sokak köpekleri

hayvanlar allah'ın sessiz kullarıdır, onlara eziyet etmek, aç bırakmak, hapsetmek, öldürmek asla insanlığa yakışmaz lakin hayvan insana zarar veriyorsa, onu ısırıyor, yaralıyor, öldürüyorsa icabına bakılmalıdır.

tabi ki de bu hayvanların öldürülmesinden rahatsız oluyorum fakat atlanmaması gereken en büyük gerçek ise kontrolsüz bir şekilde üreyen bu hayvanların cidden kontrolden çıkmış olması. maalesef ki bu kontrolsüz sürülerin toplum sağlığı üzerine etkisi de çok büyük. bundan seneler önce bu karar çıksa kesin kez karşı çıkardım fakat şu an için yapılacak çok da bir şey yok diye düşünmeye başladım çünkü bu kontrolsüz sürülerin kısırlaştırılmasını ve kontrol altına alınmasını beceremedik. ulan düşünmek sana mı kaldı vicdansız adi herif diyenler için, bu işi düşünmesi gerekenler düşünmediği için ya da uyarıları kulak arkası ettikleri için bu duruma geldik sanki. ha birisi çıkıp "yahu yapmayın etmeyin bak bu sorunu şöyle de çözebiliriz" dese ona eyvallah der susarım.

barınaklar mevzusuna gelince, maalesef barınaklarda da yeterli bakımı ve özeni göremiyorlar. konya belediyesi barınaklar konusunda çokça övünürken * maalesef vahim bir hadise orada da yaşandı. barınak işini beceremedik mi yoksa çok fazla hayvan olduğu için üstesinden gelemedik mi onu da bilmiyorum. bilen birisi çıkıp konuşsa dinleyeceğiz fakat kim bilen birisi kim aşırı duygusal bir biçimde hareket ediyor onu da bilemiyorum.

abi ya sen çok acımasız düşünüyorsun diyenler için. güzel kardeşim bu yediğin salam, sucuk, hamburger... ne kadar etli yemek varsa bir ara yaşayan bir canlıydı. bu hayvanlar ya temel ihtiyaçların için ya da keyifli bir sofra kurman için öldürülüyor ve önüne yemek olarak getiriliyor. bu söylemi ancak ve ancak bir vegan söylerse haklı olur.

seneler öncesinden beri savunduğum düşüncem ise şu, bu hayvanlar gökten inmiyor. birileri sahipleniyor, satın alıyor bakamıyor ve sokağa salıyor. sonra bu sokaktaki hayvan ya sahipli sahipsiz köpeklerle çiftleşip çoğalıyorlar. bana göre asla sokak köpeği gibi bir tanım olamaz, köpek kesin kez sahipli olması gereken ve insan tarafından bakıma muhtaç bir canlıdır. bu nedenle köpek sahiplenme işi tamamen veteriner onaylı olması gerekir ve veterinerlere bu iş için elektronik bir ortam kurulması bana göre şarttır. böylece yasaklı hayvan üretimi de kontrol altına alınmış da olur. tabi ki bu işin kontrolü kolluk kuvvetleri, belediyeler vs. verilmesi de şarttır.

hatalı düşünüyor olabilirim ve keşke köpek ölümleri için keşke hatalı düşünüyor olmuş olsam.
umarım sorunun çok daha doğru bir alternatifi olabilir.

ankaralı bir punk grubuydu güzel şarkıları vardı.

