normal sözlük’teki oylama alışkanlığı

ben beğendiğim her tanımı elimden geldiğince oylamaya çalışıyorum.
hatta profillerde gezip oylanması gereken tanımlar arıyorum.
benim tanımlarımı oylayanlara da illa ki dönüş yapmaya çalışıyorum.

instagram tipi tanım beğenme özelliği sayesinde iyice artmıştır.

beni neden bulmadığını sorguladıgım alışkanlık.

popülerite, karma ve oylama adına yapılan sacmalıkları görünce genelde okumak yerine icimden geldigi gibi yazıp çıkıyorum.

kaliteli profiller keşfetmem dahilinde kazanılabilir.

sadece kadın yazarlara artı oy atıyorum, bu bilinen bilimsel bir gerçek.

bu kadar da netim.

oylamama alışkanlığından evla olan alışkanlıktır. dikkatimi çeken bir tanım, yorum vb bir yazı olduğunda okurum ve oylarım. bence bazı insanlar ince düşünmekle ince hesap yapmayı karıştırıyor olabilir. yapmayın.

tanım hak ediyorsa beğenirim etmiyorsa beğenmem bu kadar basit.

sözlük yönetiminden beklediğim istatistiki veri şudur: kadın yazarların aldığı oy toplamı vs erkek yazarların aldığı oy toplamı. nereye gitti bu kadar milyar oy bunun açıklamasını bekliyorum dediğim başlıktır.

yeniden başladığı noktaya dönmüştür.

oylayanları kankacı, yalama, yalaka diye tenkit ederseniz sonucu bu oluyor işte.

bir ayarımız yok bizim kardeşim, şu başlığı baştan sona okuyun ilk başlarda kimse oy vermiyor diye yakınanlar ortalarda kankacı ve yalakalar ve son entryi ben yazıyorum durum bu.

çan eğrisi gibi yükselip düşüyoruz, sonumuz hayrolsun.

hak eden oylanır, hak edenin bildirim kutusunu titretirim seri oylarımla. ha oylanmıyoruz diyenleri de oylarım ki yazma iştahı aşılarım. kardeşim elimize yapışacak bir olay değil oy işlemi o yüzden verelim gitsin ne bu tantana.

haydi bakalım pamuk eller cebe. *

hak eden oylanir sırf siz birini fenomen yapacaksınız diye oy veriyorsanız o sizin ezikliginiz. böyle gayet iyi.

puanları düşüp egosu tatmin olmayanlarin ardı tutuştu tabii.

oylama şıkıdım şıkıdım.

arkadaşlar arkadaşlar, bu sözlükler vizyonsuz.

yıllar önce gelin hep birlikte kaldıralım adlı lokali kurup kumpanya başlatmıştık. amacımız artı-eksi tüm oy çeşitlerini kaldırmaktı.

lokele gelip ikna olmayana, kaldırmak istemeyene şahit olmamıştık. ama yeterli sayıya ulaşamayınca maalesef başarısız olduk.

sonra birtakım kendini bilmezler arkamızdan, "kaldıramadılar" filan diye konuşmuş ama olsun, biz kendimizi biliyoruz.

bakın, kaldırmış olsak, bunların hiçbiri sorun olmazdı. yine de siz bilirsiniz. zorla kalkmaz.

-* oy kullanma hakkı olmadan üzerinde konuşulamayacak alışkanlıktır.
kanka modu falan anlamam, bilmem ben. ipime de takmam, birileri beni beğenecek diye de bir şeyler karalamam.
amacım eğlenirken de kendimce bir katkı sağlamak olur en fazla.
amma velakin beğenmediğim bir *hödüğü de okurum, aklı başında adamsa vakit ayırırım icabında yazdıklarına aşırı troll değilse, fakat eksiyi de çatırt diye alnının ortasına koymak isterim.
sözlükler gibi mecralar da lazım olan bir şeydir bu. fikir beyan etmek kadar lazımdır bir fikri, görüşü, yazıyı, yorumu beğenmemeyi belli etmek.
bu kadar.

∅ *

hep diyorum: tıpkı eksi oy olmadığı gibi artı oy da olmasın, en güzeli o. zira ancak o zaman anlayabiliriz kim gerçekten eğlenmek, birilerine bir şeyler bırakmak ya da sadece kendisi için yazıyor, kim oylanmak için... belki işine gelmeyip gidenler olur, o zaman da az olsun ama öz olsun, kalan sağlar bizimdir deriz.

mademki şu anda artı oy denen şey var o zaman bakalım vaziyete. birkaç grup var:

1- evet kabak tadı verdi bu konu ama "kankacılar"

sadece sevdikleri yazarları oylayan, diğerlerine herhangi bir gerekçeyle bakma ya da oy verme ihtiyacı duymayan grup.

kendi adıma, mesela hristiyanismail'in * güldüğüm ya da katıldığım tanımları var. yani genel olarak sevdiğim bir yazar amma ve lakin sırf seviyorum diye de geğirme sesine oy ya da favori verecek değilim. o kadar uzun boylu değil. aynı şekilde dexterin biri * adlı yazarla da aynı fikirde olduğum çok entry var. bu iki yazar birbirinden hoşlanmıyor ama ben ikisini de oylarım çünkü neden oylamayayım? ilkokulda olmadığımıza göre birinin tarafını tutup diğeri doğru söylese bile ona muhalefet etmek bize yakışmaz.

2- "zaten kankaları yeterince oyluyor" diyerek hak eden yazara bile oy vermeyenler

adam yazmış çarşaf çarşaf bir şeyler. "e zaten hep yüksek oy alıyor" diye oy vermemeyi marifet sanıyor bazıları. alsın kardeşim, ne olacak? yazdıkları güzelse, sana 1 satırı geçtim 1 kelime bile yeni bir şey katmışsa ver gitsin, eline mi yapışır! sana bir şey öğretmesine bile gerek yok. bildiğin ama şuraya yazmaya üşendiğin bir şeyi öyle güzel toparlayıp yazmıştır ki "helal be!" der verirsin oyunu yine de. en azından uğraşmış, vakit ve emek harcamış.

3- dm peşinde millete iş atmaktan buralara hiç bakmayanlar

işte bu grubu hiç anlamıyorum. zaten insanlarla tanışmak için zibilyon tane site ve uygulama var. burası sözlük. burayı o işler için kullanmazsanız başka yer bulamayacaksınız sanki. pardon, ikinci çoğul ile hitap ettim ama onlar bu yazdıklarımı okumuyordu değil mi?

4- hiçbir şeyi beğenmeyenler

ben bilim hakkında yazıyorum, kimse sevmek zorunda değil. öteki sinema hakkında yazıyor. diyelim o da ilgi alanın değil. bir başkası film incelemesi yapıyor. haydi o da olmadı diyelim... yahu hiç mi ilgi alanın yok! bu kadar konu başlığından biri bile hitap etmez mi insana? o zaman kendin aç ilgilendiğin alanla ilgili bir başlık da biz okuyup oylayalım? o da mı yok? anladım ben seni, tamam...

vallahi hangisi daha kötü ben karar veremedim. varın siz verin o kararı...

aldığım beğenilerin 8 de birini iade ediyorum.
favların da 22 te birini.

bana hep eksi veriyorlar ama olsun her görüşe saygımız var. evet.

hangi alışkanlık?

beğendiğim her şeyi oylarım. boş beleş işler peşinde değiliz çok şükür.

kim yazmış, kim etmiş demeden beğendiğim her paylaşıma oy veririm; hatta bu konuda çok bonkörüm. sürtüştüğüm kişilere bile hatta. fikir ayrılıkları başka, bu başka.

güzel bir kadınsa artı oy, favori, dm allah ne verdiyse.

erkek yazarları engelliyorum.

tarz meselesi.