mükemmeliyetçilik

hayattan zevk almayı engelleyen takıntılı insan özelliği. ödev yaparken, sokakta yürürken, insanlara bir şekilde davranırken "örnek insan" olma "kusursuz iş yapma" heveslisi olma davranışı. en bilinen nedeni sevgi arayışıdır ama yanlış yerde aranan bir sevgidir. ne yazık ki çevre de sürekli pekiştirdiğinden bir türlü son bulmaz.

kesinlikle mutsuzluğa çıkar kapısı.

hayatımı mahvedendir.

öldürmez ama süründürür

fibromiyalji hastalığınin en belirgin sebeplerinden biri. fazla kafaya takmamak lazım ama bunu bilmesine rağmen bazı şeylerden vazgeçemiyor insan

mağazada çalıştığım zamanlar bir gün bölge müdürü bir yazı yazdığını ve ufak tefek düzenlemeler yapılması gerektiğini söyledi neyse ben oturdum bilgisayar başına ve yazıyı baştan sona düzenledim ama nokta virgül falan değil anlam bozukluklarına kadar bu yüzden biraz uzun sürdü neyse bölge müdürü geldi daha bitiremedin mi diye sordu (alaycı bir tavırla) bitti buyurun dedim çıktım odadan kata döndüm o sırada odada olan müdür yardımcısına işimde nasıl olduğumda sormuş gerçekten kısa zamanda mağazada joker gibi her yerdeydim ama bunun nedenini bilmiyordum tabi neyse iyi demişler falan sonra benim yanıma geldi ve bu mükemmeliyetçilik çok yorucu olur ama başarıyı da getirir dedi b o zamanlar henüz yormuyordu ben de iyi bir şey olduğuna kanaat getirmiştim fakat geçen yıllar içinde değişen kariyer düzenimde bu mükemmeliyetçilik arttıkça beni tek kelime ile mahvetmeye başladı. özellikle de etrafımda benim gibi insanlar olmadığı için aşırı aşırı tüketiyor hem aklımı hem ruhumu.
başarı kısmına gelince evet gerçekten sizi sömürmek isteyen sistem içinde bir adım öne çıkmanıza sebep oluyor fakat bu yine de mükemmeliyetçiliğin hayatınızda sizi kemiriyor olduğu gerçeğini değiştirmiyor çünkü sadece işte değil hayatınızda da mükemmeli arıyor ve mükemmel olmak istiyorsunuz.

bir şeylere başlamayı bile engelleyecek kadar lanet bir tutumdur. gelişmenin, ilerlemenin, harekete geçmenin, bir işin ucundan tutmanın önündeki en büyük engellerden olan sorunlu bir yaklaşımdır.

fasit bir döngüdür. kaçmaya çalıştıkça detaylarda boğulup en küçük bir yanlışta kendinizi yer bitirirsiniz.

hiç iyi bir şey değildir . hayatı hem kendine hem hayatındaki kişilere dar edersin. en ufak eksiklik buhrandan buhrana sürükler insanı. her şey dozunda iyidir. kimse mükemmel olmak ya da bir şeyi dört dörtlük yapmak zorunda değildir, dediğim durumdur.

kendim hakkında şaşırtan özelliktir. şu zamana kadar mükemmeliyetçilikten uzaktan yakından ilgim olmadığını düşünürdüm. ancak öyle değilmiş. sanırım bu durumu düşünürken bile mükemmeliyetçi düşünmüşüm*. insanı çok yorar, örseler. küçük, yararlı hırslarla karıştırılmaması gerekir. herhangi bir konuda yaşanabilir. örneğin, benim bunu fark etmeyişimin sebebi, kendim hakkında mükemmeliyetçi olmammış.

