holylight ukdesi.

7 yaşında ve yalnız bir çocuktum. arkadaşlarım vardı ama hepsi gerçekti, işte bu yüzden yalandı. okumak su içmek gibi bir ihtiyaçtı ta o zamanlar, başladım okumaya. belki de o bana başladı. ben sadece okumakla görevliydim. okumak zorundaydım... okudum. *
devamını gör...
ıstanbulda belediye otobüsünde. mükemmel aktivite 500 cevizlibag kadikoy ya da 127. ne kitaplar bitirdim o hatta. sonra 128 mecidiyeköy bostancı sonra 110 taksim bostancı sonra 2 üsküdar ah ah.
devamını gör...
komşu kızın bana verdiği bi kitapla başladım okumaya. hiç unutmam "dağların sesi" kitabın adı. biraz müstehcendi. yaşım da 13 falan. kitabı okurken bazı sayfalarda utanmıştım. sonra gidip cinayet romanları aldım. ordan yürüdüm gittim.
devamını gör...
şöyle başladım:
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...
okuma yazmayı öğrenmekle başlanmakta yarı zorunlu olunduğunu düşündüğümden tuhaf bulduğum sorunsaldır.
devamını gör...
ilkokul 2. sınıfta kızın biri “robinson cruose” çocuk klasıği ile okula geldi. o yıllarda da insan ilişkilerim sınırlıydı.
bakmak için rica ettim vermedi. o vermedikce içimde yükselen merak eve varır varmaz - bana kitap alın diye bir ısrara dönüştü. bir ailenin kitap okuma alışganlığı kazansın diye kızlarına aldıgı kitap. başka bir çocukta tutkuya dönüştü. aılem kıtap okuyan tipler değildi o kız olmasa belki daha geç tanısırdım.
devamını gör...
bu bir sorunsal olmaz başlığı resmen tuvalette mıçmışsınız.
bu lezzetle ilk kaç yaşında tanıştınız?
aydınlanmaya nasıl başladınız?