siz sokak köpeklerini bilir misiniz?
karanlığın ve hüznün şehir üzerinde ağır bir kadife perde gibi indiği saatlerde, onlar gün boyu saklandıkları kovuklardan dışarı çıkarlar sırf bir parça ekmek bulabilmek için…
kışın kar yağmur yazın aşırı sıcağa rağmen sabaha kadar sürer bu arayış
siz evde mışıl mışıl uyurken onlar gün ışıyana dek süren amansız bir ekmek maratonuna başlarlar..
sokaklar tehlikelerle doludur nasır bağlamış patileriyle çöp yığınlarının bulunduğu sokakları arşınlarken, düşlerini süsleyen tek bir şey vardır. bir parçacık kemik bulabilmek…
itile kakıla, horlana taşlana geçen kısacık bir zaman diliminde bir günlük bile köpek tadında yaşayamadan, göç edip gidiverirler bu dünyadan.
duygulu, sadık ve sevecendirler. bir lokmacık ekmek uğruna, kulunuz köleniz olurlar. dövseniz de, sevseniz de, uğruna her şeyinizi verdiğiniz hayırsız insanoğlu gibi terk edip gitmezler sizi.
tek bir suçları vardır, köpek olmak. bu suçu da asla isteyerek işlememişlerdir. o sıcacık kebap kestanelerine benzeyen, hüzün dolu gözleriyle özür diler gibi bakmaları, işte bu yüzdendir...
siz sokak köpeklerini bilmezsiniz, bilseniz seversiniz onları…

siz sokak kopegi nedir bilir misiniz?
vahsetin ve acligin bu rezil sehir uzerine 1 vahanin ortasinda palma agaclarinin sizi serinletmesi misali inip de golgelik olusturdugu vakitlerde, onlar gun boyu saklandiklari kulubelerden disari cikarlar sirf 1 parca cocuk eti bulabilmek icin...

kisin, kar yagmur, yazin dehsetli sicaklara ragmen sabahlara kadar arar dururlar.

sizin cocugunuz sabahleyin kalkip da okula giderken, onlar cocugunuz evden disari cikana dek amansiz 1 bekleme icerisindedirler...

sokaklar bebeklerle doludur, onlar da nasir baglamis aslan tirnaklarini gecirirler yavrucaklarinizin omuzlarina... dislerini susleyen tek 1 sey vardir. 1 parcacik kemik koparabilmek...

itile kakila, ac sefalet icinde gecirdiginiz bu 1 omurluk zaman diliminde bile, kopekler, sizin cocuklarinizi, sevgililerinizi tadinda yasamaya izin vermeden, isirip, goc ettirirler bu kuduz diyardan, ebedi saadet cennetine...

duygusuz, vahsi ve saldirgandirlar, 1 lokmacik kemik ugruna, en buyuk hasminiz oluverirler.

sovseniz de, kiskis deseniz de, ugurlarina her seylerini verebilecekleri insanoglu eti icin terk edip gitmezler sizi.

tek 1 suclari vardir, vahsi olmak.

bu sucu da asla isteyerek islememislerdir, o sicacik kebap kestanelerine benzeyen, huzun dolu insan gozlerini isirmaya zaaflari vardir sadece..

siz sokak kopeklerini bilmezsiniz, bilseniz, itlaf edersiniz onlari...

t: var olmaması gereken canlı türü.

#3080877

hiç öyle datlış köpek fotosu, romantik cümlelerle gelmeyin bana lütfen.

sokak köpeklerini biliriz. ama sadece tr'de biliriz. avrupa'da yada abd, kanada'da görmeyiz, bilmeyiz. bilme nedenimiz de şu acı olaylar;

ankara keçiören'de saldırdıkları, canlı canlı yedikleri tunahan'dan biliriz.


9 tanesinin çeteleşip saldırdığı kızdan biliriz.


nevşehir'de çeteleşip yolda kendi halinde yürüyen 69 yaşında amcaya saldırmalarından biliriz.


9 yaşında kovalayan köpeklerden kaçarken tırın altında kalıp ölen mahra pınar'dan biliriz.


elazığ'da köpek saldırısı sonucu parçalanarak ölen teyzemizden biliriz.


kaldırımda yürürken saldırıya uğrayan abimizden biliriz.


beslediği köpek tarafından saldırıya uğrayan genç kardeşimizden biliriz.


gencecik yaşıında okula giderken saldıran köpeklerden kurtulmak için yöntem geliştiren genç kız kardeşimizden biliriz.
www.youtube.com/shorts/qpKz...

ataşehir'de kafası sokak köpekleri tarafından parçalanan ablamızdan biliriz


muş'ta saldırıya uğrayan 79 yaşındaki teyzemizden biliriz.


ailesinin yanında saldırıya uğrayan 4 yaşındaki kardeşimizden biliriz.


saldırıya uğrayan köpekten kaçarken tırın altında kalan ekrem abimizden biliriz.


başıboş köpeğe çarpmamak için kaza yapan insanlardan biliriz.


evinin önünde oynarken 17 köpeğin saldırdığı 6 yaşındaki emirhan kardeşimizden biliriz.


kist hidatik hastalığından biliriz.


