hoşlanılan ama tanımadığınız biriyle nasıl tanışılır sorunsalı

zor bir şey değildir aslında. sanalda bir mesaja bakar, yüzyüze ise doğrudan ifade etmekte fayda var.

samimiyet, doğallık ve nezaket ile harmanlanmış hoş bir üslubun açamayacağı bir kapı olmadığını hatırlayarak.

merhaba dediğin anda ''imdeeaaat taciz ediyolaar, naumusun gidiyooo, beni kaslı kollarının arasına alıp kendine çekmek sureti ile baştan çıkarmaya çalışıyooo'' gibi çığlıkları bir kenara bırakırsak...

bence, anlık beğenilere karşı yürümek ''tanışma'' şansını bir hayli düşürüyor. misal tenis kortundasın, yan sahada birini gördün, of iyiymiş/yakışıklıymış/güzelmiş diye düşünüp hoppadanak yanında bitmek çok olumlu bir sonuç doğurmaz. onu yapabilmek için önce kendini fark ettirmen gerekiyor. bu da zaman ile gerçekleşen bir şey elbet.

aynı tenis kortunda bir kaç hafta denk gelip, gerçekleşen atraksiyon üzerinden ufak sataşmalar ile dikkat çekip, kulak verdirip, en azından davranış ve hareketlerin ile hoşlanılan kişinin seni uzaktan dahi olsa tanımasına müsaade etmek gerekiyor. bu durum, yanına gidip tabiri caizse ilk ciddi konuşma için hem şans arttırır, hem minik de olsa tartılmana müsaade ettiği için ileriye dönük çekingen olmayan ve daha emin bir adım atılmasını sağlar.

kısaca tanışmak için, hafızada yer etmek mühim.

#1321625 katılmıyorum. bir kadına direkt gidip bam bam söylerseniz o anda şok olup kendini kapatması olası. göz kontağı,küçük kesişmeler ile frekansı yakalayın. sonra eger yapacaksanız üstteki yazarın dedigini yapın. *

eğer tanışmak istiyorsam mutlaka yolunu bulurum asla da çekinmem ..karşımda da çekingen birini istemem adım atmaktan korkmayın ne kaybedersiniz ki..fakat rahatsız etmiyorsam, müsaitseniz,sizin içinde uygunsa falan gibi kelimelerle gelme be tatlim ışık hızıyla bütün kredin tükenir.! hayatı ve insanları kaçırmayın herşey mümkün a dostlar

öncelikle geçmiş olsun. keşke önce tanısan sonra hoşlansan dış görünüşünden değilde karekterinden etkilensen. her ne kadar böyle düşünsekte bazen kendiliğinden gelişir her şey. ama en güzeli hiçbir şey hissetmeden tanışıp sonrasında yaşanıcakları akışına bırakmaktır.

laf atarım.

bildiğin laf atarım ama ''off yavrum yalarım'' gibi değil, *şimdi söylemek istemiyorum burada attığım lafları çünkü bir yerden sonra herkes kullanıyor ve olağan olunca ilgi görmüyor.

muhabbet açarım.

''bu cafe yeni açıldı galiba buraya'' gibisinden söylem ve soru ifadesi içeren bir giriş tercihimdir.

bakarım.

baya gözlerimi diker bakarım. göz göze gelince gülümseyip selam veririm. artık vücut dili pozitif ise yanına gitmeyi ya da muhabbet açmayı denerim. negatif ise uğraşmam ama hiç. çeviririm kafamı her ne yapıyorsam onu yaparım.

arkadaşına sorarım.

''pardon ya bir şey soracam da, senin bi arkadaşın var hani, sarışın. genelde saçlarını at kuyruğu toplar hatta geçende kestirmiş. adı ne onun?'' bazı kadınlar çöpçatanlığa meyillidir. sen ona havale et işini, o iletir hoşlandığını zaten ve bazı detayları hatırlamanı da katarak seni öyle bi över ki sen tanışmak isterken bakmışsın sevgili olmuşsun.

sahilde salya sümük ağladığım,zor zamanlardan bir zaman..bankta oturuyorum.biri geldi"acaba ezan kaçta okunacak?"*elinde de telefon var tipin.neyse ters tepmeden söyledim bakalım neler olacak diye.oturmak istedi.sonra döküldü "ben sizi bir ay önce görmüştüm,yanınıza gelmek istemiştim..".2 saate yakın konuştuk sanırım.sonra mevzular ciddileşince ben topuk* üzgünüm.


sonra bakımlı bir orta yaşlı abimiz.
yer yine sahil.
ben yine sümüklü*
neyse efenim,bir süre aynı hızda aynı yolda yürüdük.kâh önden koşturarak gittim kâh arkada sümük sildim.neyse tam sahilden çıkıyorum* birden döndü"çekirdek almak ister misiniz?" dedi.sonra "rahatsız olmazsanız size eşlik etmek isterim."dedi.tabi abi o,olmazdı*
bence hoş bahanelerdi.*

niye bu kadar boş yaptıysam, canım sıkılıyor sanırım.

bu da böyle bir anımdır diye bitiriyorum.

ben şahsen gidip doğrudan kulağına fısıldıyorum: "ete kemiğe büründüm yunus deyü göründüm".

ya da enseye bi şaplak atıyorum. insanlardan hoşlanınca garip hareketler yapıyorum galiba.

