sözlüğün eski tadı

sık sık karşısına çıkıyor insanın bu, kalmamış öyle diyorlar.

halbuki sol taraf dönüyor işte
sarışın mı esmer mi, sizi hüngür hüngür ağlatırken aynı zamanda çekirdek çitleten kitaplar
gibi gibi.

türk insanının eski övücülüğüyle ilgili galiba bu da
yani senin şahsi olarak tecrübelediğin bir süreci aynı şekilde yaşamadığın için sözlüğü suçlaman?
aaa çok ayıp yayıcam seni twitter'a bak, duyar kasalım az.

(bkz: nerde o eski sözlük). cevabı da eski yazarlarda sanırım. eskiden nasıldı ki tadı böyle tatlıydı da şimdi ekşi mi? dur yok o sözlük başkaydı.*

kalmayan şey.

nedeni, sözlüğün ilk zamanlarının pandemi dolayısıyla kapanma dönemine denk gelmesi. herkes evdeydi ve sosyal medya insanların hayatında biraz fazla yer tutuyordu. sabah akşam belirli bir kalabalık vardı buralarda. sözlüğün yeni olmasının verdiği hevesle, herkes ilgi ya da bilgi alanı olan konulardaki açılmamış başlıkları açmaya çalışıyordu. radyo yayınları yeni başladığından bir heves gelmişti insanlara yayın yapmak ve dinlemek için. bu gibi nedenlerden ötürü sözlük hareketli ve güzeldi.

sonrasında gerek kapanma olayının sonlanması gerek bazı insanların bazı durumları sebep göstererek sözlükten uzaklaşması nedeniyle o kalabalık gitti. yazın herkesin kendi yaşadığı şehre döndüğü ıssız tatil kasabası havası çöktü sözlüğe. önceden iğne atsan yere düşmezken şimdi atılan iğnenin sesi diğer kasabadan duyulur oldu. bir de üzerine gerekli gereksiz kavgalar ve insanlara sataşmayı görev edinenler eklenince huzur da bozuldu.

yani özetle "sözlüğün tadı kaçtı" yazılıp durmasının nedeni, şartların ve bunlara bağlı olarak da ortamın değişmesi.

eskiden kafa olan sözlüğümüzün lezzetli bir özelliğidir*.

ulan gören de sözlük 34 yıldır vardı sanacak. götü boklu birkaç yıllık mazisi olan yere iki rekat katkı yapın devinim sağlayın. rak kürek şikayet etmekten bıkmadınız a.

ne kadar salak salak işler ya.

iskidin bilgi virilirdi biyli bi sizlikti. ööf. uyuz.

damağımızda.

bizden geçti artık. ne olursa olsun o tadı bir daha bulamayız. darısı yeni gelenlerin başına efenim.

eski tadı da bi boka benzemiyordu. rezil bir yönetim, eşek kadar olmuş ve bi halt olamamış ama burada azıcık ilgi görünce kendini bir halt sanan minik boklarla doluydu sözlük eskiden beri.

eski tadını bilmediğimden yenisiyle kıyaslayamadığımdır.
yenisinin de belirgin bi tadı yok açıkçası.

1. kazıklımaria istilası sonrası tam anlamıyla toparlayamadı..

nerede sözlüğün 10 yıl önceki hali nerede bugünü. neydi be o günler.

eski domatesler gibiydi sözlüğün eski tadı da. böyle kokusu mis gibi, domates domates kokardı, tadı ağzınıza attığınız an sizi sarhoş ederdi. işte sözlüğün eski tadı da öyleydi. en organik domates gibi. şimdi domatesler kırmızı bile değil. püü.

nick değiştirme peyda oldu olalı bozuldu o tat. tam birine yürüyecem mesajla, bi bakıyorum zaten yürümüşüm. e böyle tadı tuzu kalmıyor ki bence sözlüğün. moderatörler yöneticiler artık kim ilgileniyorsa az daha reklamını yapsın sözlüğün de yeni karılar gelsin. bunlardan yürümediğim kalmadı.

sözlüğün eski tadını değerlendirirken, hayatın eski tadını değerlendirmeye almadan görüş bildirmenin, sözlüğe yapılan büyük bir haksızlık olduğunu düşünüyorum...

sizin hayatlarınız nasıl arkadaşlar? oradan girelim bi muhabbete..
aynı mı hayat?
sözlük açıldığında, corona bile doğru dürüst yoktu piyasada..
1 kg kuşbaşı et kaç liraydı biliyor musunuz?
30-40 tl aralığında.
o zaman 200 bin tl'ye aldığın araba, şimdi olmuş 500 bin, 600 lira..

1000 tl'ye kaldığın ev peki?
olmuş 6.000-7.000 lira...

sözlüğün eski tadıymış...
hayatta kalabilmek peki?
hayattan zevk almanın tadı?

tatil yapabiliyor musun adamım? arabanın deposunu fullerken, kaç kere düşünüyorsun, bi anlatsana...
peki ya yumurta?
tereyağı?
eskiden olsa, 3'er 5'er tane kırardın tavaya... şimdi nasıl oluyor o işler?

sözlüğün tadı kalmamış...
kalmaz tabii..

ayrıca... hayata tutunabilmek için gerekli olan temel gereksinimlerini karşılayamadan, kim gelip entry girebilir ki şu ortama, gönül rahatlığıyla?


hayata tutunmanız zorlaştırılmış... sosyal medya acayip bir hal almış... insana, insan olduğu için verilen değer, ayaklar altına alınmış...
ve en kötüsü, herkes bencilleşmiş!
kaçınılmaz son!

bu şartlar altında, kim samimi samimi entryler girecek ki şu ortamda?
giremez...
o tat da bozulur, her halükarda...

3 senelik sözlüğün ne eski tadı olacak aw. nostaljinize sağlık, allah başka dert vermesin.

eskiden en fazla lucifer ile birbirimize girerdik ama eglenirdik.

şimdi tarikatçisi ayrı,tarikat yalakalari ayrı, şizofren sancılar ayrı kavga etmekten kafa ezmekten adam akıllı giri yazamiyoruz.

gerçekten de bi şeylerin farklı olduğuna inandığım,ilk zamanlardan beri burda olmama rağmen bir dönem ayrılmamın sebebi olan durumdur ama yine de dayanamayıp ara ara uğruyorum buralara *.

yıl 1981. o zamanlar yeniyim sözlükte. kahrolsun kenan evren yazdığım için birkaç cuntacı yazar tarafından ne linç yemiştim. ne günlerdi bea.

eski tadı yok be, eski yazarlar gidiyor yada gitmiş... yeni yabancı yüzler geliyor. oda uzun süredir yok zaten, iyice anlamsızlaştı. evim gibi hissediyorum, dijital bir ev gibi ondan bırakmıyorum belki de bilemiyorum ama insanlar gittikçe ruhu kayboluyor hissediyorum.

farkli bi tattı. boyle kekremsi. pasli metal gibi.

2020 kasım - 2021 nisan arası efsanedir. ben o dönemi özlemle anıyorum. sonrasında seviye gitgide otobüs duraklarına düştü işte.