freud'un psikoseksüel kuramına göre 1.5-3 yas aralıgını kapsayan anal dönemdeki bazı yasantılar sonucunda ortaya cıkan kisilik özelligidir. bu yas aralıgında ailenin cocuga karsı verdigi tuvalet egitimi, cocugun gelecekte mükemmelliyetcilik ile kontrolsüzlük arasındaki dengesini belirlemektedir. bu dönem, adından da anlasılacagı üzere zevk bölgesinin anal bölge oldugu ve cocugun tuvaletini yaparken büyük bir haz aldıgı dönemdir. bu zaman aralıgında cocuk, duygularını makatı aracılıgıyla bildirir. altını kirletme sonucunda cocugun ailesinden sert tepkiler görmesi, cocuga verilen tuvalet egitiminin katı olması ve ebeveynlerin baskıcı tutumları cocugun bu döneme saplanmasına yol acarak anal fiksasyona yol acacaktır. anal fiksasyon ise beraberinde mükemmelliyetcilik, kontrolcülük, takıntı, cimrilik gibi birtakım durumlar getirmektedir.
(bkz: anal dönem)
(bkz: psikoseksüel gelişim)

bir olumsuz mükemmeliyetçilik, bir de olumlu mükemmeliyetçilik vardır.
olumsuz türden olanı genellikle yetersiz bulunma korkusu üzerinde yoğunlaşır.
olumlu mükemmeliyetçilik en iyi çabaları gösterir, üretken bir şeyi ustalık kazanmak amacıyla destekler. olumlu mükemmeliyetçilik, psişeyi işleri daha iyi yapmayı öğrenmeye; daha iyi nasıl yazılacağını, konuşulacağını, resim çizileceğini, yeneceğini, gevşeneceğini, ibadet edileceğini vb öğrenmeye sevk eder. olumlu mükemmeliyetçilik, bir düşe hakkını vermek için tutarlı bir şekilde bazı eylemler yapar.

beni yerden yere vuran hastalık hastalığıdır net.
iyi değil hiç iyi değil. yakama yapışsa da kurtulmaya çalışıyorum.

yıllardır kendisinden kurtulmaya çalışıyorum ama olmuyor.

hiçbir zaman mümkün olmayacak durumdur çünkü insanlar hep hata yapar ve mükemmeliyeti aramak sadece boş bir kuyuya taş atmaktır.

çok kötü olmayan, ancak insana kısmen zarar veren bir karakterdir. hassas kişilik özelliğine sahip kişilerdir. doğaya, çevreye ve canlılığa değer veririler. insanlara da bazen hak ettiklerinden fazla değer verirler. zaman zaman hayal kırıklığına uğrarlar. küsmeleri meşhurdur, ancak kindar ve haset değillerdir. hayatlarını farklı yaşar, farklı üzülürler.

türkiye'de ve dünyada bir çok insanın kişisel özelliğidir. normalde hassas yapılı, düşünceli, empatik, duygusal yapıda insanlardır. ancak kendileri de bu hassas yapılarının fazla olmasının hem kendilerine hem de çevresine zarar verdiklerini pek bilmezler. her şeyin en iyisini isteyerek mutluğu zora sokarlar. olması gereken şey ise; orta kararda olmak; ne mükemmeliyetçi ne de kaygısız, pasif insan olunmalıdır.

yorar, işliyorsa ince detaylara takılmayın. olduğu gibi kalsın emeğinizi farkedecek insanlar yoksa üzülürsünüz.

sırf bu takıntı yüzünden çoğu şeyi denemektense hiç yapmamayı tercih ettim. bu asla gurur duyulacak bir özellik değil aksine tam bir saçmalık. en kaliteli işi yapın, yine kötü yorumlar gelecek. çoğu zaman yazılar yazdım kimseye okutmadım, resimler çizdim berbat oldu diye attım, insanları sevdim nasılsa şöyle olacak böyle olacak kötü biteceğine hiç başlamasın dedim. belki de gelecekte kitaba, sanata, sevgiye dönüşecek birçok şeyi çöpe attım. geriye dönüp baktığımda ise sadece kendimi sabote ettiğimi gördüm. kötü bir başlangıç, hiç başlamamaktan çok daha doğru. umarım bir şeyler için geç kalmadan bunu yapan herkes uyanır aslında kendini sabote ettiği gerçeğine.

perfeksiyonizm