10 yaşında kuduz olan bitlis'li mustafa kardeşimizden biliriz.


gaziantep'te kuduz yüzünden 6 ay karantinaya giren mahalleden biliriz.


parçalanan kedilerden biliriz.




sokak köpeği duyarıyla zenginlik, dolandırıcılık, kara para kasanlardan biliriz. masak raporlarında çıkmıştır falan filan.




"siz sokak köpeklerini bilmezsiniz, bilseniz seversiniz onları" denmiş de, bak yukarda besleyip severken saldırıya uğrayan da var. ulan eski iş yerimde ben bi gece geç çıktım. görece iyi bir semtte yürüyüp eve gitmek isterken, gündüz görüp ara sıra sevdiğim (ama beslemediğim) köpekler tarafından saldırıya uğradım. allahtan bi apartmanın bahçe kapısından atladım, sonra da oradan geçen bir taksici geldi de kurtuldum. ne sevgisi? onlar bizim gibi bilinçli değil ki, yaptıklarından sorumlu tutulamaz diyenler vardı. ülen bilinci olmayan hayvana sevgi göstersem anlayacak mı sanki?

ek:
#3080920
laf konuştu balkabaaa yatır yere vur tarraaaa.

bugün aynı mantığı fatih altaylı da kurdu. kadınları erkekler dövüyo diye erkekleri de mi toptan öldürelim diye. tane tane anlatalım.

suç dediğin, insana özgü bir kavram. bilinçli bir şekilde işlenir. ve bunun karşılığında cezayi müeyyiedesi olur. bilinçsiz bir halde işlenirse o suç, suçu işleyen tedaviye gönderilir, toplumdan soyutlanır. köpek dediğin şey suç işlemez. içgüdüsü gereği saldırır, öldürür. bunu sadece aç kaldığı için değil, doğası gereği bölgecilik/bölge koruma içgüdüsü ile de yapabilir.

ayrıca;
insan dediğine küçüklükten vereceğin eğitimle suç işlemesinin önüne geçebilirsin. adam gibi bir adalet, hukuk sistemi, caydırıcı cezalarla suçun önüne geçebilirsin.. ama bir köpek iç güdüsel olarak saldırmaya, çeteleşmeye meyillidir. kısır olsun, olmasın. evcil köpeklerin bile parçaladığı saldırdığı insanlar, çocuklarla ilgili bir çok haber var. kısır köpeklerin saldırdığı insanlar var. sen bunu hiç bir şekilde eğitemez, zarar vermelerinin önüne geçemezsin.

ayrıca; hukukta ceza için akli denge, bilinç aranır. sen etrafına zarar vermiş köpeğe ne ceza vereceksin. versen de cezadan anlar mı? mecbur öldüreceksin. ama daha önce öldürmediğin için o köpek çeteleşti, saldırdı ve belki de küçük bir çocuğun ölümüne neden oldu. çocuk öldürdükten sonra iti itlaf etsen kime ne.

ve ayrıca; köpek dediğin insan tarafından doğadaki vahşi kurttan evcilleşmiş bir tür. köpeklerin yeri insanların yanıdır. ama sokak değil. sahiplenen ve adam gibi bakan eden insanlar elbette besleyebilir. ancak sokakta köpek çetesi vs. o-la-maz.

sokakta beni göreceğine köpek görsün daha iyiymiş. valla inşallah öyle olur. 5 tanesi havlayarak üstüne atlar boğazına dişlerini geçirir de görürsün o zaman daha iyi mi kötü mü.

yıllardır kedilerimizi parçalıyorlar.

sonunda devlet gerekeni yapacak.
ve bu zulüm sona erecek.

