sarılmak

kolaydır
en yakın yorgana, yastığa falan uygulanabilir.
ne zordur biliyor musunuz;
sarınılmak
o kadar zordur ki böyle bir kelime yok.
birinin size içten sarılması zaman gerektiren zor bir işlemdir.

en büyük sevgi göstergesi. hissedebiliyorum karşıdaki kişinin ne kadar sevdiğini.
birde sizin enerjiniz ile karşıdaki kişinin enerjisi çok rahat bir şekilde birbirinize geçer.

romantizm iyi de, sıcakta hiç çekilmiyor valla.

üzerine gereksiz romantizm kasılan davranışlardan birisidir.

bugün radyo dinlerken bahsedildi bu konudan. kişiyi iyi hissettiren, karşıdakine bağlayan bir durum. bununla birlikte sözle sarılmak durumundan bahsetti. sen seversin diye aldım, sen aklıma geldin, sesini duymak istedim, seninle konuşunca iyi hissediyorum gibi cümlelerle örneklendirildi. iki durumda da iyi hissettiren, tebessüm ettiren bir durum.

hatunun biri ile eve gidecektik. dedim sevilir miyiz. dedi hayır, sarılırız. ben de anlamadım inceyi. madem sevişmeyecepiz diye eve değil de kadıköye gittik.

en doğal mutluluk eylemlerinden birisidir. özellikle de sevdiğimiz bir insana sarılınca vücut oksitosin ismi verilen mutluluk hormonu salgılar.

dünyanın en güzel eylemlerinden. boyuma göre birini bulmak şartıyla tabi. sarılırken iki büklüm olmak sucks.

konudan o kadar uzağım ki başlığı sarımsak diye okudum bi an.

şu an ihtiyacım olan şey.* insanı, iyileştirdiği sanılan eylem. gönül ferahlatır.

güzel şeydir...

gerçek bir ihtiyaç.

hem sarılıp, hem katıla katıla ağlamak istiyorumm... herhangi birine...

iki kişinin kollarını birbirlerinin boynuna, sırtına veya beline koydukları ve birbirlerine yakın tuttukları, samimiyet içeren şefkat ve sevgi gösterme şeklidir.

psikolojiye göre; sarılmayla beraber oksitosin hormonu salgılanmakta ve bu hormon aşk, sevgi gibi duyguların kaynaklarından biri olduğu için bağışıklık sisteminin güçlenmesini de de etkilenmektedir. sevgiyi şefkati göstermenin yegane araçlarından biridir sarılmak. insanlar aralarındaki sevgiyi ve bağı bu şekilde daha kolay ve rahat bir şekilde gösterebilirler. en özel yanı ise tek bir hareketle hissettiğin pek çok duyguyu ifade edebilmektir. sarılmanın sevgi, şefkat, arkadaşlık gibi bağları kuvvetlendirirken özlem ve yalnızlık gibi duyguları da yanındayım güvendesin dercesine yansımalarıyla destek olmak gibi iyileştirici etkileri vardır.

sevginin iyileştirici etkisi bilimsel bir gerçektir ve bunu destekleyen sarılmanın da bu iyiliğe katkısı azımsanmayacak kadar değerlidir. aynı zamanda sarıldığımız da salgılanan oksitosin hormonu bağışıklık sisteminin güçlenmesini de sağlar. güçlenen bağışıklıkla beden hastalıklarla, enfeksiyonlarla daha kolay savaşır hale gelir. dolayısıyla sarılmak sağlığımızı da etkiler.

