hipopotam

su aygırı olarak da bilinirler. su aygırıgiller* familyasından memeli iri cüsseli ot obur bir hayvan. sütlerinin rengi pembedir. yunanca nehir atı demektir. su aygırı, atlardan ziyade balinalara ve yunuslara daha yakın akrabadır.

yetişkin bir timsahı bir ısırıkta ortadan ikiye ayırabilirlermiş ayrıca..

tanım: oldukça iri ve memeli bir hayvan.

afrika'da en fazla insan ölümüne sebep olan otçul hayvandır. sadece ot yemek için sudan çıkarlar.

fillerden sonra en büyük 2. kara hayvanı olma konusunda gergedanlarla kapışırlar.aslanların pençeleri iyiyse onlarında dişleri çok kuvvetlidir ve bu yüzden rahatlıkla aslanlara kafa tutarlar.her ne kadar sevimli bir hayvan gibi pazarlansa da halılarda,perdelerde,oyuncaklarda gayet tehlikeli hayvan. birde cüce su aygırı çeşidi var.

sakin görünümünün altında agresif bir canavar vardır. uzak durulması gereken bir hayvandır , rahatsız edildiğini düşündüğünde saldırıya geçer , 48 km\ sa hıza ulaşabilir (hızlı da koşuyor namussuz).derisi kalın ve bedeni kırkpınar güreşçisi gibi parlaktır.

hipopotamlar insandan daha hızlı koşarlar.

ilk defa nil nehri kıyısında keşfedildikleri için "nil aygırı" da denilen, otobur bir hayvandır.

diğer adı ile (bkz: su aygırı)
diş yapısından dolayı pek tehlikeli olan hayvan.
yaygın görüşün aksine barışçıl bir hayvan değildir.
afrika'da timsah ya da aslan gibi pek çok büyük hayvandan daha fazla ölüm vakasına sebep olur bu hayvanat.
saldırı sırasında başını kafasını bir şahmerdan gibi kullanırken, 50 cm'i bulan köpek dişleri son derece ölümcül bir tehlike saçar.
öyle bir diş yapısı var ki yetişkin bir timsahı bir ısırıkta ikiye ayırabilir.
su aygırı kayıklara saldırmaktan da çekinmez, hatta küçük olanlarını ters-yüz edebilir.

gündüzleri çok miskin bir hayvan olarak görünselerde; bir belgeselde geceleri sosyalleştiklerini ve sohbet ettiklerini izlemiştim.

gece kamerası ile olan çekimde o kadar tatlılardı ki, aklıma ne zaman gelse ya da bir yerde izlesem hep gülümserim.

hipotatam kelimesini söylemesi de o kadar tatlı ki, seviyorum sizi ya.

etobur değil ot yiyor. bölgelerini saldırganca koruyorlar ve ne yapacakları belli olmuyor. filler, aslanlar, leoparlar ve dev timsahlar bile bundan çekiniyor. bu saldırgan ve savunucu hayvan karşısında saygıyla yaklaşıyorlar. insan içinde tehlike oluşturuyor. kısa bacakları olmasına rağmen hızlı koşabiliyor. usain bolt gibiyseniz bir şansınız olabilir ama değilseniz kurtulmak mümkün değil.

çocuklarin ismini söylemekte zorlandigi hayvan kisaca hipo diyoruz.

(bkz: su aygırı)

hipoooğğ!!

hipopotamlar; afrikada'da yaşayan, hayatlarının yarısını suda* geçiren*, filler ve gergadanlardan sonra en büyük kara memelileridir. yetişkinleri ortalama 1300-1500 kg olurken cüsselerine rağmen saatte ortalama 48 km koşabilirler.

gecenin bir yarısında bana bunu yazdıran kuvvet sabahki sınava son gece çalışmaya karar verdikten sonra verdiğim ufak bir ara ve geçen gün ablamla aramızda geçen muhabbet aslında.

pazar günü oturmuş su savaşları'nın yeni sezonunu izliyoruz ablamla, gana'da bir köyde temiz su bulmaya çalışıyorlar ve son çare olarak nehirden gelen suyu yer altında toplayıp filtreleyerek köyde bir su kuyusunda kullanıma sunacaklar. nehirin kenarında hipopotamların bayık bakışları altında tamamladılar tüm bu çalışmaları ve bu sırada nehirde hipopotamların arasından kayıkla ulaşım sağlıyor o yörenin halkı*.

yaşadığımız şartları göz önüne alınca bu durum bize çok ilginç geldi* ablamla ve ablam böyle bir durumda hipopotamlardan arkasına bakmadan kaçabileceğini söyledi. cüsselerine güven olmaz hantal değildir bu hayvanlar tezini savunurken ablam da kaçabileceğine inandığını söyleyince ufak bir araştırma yaptım ve ikimizde kaçmasının imkansız olmadığına ama şansının da çok yüksek olmadığı konusunda el sıkıştık ablamla bu araştırmanın sonucunda.

kaynağa göre* öncelikle bir hipopotam gördüğümüzde nelerden kaçınmamız gerektiğinden bahsetmek istiyorum *:
her şeyden önce kalabalık bir grup hipopotamın bölgesi tüm bu senaryolar içinde olabilecek en kötü durum çünkü bölgelerine karşı aşırı koruyucu olabiliyorlarmış.
onlara varlığınızı belli edin ve sinsi sinsi yaklaşmayın böylelikle onlara yanlışlıkla da olsa çarpma riskini azaltırsınız*.
yanlarında esnemek veya gülmek/kahkaha atmak saldırı tetikleyebilir.
karada gördüyseniz su ile arasına girmeyin.
kıyılar güvenli değil, derin sular daha güvenli çünkü bu arkadaşlar yüzemiyor sadece ayakta dikilebiliyor.
çiftleşme sezonu bir hipopotamla karşılaşmak için en kötü zamanlardan biri çünkü aşırı agresif oluyorlar.
yavrulardan da uzak durun çünkü anneleri hiç hoşgörülü değil.

tüm bunları yaptınız ama bir hipopotam gördünüz:
eğer ağzı açık ise oradan arkanıza bakmadan kaçın*.
eğer karadaysanız sığınacak bir yer bulun, ağaç olur, kaya olur, araç olur. burada amaç hipopotamla aranıza bir şey koymak.
eğer koşmanız gerekiyorsa zikzak çizerek koşun çünkü bu arkadaşlar hantal olduklarında hızlı bile koşsalar yine bu hantallıkları yüzünden yön değiştirmekte zorlanıyorlar, fake atın diyor kaynak. böylelikle güvenli bir alana gitmek için süre kazanabilirsiniz.

kısa* aramın sonuna gelmiş iken gece okuyacaklara iyi geceler ve sabah okuyacaklara iyi günler diliyorum.

kaynak
tanımın en başındaki bazı ufak tefek bilgiler için kaynak

nehir atı

çift toynaklılar takımının su aygırıgiller familyasından
geviş getirmeyen, iri gövdeli otçul bir memeli.

leblebi yer gibi karpuz yiyen hayvancık.

afrika'da en çok ölüme yol açan hayvandır kendileri...bakmayın masum göründüğüne, psikopatın tekidir... tek ısırıkta bir insanı ikiye ayırır...

bir aslan sürüsüne denk güçte bir otçul hayvan. 2 ton ağırlığına rağmen at kadar hızlı koşabilir, ve timsahları öldürebilir, aşırı yağlı olmasına rağmen etinin pembe renkte ve çok lezzetli olduğu söyleniyor.