ıslık çalmak

farklı amaçlar için dudakları büzerek ya da kimi parmakları dil üzerine getirip soluğu şiddetli biçimde vererek çıkarılan ince ve keskin sestir.*

yerli yersiz çalınan ıslık çalan kişinin niyetine göre olumlu ya da olumsuz bir anlam içerebilir.

özellikle orta karadeniz bölgesinde fındık bahçeleri arasında iletişimi sağlamak için kullanılan ıslık bu bölgede bir dil haline bile gelmiştir.

dışarıda karşılaştığınız birine seslenmek yerine ıslık çalmak, kalkmakta olan toplu taşıma aracını durdurmak gibi amaçlarla da kullanılır yine aynı bölgede. tuhaf bir anıdır ki bir gün ankara’da bir minibüsün arkasından ıslık çalıp durdurduğumda şoför bana ordulu musun diye sormuştu.

bunun dışında keyifli anlarda ıslıkla bir melodi çalarak keyfinizi ses dalgaları aracılığıyla çevrenize yapabilirsiniz. ancak benimki gibi bir anneniz varsa bunu akşam ezanından sonra yapmamanız sağlığının z açısından önemlidir. zira gece ıslık çalmak üç harflilerin sizi çalmasına neden olabilecek kadar tehlikelidir.

yukarıda bahsettiğimiz ıslık çalma eylemi jungle kökenli kıroların güzel bir kız gördüklerinde beğeni ifadesi olarak kullandıkları bir eylemdir de aynı zamanda. içlerindeki vahşi güdüyü durduramayan bu oluşumlar biriken enerjiyi hava yoluyla dışarı atmaya çalışırken ıslık sesi çıkarırlar.

ıslık çalmak maharet gerektiren bir eylemdir. ellerinizden yardım alarak ya da sadece allah vergisi bir yetenekle dil ve dudaklarınızı kullanarak ıslık çalabilirsiniz.

dönerseniz ıslık çalın.

şu an yaptığımdır. azeri oyun havası dinliyorum erdaldan, öyle tiz geçişler var ki, dudaklarım yamuluyor o sesi çıkarabilmek için, o değil doğru dürüst dudağımda yok.

open.spotify.com/track/5wm4...

(bkz: dönersen ıslık çal)

o kadar zamandır hastalık gibi geliyordu azıcık araştırdım çok faydalı bir şeymiş ıslık çalmak gençliğin aşısını bulmuşum meğer.

kendimi tutmakta zorlandığım ıslık beni genç kılan özelliğimmiş meğer.

ıslık çalamayanlardanım. bu içimde büyük bir ukde.

ya buraya ekleyeceğim beyefendiye bir bakar mısınız lütfen...
yetenek budur işte!
kuş gibi mübarek.

youtube.com/shorts/37Rlm80Q...

dudakları büzmek kolşuluyla yada parmaklar yardımıyla nefes vererek çıkarılan ince ses. çocukken ıslık çalmanın şeytanları başımıza topladığını söyleyip kızardı büyüklerimiz bizde saftirikler inanır susardık .

dudaklar belli açıda büzülerek ya da dil, damağa belli bir şekilde yerleştirilerek hatta parmak, dilin altına belli bir noktaya koyularak ve de nefesi dışarı vererek çıkartılan düdük sesi benzeri sestir.

ben beste bile yapıyorum ıslıkla ama maalesef ıslıkta ne söylediğim belli değil sadece acıklı geliyor bazen.

ne yazık ki ıslık çalmak başımı döndürür...

püskevit yedikten sonra çalamazsınız..

çalanların bir tek bu kesimini kaldırabiliriz artık. ayrıntı sorup hatırlatmayın: çok doluyuz, istemeden kalbinizi filan kırarız.lütfen.)

eski denizcilerde güvertede ıslık çalmanın uğursuzluk getireceği inancı varmış. biri güvertede ıslık çalarsa eğer peşinden kötü hava koşulları ya da kötü durumlar gelirmiş.
geçen turdayız güvertede ıslıkla “candy shop” çalıyorum, hareket vakti geldi attığım demiri alamadım. kasnak çıktı yerinden. gemici makina dairesine girip ayağıyla kasnağa bastırdı da öyle alabildim demiri.
belki de “candy shop” çalmam sıkıntı oldu, bilmiyorum. bir dahaki sefere “kerimoğlu” çalacağım ve ne olacağını göreceğiz.
o zaman da sıkıntı çıkarsa eğer ıslığa tövbe ediyorum.

hala yapamadigim sey. maalesef.

üfürük çalmak.

akıllara kill bill'den şu sahneyi getirir.

beceremediğim eylem. özellikle basketbol maçlarındayken tirbünde eksikliğini çok hissediyorum. rakip ataktayken benim bağırmaktan bademciklerim damağıma kadar geliyor. ıslık çalabilen öttürüveriyor ıslığı. maç sonu benim ses saatlerce deep throat yapmış gibiyken ıslık çalabilen tertemiz.

maalesef cok istedigim ama yapamadigim is. cok denedim. kucukken abim denen sahistan ders aldim bunun icin. kendisi cok guzel calardi. hem parmaklariyla hem de parmaklarina gerek kalmadan. garip goruntuler ve sesler cikiyo ben her denedigimde. pes ettim olmayinca olmuyormus ama icimde ukde kaldi tabi. en kucuk seylere anlam yukleyince ben falan diyip noktaliyorum entryimi

bir hayli becerdiğim eylem. parmaklı versiyonunu bir türlü öğren(e)medim ama, bu yüzden babamdan desibel farkı yiyorum yıllardır.