kaliteli yaşam için ucuz öneriler

kaliteli öneriler olmadan kaliteli yaşam olmaz dediğim basliktir. kişinin kendisinden başlayarak çevresindeki insanlara doğaya ve canlılara saygı göstermesi iyi bir başlangıç olabilir. tabii devamında kişisel kuruntulardan kurtulmak, kendini tanımak ve belki de bana göre en önemlisi egoyu küçültmek gerekir. yaban arısı gibi her yere girip çıkmak her şeyi yapmaya çalışmak insanı yıpratır. içinde bulunduğun çevreye uyum sağlamak ya da tam aksi kaliteli bir yaşamı getirir. bunca boş cümleden sonra ana fikrim kişi kaliteden ne anlıyor ise yaşamı o düzeyde kaliteli olur. ne eksik ne fazla.

(bkz: kaliteyi ucuza getirmeye çalışmaktan vazgeçmek)

bimden centro alın yiyin! lan ucuza kaliteli yaşam mı kaldı alüminyum? millet kaşar diye tost peyniri yiyor ne idüğü belirsiz! sağdan devam ediniz...

en ucuzu kendinizi sevmek. bedava sonuçta. geri kalanı her türlü hallediyorsunuz zaten.

az insan, çok huzur.

az yiyin

kafeye gidip kazıklanmayın.

orta halli bir semtteki iyi lokantalara gidin.
farzedin ümraniye’de bir dönerci var. eti orta halli, park sorunu yok. bu adamı yaşatın. caddede selfi çekip konum paylaşacam diye uyduruk manzara lokasyon lokantaların kirasına ortak olmayın.

-yürüyüş
-meditasyon
-bedava psikolog
-hayvan beslemek (sokak hayvanı)
-negatif insanlardan uzak durmak

net olarak sigara içmemek. 7 ay oldu bırakalı ve yaşam kalitem ciddi anlamda arttı. nasıl mı arttı? yorulmuyorsun, rahat nefes alıp veriyorsun, kokmuyorsun, başladığın herhangi bir şeyi yarım bırakmıyorsun, cinsel performansın artıyor vb.. şeklinde sıralayabilirim. ayrıca içmemek bedava ve hatta cebinde para bile kalıyor dene bak.

kalitesiz varlıklardan uzak durmak.

elinizdekinin kıymetini bilin,mesela ‘eski’ kullanılacak durumda olan buzdolabınızı atıp yerine sizi zorlayacak ‘yeni’ bir buzdolabı almayın,sunulan özelliklerin çoğunu 1 ay sonra kullanmayacaksınız, ve ödediğiniz taksitler sizi yoracak. buzdolabını örnek verdim fakat bu koltuk,telefon,televizyon da olabilir. herşeyin yenisi,en iyisi olduğunu anlamına gelmez. her zaman herşeyin en kötüsünü düşünün ve kendinizi ona hazırlayın,kötüsünü düşünmekten kasıt umutsuzluk değil,mesela bir telefon aldınız ve telefon hasarlı gelirse şunu yaparım,şunu yapmalıyım gibi seçeneklere kendinizi hazırlayın,her daim elinizin altında birikmiş paranız olsun,az çok yaşam şartlarınıza göre,kimse için kendinizden,kendiniz için başkasından vazgeçmeyin,hayat yalnız yaşanılamayacak kadar değerli,ağlamak sadece çocukken sonucu değiştireceği için her durumdan ağlayarak kurtulamazsınız,aileniz iyidir kötüdür fakat her daim de sizin yanınızdadır o yüzden henüz ‘hayatta’ iken kıymetini bilin, saygı benim için herşeydir, o yüzden karşımdaki eğer sevmediğim biri dahi olsa bana ‘saygısızca’ bir davranışta dahi bulunsa istifimi bozmam saygılı olurum her daim, belli kurallarınız olsun sizi siz yapan kurallar, ikili ilişkilerde kimseyi hayatınızın merkezine koymayın, ‘o olmadan yapamam,o olmadan ölürüm’ demeyin olursunuz da ölmezsiniz de,derdinizi,sıkıntınızı tabiki anlatın ama başkalarının çözüm bulmasını istemeyin, amcam bana hep ‘kendi g*t*ünü yine sen kendin kurtaracaksın başkası değil’ derdi, yıllarca hep kendi ayaklarım üzerinde durmaya çalıştım ve başardım da,hayatı kendinize zehir edecek,ödemenizi zorlaştıracak şeyler yapmayın,sizi zora sokacak bir tatil,bir araba bir ev bla bla bla. bol bol kitap okuyun,film izleyin,dizi izleyin, kendinizi geliştirin. bir hobiniz olsun,illa pahalı bir hobi olmasına gerek yok, size yapılanı unutmayın ama kin de tutmayın. nefret,kin sizi her daim aşağı çeker. unutmayın,şiddetle başlayan hazlar,şiddetle son bulur.

hayatını kimseninkiyle kıyaslamadan yaşama yetisi edin.

geçmişe takılı kalmamak, gelecek kaygısı yaşamamak diyeceğim ama ikisi de güzel ülkemde mümkün değil.

mutluluğu da beraberinde getirebilecek önerilerdir. detaylara daha fazla odaklanmak, maddiyat zevklerini minimuma indirmek, sürekli bir gelişim halinde olan yaşam tarzını benimsemek ve en önemlisi bana göre toksik insanlardan kaçınmak, kaçmak.

az konuşun ama öz konuşun. bir de bol bol su tüketin ve sevişin.

kahve makinesi satın alın.

şişme bir bot satın alın ve türkiyeden hızla uzaklaşın.

erkenden ölüp gitmeye bakın.

kahve diyecektim ama dolardan daha hızlı arttı fiyatlar. lan 250 gr paket daha geçen sene 40 liraydı ne ara 100 lira oldu. aylık