15-16 yaşındayım futbolla derin bi iştigalimiz var lisanslıyız antremanlara sürekli iki kız gelmeye başladı maçlara falan da geliyolar bi arkadaş ayıktırdı bu hatunlar sana geliyo dedi ben de yok be olum dedim ama bi andan da bakıyorum hiç bi aksiyon yok bi gün antreman çıkışı eve dönüyorum ama felaket durumdayım duşa bile giremedim direkt eve gitmem gerekiyodu halk ekmeğe uğradım ordan cevizli ekmek alıyodum ufak pakettekilerden altın ekmek mi neydi bi baktım o iki hatun geldi yanımdan iki tane kayısılı ekmek aldılar napıyo lan bu tatar ramazanlar derken ben de durdum baktım benle aynı kulüpte voleybolcularmış ben durup bakınca bi afalladılar kız elindeki ekmeği poşedinden çıkardı bi anda çöpünü bana uzattı atabilir misin dedi gerizekalı herhalde diye düşünerek suratına baktım kıpkırmızı olmuştu yani bilmiyorum belki numarasını falan yazmıştı ambalaja ama böyle saçma sapan bi deneme de olmaz yürüdüm devam ettim..

bir imza alabilir miyim?

sen hele hoşlanılan insana denk gel, ondan kolay ne var diye fikir vermek istediğim başlık.
sigara içen ateş iştesin
içmeyen saat sorsun
saati olan çarpsın özür dilesin
bla bla bla.
dediğim gibi hoşlanılan insan bulmak mesele.
ötesi azıcık özgüven.

hiç beceremediğim iştir. nasıl evlendim ben bile bilmiyorum.

örneğin park yada sokaktasın ve sen kızı o da seni hiç tanımıyorsa:
1: az buçuk tipin ve kıyafetin kurtarmalı.
2: ağzın laf yapmalı yani konuyu geliştirebilmelisin artı diksiyon ve ses tonun iyi olmalı.
3: özgüven.
yeterlidir diye düşünüyorum.

3 harfli market zincirlerinde takip et. ortak ilgi alanı bulup yanaşırsınız.

çiftleşme dansı yada şarkısı işe yarıyor bunu yaparken özgüvenli olun ve kekelemeyin buraya dikkat hemen tanışmayın önce sizin çiftleşme dansınızı uzaktan izlemesine izin verin araba anahtarı , cep telefonu gibi maddi durumunuz hakkında ip ucu verecek şeyleri şansınız sırasında alnınıza yapistirin kız görsün bunları unutmayın ki bir kız ile tanışmak zordur bu zorluğa karşı koyabilecek bir erkek isterler. şimdi bu dansı 3 gün k8z8n önünde yapıyorsunuz sizi izlemeli ve tepkisini ölçüyorsunuz sizi izlerken o da hafiften eşlik çifleşme dans figürlerinize eşlik etmeye başlıyorsa iyi yoldasınız ama sakın bundan cesaret alıp erken davranmayın çünkü bir kız iki salladık geldi erkeğiyle asla tanışmaz ve olmaz bu iş. cifltesme dansıyla birlikte çiftleşme şarkınıza kız eşlik etmeye başlıyorsa o zaman tanışabilirsiniz fakat tanıştıktan sonra sakın daha ileriye gitmeyin çünkü bir kız asla ilk tanışmadan sonra daha ileriye gidenlerden hoşlanmaz ve ilişkiyi keser.

merhaba diye söze başlayıp, bir çay-kahve içmeye davet edebilirseniz eğer, karşı tarafın da kılıcını çekip kellenizi alacağını sanmıyorum, en kötü reddedilirsiniz.

kadınlar hiç tanımadıkları birini yüzde doksan reddeder, nedendir bilmem ama böyle bir huyları var. halbuki adamı dinleseler, tanışalım mı diyen bir adam kendini zaten sana tanıtmak ister. sen ona fırsat tanı, sen yine beğenmezsen reddet. sanki arkadaş ortamında edindiğin sevgililerden çok mu fayda gördün diye bir aynaya bak.

gidin ve merhaba diyin abartmayın böyle mevzuları. eğer kadınsa ve hayır derse bu "hayır" demektir sakın unutmayın, altında başka anlamlar aramayın.