yapılan araştırmalara göre sarılma esnasında salgılanan oksitosinin kalp hastalıklarına yakalanma riskini azalttığı gözlemlenmiştir ve 20 saniye boyunca sarılma gerçekleştiğinde kan basıncını düşürdüğü ve kalp atışlarının yavaşladığı görülmüştür. sarılma anında ki küçük donuşlar, beyinle doğrudan iletişimde olan “afferent c “ denilen tensel sinirleri harekete geçirip ,bu sinirlerin beyinle bağlantı kurarak endorfin salgılanmasını sağladığı da bilimsel araştırmalarda mevcuttur.. endorfinler ağrı kesici etkisi yapan daha az acı çekmemizi ve sakinleşmemizi de sağlayan hormonlardır. diğer bir etkisi de acıya karşı direnci kuvvetlendirmesidir. sarılma esnasında salgılanan oksitosin hormonu insanları daha olumlu ve pozitif düşünmeye yönlendirir böylece hayatımızda karşımıza çıkabilecek olumsuzluklara karşı stres altında kalmadan daha sakin bakabilmemizi sağlar. dolayısıyla sarılmak depresyon ve sinir gibi zihinde gerçekleşen problemlerinde önüne geçer ve zihni korur.
kısacası sevdiğiniz birine sarılmak birçok bilimsel faydayla beraber esasen daha mutlu huzurlu hissetmemize yardımcı olur. mutluluk seviyesi arttıkça yaşadığımız acı üzüntü kızgınlık yada kırgınlık gibi hayatımızı duygusal yönde etkileyen bir çok şeye deva olmaktadır.

ehhh bu kadar anlatımdan sonra geriye tek bişey kalıyor sevin sevdiklerinize sarılın* .elimizde ilaçtan daha değerli birşey var .doğru kullanmayı bilene insan olmayı sevgiyi arkadaşlığı dostluğu bilene .

t:iki kişinin birbirini kollarının içine alıp sarma eylemidir.korona döneminden kalma, artık eskisi gibi sarılma falan yok. önceleri neydi öyle amanın sarıl sarıl bitmeyen misafirlikler, bayramlaşmalar. sarılmak istemediğimiz insanlar için bahanemiz hazırdı ne güzel' ay canım hiç sarılmayalım malum korona' sevdiğimiz insanlara sarılınca psikolojik olarak iyi geliyor ama. sevdiğimiz ağlarsa sarılırız, bir yere gidecekse sarılırız, morali bozuksa sarılırız. çok hoşlanmasam da lazimdır, hoştur efenim

bilmedikten sonra eksikliği pek hissedilmeyen fiziksel ve duygusal temas..

sevdiğin birine sarıldığında sanki için kamaşır gibi olurmuş. kıl köklerine kadar mutlu olurmuşsun.
öyle derler.

mekanik, robotik ve eski insanlar gibi takılmayı karakterime uygun bulduğum için bu gibi şeylere kapalı ve mesafeliyim.
hiçbir zararını da görmedim.
yapı meselesi.
hem ben sevgi karşısında bu kadar savunmasız, zayıf olmaktan korkarım.
ben yumoş ayısı değilim ki.
biz ekşin menler büyüdük. van damme ve rambolarla..
belki de çok yanlış oldu.
keşke cemal süreya'larla, attila ilhan'larla, nazım'larla, ne biliyim işte eski yeni şairle büyüseymişiz..

tarifsiz..

ah ne güzeldir sarılmak uzun zaman hasret kaldığımız kişiye, yakınlarımızı kaybettiğimizde acı azaltan sarılmalar, yeni bir yaşı kutlarken, taze bir bebeğin süt kokulu tenine, eve gidince ayağına dolanan tüylü dostuna...

başta sevgi ve ilgi olmak üzere tüm duygularını olduğu gibi yansıtan bir insan olarak zevkle yaptığım eylem.

sevdiğim biriyle karşılaştığımda veya vedalaşırken o sahte öpücük sahnesindense nispeten uzun bir sarılmayı tercih ederim. genelde de insanlar bana sarılmayı çok sever. küçük bir insanım ben, sarılan kişi için ortopediğim. tabi bir de samimiyetle sarıldığımda karşı taraf bunu hissediyor, hoşuna gidiyor.

mutluluğu ikiye katlamak, acıyı ise ikiye bölmektir...