roman okumayı marifet sanan tip

öyledir.

çünkü marifettir teşekkürler.

roman okumak marifettir.
veya ben "roman okumayı marifet sanan" o tipin örneğiyim.

roman okumak sanatın her hangi bir alanıyla ilgilenmek gibi bir zevk ve heves meselesidir. bunların yanı sıra iyi bir roman okuyuculuğu hepsinden daha yoğun bir tutkuya ihtiyaç duyar.
ancak marifet bir şeyi yapıyor olmak değil, yaptığın şeyin hakkını verebilmektir.

kitap okumamak marifet olmadigina göre haksiz degiliz.

herkes bir hayat yaşar ama roman okuyan insan bir çok hayat yaşar. kitap okumak her daim güzeldir. bu roman da olur şiir de olur dünya klasikleri de olur. her insan her kitabı okuyabilir. insan kendini nasıl mutlu ediyorsa o an ki ruh haline ne geliyorsa onu okumalı. her kitabın okunacak zamanı vardır. roman diye hor görülmemeli...

sözlükte "marifet" kelimesi;
(1) herkesin gösteremeyeceği beceri, beceriklilik, hüner, ustalık.
(2) ustalıkla yapılan şey
olarak tanımlanmıştır.

uluslararası yayıncılar birliği 2016 verilerine göre, türkiye'de kişi başına 8,4 kitap düştüğü, tüik verilerine göre, kitap okumanın türk insanının ihtiyaç listesinde 235. sırada olduğu, kitap okumaya ayrılan sürenin de günde ortalama sadece 1 dakika olduğu buradan göz önünde bulundurulursa, sadece roman değil, günümüz koşullarında her türlü kitap için hem para hem de vakit ayırmak bal gibi marifettir.

t: roman okumanın marifet sanıldığını öne sürerek bu eylemi tahfif etmeye çalışırken aslında kendini tahfif eden zihniyete dair başlıktır.

bu tipler çoğaldı maalesef. bunlar sonradan görme olarak da nitelendirilebilir. kendisi için değil etrafına şov yapmak için okurlar romanı.

böyleleri ile aynı kefeye konulmak çok korkutuyor beni... hatta öyle bir duruma geldim ki, "şov yapıyor" algısı oluşmaması için otobüste, durakta, cafede, sağda solda gizli saklı okuyorum...

okuyun da şov olsun gösteriş olsun. başımıza ne geliyorsa el alem ne der diye düşünüp hiç bir şey yapmamaktan geliyor. ha kitap okumak marifet ayrıca. aklına özen gösteriyor. nasıl ki bir futbolcu hamlamamak için sürekli antrenman yapıyorsa düşünen insan da sürekli okumalı. yoksa insanların yaptığı iyi şeyleri çekemeyip böyle salak saçma başlıklar açar.

roman okumayı ciddi anlamda bilmiyorlardır bence, edebiyat bölümünü okuyana kadar ben de hiç roman okumayı bilmiyormuşum dedim. araştırmak, üzerine makaleler okumak, yazarı tanımak... zor iş.

onca kitap kapağı açmayı bile bilmeyen insan varken marifettir zaten. kitap okuyanı bile şov yapıyor diye eleştirmek ne ola bilmem.

niye böyle başlık açtınız yaaa herkes istediğini okur,tabi gerçekten okursa asdfghjk

roman okumak marifettir değildir bilmem ama iyi bir okur olmak, düzenli bir okur olmak marifettir.
kendimi iyi bir okur olarak görüyorum. ama hiçbir zaman kitap okumayı marifet olarak görmedim. mesela hobileriniz için fırsat yaratmak, zaman ayırmak-ayırabilmek marifettir bence. kimisi halısaha’ya gitmek için fırsat yaratır, kimisi enstrüman çalmak için fırsat yaratır, kimisi başka başka bir sürü şey için fırsat yaratır. ben de roman okumak için fırsat yaratıyorum. mesela bunu da marifet olarak görüyorum. kitap okumayanı da yadırgamam. arkadaşın dediği gibi 16.yy da değiliz. bilgiye ulaşmak artık tabii ki çok daha kolay. sadece merak ettiğim bir konu var. bir kaç dakikalık, saatlik videolar izleyerek ulaştığımız bu kolay bilginin doğruluğunu nasıl teyit ediyoruz? ben mesela yine internette çeşitli kaynakları “okuyarak” bu bilgilerin doğruluğunu yanlışlığını teyit ediyorum. yani aslında video izleyerek donanımlı olmak da marifet değil. hele bunu marifet sanmak, hiç marifet değil.

okusun zarar gelmez hele birde roman çalarsa kişi marifetlidir, oynuyorsa daha marifetlidir.

gerçekten marifettir. özellikle o kalın kalın romanları okumak büyük marifet... insan o kitaba vakit ayırıyor. vakit ayırmayı bırak keyif alıyor ve okumaya devam edip bitiriyor. bitirmeyi bırak sabırlı insandır. o insanın sabrını okuduğu kitaplardan anlayabilirsiniz.

okumak emektir..
normalde marifet sayılmaması gereken..
lakin günümüz türkiyesinde gayette marifet olan bir durum..

roman ya da daha genel olarak kitap okumak marifet değildir ama insanın kendini bulması için çok faydalı bir uğraştır.

bir yaşa kadar güzel bir aktivite, bir yerden sonra sarmıyor artık.

müthiş bir marifettir ama hele bir de aynı romanı okuyan insanlarla bir sohbete dalınır saatlerin nasıl geçtiğini anlamazsınız. öyle güzel karakter analizleri, olaylara farklı bakışlar hayatı yaşamı yorumlamalar çıkar ki aklınız durur. tabii bunun için keskin zekalı ve geniş vizyonlu insanlar gerekir. aldous huxley cesur yeni dünya, fahreneit 451 (kitap ve yazar isimlerinde ufak tefek yanlışlıklar olabilir affola )'i okuyun sonra teknolojiyi dijital dünyayı tekrardan bir gözden geçirin. instagramından tutun da youtube'una tiktok'una kadar tekrar tekrar değerlendirin. fahreneit 451' de insanların ekranlarla nasıl aptallaştırıldıklarını, beyinlerinin soruları bile doğru düzgün anlayamadıklarını, korkudan acıdan nasıl kaçındıklarını, sorgulamayı nasıl bıraktıklarını bir görün bunun nedenini anlamaya çalışın sonra da tiktok kafasındaki insanlarla sohbet etmeye çalışın. kitap gözünüzün önünde canlanıyor mu canlanmıyor mu? metaverse konuşuluyor mesela insanlar reel hayatlarından kaçıp burada sanal karakterlerle nasıl bağ kuracaklar işte bunların hepsi biraz bilim kurgu romanları okuduğunuzda gözünüzde birer birer canlanacak. sanki yaşamın ötesindeymiş gibi hissedip yazarları yıllar sonra bile içten tebrik edeceksiniz.

" roman okumayı marifet sanan bir tip " gibi ifade ancak ve ancak roman okumayan bir tipin ağzından dökülür.