ilyas salman

sarı mercedes filmiyle oyunculuk dersi vermiştir. türkiye'nin yetiştirdiği en iyi aktörlerden biridir.

oyunculugunu falan begenmem, icinde oldugu filmleri asla izlememeyi tercih ederim ve cocuklugumdan beri boyledir, evladim olsa cami onune birakirdim, aile ferdim olsa reddederdim ama herifte bir ses var!
pihuu

adını her duyduğumda nedense ağzıma ekşi bir tat geliyor :/

sinemadaki ilk yıllarında bir anti kemal sunal olarak görülmüştür. kemal sunal kırsaldan gelme rollerde saf ama kurnaz karakterleri canlandırırken, salman saf ve çok dürüst karakterleri oynar. sunal zamanla şehre ayak uydururken, salman hiç ayak uyduramaz. sunal şivesiz ve yumuşak yüzlüyken, salman şiveli ve sert yüz hatlarına sahiptir. sunal filmlerinde sonunda kazanırken, salman bazen kazanamaz. sunal bazen şehirli ve entelektüel karakterleri canlandırırken, salman daima avamdan gelme insanları oynar.

ilyas salman kariyerinin ilk yıllarında yardımcı roller oynar. sonrasında ise klasik köy komedilerinde görünür. yüzü ve şivesi gereği bu rollere cuk oturur. hele ki sunal ve şener şen gibi önemli kadroların olduğu filmleri iyi tamamlar. hababam sınıfı serilerinde de öğrenci ve ağa olarak görünür. sonrasında ise başrolünde olduğu filmler çekilir.

1985 yılıyla birlikte ilyas salman’ın kariyerinde bir düşüş başlar. öyle ki rol aldığı filmler genelde kalitesiz ve düşük seviye olmaya başlar. hele ki oynadığı zamanın furyası olan video filmler son derece kötü çekilmiş ve oynanmış filmlerdir. kemal sunal ve şener şen ile film çeken birinin bu seviye filmlerde oynamayı kabul etmesi şaşırtıcı bir durumdur. bu dönem ilyas salman filmlerinin ortak özelliği kötü senaryolu, kötü kadrolu ve klişeler üzerine kurulmuş olmasıdır. bu düşüş evresi onun sarı mercedes filmi ile bir süre duraklar. çektiği berbat filmlerin ardından salman bu filmde tam anlamıyla döktürür. ancak ondan sonra yeniden video film kalitesinde klişe ve düşük seviye kalitesiz filmlere çıkmaya devam eder. 90’lı yıllar onun düşüşünün devam ettiği yıllar olur. 2003 yılında bir flash tv yapımı olan fakiro isimli bir dizi filmde rol alır. kalitesiz bir köy draması olan filmde karakterin delirip sokaklarda gezdiği sahnelerde ne kadar büyük bir oyuncu olduğunu bir kez daha gösterir ancak flash tv yapımı bir film ile ses getiremez. 2000’li yıllar onun için biraz daha iyi çıktığı yıllardır. kanser olmuş bir babayı oynadığı filmde oldukça başarılıdır. lal gece isimli filmde de yine oyunculuğunu konuşturur. 2014 yapımı bir gürcü festival filmi olan mısır adasında ise film o ülkeden oscar aday adayı olur. performansı yine zirve seviyelerdedir. sunal ve şener şen’e göre festival filmlerinde oynamaktan geri durmaz. ve bu formda da ne kadar usta olduğunu ispatlar.

tipi ve şivesi gereği sürekli kırsaldan gelme ve avam insanları canlandırdığı bir gerçektir. bu yönden canlandırdığı profil hep sınırlı kalmıştır. ancak kendisinin komedyenlikten çok dram oyunculuğunun üst düzey olduğunu düşünürüm. bu yüzden belirli tipleri canlandırsa da, duygu bakımından muadili olduğu söylenen, ki bence değildir, kemal sunal’a göre daha zengin bir duygusa yelpazeyi seyirciye aktarmıştır.