#stopwilddogterror

bu konuda emin yoğurtcuoğlu’nun şahane bir cümlesi var.
sokak hayvanı yoktur. sokağa atılan evcil hayvanlar vardır.
en başta bunu kabul edelim sonra o canlar için ve onlardan korkan insanlar için neler yapılabilir ona bakalım.

insanlar da pek çok suç işliyor. o vakit insanları da topyekün öldürelim.
sokakta yeri yokmuş. ulan sokakta seni göreceğime köpek göreyim daha iyi.

şehire 2 tane kurt inse, ne bileyim aslan ya da ayı inse silahları kuşanır onları yakalamaya çalışırsınız, bize, çoluğumuza çocuğumuza zarar vermesin diye. kimse de duyar kasmaz, olması gereken budur çünkü. şimdi bu köpekler de kurtlaşmışsalar, başımıza aslan kesilmişseler yapacak şey bellidir.

bazı hayvanlar evcilleştirilemez tıpkı bazı insanlarda da olduğu gibi. bazı hayvanların dünyasında insan hem tehdit hem de beslenmesi için gerekli besindir. beraber yaşayacağımız hayvanlar vardır yaşayamayacaklarımız vardır. doğaya ve onun içinde yaşayan canlılara karşı sorumluluğumuz vardır elbette, bunlardan biri de kontrolsüz çoğalan ve artık insan canını tehdit eden ,yalnızca insanı da değil diğer hayvanları da tehdit eden bir türü kontrol altında tutmak.
sokak köpekleri için alternatif bir yol da semt değişikliği olabilir, kendi karnını doyurmakta güçlük çeken birinin mahallesindeki köpeğin karnının doymasi pek mümkün görünmüyor. iyisi mi biraz "zengin" semtlere itekleyebilirler bu sefer ismi sokak köpeği de olmaz hem.

#3080904
çok sevgili sözlük yazarı durumu güzel izah etmiş teşekkür ediyoruz. sokakta it olmaz olmayacak da. gereken yapılacak toplanacak çıkar güden herkes de apışıp kalacak. artık cezasını da devlet belirler.

#3080950köpekleri itlaf yasası meclisten geçmeyecek siz de apışıp kalacaksınız..

yılda 50 kişiden bi şey olmaz---> önemli bir sayı değil. 90 milyon kelle var gencler. pire için yorgan yakmak denir buna yani---> manasız + maliyetli. ölüme endeksli vicdan31 numaralarını şahsen ben yemiyorum mlsf. itlafı savunan tipler belli, neden savundukları da belli.
2023 yılında 524 bin 814 kişi ölmüş, hadi 100 kişi doğrudan köpke saldırısı sonucu ölsün (ki asla böyle bir şey yok) yani bir yılda ölümlerin maksimum %0,02sinden köpekler sorumluymuş. mein gott, şu oranın yüksekliğine bakın. büyük bir infiallll,,,,,, ollamazzz herkesi öldürmeliyiz. biraz daha zırlatayım sizi, yılda %1 olmadığı sürece ortada ciddi bir sorundan bahsetmek mallıktır. %1 fln da olmaz uzun 1 süre

bu dızoların abarttığı kadar bir durum yok. ortada toplumsal bir sorun yok, belli bölgelerde bazı sorunlar var oralara yoğunlaşılırsa gayet çözülebilir. mesela kadıköy'de gerçekten böyle bir sorundan bahsedilebilirken bizim semtte böyle bir şeyden bahsedersen götüyle güler millet.

toplumsal sorun istiyorsanız iş kazalarına ağlayın, üstüne motor devrilen 15 yaşındaki tarım işçilerine ağlayın bunlar yüzdesi bir hayli fazla gençler.

victor hugo

kadınlar, çocuklar, hayvancanlar ve doğa konularında meclisten çıkan her karar da adalet istiyoruz hepsi bu.. siz öfkenizden ve egonuzdan kendi düşünleriniz haklı tezini savunurken yaşam hakkı elinden alınan sizin tabirinizle güçsüz kesim yaşamak için sizin kılınızı kıpırdatmadığınız yerde yaşamak için savaş verir hale geldik..
öfkeniz de yerin dibine batsın egonuz da... nerde erkekliğin getirdiği koruma içgüdünüz?