milyarlarca sperm içinden galip gelmek

bir gün işyerime gariban fakat lise okumuş bir müşteri girdi.
eliyle baştan aşağı vücudunu göstererek,
abi 120 milyar sperm içinde büyük piyangoyu kazan ; sonrada şu yaşadığım halime, şu yaşadığım hayata bak ; nasıl bir piyangoysa, demişti.

hiç unutmam...

belkide akıllı spermler ; bilerek, mahsus yarışı kazanmıyordur.
aptal spermlerin kazanmasına göz yumuyorlardır.

temelden yanlış bir önerme.

lisede biyoloji dersinize hademe mi girdi? siz zannediyorsunuz ki "spermin kafası, gözü, beyni falan var, taşıdığınız 46 kromozomun hepsini o taşıyor." sanki sperm gidiyor, hooop ana rahmine yerleşiyor ve bebek oluyor. ipek böceği mi lan bu?

bilal'e anlatır gibi anlatayım bari. sperm 23 tane kromozom, yumurta da 23 tane kromozom taşır. bu mayoz bölünme'nin sonucudur. eşeyli üremenin çeşitliliğini sağlar.

sadece "galip gelen sperm" kişiliğinizi ve bedeninizi oluşturacak, sizi yaratacak sperm olsaydı, babanız olurdunuz.

kazandığım tek yarışma olsa da onda da berabere kalmışımdır.

en büyük başarım

ve galip gelip bu döneme denk gelmek...

dünya bir şampiyonlar ligidir.

doğrusu milyarca sperm tarafından tufaya getirilmektir.

harbiden ya.
sen o kadar galip gel.
sonra sağ salim dünyaya gel.
denk geldiğin döneme bak.

kazandığım tek yarış. neden kazandığımı ise bilmiyorum.

asıl hikaye bu olaydan sonra başlar. o bebe büyür ve tuhaf gezegende, kendi tuhaflıklarıyla, tuhaf bir şekilde hayata tutunmaya çalışır...

hayattaki tek başarımız buysa kafamıza sıkalım.

buradan çıkartılacak sonuç; hızlı olanın her zaman kazandığıdır. uyuşuk, tembel, hantal kimselerin üzerine dahi düşünmeden bu olayı o sperme haliyle de kendine bağlaması ve başarı atfetmesi çok acıklı. bir de tüm gün ıslak hayaller kurup yarışa hiç katılmadığını iddia eden, kendi varlığını ispatlamak için kendini acındıran tipler vardır ki onlar bu zamanın kanseridir. hep başkasına bakarlar evde ayna yokmuş gibi, herkesi ve her şeyi eleştirerek alçaltarak kendileri gibi görmeye çalışırlar.

bana bakın asalak ve müptezel ne olduğunu bile tanımlamakta zorlanan tembel tenekeler. tüm dünyanın, kaderin ve hatta tanrının bile size düşman olduğunu sandığınızı biliyorum. melankolik havalarla g.tünüzün yememesini gizlemeye çalıştığınızı, psikolojik olayları ve hastalıkları dahi kendinize yakıştırıp kişisel beceriksizliğinizi ört pas etmeye çabalıyorsunuz.

son olarak başarı olarak gördüğünüz şey ebeveynlerinizin başarısı sizin değil.

en iyisi bensem diğerlerini düşünmek bile istemiyorum.

spermlerini yarıştıran insaların karşılaşmalarından birinde kazanan olmaktır.
ben tesadüfe bırakıyorum off-spring olayını, kim ne kazanır bilemiyorum, başka şeyleri ilgilendiren bir durum bu.
varoluşu bir tür yarışma zanneden zihniyetin hakimiyeti ne zaman son bulacak gezegenimizde!?..

biz neyse de bu amca nasıl galip geldi,anlayamadım:

birincilikle yerine getirdiğim en saçma şey

olaya kötü açıdan bakarsan dünyaya gelmiş olman ama iyi açıdan bakarsın hayatta ki en büyük yarışlardan birini kazandın. olaya hangi açıdan baktığına bağlı

kesin torpille falan galip geldim ben, bende o kadar şans yok.