsiniz.

"güzel günlerin gelmesini uyuyarak bekleyen insan" ile benzer başlıklar

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim