levrek

eti yağsız, derisi cıva kaplı olmasına rağmen; eti pamuk gibi, enfes lezzetli bir tada sahip avcı balık.

yemek zorunda kalmadığım sürece tercih etmeyeceğim balık türü. kum levreği kum kokar, kaya levreğini de bulmak zor.

fırında yapılışı diğer tariflerinden daha lezzetli olan yağlı ve güzel bir balıktır. marketlerde ve balıkçılarda genellikle 200-400, 400-600 gramlıkları satılır. 10 kiloya kadar var olduğu söyleniyor ama piyasada bir kilo üstüne rastlamadım.

çiftlik balığı yememe kararı aldıktan sonra bu balıkla masada karşılaşmamız kademeli olarak azalma yoluna gitti. fiyatları son bir yıldır uçuşta. reyona girdiğimde çiftlik levreğinin fiyatlarını da kontrol ederim. geçen senelerde bu fiyatlara avcılık alınabiliyordu.

her neyse konu levrek, hayat pahalılığı değil. ama konudan sapışım tanıma destek olup, bir gerçeği ortaya koyuyor. bu gerçek de bu balığın artık pahalı bir balık olduğu.

dereden tutulanı iğrenç kokar bir insan bunu nasıl yer anlamam. o iğrenç kokuyu soğan ve bilimum baharat ile yok etmeden yemek mümkün değildir.

makbulü denizden tutulan hür levrektir. ama satılan levreklerin %90'ı çiftlik yetiştirmesidir. serbest gezen köy tavuğu neyse deniz levreği de odur. iri, lezzetli balıktır.

tutması şans ve tecrübe gerektiren balıktır. gün boyu olta sallayıp her seferinde eli boş dönen çok balıkçı gördü bu gözler .hayır hayır ben değil bir arkadaşım. eti lezzetli ve tatlıdır. hardallı levreği özellikle tavsiye ederim.

üreme zamanlarında yağsız olmaları nedeniyle lezzetsizdirler. ancak çiftliklerde üretilen levrek balıkları yılın her zamanında yağlı olmaları nedeniyle lezzetlidirler. en sevdiğim balıktır .

benim için balıkların şahı olan balıktır.

fırına girip çıktıktan sonra kendisini tanıyamazsınız, havasından geçilmez, dadından yinmez.

pazar günü iyi giden balıktır.

çipuradan daha iyidir ama bunu kanıtlayamam.

canım çok balık çekti be.
şöyle bir rakı balık yapabileceğim bir arkadaşım olsaydı keşke.
ama sadece masa arkadaşı.
edepli adaplı bir insan evladı.

az önce tükettiğim bir balık türüdür. üstüne helva iyi gider şimdi.

hamsi kadar güzel olmayan balık.

yok tuzlamaymış, tavaymış, ızgaraymış.
buğlamasından ötesi zorlamadır.

ben önceki hayatımda bir balıkmışım da, levrek benim amcammış. levrek kaliteli bir balık ama deniz habitatında halktan bir balık.
efendi, güzel-temiz giyinimli, eli yüzü düzgün ve ne konuştuğunu bilen kaliteli insanlar vardır, levrek bu tipin balık hâlidir.


obur mu obur, -la bi' doy bi' doy" denilen, şeyde durmaz perihan gibi çok gezici bir balıktır. 1 kiloya ulaşmamış levreklere türkiye'de ispendek derler.
küçük balık, kurt, karides ve başka kabukluları yediği için lezizdir. lükse bak, hayvan denizde karides yiyor. onun porsiyonu karada kaç milyon sen biliyon mu levrekim kevin kostnırım?

akdeniz sularında levreği kış aylarında avlarlar. ben de akdeniz sularındayım. diyorum ki buradan ege'ye yüzeyim. datça'da sular birleşir. bi' knidos yapar, oradan da selçuk, hop şirince. levreği şirince'de yeriz.

ben denizde en çok levreği sevdim
büyük pullarla kaplı güçlü bir balık
koyu gri sırtıyla ha geldi ha gelecek

atanamamış lüfer.
yani lüfer yoksa yenir, çok da lezzetlidir ama varsa yedek kulübesine mahkumdur*

he takımın yıldızı karadeniz mezgit.
o 11'e daima ilk yazılan.

hic yemedigim zengin yemegi bence. masterchefte cok duyuyom cunku

bu kış, sardığım balık.

dayım sağ olsun. tam bir balık tutma hastası. yaşadığı yer bakir kalmış bir denize sahip o yakaldıkça buzluğa atıyor ziyarete geldikçe bizde yiyoruz. bunlar yakaladığı son mahsüller.