kendisiyle ilgili en ilginç şey ise filmlerine göre oynamasıdır. kalitesiz filmde oynuyorsa, oyunculuğu da kalitesizdir. ancak film kaliteli ise oyunculuğu da bir o kadar başarılı ve çarpıcıdır. yani kendisi resmen film seçer. ancak bu onun çok usta bir aktör olduğu gerçeğini ve türk sinemasındaki önemli konumunu etkilemez. eksiği, çok sayıda yanlış ve kalitesiz filmde yer alması ve iyi filmlerinin bunların yanında az sayıda kalmasındadır.

ahlakın estetik standartları olduğuna delalet bu adam.

ilyas salman'a ilişkin genel bir alerji var, ilyas salman'ın neden sevilmediği hususunda bir anket yapılsın acil.

benim teorim
-insanların kendi içinde düşündüğü ama itiraf edemediği ilyas salman'ın tipi ile ilgili bir rahatsızlık algısı olduğunu düşünüyorum. adam sırf tipsiz diye deccal ilan ederler he bunlar adamı, ah bu toplum ah.

insanların sevmemek için hazır kıta beklediği diğer kişi de şey,
ersin korkut, onunla da ilgili insanların dalga geçmeye meyilli olduğunu hissediyorum
hani şive komedisi, kısa boylu cinsel olarak agresif gelmeyen bir tip.

bunu neden düşünüyorum bilmiyorum
ama incelensin bu bi' ara.

hababam sınıfı'nda köylü olduğu için anne babasını öğrenciler sınıfa getirir.
aklı sıra öğretmeni utandıracaklar.

ilyas salman ise ellerinden öper anne babasını.

işte öyle büyük bir oyuncudur. seversiniz sevmezsiniz, ama böyle büyük oyuncular yüz yılda bir gelir.

ateist ve sosyalist olduğunu bas bas bağırması, malatyalı bir alevi olması, çiçek hastalığı yüzünden yüzünün sorunlu olması, içmeyi çok sevmesi... onu tanımak isteyenler izlesin. kardeşinin diri diri yandığını görmüş... çok ağlamıştım.

yukarıdaki tek kelimesine bile katılmadığım yorumu saymazsak, tam tersi toplumda ciddi bir karşılığı, saygınlığı ve sempatisi olan oyuncudur.
insanların fikri mahallelerine göre şahsi yakıştırmalar yapılıp onlara sıfatlar biçmek, bunu da toplumsal bir algıymış gibi yansıtmak, sadece yandaş basının üslubu değilmiş. üstelik ahlak gibi çok yönlü bir kavramın bu türden sığ ve şekilci kodlar üzerinden sınırlamak hiç anlaşılır şey değil.
istese sabah akşam döndürülen her reklamda, her dizide oynayabilecek, tartışma programlarına analist olarak bile katılabilecek, sarayların bal kaymak sofralarında baş köşe edinebilecek biri olmayı elinin tersiyle itmiş, halkının safında ve vicdanındaki yerini korumayı seçmiş onurlu bir insandır ilyas salman. neyse ki toplumda, kendisini ersin korkut standartlarında algılama ve karşılaştırma lüzumsuzluğundan öteye gidebilen bir kitle de var ki onca emek, çaba ve niyet de karşılığını buluyor.

oyuncu ve tiyatro sanatçısı ilyas salman, türkiye komünist partisi'nden (tkp) istanbul milletvekili adayı olduğunu açıkladı.
yakışır !

isimi duyunca iticilik hissediliyor, fakat öyle olmadığını biliyoru'm

bu koca dünyada kavga edilecek çok puşt,sevilecek çok insan var.

sözünü söyleyen sinema sanatcisi.gecen cumartesi bir özel hastanede denk geldim kendisine.en az onun kadar yasli hastalardan bazilari kayit islemleri sirasinda kendisine kolaylik sağlamak istediler ama kabul etmedi.oturarak bekleyeyim ayakta zor oluyor dedi ve biriyle sohbet edip sirasini bekledi.sessiz sakin biri.

kibar feyzo'daki şu sahnesine hep istemsizce gülerim:

kız kardeşinin, sobadan alev alıp gözleri önünde yandığını görmüş...çok etkilenmiştim bundan. et ile orta okulda tanıştım gibi bir şey demişti.
çok travma yaşamış çok....
dimdik bir ateist, dümdük bir solcu...