daha düz kitap okumaya nasıl başladınız? şeklinde olur bunun sorusu

sorunsalmış!! peh
devamını gör...
ilk okuduğum kitabın içinde "ela lale el ele" yazıyordu. okumayı öğrendiğim anda atıldım bu maceraya çok şükür.
şimdi okuduğum kitaplarda da ela ile lale hep birbirinden intikam alıyor. hey gidi günler hey. hep el ele tutuşsak ne olurdu sanki.
devamını gör...
etiler'de çocuksuz bir apartmanda büyüdüm tek dostum pikachu ve furby idi. okula başlamadan her gün barbielerimle oynar akşamları yatmadan kitap okurdum.
çok hayal kuran bir çocuktum. hiç anlaşamadım yaşıtlarımla heralde bu yüzdendir ki ya filmler izleyip playstation oynardım ya da camdan gelen geçene bakar sinirlendiğimde apartman boşluğuna bakan penceremin kilidini açmayı başarıp tüylü oyuncaklarımı aşağı atardım.
böyle böyle başladım ben. çünkü ayna karşısında annemin parfümleriyle mikrofon yapıp ayna karşısında dans edip rol yapmak sıkardı bi süre sonra...
devamını gör...
kurban olun böyle sorunsala. ülke bu sorunsalla uğraşmadığı için bu halde.
devamını gör...
tenten , zeytin ve limon ile başlayan maceram thomas brezina ile devam etti ve kitap okuma alışkanlığını edindim. tabi bunda abim ve ablamın büyük etkisi var. ailede bu anlamda örnek olabilecek birisi olursa kitap okumaya başlamak ve bu alışkanlığı kazanmak çok daha rahat olacaktır
devamını gör...
küçüklüğümden beri meraklı ve hayalperestim. 5-6 yaşlarında okumayı sökünce önce küçük kitaplar almaya başladılar. işte o dönem cin ali falan vardı sanırım. sonra la fontaine 'den masallar. sonra bir gün ablam kelile dimne nin çocuklar için olan haliyle çıka geldi üniversiteden. ondan sonrası geldi. ablam büyük bir etkendir.
devamını gör...
doğru kitabı doğru zamanda bularak. çocukluğumda sınıfta yapılan okuma kurasında ömer seyfettin'in diyet kitabını okumak zorunda kalmıştım ve konusu ağır gelmişti haliyle. kısa zaman sonra jules verne ile tanıştık o dönemde okuma etkinlikleri kendi adıma çok daha güzel bir hâl aldı.
devamını gör...
aslan ile fare ilk okuduğum kitap. roman değil ama kitap. 8 yaşında oldukça hevesli olmamla beraber babamın bana aldığı en güzel hediye. o kadar çok okudum ki ezberlemiştim. belki şu an çocukça geliyor ama gayet güzeldi o zamanlar için.
devamını gör...
on beș yașındayken çok beğendiğim bir felsefe hocamın, "size kitap okuma ödevi veriyorum" demesiyle, sıkıla sıkıla kitapçıda kitap arıyorken buldum kendimi. okuyacağımız kitabın felsefe türünden olması gerektiğinden, gördüğüm ilk dostoyevski'yi aldım. o zamanlar henüz hiçbir kitabını okumadığım bu yazarın kitabını "abi dostoyevski yaa" diyerek aldığımı hiç unutmam. hızlı bir şekilde kitabı bitirip - yeraltından notlar - güzel bir anlatımla sunmuş, iyi bir puan almıştım. daha sonra okuma işi benim için bir ödev olmaktan çıkıp, eğlence haline geldi. o günden bugüne eğlencemi sürdürdüm ve sadece ismini duyduğumdan kitabını aldığım herifin, bugün okumadığım kitabı yoktur.
devamını gör...
annem çok kitap okurdu.kendine kitap almaya her gittiğinde benide götürür ve beğendiğim bir kitabı almamı söylerdi.kitap okuma saatleri yapardı.eşlik etmem için ısrar falan etmezdi.onu öyle görünce benimde okuyasım gelirdi.öyle öyle bende alıştım.2 kardeşim daha oldu ondan sonra.şimdi 3 kardeş+1 anne koca bir duvar dolusu kitabımız var *-*
devamını gör...
nasıl başladım bilmiyorum ama kendi kitaplığımı oluşturdum ve çok güzel devam ettiriyorum.
devamını gör...
kuzenlerimden biri ben anaokuluna başlayınca kocaman cilt cilt dünya masallarının olduğu bir set verdi bana. okuma bilmiyordum ama en sevdiğim şey o kitaplardan birini yere serip üzerine oturmak, resimlerinden neler yazdığını çözmeye çalışmaktı. bunu yaparken de genelde kitabın üzerinde uyuyakalırdım. sonra babamdan belki okumayı öğrenirim hevesiyle, her gün kurşun askeri okutmaya başladım. fakat ne zaman babam okusa hikayenin sonu aynı kalırdı ve bu durum benim için can sıkıcıydı. yine de her seferinde belki bu kez sonu değişir diye beklerdim. bir gün babamın canına tak etti ve aynen şu cümleyi kurdu; "yeter artık, değişmiyor sonu işte. o kadar değişsin istiyorsan kendin okumaya başlayınca okur, sonunu değiştirirsin."

yüzlerce yıldır aynı kalan hikayenin sonunu değiştirmek için okumayı söktüm ben.
devamını gör...
ilkokul zamanlarımda nasıl elime geçtiğini bilmediğim bir kitap ile başladım. kitabın adı uçan sınıftı, bu kitaptan öncede kitap bitirmiştim ama ilk defa kendi isteğimle okuyordum. öğretmenlerim veya ailem vermemişti onu okuyayım diye ve kendi kendime bitirme çabasına girmiştim. o günü çok iyi hatırlıyorum, kitabı bitirmek için erken kalkmış ve annemler uyanana kadar bitirmiştim, kahvaltıya da mutlu bir şekilde oturmuştum. o an kitap okumanın hatta bitirip kapağını kapattıktan sonra, bir süre düşünmenin keyfine ilk o zaman vardım. daha sonra kitap karakterlerinin sadece bir kaç kelimeden ibaret olmadığını, bir arkadaş gibi onları benimsemem okuma tutkumu daha çok arttırdı.
devamını gör...
kendimi bildim bileli hatta okumayı bilmezden evvel de kitaplara çok büyük ilgim vardı. okumayı çok çabuk öğrendim, takvim yaprağı, tabelalar, annemin tarif defterleri vs ne varsa okuyordum. ilkokulda bir öğretmenim bunu fark etti ve bana her hafta bir kitap ödünç verdi. böyle böyle okuma alışkanlığı kazandım ve bir düzene oturttum. elhamdülillah odur budur da okurum.
devamını gör...

bu başlığa tanım girmek için olabilirsiniz.

zaten üye iseniz giriş yapabilirsiniz.

"kitap okumaya nasıl başladınız sorunsalı" ile benzer başlıklar

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim