1.
victor hugo 'nun 19.yüzyılda yayınlanan notre dame'ın kamburu romanındaki baş karakterin adı.
devamını gör...
2.
paskalya'dan sonraki ilk pazar günü -quasimodo günü- nortre dame kilisesi'nde bulunan ve üzerinde "terk edilmiş çocuklar" yazan bir tahta yatağa henüz 4 yaşında çirkin mi çirkin bir çocuk bırakılır. tek gözünün üzerinde kocaman bir siğil vardır, tek bacağı kısadır ve kürek kemiklerinden birisi çıkkındır bu çocuğun. onu bu haliyle gören parisliler "bu canavar halkımıza kötülük getirecek, bu bir iblis" diyerek onun ateşe atılmasını istemişlerse de kilisenin genç papazı claude frollo o "canavar"ı sahiplenir.
evlat edindiği bu çirkin çocuğu vaftiz edip, kâh onu bulduğu günün anısına, kâh da bu isimle zavallı küçük yaratığın ne kadar eksikli ve kusurlu olduğunu belirtmek için ona 'quasimodo' adını verir (quasimodo, latince 'sözde insan görünümlü' demektir) gerçekten de tek gözlü, kambur, çarpık bacaklı quasimodo 'sözde insan görünümlü'dür.
romanda böyle bahsetse de, quasimodo 'sözde insan görünümlü' demek değildir. quasi, "sanki, neredeyse" anlamlarına gelmektedir fakat modo'nun "insan" gibi bir anlamı yoktur.
bütün bunların yanında paskalya'dan sonraki ilk pazar günü söylenen bir ilahide geçen "quasi modo geniti infantes..." sözleri, o güne 'quasi-modo günü' ismini vermiştir. muhtemeldir ki victor hugo da notre dame katedrali'ne bırakılan o çirkin çocuğa isim ararken bu ilahiden esinlenmiştir. ayrıca ilahide geçen "quasi modo geniti infantes" sözleri "yeni doğmuş bebekler gibi" anlamına gelmektedir. burada "modo" kelimesi "mod, tarz, stil, yol, biçim" anlamlarındadır.
evlat edindiği bu çirkin çocuğu vaftiz edip, kâh onu bulduğu günün anısına, kâh da bu isimle zavallı küçük yaratığın ne kadar eksikli ve kusurlu olduğunu belirtmek için ona 'quasimodo' adını verir (quasimodo, latince 'sözde insan görünümlü' demektir) gerçekten de tek gözlü, kambur, çarpık bacaklı quasimodo 'sözde insan görünümlü'dür.
romanda böyle bahsetse de, quasimodo 'sözde insan görünümlü' demek değildir. quasi, "sanki, neredeyse" anlamlarına gelmektedir fakat modo'nun "insan" gibi bir anlamı yoktur.
bütün bunların yanında paskalya'dan sonraki ilk pazar günü söylenen bir ilahide geçen "quasi modo geniti infantes..." sözleri, o güne 'quasi-modo günü' ismini vermiştir. muhtemeldir ki victor hugo da notre dame katedrali'ne bırakılan o çirkin çocuğa isim ararken bu ilahiden esinlenmiştir. ayrıca ilahide geçen "quasi modo geniti infantes" sözleri "yeni doğmuş bebekler gibi" anlamına gelmektedir. burada "modo" kelimesi "mod, tarz, stil, yol, biçim" anlamlarındadır.
devamını gör...
3.
"bono so vordo!" cümlesinin sahibi. esmeralda uğruna ömür tüketmiş karakter. zeki demirkubuz bir gün filmini yaparsa sürpriz olmaz.
devamını gör...
4.
günlük hayatta çirkiniz de bi quasimodo değiliz diye adını duyabileceğiniz (bkz: victor hugo)nun romanının karakteridir. kim kullanıyor ben duymadım diyorsanız ben kullanıyorum.
devamını gör...
5.
kimse kusura bakmasın ama bu g*t lalesi sorsan edebiyatta iç güzelliğin temsilcisidir ama gider güzeller güzeli esmeraldaya aşık olur. lan dümbük çirkin bir kadını sevsene.
t: notre dame'ın kamburudur. adam falanda değildir.
t: notre dame'ın kamburudur. adam falanda değildir.
devamını gör...
6.
kazimodo
1802/1885 yılları arasında yaşayan fransız edebiyatının usta isimlerinden victor hugo imzalı notre dame'ın kamburu adlı eserde yer alan karakterdir.
latince'de sanki anlamına gelir.
sanki insan gibidir, ama canavar veya normal görüntüde tasvir edilmez. kusurlu doğmuştur. kimse onu istemeyince birisi evlat edinir, kilise çanları çalmakla görevlendirilir, sesler yüzünden sağır olur. zaten kamburdur.
bir gözü aksaktır.
esmeralda'ya aşıktır.
1802/1885 yılları arasında yaşayan fransız edebiyatının usta isimlerinden victor hugo imzalı notre dame'ın kamburu adlı eserde yer alan karakterdir.
latince'de sanki anlamına gelir.
sanki insan gibidir, ama canavar veya normal görüntüde tasvir edilmez. kusurlu doğmuştur. kimse onu istemeyince birisi evlat edinir, kilise çanları çalmakla görevlendirilir, sesler yüzünden sağır olur. zaten kamburdur.
bir gözü aksaktır.
esmeralda'ya aşıktır.

devamını gör...
7.
benim kamburum doğuştan değil, beklemekten.
devamını gör...
8.
notre dame'ın kuluncu.
"aşk olsun" skecinde metin akpınar'ın karısının tutmuş kuluncunu ovarken kullandığı betimlemedir; "bu kulunç değil notre dame'ın kuluncu"
"aşk olsun" skecinde metin akpınar'ın karısının tutmuş kuluncunu ovarken kullandığı betimlemedir; "bu kulunç değil notre dame'ın kuluncu"
devamını gör...
9.
10.
bana su verdi.
devamını gör...